Zodiac'ın yıldızı, rol arkadaşlarını nasıl çılgına çevirdiğini anlattı

2007 yapımı gerilimin yönetmeni David Fincher, takıntılı olması ve titiz çalışmasıyla tanınıyor

Zodiac'ta Robert Downey Jr.'ın yanı sıra Jake Gyllenhaal, Mark Ruffalo, John Carroll Lynch ve Chloë Sevigny gibi yıldızlar rol alıyordu (Warner Bros)
Zodiac'ta Robert Downey Jr.'ın yanı sıra Jake Gyllenhaal, Mark Ruffalo, John Carroll Lynch ve Chloë Sevigny gibi yıldızlar rol alıyordu (Warner Bros)
TT

Zodiac'ın yıldızı, rol arkadaşlarını nasıl çılgına çevirdiğini anlattı

Zodiac'ta Robert Downey Jr.'ın yanı sıra Jake Gyllenhaal, Mark Ruffalo, John Carroll Lynch ve Chloë Sevigny gibi yıldızlar rol alıyordu (Warner Bros)
Zodiac'ta Robert Downey Jr.'ın yanı sıra Jake Gyllenhaal, Mark Ruffalo, John Carroll Lynch ve Chloë Sevigny gibi yıldızlar rol alıyordu (Warner Bros)

Robert Downey Jr. ünlü yönetmen David Fincher'ın Zodiac filminin setinde, yönetmenle aynı fikirde olduğu için rol arkadaşlarını kızdırdığı anıyı unutamıyor.

2007'de gösterime giren film, meşhur Zodiac katilinin ve onun peşinde onlarca yılını harcayan ancak katilin kimliğini bulamayan saplantılı gazetecilerin hikayesini anlatıyordu. 

Filmin başrol oyuncuları arasında, kendi kişisel mücadeleleri arasında gizemi çözme arayışından vazgeçen San Francisco Chronicle muhabiri Paul Avery'yi canlandıran Downey de vardı.

Zodiac'ın yönetmeni Fincher, takıntılı olması ve titiz çalışmasıyla tanınıyor. Downey, Vanity Fair'e verdiği röportajda Fincher'ın ne kadar titiz olabileceğini anlattı.

"David Fincher'la çalışırken, düşündüğünüzden daha dayanıklı olduğunuzu öğreneceksiniz" diyen 58 yaşındaki oyuncu, sözlerini şöyle sürdürdü:

Tek planda bitirmeye çalıştığı bir sahne vardı. 40 ya da 50 tekrar almamız gerekmişti ve insanlar biraz sinirlenmişti.

Fincher'ın onu yanına çağırıp yaptıkları çekimleri izlettiğini anlatan Amerikalı oyuncu, sözlerini şöyle sürdürdü:

Bana çekimlerin yeterince iyi olup olmadığını ve filmde bunlardan birini kullanıp kullanamayacağımızı sordu. 'Hayır' dedim. 'Downey haklı, henüz çekemedik. 40 çekimin hepsini sil, öğle yemeğinden sonra tekrar başlarız' dedi. Herkes bana 'Ne oluyor' der gibi baktı. Ama bilirsiniz, doğru doğrudur.

Downey'nin Zodiac setindeki gergin koşullarla ilgili hikayesi, gerçek suç dramasının çekimleri sırasında Fincher'la anlaşmazlık yaşayan diğer oyuncuların hikayeleriyle örtüşüyor. 

Downey'nin rol arkadaşı Jake Gyllenhaal da Fincher'ın titiz yaklaşımıyla başa çıkmakta zorlanmıştı. Fincher, 2020'de New York Times'a verdiği röportajda şu ifadeleri kullanmıştı:

Akşamdan kalmalığın, köpeğinin ölmüş olması, menajerini kovmuş olman ya da menajerinin seni kovmuş olması önemli değil. Buraya geldiğinizde, umursadığım tek şey, 'Hikayeyi anlattık mı?'

