Titanik'e giden denizaltıda kaybolan Britanyalı milyarderin "tüyler ürperten" paylaşımı ortaya çıktı

İki çocuk babası, göreve çıkmaktan "gurur" duyuyordu

Britanyalı milyarder Hamish Harding, Titanik'in enkazını ziyaret etmekten duyduğu heyecanı sosyal medyada paylaştı (Instagram/actionaviationchairman)
Britanyalı milyarder Hamish Harding, Titanik'in enkazını ziyaret etmekten duyduğu heyecanı sosyal medyada paylaştı (Instagram/actionaviationchairman)
TT

Titanik'e giden denizaltıda kaybolan Britanyalı milyarderin "tüyler ürperten" paylaşımı ortaya çıktı

Britanyalı milyarder Hamish Harding, Titanik'in enkazını ziyaret etmekten duyduğu heyecanı sosyal medyada paylaştı (Instagram/actionaviationchairman)
Britanyalı milyarder Hamish Harding, Titanik'in enkazını ziyaret etmekten duyduğu heyecanı sosyal medyada paylaştı (Instagram/actionaviationchairman)

Titanik'e turist taşıyan denizaltıda yer almasından korkulan Britanyalı bir milyarder, görev öncesinde değişken hava koşullarına dair uyarıda buldunduğu son bir yazı yazdı.

Daha önce Challenger Deep'e, yani okyanusun dibine ve Jeff Bezos'un Blue Origin'iyle uzaya seyahat eden milyarder Hamish Harding, pazar günü Instagram'da yaptığı paylaşımla Titanik görevinde OceanGate Expeditions'a katıldığını duyurmuştu.

Bu, deniz gözlem aracının Atlas Okyanusu'nun bir yerlerinde kaybolduğu haberi gelmeden önce milyarderin yaptığı son paylaşımdı.

Harding, görevden önceki tüyler ürperten bu son paylaşımında bunun "2023'te Titanik'e yapılacak ilk ve tek insanlı görev" olacağını söylemişti.

Britanyalı pilot bunun "Newfoundland'da son 40 yılın en kötü kışının" yaşanmasından kaynaklandığını fakat "hava koşullarının elverişli olduğu kısa bir aralık" oluşunca pazartesi günü görev ekibinin dalış yapmayı denediğini belirtti.

Harding, sözlerini şöyle tamamladı:

EĞER hava böyle iyi gitmeye devam ederse daha fazla keşif güncellemesi gelecek!

İki çocuk babasından o zamandan beri haber alınamıyor.

Üvey oğlu Brian Szasz, üvey babasının denizaltı kaybolduğunda araçta olduğunu doğruladı.

Szasz, "Üvey babam Hamish Harding denizaltıda kayboldu. Düşünce ve dualarımız onlarla" diye yazarak Facebook'ta aile fotoğraflarıyla yazılar paylaştı.

Annem ve Hamish Harding'i düşünce ve dualarınızdan eksik etmeyin.

Bunu takip eden bir gönderideyse "Titanik'i keşfe çıktığında denizaltısı kaybolan üvey babam Hamish Harding'i düşünce ve dualarınızdan eksik etmeyin. Arama ve kurtarma çalışmaları devam ediyor" diye ekledi.

Birleşik Krallık Dışişleri, İngiliz Milletler Topluluğu ve Kalkınma Ofisi'nin sözcüsü yaptığı açıklamada şöyle dedi:

Kuzey Amerika açıklarında bir denizaltının kaybolduğuna dair haberlerin ardından Britanyalı bir kişinin ailesiyle temas halindeyiz.

Sky News'a göre OceanGate Expeditions CEO'su Stockton Rush ve ünlü Fransız sualtı kaşifi Paul-Henri Nargeolet'nin de denizaltıda olmasından endişe ediliyor.

