Facebook ana temasını haberde eğlence ile değiştiriyor

Facebook eğlence içeriğini destekliyor ve haber içeriğinden geri adım atıyor

Video düzenleme yöntemi de yeni özellikler arasında (Meta)
Video düzenleme yöntemi de yeni özellikler arasında (Meta)
TT

Facebook ana temasını haberde eğlence ile değiştiriyor

Video düzenleme yöntemi de yeni özellikler arasında (Meta)
Video düzenleme yöntemi de yeni özellikler arasında (Meta)

Meta şirketi, Facebook’u sosyal bir platformdan eğlence platformuna dönüştürme politikası kapsamında, geçtiğimiz günlerde platformundaki yeni video güncellemelerini kamuoyuna tanıttı.

Gözlemciler, bu adımın YouTube ve Tik Tok platformlarıyla yaşanan yoğun rekabet çerçevesinde geldiğini ve giderek eğlence içeriklerine odaklanan, medya ve habercilikten giderek uzaklaşan şirketin yeni yaklaşımlarıyla uyumlu olduğunu belirtti.

17 Temmuz’da Meta tarafından duyurulan yeni güncellemeler, Facebook’ta sunulan içeriğin daha iyi yansıtılması için ‘izle’ sekmesinin adının ‘video’ olarak değiştirilmesini de içeriyordu. Şirket, ‘video’ sekmesinin artık Reels, uzun biçimli içerik ve canlı yayınlar dahil olmak üzere tüm Facebook videoları için tek adres olduğunu bildirdi.

Ayrıca güncellemeler arasında, Reels video düzenleme araçlarına erişimi genişletme de yer alıyordu. Bu, kullanıcının videoyu yayınlamasını ve düzenlemesini kolaylaştırırken, gözlemciler bunun profesyonel video üretme araçlarına olan ihtiyacı azalttığını da belirtti.

Sosyal medya verilerini yönetme ve analiz etme konusunda uzman olan Mahran Kayali, Şarku’l Avsat’a yeni güncellemeler hakkında “Videonun bu platformlarda tüketilen en önemli içerik türlerinden biri olduğu sosyal medya ile uğraşan herkes tarafından biliniyor” dedi. Ayrıca “Facebook, önce YouTube, ardından Snapchat ve son olarak da TikTok ile erken bir rekabete girerek bu konuda avantajlı bir başlangıç ​​yaptı” ifadelerini sözlerine ekledi.

Kayali “Meta’nın, kullanıcıların platformunda olabildiğince uzun süre kalmalarını sağlamak üzere, özellikle videolara erişim şekliyle ilgili olarak kullanıcı deneyimine yönelik sürekli güncellemeler yapması doğal bir durum” ifadelerini kullandı. Nitekim Kayali’ye göre Meta güncellemeleri, video alanında farklı platformlar arasındaki rekabet bağlamında geliyor. Kayali Instagram ve Tik Tok’taki Reels, Youtube’daki YouTube Shorts ve Instagram ve Snapchat ve hatta bu rekabetin bir parçası haline gelen WhatsApp’taki Story’ler de dahil olmak üzere, tüm platformların bu alanda rekabet ettiğini belirtti. Ayrıca Facebook ve YouTube arasındaki en büyük rekabetin, sosyal medya şirketlerinin ana reklam kaynağı oldukları için 3 dakikadan uzun uzun videolar olduğunu da vurguladı.

Ardından Kayali, “Meta ile medya arasında son yıllarda artan husumet gölgesinde Meta’nın eğlence içeriğine odaklandığını ve habere olan ilginin azaldığını” belirtti. Bu bağlamda “Artık asıl sorun içerik üreticilerin pazara girmesi. Zira takipçi artık sabit ve biçimsel formatlarda sunulan haberlere güvenmiyor, bunun yerine aynı bilgilendirme veya haber içeriklerini kolay bir şekilde sunmayı tercih ediyor. İnsanların tavırları ve ilgi alanları değişti ve buna bağlı olarak sosyal medya şirketleri stratejilerini bu gelişmelere göre ayarlıyor” dedi.

Medya endüstrisi üzerindeki etkisi

Yeni güncellemelerin medya endüstrisi üzerindeki etkisi hakkında, Mahran Kayali, “Mevcut medya kuruluşlarının videoları içerik üreticilerine yük oluyor. Çünkü bu şirketlerin video sektöründeki prodüksiyon, kurgu, denetim ve telif bürokrasileri varken çoğu içerik üreticisi bu konuları önemsemiyor” dedi.

