Barbie'nin dublörü: "Filmle ilgili hiçbir şey bilmiyorum"

Margot Robbie'nin dublörü, prodüksiyonun "yüksek güvenlikli" ve "gizli kapaklı" olduğunu söyledi

Barbie'nin senaryosunu Greta Gerwig ve eşi Noah Baumbach birlikte kaleme aldı (Warner Bros)
Barbie'nin senaryosunu Greta Gerwig ve eşi Noah Baumbach birlikte kaleme aldı (Warner Bros)
TT

Barbie'nin dublörü: "Filmle ilgili hiçbir şey bilmiyorum"

Barbie'nin senaryosunu Greta Gerwig ve eşi Noah Baumbach birlikte kaleme aldı (Warner Bros)
Barbie'nin senaryosunu Greta Gerwig ve eşi Noah Baumbach birlikte kaleme aldı (Warner Bros)

Bu yazın büyük merakla beklenen filmlerinin başında Barbie geliyor. Yönetmen koltuğunda Greta Gerwig'in oturduğu filmin başrollerinde Margot Robbie, Ryan Gosling, Will Ferrell ve Kingsley Ben-Adir yer alıyor. 

Erkek arkadaşı Ken'le birlikte kendini keşfetme yolculuğuna çıkan Barbie'nin hikayesini anlatan filmde Margot Robbie'nin dublörlüğünü yapan Emma Eastwood, heyecan verici açıklamalarda bulundu. 

The New York Times'a konuşan Eastwood, filmde birçok sahne çekmesine rağmen Barbie'nin konusuyla ilgili hiçbir şey bilmediğini açıkladı. Robbie'nin dublörü olmasına rağmen kimsenin kendisine filmin konusundan bahsetmediğini açıklayan Eastwood, prodüksiyonun "yüksek güvenlikli" ve "gizli kapaklı" olduğunu söyledi.

Hikayeyi gizli tutmakta çok başarılıydılar. Bana ne yapacağımıza dair hiçbir ayrıntı vermediler. Birkaç kez tüm oyuncuların orada olacağını ve önemli bir gün olacağını söylediler ama sete gelene kadar bana ne yapacağımıza dair hiçbir ayrıntı vermediler.

26 yaşındaki Eastwood, bir saat boyunca yüzüstü yatmak ve merdivenleri parmak uçlarında çıkmak gibi sahnelerde Robbie'nin yerine geçtiğini anlattı.

Komedi türündeki barbie'nin 21 Temmuz'da vizyona girmesi planlanıyor ancak filmin konusunun birçok unsuru gizli tutuluyor.

Independent Türkçe, ScreenRant, New York Times



Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
TT

Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)

Su anolü denen bir kertenkele türünün, burun deliklerinde oluşturduğu bir baloncuk sayesinde hayatta kalabildiği ortaya kondu. Su altında en az 20 dakika kalmalarını sağlayan baloncuk sayesinde avcılardan kaçarak yem olmaktan kurtuluyorlar. 

Kalem uzunluğundaki su anolleri akarsu ve şelalelerin yakınlarındaki kaya ve bitkilerin etrafında yaşıyor. Kuşlardan yılanlara kadar çeşitli hayvanlara yem olan bu kertenkeleler, hayatta kalabilmek için kamuflaj gibi beceriler geliştirmiş.

Ayrıca tehlike durumunda suya atlayan bu hayvanlar, burun deliklerinin üstünde bir baloncuk oluşturarak gizleniyor. Bilim insanları bu özelliğin farkında olsa da baloncukların su altında daha uzun süre kalmalarını sağlayıp sağlamadığı net değildi.

New York'taki Binghamton Üniversitesi'nde anoller üzerine çalışan Dr. Lindsey Swierk, "Suyun altında çok uzun süre kalabildiklerini biliyoruz" diyerek ekliyor: 

Bu baloncuğun solunumda gerçekten işlevsel bir rolü olup olmadığını bilmiyorduk.

Bu belirsizliği gidermek isteyen Dr. Swierk, 30 su anolü yakalayarak bir deney yürüttü. 

Su anolleri suya girdikten sonra nefes vererek küçük bir baloncuk üretiyor. Kertenkelenin derisinin hidrofobik olması yani sudan kaçınması sayesinde baloncuk büyüyerek muhtemelen hayvanın nefes almasını sağlıyor. 

Biology Letters adlı hakemli dergide dün (18 Eylül) yayımlanan çalışmayı yürüten Dr. Swierk, yakaladığı su anollerinin yarısının burnuna nemlendirici sürerek baloncuk oluşturmalarını engelledi. 

Daha sonra hayvanları akvaryuma bırakan bilim insanı, baloncuk üretebilenlerin su altında yüzde 32 daha uzun süre kaldığını gözlemledi. 

Bulgular, bu kertenkele türünün baloncukları hayatta kalmak için kullandığına işaret ediyor.

Dr. Swierk makalede, "Yarı suda yaşayan anollerin içinde ve hidrofobik vücut yüzeyinde taşınan fazla hava, insanların dalış tüpü gibi çalışıp ekstradan hava sağlayarak dalış süresini uzatıyor" diye yazıyor.

Çalışmadaki anoller suda birkaç dakika kaldı ancak doğadakilerin en az 20 dakika kalabildiği biliniyor. 

Avcılarla karşılaşan su anolleri ilk başta olduğu yerde kalarak kamuflajının kendisini gizlemesini umuyor. Eğer bunda başarılı olmazsa kayalardaki çatlaklara saklanmayı deniyor.

Dr. Swierk suya dalmanın son seçenek olduğunu ama diğerlerinden çok daha etkili bir strateji olduğunu belirtiyor:

Suyun altına girmelerinden sonra, akıntının hareketli yüzeyinde tespit edilmeleri çok zor oluyor.

Independent Türkçe, Science Alert, Guardian, Biology Letters