Independent Türkçe



Netflix izleyicileri, dönem dizisi için "Game of Thrones'tan bile iyi" diyor

The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
TT

Netflix izleyicileri, dönem dizisi için "Game of Thrones'tan bile iyi" diyor

The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)

Netflix aboneleri, "Game of Thrones'tan bile daha iyi" dedikleri Britanya yapımı dönem dizisine adeta hayran kaldı. Game of Thrones'tan farklı olarak The Last Kingdom, fantastik değil tarihsel olaylara dayanıyor. 

2015'te BBC Two'da başlayan dizi, 2018'de Netflix tarafından satın alındı. 5 sezon ve 46 bölüm süren yapım, 2022'de final yaptı. Ancak yoğun talep üzerine hikayeyi tamamlayan uzun metraj devam filmi Seven Kings Must Die (Seven Kings Must Die), 2023'te Netflix'te izleyiciyle buluştu.

Bernard Cornwell'in Sakson Hikayeleri (The Saxon Stories) adlı kitap serisinden uyarlanan The Last Kingdom, Kral Büyük Alfred'in dağınık krallıkları birleştirme mücadelesini anlatıyor. Dizi ve film, 866'dan 937'ye kadar uzanan dönemi kapsıyor.

Hayranlar, diziye Google'da övgü dolu yorumlar yağdırdı. Bir izleyici, "Geçen hafta 4 sezonu peş peşe izledim. Tek kelimeyle başyapıt; hikaye anlatımı, aksiyon sahneleri, karakter gelişimi ve elbette entrikalar açısından kusursuz" diye yazdı.

"4 sezonu üç uykusuz gecede bitirdim"

Başka bir izleyici ise şöyle dedi:

Gösterişli değil, abartıya kaçmıyor ama sert ve gerçekçi atmosferiyle The Last Kingdom sizi en az Game of Thrones kadar içine çekiyor. Daha az karakter, daha sağlam bir karakter gelişimi ve daha fazla gerçekçilik var. Uzun süredir izlemeyi düşünüyordum, sonunda hastayken açtım ve tüm gün aralıksız izledim. Sonraki iki günde üç sezonu bitirdim. Mutlaka izleyin, hayal kırıklığına uğramazsınız.

Üçüncü bir yorumda ise şu ifadeler yer aldı:

İzlediğim en kusursuz dizilerden biri. Game of Thrones gibi hayal kırıklığı yaratan bir finali yok. O kadar mükemmel ki, 4 sezonu üç uykusuz gecede bitirdim. Daha çok tanıtılmayı ve epik yapımları seven herkesin izlemesini hak ediyor.

"Tam bir sanat eseri"

"Açık ara en sevdiğim dizi" yorumunu yapan bir başka hayran, sözlerini şöyle sürdürdü:

Vikings'le birlikte listemin zirvesinde. Game of Thrones iyiydi ama The Last Kingdom ve Vikings'teki oyuncu-karakter uyumu çok daha güçlü. Oyuncular arasındaki kimya, hikaye akışı ve görüntü yönetimi kusursuz. 4 sezonu iki kez izledim, biraz ara verip üçüncü kez izleyeceğim. Bu tür diziler Netflix üyeliğimi aktif tutmamın en büyük sebebi.

Bir diğer izleyici, "Bu dizi tam bir sanat eseri. İlk bölümden itibaren temposu hiç düşmedi. Her karaktere hayat veren oyuncular büyük bir tutkuyla oynuyor. Hepsi son derece yetenekli ve bu başyapıt yeterince takdir edilmiyor. Bravo" sözleriyle övgüsünü dile getirdi.

Bir başka yorumda ise şu ifadeler yer aldı:

Hayatım boyunca izlediğim en iyi dizi! Karakterlerle güldüm, ağladım. Bana göre bu dizi Game of Thrones'tan daha iyi ve House of the Dragon'da hayal kırıklığı yaşayan herkesi tatmin eder. Şans verin; hikaye ilerledikçe daha da güzelleşiyor.

Independent Türkçe, Express, Daily Record