Ekonomik danışmanlık firması Nira’nın Nisan ayında Meta şirketi için hazırladığı bir rapor, Facebook’taki içeriğin yalnızca yüzde 3’ünü temsil eden haberlerde düşüş olduğunu gösterdi. Meta, haberlerin zamanla azalması beklenen sınırlı bir ekonomik rol oynadığına ve haber için ödeme yapma niyetinin azalmasıyla birlikte haber yayınlamanın yararsız hale geldiğine inanıyor. Geçen yıl Meta, ABD’deki bir dizi haber yayıncısına, içeriklerini Facebook’taki haber bölümünde yayınlamaları için artık onlara ödeme yapmayacağını bildirdi. Axios yaptığı açıklamada, bir Meta sözcüsünün çoğu insanın Facebook’a haber almak için gelmediğini, bu nedenle, bir işletme olarak, kullanıcı tercihleriyle uyuşmayan alanlara aşırı yatırım yapmak mantıklı olmadığını söylediğini aktardı.

Bu bağlamda, video ve mobil gazetecilikte uzmanlaşmış bir gazeteci olan Usame el-Dib, Şarku’l Avsat ile yaptığı bir röportajda ‘Meta’nın, kullanıcıların eğilimlerini ve isteklerini gözeten içerikler üreterken, geleneksel rakibi YouTube ve en iyi ürünlerini sergilemeyi başaran modern rakibi TikTok ile rekabet edebilmek için artık kamu ve kurumlardan daha fazla eğlence içeriği hedefliyor ve araştırıyor” dedi.

Dib “Meta’nın haber sektöründe öncü olma eğilimi vardı ve hatta bir dönem Facebook Gazeteciliği fikri ortaya atıldı ve bazı uzmanlar şirketin birkaç ülkede basın ekibine sahip olma isteğine dikkat çekti. Ancak kullanıcıların iç karartıcı içeriğin varlığına ilişkin şikayetlerinin artması ve kullanıcıların YouTube ve Tik Tok gibi diğer platformlara geçmesinin yanı sıra bazı durumlarda aklı başında ifadelere saldıran kullanıcıların ortasında, şirketin acilen eğlence içeriğine geçmesi yönündeki istek arttı” ifadelerini de sözlerine ekledi.

Dib’e göre, Facebook önce Reels’lerin üretimine izin verecek şekilde genişledi. Daha sonra Instagram üzerinde video güncellemeleri yaparak ziyaretçilerin daha fazla görüntülenmesini ve hayatını belgelemesini sağladı, son olarak da geleneksel habercilik anlayışından uzaklaşmak için eğlenceli bir haber platformu yaratmak amacıyla ‘Threads’i hayata geçirdi.

Dib, ‘yeni güncellemelerin, geleneksel kurumlara platformlara uygun içerik üretmeleri için baskı yaparak medya üzerinde güçlü bir etkisi olacağını, aksi takdirde Meta’nın ne ürettiğine dair baskın bir görüş olmayacağını’ öne sürdü. Ayrıca “Bu güncellemeler, halkın öncelikle Meta gibi dev şirketler aracılığıyla arzu ettiği yeni format hakkında güçlü bir alarm zili işlevi görüyor” dedi.



Tom Cruise'un uzay hayali suya düştü: NASA engeli projeyi durdurdu

Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
TT

Tom Cruise'un uzay hayali suya düştü: NASA engeli projeyi durdurdu

Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)

Tom Cruise'un geliştirme aşamasındaki uzay temalı yeni filminden kötü haber geldi.

Oyuncunun, Yarının Sınırında'nın (Edge of Tomorrow) yönetmeni Doug Liman'la birlikte hayata geçirmeyi planladığı projenin rafa kaldırıldığı öne sürülüyor. Merakla beklenen filmin sinema tarihinde bir ilke imza atması bekleniyordu.

Page Six'in haberine göre filmin çıkmaza girmesinin temel nedeni, Cruise'un NASA'yla çalışabilmek için ABD Başkanı Donald Trump'tan izin istemeye yanaşmaması. 

"Siyasi nedenlerle Trump'tan yardım istemedi"

Yayına konuşan bir kaynak, "Anladığım kadarıyla bu film için NASA'yla koordinasyon şarttı ve Tom Cruise, Donald Trump'tan yardımını rica etmek istemedi" dedi. Kaynak sözlerini, "Federal hükümetten izin alınması gerekiyor. Tom bunu siyasi nedenlerle yapmak istemedi" diye sürdürdü.

