Netflix'in gerçek olaylardan esinlenen yeni dizisi sınıfta kaldı

Painkiller'ın başrollerinde Uzo Aduba, Matthew Broderick, Taylor Kitsch ve Dina Shihabi yer alıyor (Netflix)
Painkiller'ın başrollerinde Uzo Aduba, Matthew Broderick, Taylor Kitsch ve Dina Shihabi yer alıyor (Netflix)
TT

Netflix'in gerçek olaylardan esinlenen yeni dizisi sınıfta kaldı

Painkiller'ın başrollerinde Uzo Aduba, Matthew Broderick, Taylor Kitsch ve Dina Shihabi yer alıyor (Netflix)
Painkiller'ın başrollerinde Uzo Aduba, Matthew Broderick, Taylor Kitsch ve Dina Shihabi yer alıyor (Netflix)

Netflix'in yeni dizisi Painkiller, 10 Ağustos'ta gösterime girdiğinden beri yoğun ilgi görüyor. 

Türkiye'de en çok izlenen diziler listesine 6 numaradan giriş yapan drama, seyircilerin ilgisini çekmiş olsa da eleştirmenleri memnun etmedi.

Netflix, 6 bölümden oluşan dizinin konusunu şöyle özetliyor:

Amerika'daki opioid salgınının nedenlerini ve sonuçlarını irdeleyen bu drama, krizin sorumlularını, kurbanlarını ve gerçeği arayan bir soruşturmacıyı konu alıyor.

Dizinin Rotten Tomatoes puanı, yakın zamanda aynı konuyu işleyen bir diğer yapımla kıyaslandığında geride kaldığını ortaya koydu.

Hulu'nun Dopesick'i, Painkiller'dan iki yıl önce yayımlanmış ve büyük ölçüde olumlu tepkiler almıştı. Dizi, 2022 Emmy'lerinde 14 adaylık elde etmişti. 

İki dizinin ortak noktaları

Eleştirmenlerin yorumlarını derleyip ortalamasını alarak puanlayan Rotten Tomatoes'a göre Painkiller, yüzde 44'lük bir skora sahip. Bu puan, dizinin karışık hatta negatife yakın eleştiriler aldığını ortaya koyuyor.

Painkiller'ın kıyaslandığı Dopesick, 70 eleştirmenin yorumu üzerinden yüzde 89'luk bir puan almayı başarmıştı.

Her iki dizi de büyük ölçüde aynı hikayeyi anlatıyor, ABD'deki opioid krizinin merkez üssüne odaklanıyor ve OxyContin ilacını geliştirerek pazarlayan Purdue Pharma'ya vurgu yapıyor. 

İki yapımda da bazı kurgusal karakterler ve gerçek hayattaki Sackler ailesinin üyeleri yer alıyor.  Açgözlülükle yolsuzluğun bedelini gözler önüne seren ve opioid krizinin yarattığı yıkımın izini süren iki hikayenin özünde de kalp kırıklığı ve trajedi yatıyor.

Ancak Painkiller ve Dopesick uygulamada ayrılıyor. İki dizinin de hassas ve karanlık konuları ele alması, hikaye anlatımının özenle ele alınması gerektiği anlamına geliyor. 

Dopesick'i Painkiller'dan iyi yapan ne?

Dopesick, yıldızlarla dolu yıldız oyuncu kadrosu sayesinde bunu başarıyor. Hulu dizisi, Michael Keaton, Kaitlyn Dever, Peter Sarsgaard ve Will Poulter'ın birinci sınıf performanslarıyla öne çıkıyor. 

Oyuncuların performansı izleyicilere hikayenin insani yönünü hatırlatarak, ilişkilendirilebilir ve hatta sempati uyandıran karakterler yaratıyor.

Eleştirmenlerin Painkiller'la ilgili dikkat çektiği sorunlar filmin tonu, oyuncu performansları ve karakter gelişimi. 

Painkiller, trajik bir hikayeyi ele alsa da seyirciyi filme bağlamak için incelikli performanslar kullanmıyor. Bunun yerine trajediyi aksiyon sahneleri ve kara komedinin ipuçlarıyla heyecanlı kılmaya çalışıyor. 

Bu durum zayıf, gerçekçi olmayan ve ilişkilendirilemeyen karakterlerle birleşince eleştirmenleri memnun etmeyen bir yapım ortaya çıkıyor.

Sonuç olarak Painkiller'ın Rotten Tomatoes puanı, dizinin opioid krizinin özünü ve etkisini anlatmak için yeterince ciddi olmadığını yansıtıyor gibi görünüyor.

