Kelsey Grammer: Yeni Frasier muhtemelen orijinalinden daha komik

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Kelsey Grammer: Yeni Frasier muhtemelen orijinalinden daha komik

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Kelsey Grammer yeniden başlatılan Frasier'ın "orijinalinden daha komik olabileceğini" iddia etti.

Yapımcılığını Paramount'ın üstlendiği, yakında gösterime girecek komedi dizisinde 68 yaşındaki aktör, kibirli psikiyatrist Frasier Crane rolüne geri dönüyor. Grammer, daha önce Cheers ve onun spin-off'u Frasier'da, 1984'ten 2004'e kadar bu karakteri canlandırmıştı.

The Independent'a verdiği yeni röportajda Grammer, dizinin yıl sonuna doğru gösterime girmesi beklenen yeni versiyonu hakkındaki görüşlerini dile getirdi.

Grammer "Yıllar önce, çok başarılı bir spin-off olarak kabul edilen bir spin-off'ta oynadım" dedi.

Herkesin dikkat etmek isteyeceği klasik tuzakların farkındaydık.

Oyuncu, "Bu aslında bir spin-off değil" diye konuştu.

Bu daha çok üçüncü ya da 4. perde. Bir spin-off'un spin-off'u. Frasier, onu tanıdığımız dünyaya geri dönüyor ama farklı şartlarda. Sahneyi hazırlayan da bu.

Frasier'da Roz'u canlandıran dizinin düzenli oyuncusu Peri Gilpin'le Cheers'ta ve zaman zaman da Fraiser'da Frasier'ın eski eşi Lilith'i oynayan Bebe Neuwirth dizide konuk oyuncu olarak yer alacak.

Öte yandan Frasier'ın kardeşi Niles'ı canlandıran David Hyde Pierce ve babası Martin'i oynayan, hayatını kaybetmiş John Mahoney de dahil orijinal oyuncu kadrosunun çoğu geri dönmüyor.

Bunun yerine Grammer'a aralarında Only Fools and Horses'ın yıldızı Nicholas Lyndhurst ve Frasier'ın artık yetişkin olan oğlu Frederick'i canlandıran Jack Cutmore-Scott gibi birkaç yeni rol arkadaşı katılacak.

Grammer, "Frasier gerçek bir dostluğu keşfedecek ki daha önce bunu ona hiç yaptırmamıştık" diye açıkladı.

Niles rolündeki David Hyde Pierce, Frasier'ın vazgeçilmeziydi ama o artık yok. Böylece harika bir arkadaş fikri Frasier açısından gerçekten çekici ve yeni bir şey haline geldi. Bu onun için yepyeni bir dünya.

Bu arkadaşı, muhtemelen Birleşik Krallık'ın en büyük oyuncularından biri olan Nicholas Lyndhurst canlandırıyor. Lyndhurst şahsen benim çok ama çok iyi bir arkadaşım oldu.

Grammer ve Lyndurst 2019'da, Londra Kolezyumu'nda Mançalı Adam (Man of La Mancha) isimli yapımda birlikte rol almıştı.

Grammer, "[ABD] izleyicisinin tamamı, daha önce tanımadığı bu adamın kim olduğunu bir anda öğrenecek" dedi.

Yani dizinin oyuncu kadrosunda çok fazla pozitif enerji var.

Cutmore-Scott hakkındaysa Grammer şöyle konuştu:

İlk başta, daha önce hiç görmediğiniz bu kişilere rol veriyorsunuz. Ve oğlum; ikinci dizinin ortalarında 'Kerataya bak. Bunu gerçekten beceriyor. Frasier'ın çocuğu gibi. Vay be' diye düşündüm. Bu yüzden bence bu, izleyiciler için harika bir keşif olacak. Dizide gerçekten aşık olunacak yeni kişiler var ve muhtemelen daha komik bile olabilir.

