Lizzo davası: Beyoncé hakkındaki iddiaya annesi yanıt verdi

Beyoncé salı günkü Break My Soul (The Queens Remix) performansında Lizzo'nun adını söylemedi

(Reuters/AP)
(Reuters/AP)
TT

Lizzo davası: Beyoncé hakkındaki iddiaya annesi yanıt verdi

(Reuters/AP)
(Reuters/AP)

Renaissance (Rönesans) Turnesi sırasında Beyoncé'nin bir şarkıdan Lizzo'nun adını çıkardığını hayranlarının iddia etmesinin ardından, şarkıcıyı annesi Tina Knowles savundu.

1 Ağustos Salı günü Lizzo'nun üç dansçısının, cinsel taciz ve düşmanca bir çalışma ortamı yaratma suçlamasıyla About Damn Time'la tanınan 35 yaşındaki şarkıcıya dava açtığı haberleri çıkmıştı.

İddiaların kamuoyuna yansıdığı gece 41 yaşındaki Beyoncé, Massachusetts'in Boston şehrinde sahne alıyordu.

Renaissance Dünya Turnesi'nin şarkı listesindeki Break My Soul'u (The Queens Remix) düzenli olarak söyleyen şarkıcı bu parçada Lizzo, Lauryn Hill, Betty Davis ve kız kardeşi Solange Knowles da dahil bir dizi siyah kadın sanatçıyı sıralıyor.

Fakat bu şovu sırasında Beyoncé şarkı sözlerini değiştirerek Lizzo'nun adını söylemedi. Pek çok hayran bunu, Truth Hurts'le tanınan rapçiye karşı açılan davaya yönelik kasıtlı bir ihmal olarak algıladı.

Öte yandan Beyoncé'nin 69 yaşındaki moda tasarımcısı annesi Tina, bu iddiayı Instagram üzerinden reddetti.

Geçen hafta 8 yıllık evliliğinden sonra aktör Richard Lawson'a boşanma davası açan Tina, The Jasmine Brand'in bir paylaşımına verdiği yanıtta Beyoncé'nin, kız kardeşi Solange'ın da adını söylemediğine dikkat çekti.

Tina şöyle yazdı: 

Kendi kız kardeşinin adını da söylemedi, hepiniz buna gerçekten bir son vermelisiniz.

Tina'nın yorumu (Instagram)
Tina'nın yorumu (Instagram)

Beyoncé şovu sırasında Davis, Solange, Erykah Badu, Lizzo ve Kelly Rowland'ın isimlerini sıralamak yerine sadece "Badu"yu 4 kez tekrarladı.

Pek çok hayran şarkı sözlerinin Lizzo'yu hor görmek için değil, aslında Beyoncé'yi kendi tarzını kopyalamakla "suçlayan" Badu'nun son açıklamalarına bir gönderme amacıyla değiştirildiğini düşünüyor.

Lizzo'ya karşı açılan ve The Independent'ın eriştiği davada gerçek adı Melissa Viviane Jefferson olan müzisyen, davacılardan birine Amsterdam'daki bir striptiz kulübünde çıplak bir sanatçıya dokunması için baskı yapmakla ve dansçılarına 12 saatlik aşağılayıcı bir seçme süreci düzenlemekle suçlanıyor.

Davada Lizzo ve onun yapım şirketi Big Grrrl big Touring'in saldırı, ırk ve din temelli taciz, şişman olduğu için birilerini küçük düşürme, engelli ayrımcılığı ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmaktan da sorumlu olduğu iddia ediliyor.

Davacının avukatı Ron Zambro yaptığı açıklamada şöyle dedi:

Lizzo ve yönetim ekibinin sanatçılarına davranış biçiminin hayret verici doğası, Lizzo'nun kamuoyu önünde temsil ettiği her şeyle çelişiyor gibi görünürken, özelde dansçılarını kilolarından dolayı utandırıyor ve sadece yasadışı değil, aynı zamanda kesinlikle cesaret kırıcı şekillerde aşağılıyor.

