Oppenheimer: Emily Blunt, Cillian Murphy'nin "okyanus gözlerinin" dikkatini dağıttığını söyledi

Matt Damon da İrlandalı aktör hakkında "Bazen kendinizi onun gözlerinde yüzerken buluyorsunuz" dedi

Cillian Murphy, 47 yaşında (AFP/Arşiv)
Cillian Murphy, 47 yaşında (AFP/Arşiv)
TT

Oppenheimer: Emily Blunt, Cillian Murphy'nin "okyanus gözlerinin" dikkatini dağıttığını söyledi

Cillian Murphy, 47 yaşında (AFP/Arşiv)
Cillian Murphy, 47 yaşında (AFP/Arşiv)

Matt Damon ve Emily Blunt, rol arkadaşları Cillian Murphy'nin mavi gözlerini Oppenheimer'ın setinde "gerçek bir sorun" olarak gördüklerini itiraf etti.

47 yaşındaki İrlandalı aktör Murphy, Christopher Nolan'ın merakla beklenen tarihsel biyografi filminde başrolü alarak ilk nükleer bombanın geliştirilmesine öncülük eden teorik fizikçi J. Robert Oppenheimer'ı canlandırıyor.

52 yaşındaki Damon, Oppenheimer'ın Manhattan Projesi'nin direktörü Teğmen Leslie Groves rolünde.

Filmin 21 Temmuz Cuma günü sinemalara gelmesinin öncesinde People'la grup halinde yaptıkları söyleşide ikiliye Oppenheimer'ın sorunlu eşi Kitty Oppenheimer'ı canlandıran 40 yaşındaki Blunt da katıldı.

A Quiet Place (Sessiz Bir Yer) filminin yıldızı, Murphy'yle birlikte rol yapmanın nasıl bir şey olduğunu anlatırken, çekim sırasında onun gözlerinin sık sık dikkatini dağıttığını söyleyerek ona takıldı.

Damon da onaylayarak şöyle dedi:

Cillian'la sahne çalışması yaparken bu gerçekten bir sorun oluyor. Bazen kendinizi yalnızca onun gözlerinde yüzerken buluyorsunuz.

Blunt, Murphy'nin gözleriyle Billie Eilish'in 2016 tarihli hiti "Ocean Eyes" (Okyanus Gözler) arasında benzerlik kurdu. "Bütün gün mırıldanıyoruz" diye espri yaptı.

Murphy, "O kadar da mavi değiller!" diye haykırarak yanıt verdi. 

Söyleşinin başka bir noktasında Blunt, oyuncuların birlikte yediği yemeklere Murphy'nin başrolün beraberinde getirdiği "muazzam" baskı nedeniyle katılmadığını açıkladı.

Hepimiz aynı oteldeydik. Başka kimsemiz yoktu. Matt'le oda arkadaşıydık ve 'Hadi yemeğe gidelim' diyorduk.

Ortamı "yaz kampına" benzeten Blunt, Murphy'nin deneyimininse o kadar da kaygıdan uzak olmadığını tasdik etti.

Blunt, "Üstlenip omuzlaması gereken şeylerin miktarı muazzamdı" dedi:

Tabii ki gelip bizimle beraber yemek yemek istemedi.

Damon da "Gelemezdi. Kafası çok doluydu" diye ekledi.

Konuya açıklık getirmek için lafa giren Murphy de şöyle dedi:

Biliyorsunuz, böyle büyük rolleri, sorumluluğu üstlendiğinizde bu biraz bunaltıcı gelir.

Eleştirmenler, halen sinemalarda gösterimde olan Oppenheimer hakkında övgü dolu değerlendirmeler yaptı. The Independent'tan Clarisse Loughry, mükemmele yakın görerek 4 yıldız verdiği incelemesinde filmi "zekice ve yaratıcı, Nolan kendi zirvesinde" diye nitelendirdi.

Öte yandan yazar ve yönetmen Paul Schrader ise Nolan'ın filmini "bu yüzyılın en iyi" ve "en önemli filmi" olarak tanımladı.