Frasier'ın yeniden başlatılan versiyonunun gelecek aylarda Paramount+'ta yayımlanması bekleniyor. Grammer, rol aldığı sıradaki film olan Jesus Revolution'da izlenebilir. 23 Şubat'ta dünya prömiyerini yapan Jesus Revolution'ın Türkiye'deki vizyon takvimi henüz belli değil.



Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
TT

Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)

Araştırmacılar, mesajlaşırken ifadeleri kısaltan kişilerin "samimiyetsiz" göründüğünü tespit etti. Yeni çalışmaya göre bu kişilerin mesajlarına cevap almama ihtimali de artıyor.  

Pek çok kişi mesajlaşırken kelimeleri veya uzun ifadeleri birkaç harfle yazarak kısaltıyor. İnternetin ilk yıllarından miras kalan bu alışkanlık yazışmayı kolaylaştırırken kendine has bir çevrimiçi dil de ortaya çıkarıyor. 

Fakat ABD'deki Stanford Üniversitesi'nin yeni çalışmasına göre mesajlarda kısaltma kullanmak özellikle yeni bir ilişkinin başlangıcında olumsuz bir etki yaratabilir. 

Araştırmacılar, 37 ülkeden 5 bin 300'den fazla katılımcının mesajlarını inceledi ve onlarla anketler yaptı. Flört uygulamaları ve sohbet odalarını kullanan kişilerin kısaltma içeren ve içermeyen konuşmalardaki davranışları da incelendi.

Katılımcılar kendilerine gösterilen mesajları, samimiyet, çaba ve cevap verme isteği üzerinden değerlendirdi. 

Bilim insanları daha güvenilir bir sonuç almak adına farklı bağlamlardaki sohbetleri çalışmaya dahil etti.

Bulgularını Journal of Experimental Psychology: General adlı hakemli dergide yayımlayan araştırmacılar, kısaltma kullanmanın genellikle karşı tarafa samimiyetsiz geldiğini kaydetti. Ekip, kişilerin yakınlığı veya mesaj uzunluğu değiştiğinde bile kısaltmaların olumsuz etkisinin sürdüğünü gözlemledi.

Ayrıca bu davranışı sergileyen kişilerin yanıt alma olasılığının daha düşük olduğu saptandı. 

Diğer yandan çalışmanın başında yapılan anketlerde katılımcıların yüzde 99'u kısaltma kullandığını ve yüzde 84'ü bu davranışın rahatsızlık vermeyeceğini düşündüğünü bildirdi.

Yüzde 4'lük bir kısım da kısaltmaların karşı tarafın hoşuna gitmesini bekliyodu. 

Makalenin başyazarı David Fang "Mesajlaşan kişilerin kısaltmalardan hoşlanabileceğini düşündük çünkü gayriresmi bir yakınlık hissi uyandırıyordu" diyerek ekliyor: 

Bu nedenle kısaltmaların bunları kullanan kişiler hakkında olumsuz algılara yol açması bizi şaşırttı.

Araştırmacılar, kısaltmaların çaba göstermemek gibi algılandığı için böyle bir etki yarattığını düşünüyor. 

Fang, "Bulgularımız, örneğin bir ilişkinin başlangıcı ya da iyi bir izlenim bırakmamız gerektiği durumlar gibi, özellikle daha samimi görünmek ve sosyal bağları güçlendirmek istediğimizde önem kazanıyor" diye açıklıyor. 

Diğer yandan kısaltmalar her durumda kötü olmak zorunda değil. Fang, "Örneğin kuryeyle hızlıca mesajlaşırken, daha samimiyetsiz görünmeyi kabul etmek mantıklı olabilir" diyor.

Daha önceki bir araştırmada emoji kullanımının yanlış anlaşılmaya yol açabileceği bulunmuştu. Farklı ülkelerden katılımcılarla yürütülen çalışmada, emojilerin anlamının cinsiyet, kültür ve yaşa göre değiştiği görülmüştü.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Study Finds, Journal of Experimental Psychology: General