Gezecek ülke kalmayınca kendi ülkesini kurdu: "Slowjamastan Sultanı"

"Çoğu zaman diktatörlüğüz"

Randy Williams, Slowjamastan'ın sınırlarını turistlere açtığını söyledi (Slowjamastan Cumhuriyeti İletişim Bakanlığı)
Randy Williams, Slowjamastan'ın sınırlarını turistlere açtığını söyledi (Slowjamastan Cumhuriyeti İletişim Bakanlığı)
TT

Gezecek ülke kalmayınca kendi ülkesini kurdu: "Slowjamastan Sultanı"

Randy Williams, Slowjamastan'ın sınırlarını turistlere açtığını söyledi (Slowjamastan Cumhuriyeti İletişim Bakanlığı)
Randy Williams, Slowjamastan'ın sınırlarını turistlere açtığını söyledi (Slowjamastan Cumhuriyeti İletişim Bakanlığı)

Kendi ülkesini kuran R Dub adlı DJ, Slowjamastan Cumhuriyeti'ni anlattı. Asıl adı Randy Williams olan radyocu "Gidecek ülkeler bitince kendi ülkemi kurdum" dedi.

R Dub, dün (8 Haziran) CNN International'da yayımlanan röportajda Birleşmiş Milletler'in tanıdığı 193 ülkenin 192'sine gittiğini ve listedeki son yer olan Türkmenistan'ı da yakında ziyaret edeceğini söyledi. 

ABD'nin Nevada eyaletindeki Molosya Cumhuriyeti'ne Ağustos 2021'de gezen Williams, buradan çıktıktan sonra kendi ülkesini kurmayı planlamaya başladığını ifade etti. 

Bağımsız olduğunu iddia eden ancak diğer devletler ve uluslararası kuruluşlar tarafından tanınmayan Molosya ve Slowjamastan gibi yerlere mikro ulus deniyor. 

Williams, Ekim 2021'de Kaliforniya'da 19 bin dolara satın aldığı yaklaşık 44 kilometrekarelik arazide kendi ülkesi için çalışmalara başladı. Tam adı Slowjamastan Halk Cumhuriyeti Egemen Ulusunun Birleşik Toprakları adı olan ülke, 1 Aralık 2021'de ABD'den ayrıldığını ilan ederek bağımsızlığını duyurdu. 

CNN International, Slowjamastan topraklarının "çölden ibaret olduğunu" yazdı. 

Bölgeye gidenleri devasa bir "Slowjamastan'a Hoş Geldiniz" tabelası karşılıyor. Haberde Williams'ın araziye sınır kontrol karakolu inşa ettiği ve ofisinde Slowjamastan bayrağının dalgalandığı yazıldı.

Ülke ayrıca kendi pasaportunu çıkarıyor ve duble denen kendi parasını basıyor. Williams, Slowjamastan Cumhuriyeti yurttaşlarının sayısının 500'ü aştığını ve 4 bin 500 kişinin de sırada olduğunu söyledi. Kendisini "Slowjamastan Sultanı" ilan eden DJ, başkentin adının Dublândia olduğunu belirtti:

Slowjamastan'ı kurmamın sebeplerinden biri, 193 ülkeden sonra 194'üncüsünü istemem.

"Çoğu zaman diktatörlüğüz" diyen Williams, ülkeyi şöyle anlattı:

Zaman zaman özel oylama törenleri ve referandumlar yapacağız. Geçen günlerde yurttaşların milli meyvemiz, sporumuz ve hayvanımızın adının ne olması gerektiğine dair oy kullanmasına izin verdim.

Wİlliams, Slowjamastan'da etkinlik düzenlendiğinde "sınır muhafızı" tutuyor ve etrafını güvenlikle çevreliyor. Bu zamanlarda ziyaretçilerin uyması gereken yasaklar listesi belirleniyor. Şu an uygulanan kısıtlamalar arasında Crocs terlik ve mumble rap yasağı var.

DJ R Dub planları arasında bölgeye yapay su yolu ve armadillo çiftliği inşa etmek olduğunu söyledi.

Kendisinin Slowjamastan pasaportunu ABD, Güney Afrika ve Yeni Zelanda gibi 16 farklı ülkede damgalattığını belirten Williams, diğer ülkelerle diplomatik ilişki kurmaya çalıştığını da sözlerine ekledi.

