Margot Robbie bakıcısından nefret ettiği için ölü numarası yaptığını açıkladı

Barbie'nin yıldızı, olayı yeni bir röportajda Zoe Ball'a anlattı

(Reuters)
(Reuters)
TT

Margot Robbie bakıcısından nefret ettiği için ölü numarası yaptığını açıkladı

(Reuters)
(Reuters)

Margot Robbie bir keresinde bir bebek bakıcısına oyun oynamak için ölü numarası yaptığını itiraf etti.

Avustralyalı oyuncu, popüler Mattel oyuncak bebek serisi hakkında Greta Gerwig'in çok merak edilen filminde Barbie rolünde yer alıyor. Filmin bir fragmanında Barbie'nin diğer oyuncak bebek arkadaşlarına ölümü sorduğu görülüyor.

20 Temmuz Perşembe günü Zoe Ball'un BBC Radio 2'deki programına katılan 33 yaşındaki Robbie, bir keresinde yetişkin bakıcısına oynadığı incelikli oyunun parçası olarak nasıl ölü taklidi yaptığını anlattı.

Para Avcısı'nın (The Wolf of Wall Street) yıldızı, "Yeni bir bebek bakıcısı tutmuştuk" diye anımsadı.

16 yaşlarındaki ve çok havalı olduğunu düşündüğüm eski bakıcım Talia'yı geri istiyordum. Sonra çok daha yaşlı bir kadın geldi ve ben bundan hiç memnun değildim. Bana banyo yapmamı söyledi ama ben yapmak istemiyordum. Çok huysuzdu ve ben de sana göstereceğim diye düşündüm.

Robbie daha sonra ölü numarası yapmak için bir plan kurduğunu ve yeni bebek bakıcısını bunun gerçek olduğuna ikna etmek için aşırı çaba gösterdiğini söyledi.

Büyük bir mutfak bıçağı ve ketçap alıp fayansların üzerine çırılçıplak uzandım, üzerimi ketçapla kapladım ve mutfak bıçağını yere koydum. Beni bulması için 45 dakika kadar bekledim. Ama beklemeye değerdi.

Bebek bakıcısının "çığlık atarak evden kaçıp kaçmadığı" sorulduğunda oyuncu şu yanıtı verdi:

Hem de nasıl.

Robbie'nin Barbie'deki rol arkadaşı Gosling, "Kendi ölümünü sahneledin" dediğindeyse Robbie gururla "Öyle yaptım" dedi.

Barbie, 21 Temmuz Cuma günü sinemalarda vizyona girerken, filmin pop yıldızlarıyla dolu müzikleri de aynı gün çıktı.

Uğur Böceği'nin (Lady Bird) yönetmeni Gerwig'in yönettiği film olumlu eleştirilerle karşılandı ve inceleme derleme sitesi Rotten Tomatoes'da etkileyici bir puan elde etti.

Film eleştirmeni Clarisse Loughrey, The Independent için kaleme aldığı ve filme 5 yıldız verdiği eleştirisinde Barbie'yi "neredeyse mucizevi bir başarı" diye niteledi.

Loughrey, "Barbie her dakikasında neşe içinde" diye yazdı.

Ancak Gerwig'in neredeyse mucizevi başarısını asıl pekiştiren, filmin bittiği yer. Filmin sonlarına doğru, kapitalizmin en büyük yanılsamalarından birini, yani yaratılanların onları yaratanlardan bağımsız var olduğu yanılsamasını akıllıca özetleyen bir konuşma geçiyor. Filmlerin ve televizyon programlarının 'içeriğe' dönüştürülmesinin, yazarların ve oyuncuların sömürülmesinin ve aşağılanmasının nedeni budur. Barbie, kendine has kurnaz ve şapşal üslubuyla, bu mevcut [SAG-AFTRA ve WGA] grevlerin neden bu kadar gerekli olduğunun özüne iniyor.

Barbie sinemalarda izlenebilir.

Independent Türkçe



Korku evleri sağlığa iyi geliyor olabilir

Araştırmacılar, eğlence amacıyla gidilen korku evlerinin, bağışıklık tepkilerini düzenleyebilceğini düşünüyor (Unsplash)
Araştırmacılar, eğlence amacıyla gidilen korku evlerinin, bağışıklık tepkilerini düzenleyebilceğini düşünüyor (Unsplash)
TT

Korku evleri sağlığa iyi geliyor olabilir

Araştırmacılar, eğlence amacıyla gidilen korku evlerinin, bağışıklık tepkilerini düzenleyebilceğini düşünüyor (Unsplash)
Araştırmacılar, eğlence amacıyla gidilen korku evlerinin, bağışıklık tepkilerini düzenleyebilceğini düşünüyor (Unsplash)

Bilim insanları korku evlerine gitmenin iltihaplanmayı azaltabileceğini öne sürdü.

Korku ve akut stres tepkilerinin, hayatta kalmak için temel görevler gördüğü biliniyor. Bu duygular adrenerjik sistemi harekete geçirerek tehlikeye karşı hazırlanmayı sağlayan "savaş ya da kaç" tepkisini tetikliyor. 

Adrenerjik sistemin aynı zamanda bağışıklık sistemini etkileyerek kronik hastalıklarla ilişkilendirilen düşük dereceli inflamasyonu azaltabildiği düşünülüyor.

Bilim insanları son yıllarda ekstrem sporlar yaparak veya film izleyerek eğlence amaçlı korku duyulmasının vücutta yarattığı etkileri inceliyor. 

Danimarka'daki Aarhus Üniversitesi'nden araştırmacılar yeni çalışmalarında korku evlerinin bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerini analiz etti.

Ortalama yaşları 30 olan 113 gönüllü, Vejle kentindeki bir korku evinde yaklaşık 1 saat geçirdi. Bu süre boyunca kalp atış hızları takip edilen katılımcılar daha sonra ne kadar korktuklarını da bildirdi.

Katılımcılar korku evindeki deneyimlerinde katil palyaçolar, elektrikli testere kullanan saldırganlar ve zombilerle karşılaştı. 

Bulgularını Brain, Behavior, and Immunity adlı hakemli dergide yayımlayan ekip, etkinlikten önce, hemen sonra ve üç gün sonra katılımcıların inflamasyon belirteçlerini ve bağışıklık hücrelerini inceledi. 

Etkinlikten önce düşük dereceli inflamasyonu olan katılımcıların büyük bir kısmında, korku evinden çıktıktan üç gün sonra inflamasyon belirteçlerinde gerileme kaydedildi. 

Çalışma, eğlence amaçlı korkunun iltihaplanmayı azaltabileceğine işaret ediyor. Bulgular akut stresin, bağışıklık sistemini potansiyel travma veya enfeksiyona hazırlayabileceğini gösteren hayvan çalışmalarıyla da paralellik gösteriyor. 

Diğer yandan yeni araştırmanın küçük çaplı olması ve kontrol grubu içermemesi gibi sınırlılıkları var. 

Yine de eğlence amaçlı korkunun vücutta olumlu etkiler yaratıp yaratmadığına dair daha fazla çalışmaya ihtiyaç olabileceğini gösteriyor. 

Independent Türkçe, IFL Science, MedicalXpress, Brain, Behavior, and Immunity