Independent Türkçe, Vanity Fair, Screen Rant 



ABD'deki en eski mezar taşının sırrı çözüldü

Bilim insanları, Amerika'daki en eski mezar taşının büyük ihtimalle Belçika'dan geldiğini düşünüyor (International Journal of Historical Archaeology)
Bilim insanları, Amerika'daki en eski mezar taşının büyük ihtimalle Belçika'dan geldiğini düşünüyor (International Journal of Historical Archaeology)
TT

ABD'deki en eski mezar taşının sırrı çözüldü

Bilim insanları, Amerika'daki en eski mezar taşının büyük ihtimalle Belçika'dan geldiğini düşünüyor (International Journal of Historical Archaeology)
Bilim insanları, Amerika'daki en eski mezar taşının büyük ihtimalle Belçika'dan geldiğini düşünüyor (International Journal of Historical Archaeology)

Amerika'daki kolonilerle bağlantılı ticaret rotalarına daha fazla ışık tutan yeni bir çalışma, ABD'de bilinen en eski mezar taşının İngiliz bir şövalyeye ait olduğunu ve muhtemelen Belçika'dan geldiğini ileri sürdü.

Arkeologlar, mezar taşının bir şövalyeye ait olduğunu ve 1627'de Amerika'daki ilk kalıcı İngiliz yerleşim yeri olan Virginia eyaletinin Jamestown kentine yerleştirildiğini biliyordu. Ancak siyah kireçtaşından yapılan levhanın Avrupa'nın tam olarak neresinden geldiği net değildi.

Yakın zamanda International Journal of Historical Archeology isimli akademik dergide yayımlanan çalışma, mezar taşının oyma ve kakmalarını inceleyerek kökeninin izini sürdü.

Bilim insanları, mezar taşında bir zamanlar muhtemelen bir kalkan, açılmış bir parşömen ve zırhlı bir adam tasvirinin pirinç kakmalarını barındıran, oyulmuş bir girinti olduğunu tespit etti.

Tarihi kayıtlar, 17. yüzyılda Jamestown'da, 1618'de Sör Thomas West ve Sör George Yeardley olmak üzere iki şövalyenin hayatını kaybettiğine işaret ediyor.

Sör Yeardley'nin üvey torunu, 1680'lerde kendisi için siyah kireçtaşındakiyle aynı yazıtlara sahip bir mezar taşı sipariş etmişti.

Araştırmacılar bu sebeple, 1627'den kalan mezar taşının Sör George Yeardley'ye ait olduğundan şüphelendi.

1588'de İngiltere, Southwark'ta doğan Sör Yeardley, Bermuda yakınlarında bir gemi kazasından sağ çıkarak 1610'da Jamestown'a gelmişti.

Sör Yeardley 1617'de İngiltere'ye döndüğünde, I. James onu şövalye ilan etmişti. Sör Yeardley, 1621'de Jamestown'a dönmüş ve 1627'de orada hayatını kaybetmişti.

Bilim insanları, mezar taşından parçalar inceledi ve birçoğu Kuzey Amerika'da olmayan küçük fosil mikroplar tespit etti. Araştırmacılar, mikrop fosillerinin günümüzde Belçika ve İrlanda'yı oluşturan bölgelerde birlikte bulunduğunu söyledi.  

Mezar taşının kaynağını daha da daraltarak, o dönemde bu tür kireçtaşlarının en yaygın kaynağı olduğu bilinen Belçika'yla sınırlandırdılar.

Bilim insanları "Bu nedenle, şövalyenin mezar taşı Avrupa'dan ithal edilmiş olmalı. Tarihi kanıt Belçika'ya işaret ediyor, oradan gemiyle Londra'ya ve Jamestown'a taşınmış" diye yazdı.

Mezar taşının Belçika'da taş ocağından çıkarılıp kesildiğini, Maas Nehri'nden Manş Denizi'ni geçerek Londra'ya taşındığını, burada oyulduğunu ve pirinç kakmaların yerleştirildiğini, sonrasında da Jamestown'a gönderildiğini tahmin ediyoruz.

Bulgular, koloni döneminde Avrupa ve Jamestown'ı birbirine bağlayan ticaret ağlarının kapsamını gösteriyor.

öıüaoçzd
Virginia'daki Jamestown kazı alanı (Marcus Key et al International Journal of Historical Archaeology)

Çalışmada, bu simsiyah taşların o dönemde Avrupa'da "en çok rağbet gören ve en pahalı" taşlar olduğu belirtiliyor.  

Araştırmacılar "Londra'da yaşadıktan sonra Virginia'ya gelen başarılı sömürgeciler, son İngiliz modalarından haberdar olur ve bunları kolonilerde taklit etmeye çalışırdı" dedi.

Bulgular, ilk Amerikan kolonilerinin en zorlu dönemlerinde bile bazı sömürgecilerin kendilerini anmak için ne kadar çaba sarf edebildiğini gösteriyor.

Independent Türkçe