Oppenheimer'ın yıldızı, Nolan hayranlarına seslendi: "Boşa heveslenmeyin"

47 yaşındaki Murphy, daha önce Nolan'ın Dunkirk ve Başlangıç filmleriyle Batman üçlemesinde rol almıştı (Universal)
47 yaşındaki Murphy, daha önce Nolan'ın Dunkirk ve Başlangıç filmleriyle Batman üçlemesinde rol almıştı (Universal)
TT

Oppenheimer'ın yıldızı, Nolan hayranlarına seslendi: "Boşa heveslenmeyin"

47 yaşındaki Murphy, daha önce Nolan'ın Dunkirk ve Başlangıç filmleriyle Batman üçlemesinde rol almıştı (Universal)
47 yaşındaki Murphy, daha önce Nolan'ın Dunkirk ve Başlangıç filmleriyle Batman üçlemesinde rol almıştı (Universal)

Cillian Murphy, Oppenheimer hayranlarına silinmiş sahneler için heveslenmemelerini söyledi. 

Başrol oyuncusu Collider'a verdiği röportajda, Christopher Nolan'ın çok beğenilen filminde silinmiş sahneler ya da yönetmen kurgusu olmayacağını açıkladı.

"Chris Nolan filmlerinde silinmiş sahne yoktur" diyen Murphy, Oppenheimer'ın da istisna olmadığını belirtti.

Bu yüzden onun filmlerinde DVD ekstraları yok çünkü senaryo filmin ta kendisi. Sonunda ne olacağını tam olarak biliyor. Hikayeyi değiştirmek için senaryoyla oynamıyor. Film bu.

Nolan da 2012'de Kara Şövalye Yükseliyor'un (The Dark Knight Rises) tanıtımı sırasında MTV'ye benzer bir açıklamada bulunmuştu.

Bazı şeyleri kağıt üzerinde ayıklamaya çalışıyorum çünkü filmde yer almayacak şeyleri çekmek çok pahalıya mal oluyor. Ayrıca çok fazla zaman ve enerji harcıyor. Neredeyse tüm filmlerimde çok az silinmiş sahne var, bu da DVD izleyicilerini her zaman hayal kırıklığına uğratıyor.

Oppenheimer, gösterime girer girmez Paul Schrader ve Oliver Stone gibi sinemacılar tarafından övgülerle karşılanmıştı. 

Oscar ödüllü yönetmen Oliver Stone, Oppenheimer'ı üç saat boyunca izlediğini ve Nolan'ın anlatımıyla sarmalandığını söylemişti. Stone, filmin senaryosunu da "çok katmanlı ve büyüleyici" bulduğunu sözlerine eklemişti. 

Schrader ise, "Nolan hayranı değilim ama bu yıl sinemalarda tek bir film izleyecekseniz o da Oppenheimer olmalı" demiş ve sözlerini şöyle tamamlamıştı:

Bu yüzyılın en iyi, en önemli filmi.

Nolan'ın senaryosu, Murphy tarafından canlandırılan atom bombası bilimcisi J. Robert Oppenheimer'ın bakış açısından birinci şahıs olarak yazılmıştı. 

Nolan senaryo yazma taktiğiyle ilgili, "Bunu daha önce kimse yaptı mı bilmiyorum" demişti.

Asıl mesele şu ki, filmin büyük bölümünü oluşturan renkli sekanslarda her şey Oppenheimer'ın bakış açısından anlatılıyor. Kelimenin tam anlamıyla onun gözünden bakıyorsunuz.

Independent Türkçe, Indiewire, Collider



Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
TT

Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)

Su anolü denen bir kertenkele türünün, burun deliklerinde oluşturduğu bir baloncuk sayesinde hayatta kalabildiği ortaya kondu. Su altında en az 20 dakika kalmalarını sağlayan baloncuk sayesinde avcılardan kaçarak yem olmaktan kurtuluyorlar. 

Kalem uzunluğundaki su anolleri akarsu ve şelalelerin yakınlarındaki kaya ve bitkilerin etrafında yaşıyor. Kuşlardan yılanlara kadar çeşitli hayvanlara yem olan bu kertenkeleler, hayatta kalabilmek için kamuflaj gibi beceriler geliştirmiş.

Ayrıca tehlike durumunda suya atlayan bu hayvanlar, burun deliklerinin üstünde bir baloncuk oluşturarak gizleniyor. Bilim insanları bu özelliğin farkında olsa da baloncukların su altında daha uzun süre kalmalarını sağlayıp sağlamadığı net değildi.

New York'taki Binghamton Üniversitesi'nde anoller üzerine çalışan Dr. Lindsey Swierk, "Suyun altında çok uzun süre kalabildiklerini biliyoruz" diyerek ekliyor: 

Bu baloncuğun solunumda gerçekten işlevsel bir rolü olup olmadığını bilmiyorduk.

Bu belirsizliği gidermek isteyen Dr. Swierk, 30 su anolü yakalayarak bir deney yürüttü. 

Su anolleri suya girdikten sonra nefes vererek küçük bir baloncuk üretiyor. Kertenkelenin derisinin hidrofobik olması yani sudan kaçınması sayesinde baloncuk büyüyerek muhtemelen hayvanın nefes almasını sağlıyor. 

Biology Letters adlı hakemli dergide dün (18 Eylül) yayımlanan çalışmayı yürüten Dr. Swierk, yakaladığı su anollerinin yarısının burnuna nemlendirici sürerek baloncuk oluşturmalarını engelledi. 

Daha sonra hayvanları akvaryuma bırakan bilim insanı, baloncuk üretebilenlerin su altında yüzde 32 daha uzun süre kaldığını gözlemledi. 

Bulgular, bu kertenkele türünün baloncukları hayatta kalmak için kullandığına işaret ediyor.

Dr. Swierk makalede, "Yarı suda yaşayan anollerin içinde ve hidrofobik vücut yüzeyinde taşınan fazla hava, insanların dalış tüpü gibi çalışıp ekstradan hava sağlayarak dalış süresini uzatıyor" diye yazıyor.

Çalışmadaki anoller suda birkaç dakika kaldı ancak doğadakilerin en az 20 dakika kalabildiği biliniyor. 

Avcılarla karşılaşan su anolleri ilk başta olduğu yerde kalarak kamuflajının kendisini gizlemesini umuyor. Eğer bunda başarılı olmazsa kayalardaki çatlaklara saklanmayı deniyor.

Dr. Swierk suya dalmanın son seçenek olduğunu ama diğerlerinden çok daha etkili bir strateji olduğunu belirtiyor:

Suyun altına girmelerinden sonra, akıntının hareketli yüzeyinde tespit edilmeleri çok zor oluyor.

Independent Türkçe, Science Alert, Guardian, Biology Letters