5 önemli karakter hayatta kalsa The Walking Dead nasıl olurdu?

11 sezon süren dizi, en meşhur karakterlerini öldürerek hayranlarını şoke etti

Frank Darabont'un yaratıcısı olduğu dizinin başrollerinde Andrew Lincoln, Norman Reedus, Melissa McBride ve Lauren Cohan yer alıyor (AMC)
Frank Darabont'un yaratıcısı olduğu dizinin başrollerinde Andrew Lincoln, Norman Reedus, Melissa McBride ve Lauren Cohan yer alıyor (AMC)
TT

5 önemli karakter hayatta kalsa The Walking Dead nasıl olurdu?

Frank Darabont'un yaratıcısı olduğu dizinin başrollerinde Andrew Lincoln, Norman Reedus, Melissa McBride ve Lauren Cohan yer alıyor (AMC)
Frank Darabont'un yaratıcısı olduğu dizinin başrollerinde Andrew Lincoln, Norman Reedus, Melissa McBride ve Lauren Cohan yer alıyor (AMC)

AMC'nin meşhur dizisi The Walking Dead, devam ettiği 11 sezon boyunca en sevilen karakterlerinden bazılarını acımasızca öldürmekten çekinmedi. 

Robert Kirkman, Tony Moore ve Charlie Adlard'ın çizgi roman serisinden uyarlanan dizi, 2010'da yayımlanmaya başlar başlamaz büyük bir hit olmuş, 2022'deyse yayın hayatını noktalamıştı.

Peki şimdilerle spinofflarıyla konuşulan dizide öldürülen ikonik karakterlerden bazıları hayatta kalmayı başarsa The Walking Dead nasıl olurdu? 

Bu konu Reddit'te hararetli bir tartışma konusu oldu ve hayranlar bu karakterler hayatta kalsa, dizinin nasıl olabileceğine dair düşüncelerini paylaştı.

Merle

The Walking Dead izleyicilerinin favorisi Daryl Dixon'ın ağabeyi Merle Dixon, hayranların nefret etmeyi sevdiği bir karakterdi. Merle'ün ölümü ani bir karardı ve aslında 4. sezonda da olması planlanıyordu. 

Merle'ün sert ve hırçın tavrının sonraki sezonlarda grubun dinamikleriyle çatışacağına kesin gözüyle bakılırken, hayatta kalmasının daha fazla gerilim yaratacağı düşünülüyor.

Jesus

Dizide potansiyeli yüksek bir karakter olan Paul Jesus Rovia, çizgi romanlarda da kilit bir isimdi. Jesus hayatta kalsaydı, kendilerini alt ettikleri zombilerin derilerinin içine saklayan Whispererlarla (Fısıldayanlar) mücadelede aktif bir rol oynayabilirdi.

Beth

Greene ailesinin en küçüğü Beth Greene, dizide hayatını trajik bir şekilde kaybettiğinde kendi ayakları üzerinde durmaya henüz başlamıştı. Beth hayatta kalabilseydi, güçlü ve bağımsız bir savaşçı olabilirdi.

Daryl'ın akıl hocalığıyla yetenekli bir savaşçı olma potansiyeline sahip Beth, sevecen doğası ve iyimserliğiyle kasvetli ortamda grup için umut ışığı olabilirdi.

Tyreese

Tyreese, nazik tavrı ve vicdanıyla The Walking Dead'in sert dünyasına tam bir tezat oluşturuyordu. Tyreese hayatta kalsaydı, grup içinde mantığın sesi olmaya devam edebilir, insanlığını koruma mücadelesini sürdürebilir ve bir karakter olarak daha fazla keşfedilebilirdi.

Carl Grimes

Dizinin baş kahramanı Rick Grimes'ın oğlu Carl, The Walking Dead izleyicilerinin gözü önünde büyüdü. Çizgi romanlarda hayatta kalan Carl, merkezi bir figür haline gelmişti. Dizide Carl yaşasaydı, Rick'in 9. sezonda ayrılmasının ardından liderliğe yükselebilirdi. 

Independent Türkçe, StarteFacts, Reddit



Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
TT

Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)

Su anolü denen bir kertenkele türünün, burun deliklerinde oluşturduğu bir baloncuk sayesinde hayatta kalabildiği ortaya kondu. Su altında en az 20 dakika kalmalarını sağlayan baloncuk sayesinde avcılardan kaçarak yem olmaktan kurtuluyorlar. 

Kalem uzunluğundaki su anolleri akarsu ve şelalelerin yakınlarındaki kaya ve bitkilerin etrafında yaşıyor. Kuşlardan yılanlara kadar çeşitli hayvanlara yem olan bu kertenkeleler, hayatta kalabilmek için kamuflaj gibi beceriler geliştirmiş.

Ayrıca tehlike durumunda suya atlayan bu hayvanlar, burun deliklerinin üstünde bir baloncuk oluşturarak gizleniyor. Bilim insanları bu özelliğin farkında olsa da baloncukların su altında daha uzun süre kalmalarını sağlayıp sağlamadığı net değildi.

New York'taki Binghamton Üniversitesi'nde anoller üzerine çalışan Dr. Lindsey Swierk, "Suyun altında çok uzun süre kalabildiklerini biliyoruz" diyerek ekliyor: 

Bu baloncuğun solunumda gerçekten işlevsel bir rolü olup olmadığını bilmiyorduk.

Bu belirsizliği gidermek isteyen Dr. Swierk, 30 su anolü yakalayarak bir deney yürüttü. 

Su anolleri suya girdikten sonra nefes vererek küçük bir baloncuk üretiyor. Kertenkelenin derisinin hidrofobik olması yani sudan kaçınması sayesinde baloncuk büyüyerek muhtemelen hayvanın nefes almasını sağlıyor. 

Biology Letters adlı hakemli dergide dün (18 Eylül) yayımlanan çalışmayı yürüten Dr. Swierk, yakaladığı su anollerinin yarısının burnuna nemlendirici sürerek baloncuk oluşturmalarını engelledi. 

Daha sonra hayvanları akvaryuma bırakan bilim insanı, baloncuk üretebilenlerin su altında yüzde 32 daha uzun süre kaldığını gözlemledi. 

Bulgular, bu kertenkele türünün baloncukları hayatta kalmak için kullandığına işaret ediyor.

Dr. Swierk makalede, "Yarı suda yaşayan anollerin içinde ve hidrofobik vücut yüzeyinde taşınan fazla hava, insanların dalış tüpü gibi çalışıp ekstradan hava sağlayarak dalış süresini uzatıyor" diye yazıyor.

Çalışmadaki anoller suda birkaç dakika kaldı ancak doğadakilerin en az 20 dakika kalabildiği biliniyor. 

Avcılarla karşılaşan su anolleri ilk başta olduğu yerde kalarak kamuflajının kendisini gizlemesini umuyor. Eğer bunda başarılı olmazsa kayalardaki çatlaklara saklanmayı deniyor.

Dr. Swierk suya dalmanın son seçenek olduğunu ama diğerlerinden çok daha etkili bir strateji olduğunu belirtiyor:

Suyun altına girmelerinden sonra, akıntının hareketli yüzeyinde tespit edilmeleri çok zor oluyor.

Independent Türkçe, Science Alert, Guardian, Biology Letters