A24'ün yeni korku filmi zirveye yerleşti: "Gece sizi uykusuz bırakacak"

Sundance Film Festivali'nde de gösterilen Konuş Benimle, Türkiye'de 1 Eylül'de gösterime girecek

Danny ve Michael Philippou'nun yönettiği filmde Sophie Wilde, Joe Bird ve Alexandra Jensen başrollerde (A24)
Danny ve Michael Philippou'nun yönettiği filmde Sophie Wilde, Joe Bird ve Alexandra Jensen başrollerde (A24)
TT

A24'ün yeni korku filmi zirveye yerleşti: "Gece sizi uykusuz bırakacak"

Danny ve Michael Philippou'nun yönettiği filmde Sophie Wilde, Joe Bird ve Alexandra Jensen başrollerde (A24)
Danny ve Michael Philippou'nun yönettiği filmde Sophie Wilde, Joe Bird ve Alexandra Jensen başrollerde (A24)

A24 bu hafta, Rotten Tomatoes'da şirketin şimdiye kadarki en yüksek puanlı korku filmi olan Konuş Benimle'yi (Talk to Me) yurt dışında vizyona sokuyor.

Geçen yıl En İyi Film de dahil olmak üzere pek çok Oscar ödülünün sahibi olan Her Şey Her Yerde Aynı Anda'nın (Everything Everywhere All at Once) bağımsız yapım şirketi A24, bu puanlar sayesinde her zamankinden daha da yüksek bir seviyeye çıkmış gibi görünüyor.

100 üzerinden 97 puan aldı

A24, son yıllarda yayımladığı Cadı (The Witch), Ayin (Hereditary), Ritüel (Midsommar) ve X gibi filmler sayesinde korku türüyle özdeşleşti.

A24'ün korku filmleri listesi gerçekten de etkileyici, ancak Rotten Tomatoes'a göre şirketin son filmi Konuş Benimle hepsinin üstünde yer alıyor.

Avustralya yapımı doğaüstü korku filmi, yurtdışında 28 Temmuz'da vizyona girecek ve şu anda Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 97'lik bir oranla X, Saint Maud ve Pearl gibi filmlerin üzerinde yer alıyor. 

"Cesur ve ürkütücü bir cevher"

Hatta bu oran, geçen yıl Akademi Ödülleri'nde En İyi Film seçilen Her Şey Her Yerde Aynı Anda'nın da üzerinde yer alıyor. Daniel Kwan ve Daniel Scheinert'in yönettiği film, 100 üzerinden 94 puan almıştı.

Büyük beğeni toplayan Konuş Benimle, mumyalanmış bir el bulan ve farkında olmadan şeytani güçleri serbest bırakan bir grup arkadaşın hikayesini ele alıyor.

İzleyiciler, Adelaide ve Sundance gibi film festivallerinde gösterilen korku hikayesiyle ilgili, "geceleri sizi uykusuz bırakacak zekice bir korku", "inanılmaz" ve "cesur ve ürkütücü bir cevher" yorumlarını yaptı.

A24'ün bir sonraki en yükseklı korku filmleri, Mia Goth'un her ikisinde de yıldızlaştığı X ve Pearl. Filmler sırasıyla 100 üzerinden 93 ve 92 puan almıştı.

Konuş Benimle, Türkiye'de 1 Eylül'de gösterime girecek.

Independent Türkçe, ScreenRant, Collider



Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?
TT

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorların asteroit çarpmasından önce çöküşe geçtiği teorisinin doğru olmadığı öne sürüldü.

Milyonlarca yıl boyunca yeryüzüne hükmeden dinozorların soyu, 66 milyon yıl önce Dünya'ya çarpan bir göktaşının etkisiyle tükenmişti. 

Bugüne kadar bulunan bazı fosiller, dinozorların bu olaydan önce sayı ve çeşitlilik açısından gerilediğine işaret ediyordu. Özellikle göktaşından önceki yıllarda fosil sayısının azalması bu teoriyi destekliyordu. Bazı bilim insanları, asteroit gezegene çarpmasa bile bu sürüngelerin yok olma sürecine girdiğine inanıyordu. 

University College London'dan paleontolog Chris Dean "Dinozorların asteroit çarpmadan önce de yok olmaya mahkum olup olmadığı 30 yılı aşkın süredir tartışılan bir konu" diyor.

Dean ve ekip arkadaşları bu soruya yanıt bulmak için 66 milyon ila 84 milyon yıl önce Kuzey Amerika'da yaşamış 4 dinozor türüne ait 8 binden fazla fosili inceledi. 

Bulguları hakemli dergi Current Biology'de dün (8 Nisan) yayımlanan çalışmada dinozor çeşitliliğinin yaklaşık 76 milyon yıl önce zirveye ulaştığı ve ardından kitlesel yok oluşa kadar azaldığı bulundu. Bu eğilim, dinozorların soyu tükenmeden önceki 6 milyon yılda daha belirgindi. 

Ancak araştırmacılar, paleontologların asteroit çarpmasından önceki yıllarda ne kadar araziye erişebildiğini ve bu bölgelerde kaç kazı çalışması yapıldığını hesaplayınca, bilim insanlarının elinde pek örnek olmadığını tespit etti. Ekip, bu döneme ait jeolojik kayıtların açığa çıkmadığını veya üstünün bitki örtüsüyle kaplı olduğunu buldu.

Ayrıca çevresel koşullar veya diğer faktörlerin bu düşüşü açıklayamadığını söylüyorlar. Geliştirdikleri modellere göre dinozorların sayısı, göktaşı çarpmasına kadar stabildi. 

Bilim insanlarına göre dinozorlar kitlesel yok oluştan önce muhtemelen çökmeye başlamamıştı. Bu izlenimin, döneme ait fosillerin iyi korunmamış ya da bulunmasının zor olmasından kaynaklandığını düşünüyorlar. 

Makalenin bir diğer yazarı Alfio Alessandro Chiarenza, "Dinozorlar muhtemelen kaçınılmaz bir yok oluşa mahkum değildi" diyerek ekliyor: 

Eğer o asteroit olmasaydı, hâlâ bu gezegeni memeliler, kertenkeleler ve hayatta kalan torunları olan kuşlarla paylaşıyor olabilirlerdi.

Diğer yandan bazı bilim insanları yeni çalışmanın, dinozorların türlerinin azalmaya başladığı teorisini çürütmediğini savunuyor.

Reading Üniversitesi'nden Manabu Sakamoto'nun araştırmasına göre dinozorların yaşadığı 175 milyon yıl boyunca, yeni dinozor türlerinin ortaya çıkma hızı genel olarak yavaşlamıştı ve yeni türlerinin gelişmesinden çok daha fazla sayıda türün nesli tükeniyordu. 

Sakamoto, yeni araştırma mevcut fosillerde sapma olduğunu öne sürmesine karşın dinozor çeşitliliğindeki bu uzun vadeli düşüşün geçerliliğini koruduğunu söylüyor: 

Bu iki durum aynı anda geçerli olabilir.

Independent Türkçe, Live Science, New Scientist, Current Biology