Matt Damon: Filmimin kötü olduğunu anlayınca depresyona girdim

Pek çok ödüllü filmde rol alan 52 yaşındaki Hollywood yıldızı, bahsettiği filmin adını vermedi

Oyunculuk kategorisinde üç kez Oscar adaylığı kazanan Damon, Can Dostum'la En İyi Senaryo kategorisinde Akademi Ödülü'nü evine götürmüştü (Universal Pictures)
Oyunculuk kategorisinde üç kez Oscar adaylığı kazanan Damon, Can Dostum'la En İyi Senaryo kategorisinde Akademi Ödülü'nü evine götürmüştü (Universal Pictures)
TT

Matt Damon: Filmimin kötü olduğunu anlayınca depresyona girdim

Oyunculuk kategorisinde üç kez Oscar adaylığı kazanan Damon, Can Dostum'la En İyi Senaryo kategorisinde Akademi Ödülü'nü evine götürmüştü (Universal Pictures)
Oyunculuk kategorisinde üç kez Oscar adaylığı kazanan Damon, Can Dostum'la En İyi Senaryo kategorisinde Akademi Ödülü'nü evine götürmüştü (Universal Pictures)

Matt Damon, bir keresinde çekmekte olduğu filmin iyi olmadığını anladığı için depresyona girdiğini itiraf etti. 

Bourne serisi, Can Dostum (Good Will Hunting), Marslı (The Martian) ve Köstebek (The Departed) gibi başarılı filmlerle tanınan Damon'ın sıradaki projesi de, Christopher Nolan imzasını taşıyan ve eleştirmenlerin hayran kaldığı Oppenheimer. 

Amerikalı oyuncu, eleştirmenlerce beğenilen birçok hit filmde oynamasına rağmen aynı derecede iyi karşılanmayan bazı filmlerde de rol almıştı.

Variety'ye verdiği röportajda Damon, başrolünde yer aldığı bir yapımın çekimleri sürerken, aniden filmin iyi olmadığını farkına vardığını bunun da kendisini depresyona soktuğunu anlattı.

Amerikalı aktör söz konusu filmin adını vermedi ancak çekimlerin yarısına gelindiğinde işlerin pek de iyi gitmediğini fark ettiğini söyledi.

"Belirli bir filmin adını vermeden... Bazen kendinizi öyle bir filmin içinde buluyorsunuz ki umduğunuz gibi olmayacağını biliyorsunuz ve onu hâlâ çekmek zorundasınız" diyerek sözlerine başlayan Damon, o dönemde yaşadıklarını şöyle anlattı:

Prodüksiyonun yarısına geldiğimi hatırlıyorum, çekimlerin bitmesine daha aylar vardı. Ailenizi bir yere götürmüşsünüz, onları rahatsız etmişsiniz. Beni ayağa eşimin kaldırdığını hatırlıyorum çünkü 'Ben ne yaptım?' diye düşünerek bir depresyona girmiştim.

Eşinin kendisine, "Artık buradayız" dediğini anlatan 52 yaşındaki oyuncu, onun sayesinde profesyonel bir oyuncu olmakla gurur duyduğunu söyledi.

Profesyonel bir oyuncu olmanın anlamı gidip günde 15 saat çalışmak ve kaybedeceğinizi bilseniz bile elinizden gelenin en iyisini yapmaktır. Eğer bunu mümkün olan en iyi tutumla yapabiliyorsanız, o zaman profesyonelsinizdir ve eşim bana bu konuda gerçekten yardımcı oldu.

Damon'ın son yorumunda bahsettiği filmin 2016 yapımı Çin Seddi (The Great Wall) olması muhtemel. Yimou Zhang'ın yönettiği film, gösterime girdiğinde eleştirmenler tarafından yerden yere vurulmuştu. Damon da daha sonra filmin beklentileri karşılayamadığını açıkça dile getirmişti. 

Independent Türkçe, Variety, ScreenRant



Netflix izleyicileri yeni II. Dünya Savaşı filmine hayran kaldı

Emmy ödüllü Kerry Washington (ortada), iki kez de Altın Küre'ye aday gösterilmişti (Netflix)
Emmy ödüllü Kerry Washington (ortada), iki kez de Altın Küre'ye aday gösterilmişti (Netflix)
TT

Netflix izleyicileri yeni II. Dünya Savaşı filmine hayran kaldı

Emmy ödüllü Kerry Washington (ortada), iki kez de Altın Küre'ye aday gösterilmişti (Netflix)
Emmy ödüllü Kerry Washington (ortada), iki kez de Altın Küre'ye aday gösterilmişti (Netflix)

Netflix'te yayına giren yeni bir savaş filmi, izleyicilerden büyük övgü topladı.

Tyler Perry'nin yönettiği 6888. Tabur (The Six Triple Eight), geçen yılın sonunda gösterime girdi. Başrollerde Kerry Washington, Ebony Obsidian, Sarah Jeffery, Oprah Winfrey, Gregg Sulkin, Susan Sarandon, Shanice Williams, Donna Biscoe ve Dean Norris yer alıyor.

Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da sinema yazarlarının ortak görüşünde, "6888. Tabur, başrolde kararlı bir Kerry Washington'ın yer aldığı önemli bir gerçek hikayeyi anlatıyor. Ancak filmin aşırı duygusal sunumu, bu ilham verici olayların kendi başına konuşmasına engel oluyor" ifadelerine yer verildi.

Gerçek bir hikayeye dayanan film, izleyicilerden yoğun ilgi gördü. Bir kullanıcı, yapımı "son derece yoğun ve akılalmaz derecede etkileyici" sözleriyle tanımladı.

Bir sinemasever filmi "uzun zamandır izlediği en iyi yapımlardan biri" diye niteleyerek ekledi: 

Eğer Gizli Sayılar'ı (Hidden Figures) seviyorsanız bu filmden de keyif alacaksınız.

Bir izleyiciyse "tüm film boyunca ağladığını" söyledi. 

6888. Tabur, teslim edilmemiş mektuplardan oluşan üç yıllık birikimi çözmek için Kadınlar Ordu Birliği'ne katılan 855 siyah kadının hikayesini anlatıyor.

Netflix, 13 yaşından küçük izleyiciler için uygun olmadığını belirttiği filmin konusunu, resmi açıklamasında şöyle özetliyor:

Gerçek bir öyküden esinlenen, Tyler Perry imzalı bu dramada, ABD Kadın Kolordusu'nun siyahi kadınlardan oluşan tek taburu, II. Dünya Savaşı'nda denizaşırı imkansız bir göreve çıkar.

The Observer yazarı Wendy Ide eleştirisinde, "Ne yazık ki Perry bu hikayeyi yine kendi tarzına özgü bir duygusallıkla kaplamış. Ortaya tempolu değil, yavaş ilerleyen bir film çıkmış. Oyunculuk performanslarının da son derece dengesiz olması işleri zorlaştırıyor” dedi.

YouTube'daki Fish Jelly Films kanalında yayın yapan Nicholas Bell ise olumsuz görüş bildiren bir başka eleştirmen:

Tyler Perry'nin bu sefer anlatıya daha fazla özen gösterdiği açık. Ancak 6888. Tabur, aşırı ciddiyet ve duygu sömürüsüyle izlemeyi zorlaştırıyor.

6888. Tabur, halen Netflix'te izlenebilir.

Independent Türkçe, Express, Mirror