2020'de yapılan açıklamalarda Cruise'un, uzayda çekilen ilk kurmaca film üzerinde çalıştığı duyurulmuş, bir NASA yetkilisi de oyuncunun Uluslararası Uzay İstasyonu'nda çekim yapacağını doğrulamıştı.

Ancak 2022'ye kadar projeyle ilgili neredeyse hiç gelişme paylaşılmadı. O yıl Universal Pictures'ın patronu Donna Langley, "Tom Cruise bizi uzaya götürüyor. Dünyayı uzaya taşıyor" diyerek projeyi doğrulamıştı.

Langley, o dönemde yaptığı açıklamada, "Tom'la geliştirme aşamasında harika bir projemiz var" demiş ve şöyle devam etmişti:

Bu proje, gerçekten bunu yapmasını öngörüyor. Bir roketle uzay istasyonuna gitmesi, çekim yapması ve umarız uzay istasyonunun dışında yürüyüş yapan ilk sivil olması hedefleniyor.

İsmi henüz açıklanmayan filmde Cruise'un, "şansı yaver gitmeyen ve bir şekilde Dünya'yı kurtarabilecek tek kişi haline gelen" bir karakteri canlandırması planlanıyordu. 

Oscarlı yönetmenin yeni filminde

Görevimiz Tehlike (Mission: Impossible) yıldızının sıradaki projesi ise Diriliş'in (The Revenant) 4 Oscarlı yönetmeni Alejandro G. Iñárritu'nun imzasını taşıyan ve adı henüz açıklanmayan bir film. 

Yapım hakkında fazla detay bilinmese de 63 yaşındaki Cruise'un, Jesse Plemons, Emma D'Arcy, John Goodman, Sandra Hüller, Riz Ahmed ve Sophie Wilde'ın da yer aldığı güçlü bir oyuncu kadrosuna liderlik edeceği belirtiliyor.

Cruise ve Iñárritu'nun yeni filmi, 2 Ekim 2026'da vizyona girecek.

Independent Türkçe, Page Six, GamesRadar


Rekortmen film 25 yaşında: Jim Carrey 20 milyon doları geri vermek istemiş

Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
TT

Rekortmen film 25 yaşında: Jim Carrey 20 milyon doları geri vermek istemiş

Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)

Jim Carrey, Ron Howard'ın 2000 yapımı filmi Grinç'in (How the Grinch Stole Christmas) 25. yılı vesilesiyle, filmin yönetmeni ve makyajcısıyla Vulture'a verdiği röportajda, rolün perde arkasına dair çarpıcı ayrıntılar paylaştı. 

Dr. Seuss'un 1957 tarihli çocuk kitabından uyarlanan film, dünya genelinde 346 milyon dolar hasılat elde ederek büyük bir gişe başarısına imza atmış ve ABD'de 2000'in en çok kazanan yapımı olmuştu. 

Ancak Carrey için bu başarı, son derece zorlu bir dönüşüm sürecini de beraberinde getirmişti.

"Sadece yeşile boyayın"

Oyuncu, daha önceki röportajlarında Grinç'i ağır makyaj ve protezlerle canlandırmanın "işkence gibi" olduğunu açıkça dile getirmişti. Vulture'a verdiği yeni röportajda ise bu sürece dair daha önce paylaşmadığı ayrıntıları anlattı.

Carrey'nin yaşadığı zorlu sürece rağmen film, makyaj sanatçısı Rick Baker'a Oscar kazandırmıştı. Baker, stüdyonun başlangıçta Carrey'nin yalnızca yeşile boyanmasını istediğini hatırlattı. Baker, "Stüdyo bize, 'Jim'e 20 milyon dolar ödüyoruz ve onu görmek istiyoruz. Sadece yeşile boyayın' dedi" diye konuştu.

Carrey ise kostümü giymeyi kendisinin istediğini ancak bundan nefret ettiğini anlattı. Oyuncu, Grinç'i canlandırırken ağır makyaj ve maske nedeniyle burnundan nefes alamadığını söyledi. Maske üzerinde nefes almasına izin verecek delikler açmakta zorlandıklarını belirten Carrey, "Sonunda tüm film boyunca ağzımdan nefes almak zorunda kaldım" dedi.

Carrey, kostümün "dayanılmaz derecede kaşındırıcı" olduğunu ve gün boyu onu "çıldırttığını" da sözlerine ekledi. Yüzüne dokunamadığını ya da kaşınamadığını anlatan oyuncu, günde 8 saat makyaj koltuğunda oturduktan sonra projeden ayrılmayı ciddi ciddi düşündüğünü söyledi.

