Christopher Nolan'dan James Bond sinyali: "İnanılmaz bir ayrıcalık olurdu"

Ancak 007 hayranlarının umutlanması için henüz çok erken olabilir...

Nolan'ın son filmi Oppenheimer, bu yazın en çok merak edilen gişe canavarlarından biri (AP)
Nolan'ın son filmi Oppenheimer, bu yazın en çok merak edilen gişe canavarlarından biri (AP)
TT

Christopher Nolan'dan James Bond sinyali: "İnanılmaz bir ayrıcalık olurdu"

Nolan'ın son filmi Oppenheimer, bu yazın en çok merak edilen gişe canavarlarından biri (AP)
Nolan'ın son filmi Oppenheimer, bu yazın en çok merak edilen gişe canavarlarından biri (AP)

Christopher Nolan bir James Bond filmini yönetme fikrini "inanılmaz bir ayrıcalık" olarak tanımladı.

52 yaşındaki film yapımcısının adı sıklıkla popüler casusluk serisiyle birlikte anılıyor. Nolan, James Bond'un çalışmaları üzerindeki etkisinden birçok kez bahsetmişti.

Son projesi Oppenheimer'ın gösterime girmesinden önce Nolan, Josh Horowitz'in Happy Sad Confused adlı podcast'ine verdiği röportajda Bond hakkında konuştu.

Günün birinde 007 filmi yönetip yönetmeyeceği sorulan Nolan şu yanıtı verdi: 

Bu filmlerin filmografimdeki etkisi utanç verici derecede açık. Bir tane çekmek inanılmaz bir ayrıcalık olurdu.

Nolan, "Aynı zamanda, böyle bir karakteri üstlendiğinizde belirli bir dizi kısıtlamayla çalışıyorsunuz" diye devam etti. 

Bu, yaratıcı hayatınızda ifade etmek istediklerinizi ifade edebileceğiniz ve uygun kısıtlamalar dahilinde gerçekten bir şeylere dalabileceğiniz doğru anda olmalı. Çünkü böyle bir şeyi üstlenip yanlış yapmayı asla istemezsiniz.

Nolan, bunun "Batman'i üstlenirken hissettiği türden bir sorumluluk" olduğunu açıkladı.

Nolan 2005 ila 2012'de Warner Bros stüdyosu için Batman uyarlamalarından oluşan bir üçleme yönemişti: Batman Başlıyor (Batman Begins), Kara Şövalye (The Dark Knight) ve Kara Şövalye Yükseliyor (The Dark Knight Rises).

Nolan, "Yaratıcı olarak masaya ne getireceğinize tamamen bağlı kalmadan bir filmi üstlenmek istemezsiniz. Yani bir yazar olarak, oyuncu kadrosu olarak, her şeyiyle bu tam bir paket" diye devam etti. 

Bir karaktere kattıklarınızın tamamını kazandırabilmeniz için gerçekten ihtiyaç duyuluyor ve isteniyor olmanız gerekir.  Aksi takdirde, ne yaparlarsa yapsınlar izlemek için ilk sırada olmaktan çok mutluyum.

Oppenheimer, atom bombasının mucidi J Robert Oppenheimer'ın hayatını konu alıyor. Başrolde Cillian Murphy'nin yanı sıra Robert Downey Jr., Emily Blunt, Matt Damon ve Florence Pugh yer alıyor.

The Independent'ın Oppenheimer'a 4 yıldız verdiği incelemesini buradan okuyabilirsiniz.

Film 21 Temmuz'da gösterime girdi.

Independent Türkçe



Örümcekler okyanuslardan çıkmış olabilir

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
TT

Örümcekler okyanuslardan çıkmış olabilir

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)

500 milyon yıllık bir fosilin analizine dayanan yeni araştırma, örümcekler ve diğer araknidlerin denizden gelmiş olabileceğini öne sürüyor.

Bilim dergisi Current Biology'de salı günü yayımlanan araştırmaya göre, "mükemmel şekilde korunmuş" örnek, bu canlıların kara hayatına uyum sağlamadan önce yüzdüğü fikrini destekliyor.

Arizona Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, bir zamanlar at nalı yengeçlerinin atası olduğu düşünülen ve nesli tükenmiş bir Kambriyen dönemi türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini analiz etti. Bununla birlikte çalışma, bu canlının sinir yapısının modern örümcekler ve akrabalarına daha çok benzediğini ortaya koydu ki bu da araknidlerle daha önce düşünülenden daha yakın bir evrimsel bağa sahip olduğunu işaret ediyor.

Mollisonia'nın vücudunun prosoma adı verilen ön kısmı, beş çift uzantıyı kontrol etmek üzere yayılan bir sinir demetleri örüntüsüne sahip. İlaveten örümceklerde ve diğer araknidlerde bulunan dişlere benzeyen bir çift kıskaç benzeri "pençelere", bölünmemiş beyninden kısa sinirler uzanır.

Araştırmacılar, fosilin bir ilk araknid olarak tanımlanmasını sağlayan en önemli özelliğin, beyninin benzersiz organizasyonu olduğunu söyledi: Modern kabuklular, böcekler, çıyanlar ve at nalı yengeçlerinde görülen önden arkaya düzenlemenin tersi, bu fosilin beyninde var.  

Arizona Üniversitesi'nde ders veren Nick Strausfeld başyazarı olduğu araştırma hakkında yaptığı açıklamada, fosilin beyninin modern örümceklere benzer şekilde "geriye doğru çevrilmiş" gibi göründüğünü söyledi.

Bu arkadan öne beyin düzenlemesi, hareket kontrolünü artıran sinir kısayolları sağlayan, çok önemli bir evrimsel adaptasyon olabilir.

Araştırmaya göre bu keşif, çeşitlenmenin yalnızca ortak bir atanın karaya geçişinden sonra gerçekleştiğine dair yaygın inancı sorgulanmasına neden oluyor. Daha önceki fosil kanıtları, araknidlerin yalnızca karada yaşayıp evrimleştiğini öne sürüyordu.

dfvgthy
Mollisonia'nın vücudunun ön kısmı ya da prosoma, beş çift uzantıyı kontrol etmek üzere yayılan bir sinir demetleri düzenine sahip (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)

Strausfeld, "Araknidlerin ilk ne zaman ve nerede ortaya çıktığı, atalarının ne tür keliserliler olduğu ve bunların at nalı yengeçleri gibi deniz türü veya yarı sucul olup olmadığı hala şiddetle tartışılıyor" dedi.

Mollisonia benzeri araknidler karadaki yaşama adapte olurken, muhtemelen ilk böcekler ve kırkayaklarla beslendi. Bu ilk araknidler, önemli bir savunma mekanizması olan böcek kanatlarının evrimini de etkilemiş olabilir.

Araştırmacılar, Mollisonia'nın soyunun muhtemelen örümceklere, akreplere, böğlere, kırbaç akreplerine ve kamçılı akreplere yol açtığını söylüyor.

Independent Türkçe