 

Independent Türkçe, CNN International



Guatemala'daki "kan mağarası"nda vahşi Maya ritüelinin izleri ortaya çıktı

Yucatán Yarımadası'ndaki bir mağarada Mayalara ait çanak çömlek bulundu (Medina-Elizalde/Eurekalert)
Yucatán Yarımadası'ndaki bir mağarada Mayalara ait çanak çömlek bulundu (Medina-Elizalde/Eurekalert)
TT

Guatemala'daki "kan mağarası"nda vahşi Maya ritüelinin izleri ortaya çıktı

Yucatán Yarımadası'ndaki bir mağarada Mayalara ait çanak çömlek bulundu (Medina-Elizalde/Eurekalert)
Yucatán Yarımadası'ndaki bir mağarada Mayalara ait çanak çömlek bulundu (Medina-Elizalde/Eurekalert)

Arkeologlar Guatemala'daki bir mağarada, yağmur tanrısını yatıştırmak için insanların kurban edildiği vahşi bir Maya ritüelinden kalan parçalanmış kafataslarını ortaya çıkardı.

Cueva de Sangre ya da "kan mağarası" ilk kez 1990'larda Petén'deki arkeolojik kazı alanında yapılan bir araştırma sırasında keşfedilmişti.

Travmatik yaralanma izleri taşıyan kemikler zemine dağılmış halde bulunsa da yakın zamana kadar iyice incelenmemişlerdi.

Araştırmacılar, Maya halkının yaklaşık iki bin yıl önce mağarayı insan kurban etme ritüelleri için kullandığını gösteren kanıtlar sundu.

Aralarında Kaliforniya Eyalet Üniversitesi'nden Michele Bleuze'in de bulunduğu araştırmacılar, kemiklerin ritüel amaçlı parçalara ayrıldığına dair izler buldu.

Örneğin bir kafatası parçasının bir tarafında balta gibi bir aletle vurulduğunu gösteren bir iz var. Bir bebeğin kalça kemiğindeki benzer bir iz de muhtemelen ölüm anına yakın vakitte meydana gelmiş.

Araştırmacılar kemiklerin gömülmeyip yere saçılmış olmasının ve bazılarının tuhaf bir şekilde dizilmesinin, ritüelde kullanıldıklarına işaret ettiğini söylüyor.

Dahası arkeologlar, mağarada obsidyen bıçaklar ve kırmızı aşıboyası gibi ritüellerde kullanıldığı bilinen şeyler buldu.

Mağara alanı toplamda "yetişkin ve çocuklara ait 100'den fazla insan kemiği parçası" içeriyordu.

Araştırmacılar şöyle yazıyor:

Amerikan Yerlileri kozmolojisinde kutsal, canlı Dünya'nın önemi nedeniyle, insan kalıntılarının yeraltı boşluklarında biriktirilmesi Mezoamerika'da özel bir kültürel öneme sahipti.

Kemiklerdeki yaraların vahşi doğasını ve mağaradaki yüksek yoğunluğunu göz önüne alan araştırmacılar, Cueva de Sangre'nin yaklaşık MÖ 400 ila MS 250'de Mayaların ritüel amaçlı insan kurban etme alanı olduğu sonucuna vardı.

Bilim insanları "Mevcut iskelet unsurlarının türleri, travma, kemiklerin dizilişi ve kemiklerdeki değişiklikler, mağaradaki kalıntıların kurban niteliği taşıdığını güçlü bir şekilde destekliyor" diye yazıyor.

Mağaraya, bir su birikintisine açılan bir geçide inen küçük bir açıklıktan ulaşılabiliyor. Antik Mayalar için mağara muhtemelen sadece marttan mayısa kadar süren kurak mevsimde açıktı, sonrasında yağmurlar mağarayı erişilemez hale getirmiş olmalı.

Araştırmacılar, insan kurban edilen vahşi ritüellerin muhtemelen Maya yağmur tanrısı Chaac'ı yatıştırmak için yapıldığını ancak bu tür uygulamaların doğasını daha iyi anlamak için kemiklerin DNA analizinin yapılması gibi daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.

Gelecekteki araştırmaların, İspanyolların fethinden önce Orta Amerika'daki yaşama da daha fazla ışık tutabileceğini belirtiyorlar.

Independent Türkçe