Independent Türkçe, ScreenRant, Rotten Tomatoes



Eşi görülmemiş büyüklükte kara delik jeti bulundu: Samanyolu'nun 140 katı

Bugüne kadar gözlemlenen en uzun kara delik jet sisteminin bir sanatçının gözünden tasviri. Mitolojik bir Yunan devine ithafen Porphyrion adı verilen bu jetler kabaca 7 megaparsek veya 23 milyon ışık yılı boyunca uzanıyor (E. Wernquist / D. Nelson (IllustrisTNG İşbirliği) / M. Oei)
Bugüne kadar gözlemlenen en uzun kara delik jet sisteminin bir sanatçının gözünden tasviri. Mitolojik bir Yunan devine ithafen Porphyrion adı verilen bu jetler kabaca 7 megaparsek veya 23 milyon ışık yılı boyunca uzanıyor (E. Wernquist / D. Nelson (IllustrisTNG İşbirliği) / M. Oei)
TT

Eşi görülmemiş büyüklükte kara delik jeti bulundu: Samanyolu'nun 140 katı

Bugüne kadar gözlemlenen en uzun kara delik jet sisteminin bir sanatçının gözünden tasviri. Mitolojik bir Yunan devine ithafen Porphyrion adı verilen bu jetler kabaca 7 megaparsek veya 23 milyon ışık yılı boyunca uzanıyor (E. Wernquist / D. Nelson (IllustrisTNG İşbirliği) / M. Oei)
Bugüne kadar gözlemlenen en uzun kara delik jet sisteminin bir sanatçının gözünden tasviri. Mitolojik bir Yunan devine ithafen Porphyrion adı verilen bu jetler kabaca 7 megaparsek veya 23 milyon ışık yılı boyunca uzanıyor (E. Wernquist / D. Nelson (IllustrisTNG İşbirliği) / M. Oei)

Bilim insanları bugüne kadar görülen en büyük kara delik jeti çiftini buldu.

İkili, evrende 23 milyon ışık yılı boyunca uzanıyor. Bu da üst üste yığılmış yaklaşık 140 tane Samanyolu Galaksisi'nin uzunluğuna denk geliyor.

Bu tür jetler, süper kütleli kara deliklerden püsküren muazzam miktarda radyasyon ve parçacık patlamalarını ifade ediyor. Milyonlarca yıl sürebilen bu jetler, maddenin uzaydaki akışını değiştirirken kozmosu yeniden şekillendiriyor ve toplam çıktısı trilyonlarca Güneş'e eş değer patlamalar yaşıyor.

Samanyolu jetleri, evrende bir galaksi tarafından üretilen en büyük oluşumlardır. Ancak yeni bulunan ikili, daha önce gördüklerimizden bile daha büyük; önceki gözlemler sadece 16 milyon ışık yılı kadar bir boyuta ulaşabileceklerini gösteriyordu.

Önceki rekor sahibi Alcyoneus adlı bir jet sistemiydi. Aynı ekip tarafından 2022'de bulunmuştu fakat uzunluğu sadece 100 Samanyolu kadardı.

Gökbilimciler jetlere Yunan mitolojisindeki bir deve ithafen Porphyrion (Porfirion) adını verdi. Evrenin sadece 6,3 milyar yaşında, yani bugünkü yaşının yarısından daha genç olduğu bir mesafede tespit edildiler.

Aynı araştırma, bu türden keşfedilmeyi bekleyen daha birçok mega yapının olabileceğini de öne sürüyor. Bilim insanları halihazırda toplam 10 binden fazlasını buldu.

Yeni makalenin başyazarı Martijn Oei, "Dev jetleri ilk bulduğumuzda epey şaşırdık" diyor. 

Bu kadar çok oldukları hakkında hiçbir fikrimiz yoktu.

Ayrıca jet sistemleri, galaksilerin oluşumuna fark etmediğimiz şekillerde katkı sunuyor gibi görünüyor. Evrenin daha erken bir döneminde, galaksiler arasındaki bağlantıların bugünkünden daha yakın olduğu bir zamanda var olan Porphyrion, "kozmik ağın" daha da geniş bir alanına ulaşıyordu.

Caltech'te astronomi ve veri bilimi profesörü olan, çalışmanın ortak yazarı George Djorgovski, "Gökbilimciler, galaksilerle onların merkezindeki kara deliklerin birlikte evrimleştiğini düşünüyor ve bunun kilit önemdeki bir yönü, jetlerin yaydığı muazzam miktarda enerjinin, ev sahibi galaksilerin ve yakınlardaki diğer galaksilerin büyümesini etkileyebilmesi" ifadelerini kullanıyor.

Bu keşif, etkilerinin düşündüğümüzden çok daha öteye uzanabileceğini gösteriyor.

Bulgular, hakemli dergi Nature'da yayımlanan "Black hole jets on the scale of the cosmic web" (Kozmik ağ ölçeğinde kara delik jetleri) başlıklı yeni bir makalede aktarılıyor.

Independent Türkçe