Algler dünya için neden gerekli?

Algler tüm besinlerini yaprakları aracılığıyla sünger gibi emer (Primafotos)
Algler tüm besinlerini yaprakları aracılığıyla sünger gibi emer (Primafotos)
TT

Algler dünya için neden gerekli?

Algler tüm besinlerini yaprakları aracılığıyla sünger gibi emer (Primafotos)
Algler tüm besinlerini yaprakları aracılığıyla sünger gibi emer (Primafotos)

İngiliz Guardian gazetesine göre algler, genellikle görmezden gelinen veya yabani otların zararlısı olarak görülen küçük bitkiler olarak bilinseler de bitki dünyasının bir ‘süper kahramanı’ gibi karşımıza çıkarlar. Algler, hava kirliliği ve iklim kriziyle mücadeleye yardımcı olur, toprak sağlığını korur, diğer bitkilerin büyümesine hazırlık olarak çorak toprakları kolonileştirler ve çöllerden kutup bölgelerine kadar zorlu ortamlarda hayatta kalabilirler.

Alglerin sağlıklı kökleri yoktur ve tüm besinlerini sünger gibi yapraklarından emerler, bu da onları havadaki kirleticiler ve ince toz parçacıklarıyla beslenmede özellikle başarılı yapar. Algler ağırlıklarının 20 katına kadar su emerler ve bu su buharlaştığında etrafındaki havanın 2°C’ye kadar soğumasını sağlar.

FOTOĞRAF: Algler hava kirliliğiyle mücadeleye yardımcı olur (Shutterstock)
Algler hava kirliliğiyle mücadeleye yardımcı olur (Shutterstock)

Yakın zamanda yapılan bir küresel araştırma, alglerin toprak tabakasında 6,43 milyar tondan fazla karbonu emdiği ve onları açık toprak parçalarında depoladığını ve bunun küresel olarak tarım, ormansızlaşma, kentleşme ve madencilik gibi arazi kullanımındaki değişikliklerin neden olduğu yıllık küresel karbon emisyonlarının 6 katını temsil ettiği sonucuna ulaşıldı.

Alglerle kaplı topraklar, daha yüksek seviyelerde temel besin maddelerine ve daha hızlı organik madde ayrışma oranlarına sahip olur. Ayrıca erozyonu önlemek için toprak parçacıklarını birbirine bağlar ve alglerin olmadığı toprağa kıyasla ortalama olarak toprak kaynaklı bitki hastalıklarının görülme sıklığını da düşürür.



"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
TT

"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın yaklaşık 100 kilometre doğusundaki Kisiljevo, turistlerin köye gelmesi için sıradışı bir yol seçti. 

300 yıl önce gömülmüş bir kişinin mezarı, turistik cazibe unsuru oldu. Zira köylülerin iddiasına göre bu mezar, kayıtlı ilk vampire ait. 

"Vampirlerin babası" diye de bilinen Petar Blagojevic'in cesedi, gece uyanıp köylüleri öldürdüğü iddiasıyla 1725 yazında mezardan çıkarılmış. 

Ailesi 11 kuşaktır köyde yaşayan eski muhtar Mirko Bogicevic, "Ceset hiç bozulmamıştı. Ona kazık sapladıklarında kulakları ve ağzından taze kan akmıştı" diyor. 

Petar Blagojevic'in hikayesi üzerine uzmanlaşan Bogicevic sözlerine şöyle devam ediyor:

Muhtemelen vampir olma şansına ya da şanssızlığına sahip sıradan bir adamdı. Kisiljevolu olduğunu ve 1700'deki kayıtlarda adının geçtiğini biliyoruz.

Mezardan çıkarıldıktan sonra yakılan cesedin külleri yakındaki bir dereye atılsa da köylüler, Blagojevic'in hikayesinin turistleri çekmesini bekliyor. 

Görsel kaldırıldı.
Viyana merkezli Wienerisches Diarium gazetesinin 21 Temmuz 1725'e ait sayısında Blagojevic'in hikayesi anlatılıyor (AFP)

Diğer yandan Trinity College Dublin'in Avrupa Çalışmaları Merkezi Direktörü Clemens Ruthner, Avusturyalı doktorlar ve askerlere dayandırılan haberin bir yanlış anlaşılma ürünü olduğunu savunuyor:

Bulgarca'daki eski kelimelerden "upior", "kötü kişi" anlamına geliyor. Bence köylüler bu kelimeyi gevelerken doktorlar yanlış anlayıp "vampir" yazdı. Cesedin ağzından kan geldiğini duyunca da kan içtiğini sandılar ama bu yanlış, köylüler böyle dememişti.

Ruthner, şarbon hastalığının bölgedeki gizemli ölümleri açıklayabileceğini söyleyip ekliyor:

Cadılık gibi vampirlik de insanların anlamadığı şeyleri, özellikle salgın gibi toplumsal olayları açıklamak için yaygın olarak kullanılmış.

Independent Türkçe, France24, AFP