"20 milyon dolarını geri vermeye hazırdı"

Yönetmen Ron Howard da Carrey'nin o dönemde rolü bırakmaya çok yaklaştığını doğruladı. Howard, "20 milyon dolarını geri vermeye bile hazırdı. Bunu ciddi ciddi söylüyordu" dedi.

Ekip, çözümü eski bir özel harekat eğitmeni olan Richard Marcinko'yu projeye dahil etmekte buldu. Carrey, Marcinko'yu "CIA ajanlarına ve özel kuvvetlere işkenceye dayanmayı öğreten biri" diye tanımladı. Oyuncu, Marcinko'nun kendisine stresle başa çıkabilmek için çeşitli yöntemler öğrettiğini anlattı.

Bee Gees'e minnettar

Carrey, makyaj sürecini asıl katlanılır kılan şeyin ise Bee Gees'in müzikleri olduğunu söyledi. Oyuncu, makyaj süresince Bee Gees albümleri dinlediğini anlattı: 

Müzikleri inanılmaz derecede neşeli. Barry Gibb'le hiç tanışmadım ama ona teşekkür etmek istiyorum.

Independent Türkçe, Variety, Vulture, CBR.com


James Cameron sabırsızlıkla beklediği filmi açıkladı

15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
TT

James Cameron sabırsızlıkla beklediği filmi açıkladı

15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)

James Cameron, Godzilla Minus One'ın devam filmi için heyecanını gizlemekte zorlanıyor. Ünlü yönetmen o kadar hevesli ki gerekirse sette yardımcı olmayı bile teklif etti.

Cameron, Avatar: Ateş ve Kül'ün (Avatar: Fire and Ash) Japonya'daki tanıtımı sırasında, sahneyi Godzilla Minus One'ın yönetmeni Takashi Yamazaki'yle paylaştı ve esprili bir dille, "Minus Zero'yu görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum" dedi. 

"Benim için büyük bir onur"

Cameron sözlerini şöyle sürdürdü: 

Yamazaki sırf burada olmak için setten erken ayrılıp geldi, bu benim için büyük bir onur. Ben de kendisine yardımcı olabileceğimi söyledim.

Yamazaki ise bu teklife gülerek, "Bu durumda işimi elimden alırsınız" diye karşılık verdi. Cameron da "Bence her şey kontrolünüz altında" yanıtını verdi.

II. Dünya Savaşı sonrası Japonya'da geçen Godzilla Minus One, Kamiki Ryunosuke'nin canlandırdığı eski kamikaze pilotu Shikishima Koichi'yi merkezine alıyordu. 

Godzilla'yla ölümcül bir karşılaşmadan sağ kurtulan Koichi, yıllar sonra canavarın yeniden ortaya çıkmasıyla Japonya'yı kurtarmaya çalışan bir askeri ekibe katılıyordu.

Akademi Ödülleri'nde En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanan Godzilla Minus One, bu başarıya ulaşan ilk Godzilla filmi olmuştu. Yapım, aynı zamanda bu kategoride ödül alan ilk Japon filmi olarak tarihe geçmişti.

Kasım 2023'te Japonya'da gösterime giren yapım, 7,65 milyar yenin (yaklaşık 50 milyon dolar) üzerindeki hasılatıyla ülkede en çok kazanan Godzilla filmi unvanını elde etmişti. 

Film, Kuzey Amerika'da da 56 milyon dolar hasılat elde ederek, tüm zamanların en yüksek gişe gelirine ulaşan Japonca canlı çekim yapımı olmuştu.

2026 sonunda izleyiciyle buluşacak

Devam projesinin 2026'nın sonlarına doğru vizyona girmesi planlanıyor. Kamiki'nin Kōichi rolüyle geri dönmesi, Minami Hamabe'nin ise karakterin sevgilisi Noriko'yu yeniden canlandırması bekleniyor. Ancak filmin konusuna dair henüz hiçbir detay paylaşılmadı ve proje gizemini koruyor.

71 yaşındaki Cameron cephesinde ise sıradaki proje, Avatar: Ateş ve Kül. Jake ve Neytiri bu kez, yeni bir Na'vi kabilesiyle karşı karşıya gelecek.

Merakla beklenen film, 19 Aralık'ta sinemalarda gösterime girecek.

Independent Türkçe, GamesRadar, ScreenRant