Lizzo henüz dava hakkında yorum yapmadı ve The Independent yorum için temsilcileriyle temasa geçse de henüz yanıt alamadı.

Independent Türkçe



Tom Hanks'in kızı: Annem, babamın şöhretini hiç atlatamadı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Tom Hanks'in kızı: Annem, babamın şöhretini hiç atlatamadı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Tom Hanks'in kızı E.A. Hanks, annesinin, Forrest Gump'la bilinen aktörün artan şöhretiyle nasıl mücadele ettiğini anlattı.

Elizabeth Anne'in kısaltması olan E.A., Hanks'in ilk eşi Susan Dillingham'dan olan kızı. Eski çiftin Colin Hanks adında bir de oğlu var.

Sacramento Eyalet Üniversitesi'nde tiyatro öğrencisiyken tanışan Dillingham ve Hanks, 1978'den 1987'ye kadar evliydi.

Yeni anı kitabı The 10: A Memoir of Family And The Open Road'da (10: Bir Aile Hatırası ve Açık Yol) E.A., 2002'de akciğer kanserinden ölen annesi hakkında daha fazla bilgi edinmek için Los Angeles'tan, annesinin ailesinin yaşadığı Florida'nın Palatka ilçesine 6 ay süren bir yolculuğa çıkıyor.

Kitabın bir bölümünde Dillingham'ın, Deniz Kızı (Splash/1984), Para Tuzağı (The Money Pit/1986) ve Büyük (Big/1988) gibi filmlerdeki rolleriyle 1980'lerin sonunda şöhrete kavuşan Hanks'in yükselişine uyum sağlaması anlatılıyor.

E.A. annesinin, "eski eşinin felakete yol açan şöhretini asla atlatamayan bir aktris adayı" olduğunu özellikle belirtiyor.

Vanity Fair'a yakın zamanda verdiği bir röportajda E.A., "felaket" kelimesinin Dillingham'ın eski eşinin başarısı hakkında hissettiklerini en iyi şekilde tanımladığını düşündüğünü söyledi.

E.A., "Onun dünyadaki itibarının, kendisini ve sahne kariyerine devam etme şansını yok ettiğini hissetti" dedi.

Rahatsız edici gerçek, ki bu kitapta bunlardan çok var, aslında bir kariyeri yoktu ve eski eşinin Tom Hanks olması yaraya tuz bastı.

Sözlerine şöyle devam etti:

'Felaket' olmasının bir nedeni de bu megawatt şöhret markası bir sanatçıda asıl önemli olan ve babamı diğerlerinden ayıran şeyleri siliyor: insanlık ve yetenek. Ama bu felaket sözcüğünü ben seçtim, annem değil.

Hanks daha sonra 1988'de Rita Wilson'la evlendi ve iki oğulları oldu: 1990'da doğan Chet ve 1995'te dünyaya gelen Truman.

E.A., hiçbir zaman resmi bir teşhis almasa da annesinin bipolar olduğunu ve buna şiddetli paranoya ve sanrı ataklarının eşlik ettiğini varsayıyor.

E.A. anı kitabının bir bölümünde annesinin yavaş yavaş daha ihmalkar olmaya başladığını, bunun da velayet düzenlemesinde bir değişikliğe yol açtığını, yani kendisiyle Colin'in annelerini yalnızca hafta sonları ve yazın görebildiğini anlatıyor.

Kitapta "Yıllar geçtikçe arka bahçe o kadar çok köpek pisliğiyle doldu ki yürünemiyordu, ev duman kokuyordu. Buzdolabı çoğu zaman boştu ya da son kullanma tarihi geçmiş yiyeceklerle doluydu ve annem 4 direkli büyük yatağında İncil'i inceleyerek giderek daha fazla zaman geçiriyordu" diye yazıyor.

Bir gece duygusal şiddeti fiziksel şiddete dönüştü ve ardından 7. sınıfın tam ortasında Los Angeles'a taşındım.

Independent Türkçe