Independent Türkçe



James Gunn: Superman, Amerika'nın hikayesi

Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki Amerikalı aktör David Corenswet, ikonik süper kahraman Superman rolünde (Warner Bros.)
Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki Amerikalı aktör David Corenswet, ikonik süper kahraman Superman rolünde (Warner Bros.)
TT

James Gunn: Superman, Amerika'nın hikayesi

Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki Amerikalı aktör David Corenswet, ikonik süper kahraman Superman rolünde (Warner Bros.)
Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki Amerikalı aktör David Corenswet, ikonik süper kahraman Superman rolünde (Warner Bros.)

DC Stüdyoları eş CEO'su James Gunn, Superman karakterinin kökenlerine sadık kalan yeni filmiyle ilgili konuştu. 

11 Temmuz'da vizyona girecek yapımda David Corenswet, Lois Lane'le birlikte Daily Planet'ta muhabirlik yapan ikonik süper kahramanı canlandırıyor. 

Filmde Superman, hem ülke içinde hem de dünya genelinde yaşanan krizlerle karşı karşıya geliyor. Bu sırada Nicholas Hoult tarafından canlandırılan teknoloji milyarderi Lex Luthor'ın yükselme planları da devreye giriyor.

Gunn, The Times'a verdiği röportajda Superman'in göçmenlik deneyimini temsil ettiğini hatırlatarak şunları söyledi:

Superman, Amerika'nın hikayesidir. Farklı yerlerden gelen göçmenlerin ülkeyi şekillendirmesidir. Ama benim için bu, en temelde insani nezaketin bir değer olduğunu ve artık yitirildiğini anlatan bir hikaye.

"Film temelde insan nezaketiyle ilgili"

Filmin ABD'deki siyasi kutuplaşma ortamında nasıl karşılanacağı sorulduğunda ise Gunn şu ifadeleri kullandı:

Evet, farklı kesimlerde farklı tepkiler alacaktır ama film temelde insan nezaketiyle ilgili. Elbette bunu yanlış anlayıp sadece nezaketten bahsettiğimiz için alınacak bazı tipler olacak. Ama umurumda değil.

Gunn, Superman'in politik bir film olduğunu kabul ediyor ancak bunun sadece siyasetten ibaret olmadığını da vurguluyor:

Evet, içinde siyaset var. Ama başka bir düzlemde bu bir ahlak öyküsü. 'Ne olursa olsun asla öldürme' ilkesine bağlı Superman'le daha esnek bir bakış açısına sahip Lois'in ilişkisi üzerinden anlatılıyor. Temelde ahlaki inanç farklılıklarının iki insanı nasıl birbirinden uzaklaştırabileceğini ele alıyoruz.

"Tam da şu anda böyle birine ihtiyaç var"

Filmin verdiği mesajla aile dostu eğlence arasındaki dengeyi gözetmeye çalıştığını belirten yönetmen, asıl amacının insani bir hikaye anlatmak olduğunu söylüyor:

Bu Superman, insanların birbirine olan güvenini kaybettiği bir dönemde karşımıza çıkıyor. Ben tamamen iyi olan bir adamın hikayesini anlatıyorum. Böyle birine tam da şu anda ihtiyaç var çünkü kültürel figürlerin internetteki kabalığı, toplumda genel bir hoyratlık hissi yarattı.

Gunn, dijital çağın insanlar üzerindeki etkisine de değinerek sözlerini şöyle tamamladı:

Buna ben de dahilim. Milyonlarca insanın internette durmaksızın öfke nöbetleri geçirdiği bir dönemden geçiyoruz. Bir kültür olarak nasıl ilerleyeceğiz? Neyin gerçek olduğunu bilmiyoruz, insan beyni için bu gerçekten tehlikeli bir durum. Eğer bir düğmeye basıp interneti ortadan kaldırabilseydim, ciddi ciddi düşünürdüm. Filmlerimle dünyayı değiştirmek gibi bir iddiam yok ama eğer bu filmden sonra birkaç kişi biraz daha nazik olursa mutlu olurum.

Independent Türkçe, Deadline, The Times, Hollywood Reporter