2022 yapımı korku filmini bilerek yanlış pazarlamışlar

Fede Alvarez'in yönettiği Nefesini Tut'ta başrolleri Stephen Lang, Jane Levy ve Dylan Minnette paylaşmıştı (Sony)
Fede Alvarez'in yönettiği Nefesini Tut'ta başrolleri Stephen Lang, Jane Levy ve Dylan Minnette paylaşmıştı (Sony)
TT

2022 yapımı korku filmini bilerek yanlış pazarlamışlar

Fede Alvarez'in yönettiği Nefesini Tut'ta başrolleri Stephen Lang, Jane Levy ve Dylan Minnette paylaşmıştı (Sony)
Fede Alvarez'in yönettiği Nefesini Tut'ta başrolleri Stephen Lang, Jane Levy ve Dylan Minnette paylaşmıştı (Sony)

Hırsızlık için evine girenlere cehennemi yaşatan görme engelli bir adamın ve onun elinden kurtulmaya çalışanların gerilimli hikayesini anlatan Nefesini Tut (Don't Breathe), hem eleştirmenlerin hem de sinemaseverlerin beğenisini kazanmıştı. 

Film o kadar tuttu ki 157 milyon dolardan fazla hasılat yapmayı başardı ve böylece 5 yıl aradan sonra devamı da çekildi. 

2022 yapımı korku filmi Nefes Alma'nın (Old Man), Nefesini Tut serisiyle arasındaki bağlantı, başrol oyuncusu Stephen Lang'den ibaret. 

Ancak buna rağmen film, Rusya'da Nefesini Tut serisinin öncesini anlatan bir yan film olarak pazarlandı. Filmde Stephen Lang, kayıp bir yürüyüşçüyü yanına alan ve uğursuz bir kedi-fare oyununu başlatan bir münzeviyi canlandırıyor. 

Nefes Alma'nın yönetmeni Lucky McKee, JB Hi-Fi'a verdiği röportajda, Lang'in varlığı nedeniyle filminin Rusya'da Nefesini Tut: Başlangıç olarak pazarlandığını anlattı.

Dağıtımcının Lang'in 2016 yapımı filminin popülaritesinden faydalanma girişimlerine atıfta bulunan McKee, "Bu aslında filmin yararına oldu" diye itiraf etti.

Tıpkı İtalyanların zamanında Zombi 2 gibi filmlerle yaptıkları gibi.

Lucio Fulci'nin Zombi 2'si, George A. Romero'nun Ölülerin Şafağı'nın (Orijinal adı Dawn of the Dead olan film, İtalya'da Zombi adıyla alternatif bir kurguyla gösterime girmişti) devamı olarak tanıtılmıştı. Ancak Romero 1985'te çektiği Ölülerin Günü'yle (Day of the Dead) bu filmin gerçek devamını yaratacaktı.

Independent Türkçe, ScreenRant, JB Hi-Fi



Nadir toprak elementi madenleri, Çin destekli milislerin korumasında

Myanmar'ın Tayland sınırındaki maadencilik faaliyetleri, uydu görüntüleriyle belgelendi (Reuters)
Myanmar'ın Tayland sınırındaki maadencilik faaliyetleri, uydu görüntüleriyle belgelendi (Reuters)
TT

Nadir toprak elementi madenleri, Çin destekli milislerin korumasında

Myanmar'ın Tayland sınırındaki maadencilik faaliyetleri, uydu görüntüleriyle belgelendi (Reuters)
Myanmar'ın Tayland sınırındaki maadencilik faaliyetleri, uydu görüntüleriyle belgelendi (Reuters)

Myanmar'daki yeni nadir toprak elementi madenleri, Çin destekli milisler tarafından korunuyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla Reuters’a konuşan yetkililer, madenlerin Çin destekli Birleşik Wa Eyaleti Ordusu’nun (UWSA) koruması altında çalıştığını söylüyor.

Tayland sınırındaki Şan eyaletinde yer alan en büyük silahlı örgüt UWSA, aynı zamanda dünyanın en büyük kalay madenlerinden birini de kontrol ediyor.

Washington merkezli kâr amacı gütmeyen ABD Barış Enstitüsü’nün verilerine göre örgütün Pekin yönetimiyle köklü ticari ve askeri ilişkileri var. Örgüt, Burma Komünist Partisi’nin silahlı kolu dağıldıktan sonra 1989’da kurulmuştu.

Haberde, Şan eyaletindeki maden çalışmalarının Nisan 2023’te başladığı belirtiliyor. Reuters’ın incelediği uydu görüntülerine göre nadir toprak elementlerinin çıkarılmasıysa bu yıl şubatta başladı.

 Madenlerde özellikle terbiyum ve disprozyum bulunduğu belirtiliyor.

Çinli madencilik firmalarının nadir toprak elementlerini çıkararak ülkeye taşıdığı, bölgenin korumasınınsa UWSA tarafından sağlandığı aktarılıyor.

Örgütün, Myanmar’daki cuntayla uzun süredir devam eden bir ateşkes anlaşması var. Ancak USWA’nın 30 bin ila 35 bin kişiden oluşan ve çoğunlukla Çin’den temin edilen modern silahlarla donatılmış bir güce sahip olduğu düşünülüyor.

Güneydoğu Asya Barış Enstitüsü’nden (SEAPI) Ye Myo Hein şu değerlendirmeleri paylaşıyor:

UWSA, Çin'in Myanmar-Çin sınırı boyunca stratejik üstünlüğünü sürdürmesi ve diğer etnik silahlı gruplar üzerinde etki kurması için kilit rol oynuyor.

UWSA birliklerinin özel kimlikler dağıttığı ve bunları taşımayan kişilerin maden alanlarına girişine izin verilmediği aktarılıyor. Kaynaklar, madenlerde en az 100 kişinin gece gündüz vardiyalı olarak çalışıp nadir toprak elementlerini çıkardığını söylüyor.

Çin Dışişleri Bakanlığı’nın Reuters'a gönderdiği açıklamada, yurtdışında faaliyet gösteren Çinli firmaların "yerel yasa ve yönetmeliklere uyduğu” belirtildi. USWA ve cuntaysa ajansın yorum taleplerine yanıt vermedi.

Dünyadaki nadir toprak elementlerinin yüzde 90'ı Çin'in elinde. Bu madenlerden elektrikli otomobilden havacılık ve uzay sektörüne kadar birçok önemli alanda faydalanılıyor.

Pekin yönetimi, bu kritik mineral üzerindeki kontrolünü Washington'ın gümrük tarifelerine karşı koz olarak kullanıyor. Çin'in madenlerin ihracatına getirdiği kısıtlamalar, Avrupa'daki otomotiv sektörünü altüst etmişti.

Independent Türkçe, Reuters, CNBC