Rol arkadaşları, Tom Cruise'un birbirinden cömert hediyelerini övdü

61 yaşındaki aksiyon yıldızının armağanları arasında paraşütle atlama dersleri ve oyuncuları köpekbalıklarıyla yüzmeye götürmek de yer alıyor

Christopher McQuarrie'nin yönettiği Görevimiz Tehlike 7, Türkiye'de 14 Temmuz'da vizyona girdi (Paramount Pictures)
Christopher McQuarrie'nin yönettiği Görevimiz Tehlike 7, Türkiye'de 14 Temmuz'da vizyona girdi (Paramount Pictures)
TT

Rol arkadaşları, Tom Cruise'un birbirinden cömert hediyelerini övdü

Christopher McQuarrie'nin yönettiği Görevimiz Tehlike 7, Türkiye'de 14 Temmuz'da vizyona girdi (Paramount Pictures)
Christopher McQuarrie'nin yönettiği Görevimiz Tehlike 7, Türkiye'de 14 Temmuz'da vizyona girdi (Paramount Pictures)

Tom Cruise'un yakınlarına mükemmel hediyeler verdiğine dair şöhreti, Görevimiz Tehlike'deki (Mission: Impossible) rol arkadaşlarının birçoğu tarafından da teyit edildi. 

Görevimiz Tehlike'nin 7. halkasında, kendisini yanlışlıkla riskli bir görevin ortasında bulan bir hırsızı canlandıran Hayley Atwell, Cruise'un yıllar boyunca gösterdiği cömertliği anlatırken aktörün "çok düşünceli" hediyelerinden övgüyle söz etti.

People'a konuşan 41 yaşındaki aktris, "neredeyse üç buçuk yıldır birlikte çalışıyoruz" dediği aktörün kendisine pek çok kez pasta gönderdiğini söyledi.

61 yaşındaki aksiyon yıldızı, aralarında Tom Hanks, Henry Cavill, Rosie O'Donnell, Barbara Walters, Cobie Smulders, Jimmy Fallon, James Corden ve Kirsten Dunst'ın da olduğu 300 Hollywood ünlüsüne her yıl pasta gönderiyor.

Görevimiz Tehlike serisinin yeni filminde Cruise'un karakterini öldürmeye çalışan bir suikastçıyı canlandıran Pom Klementieff, aktörden "paraşütle atlamayı öğrenme derslerini" bir "paket hediye" olarak aldığını açıkladı.

Benim için bir öğretmen buldu ve paraşütle atlamayı öğrendim, lisansımı aldım ve hatta birlikte atlayışlar yaptık. Artık resmen bağımlıyım, yani yeni olayım bu!

Cruise'la ilk kez 2006'da Görevimiz Tehlike'nin üçüncü bölümünün çekimleri sırasında tanışan Simon Pegg, uzun zamandır birlikte çalıştığı rol arkadaşıyla ilgili şu ifadeleri kullanmıştı:

Sanırım ilgi odağı olmaya o kadar alışmış ki her şeyi geri yansıtmak onun içgüdüsü. Ve bize duyduğu minnettarlık, teşekkür etme şekli ve değer verdiğini hissettirme biçimi açısından her zaman inanılmaz derecede cömert davranıyor.

53 yaşındaki Britanyalı aktör, sete ara verildiği sırasında, Cruise'un oyuncu kadrosunu köpekbalıklarıyla dalmaya götürdüğünü söylemişti.

Pegg, "Köpekbalıklarının bulunduğu kıyı sularına yakın bir yerde çekim yapıyorduk ve öğleden sonra izin alarak köpekbalıklarıyla yüzmeye gittik" demişti.

Independent Türkçe, Daily Mail, People



Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
TT

Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)

Araştırmacılar, mesajlaşırken ifadeleri kısaltan kişilerin "samimiyetsiz" göründüğünü tespit etti. Yeni çalışmaya göre bu kişilerin mesajlarına cevap almama ihtimali de artıyor.  

Pek çok kişi mesajlaşırken kelimeleri veya uzun ifadeleri birkaç harfle yazarak kısaltıyor. İnternetin ilk yıllarından miras kalan bu alışkanlık yazışmayı kolaylaştırırken kendine has bir çevrimiçi dil de ortaya çıkarıyor. 

Fakat ABD'deki Stanford Üniversitesi'nin yeni çalışmasına göre mesajlarda kısaltma kullanmak özellikle yeni bir ilişkinin başlangıcında olumsuz bir etki yaratabilir. 

Araştırmacılar, 37 ülkeden 5 bin 300'den fazla katılımcının mesajlarını inceledi ve onlarla anketler yaptı. Flört uygulamaları ve sohbet odalarını kullanan kişilerin kısaltma içeren ve içermeyen konuşmalardaki davranışları da incelendi.

Katılımcılar kendilerine gösterilen mesajları, samimiyet, çaba ve cevap verme isteği üzerinden değerlendirdi. 

Bilim insanları daha güvenilir bir sonuç almak adına farklı bağlamlardaki sohbetleri çalışmaya dahil etti.

Bulgularını Journal of Experimental Psychology: General adlı hakemli dergide yayımlayan araştırmacılar, kısaltma kullanmanın genellikle karşı tarafa samimiyetsiz geldiğini kaydetti. Ekip, kişilerin yakınlığı veya mesaj uzunluğu değiştiğinde bile kısaltmaların olumsuz etkisinin sürdüğünü gözlemledi.

Ayrıca bu davranışı sergileyen kişilerin yanıt alma olasılığının daha düşük olduğu saptandı. 

Diğer yandan çalışmanın başında yapılan anketlerde katılımcıların yüzde 99'u kısaltma kullandığını ve yüzde 84'ü bu davranışın rahatsızlık vermeyeceğini düşündüğünü bildirdi.

Yüzde 4'lük bir kısım da kısaltmaların karşı tarafın hoşuna gitmesini bekliyodu. 

Makalenin başyazarı David Fang "Mesajlaşan kişilerin kısaltmalardan hoşlanabileceğini düşündük çünkü gayriresmi bir yakınlık hissi uyandırıyordu" diyerek ekliyor: 

Bu nedenle kısaltmaların bunları kullanan kişiler hakkında olumsuz algılara yol açması bizi şaşırttı.

Araştırmacılar, kısaltmaların çaba göstermemek gibi algılandığı için böyle bir etki yarattığını düşünüyor. 

Fang, "Bulgularımız, örneğin bir ilişkinin başlangıcı ya da iyi bir izlenim bırakmamız gerektiği durumlar gibi, özellikle daha samimi görünmek ve sosyal bağları güçlendirmek istediğimizde önem kazanıyor" diye açıklıyor. 

Diğer yandan kısaltmalar her durumda kötü olmak zorunda değil. Fang, "Örneğin kuryeyle hızlıca mesajlaşırken, daha samimiyetsiz görünmeyi kabul etmek mantıklı olabilir" diyor.

Daha önceki bir araştırmada emoji kullanımının yanlış anlaşılmaya yol açabileceği bulunmuştu. Farklı ülkelerden katılımcılarla yürütülen çalışmada, emojilerin anlamının cinsiyet, kültür ve yaşa göre değiştiği görülmüştü.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Study Finds, Journal of Experimental Psychology: General