Eleştirmenler Netflix'in zirvesindeki filmi yerden yere vuruyor

Eleştirmenler Netflix'in zirvesindeki filmi yerden yere vuruyor
Eleştirmenler Netflix'in zirvesindeki filmi yerden yere vuruyor
TT

Eleştirmenler Netflix'in zirvesindeki filmi yerden yere vuruyor

Eleştirmenler Netflix'in zirvesindeki filmi yerden yere vuruyor
Eleştirmenler Netflix'in zirvesindeki filmi yerden yere vuruyor

2023 yazında Netflix'te pek çok yeni film gösterime girdi. Bunlardan bazıları eleştirmenlerce övgüyle karşılanırken bazıları da vasat bulundu. 

Platformun bu yazki en beğenilen filmi Extraction 2 oldu. Eller Yukarı, Damat! (The Out-Laws) pek çok ülkede sinemaseverlerin ilgisiyle karşılaşsa da eleştirmenleri memnun etmedi. 

Platformda gösterime giren en yeni filmlerden biriyse Gal Gadot'un başrolünde yer aldığı Heart of Stone. Netflix, aksiyon türündeki filmi şöyle özetliyor:

Bir istihbarat ajanı, adına çalıştığı küresel çaplı ve gizemli barışı koruma örgütünün en değerli ve en tehlikeli silahının bir hacker tarafından çalınmasını önlemeye çalışır.

Şu anda Netflix Türkiye'nin en çok izlenen filmi konumundaki Heart of Stone, ilk duyurulduğunda dünyayı kapsayan bir casusluk ve gerilim filmi olarak lanse edilmişti. 

Yayımlanan ilk fragman, Gal Gadot ve Jamie Dornan'ı olayların merkezine yerleştiren heyecanlı bir casusluk macerası sunuyordu. Ancak gösterime girmesinin ardından eleştirmenlerin büyük bir kısmı, filmin bu vaatleri yerine getirdiğine inanmıyor.

CinemaBlend'den Eric Eisenberg, gülünç bir Görevimiz Tehlike (Mission: Impossible) taklidi olarak gördüğü büyük bütçeli yapımdan etkilenmedi. Eisenberg, filmin izleyiciye iki saatlik süresi boyunca yapmacık ve açıklama dolu diyaloglarla kafa karıştırıcı bir dünya inşa ettiğini yazdı.

RogerEbert.com'dan Marya E. Gates de filmde ciddi bir özgünlük eksikliği olduğunu ifade etti. Sert konuşmaktan geri durmayan Gates, filmden "berbat bir başarısızlık" olarak söz etti ve Tom Harper'ın yönetmenliğini eleştirdi. 

Gal Gadot için Görevimiz Tehlike ya da James Bond filmleri gibi bir casusluk serisinin başlangıcı olarak konumlandırılan Heart of Stone, bir şeyi viral yapmaya çalışmanın filmdeki karşılığı.

Gates eleştirisini şöyle sürdürdü:

Kendine ait hiçbir orijinal fikri olmayan, stok karakterlerle doldurulmuş ve yavan film yapımcılığıyla hayata geçirilmiş, daha iyi filmlerin karmaşası.

IGN'den Tara Bennett senaryoyu, karakterleri ve yönetmenliği eleştirerek özgünlük eksikliğini filmin en büyük sorunlardan biri olarak gösterdi:

Heart of Stone o kadar çok tanıdık kutuyu işaretliyor ki filmdeki her şeyi tahmin edebiliyorsunuz. Filmin sonunda ayakta kalan karakterleri önemsemek için hiçbir neden yokken, gelecek Stone maceraları için heyecanlanmak zor.

Hollywood Reporter'dan David Rooney, sert eleştirilere katılmadı ve Gal Gadot'un performansından övgüyle bahsetti:

Ethan Hunt kumaşından kesilmiş bir kadın olarak Gadot formunda, zarif bir atletizmle herkesin dersini veriyor ama aynı zamanda normal insan kırılganlığının sınırları içinde kalıyor.

Filmde Gadot'un canlandırdığı Rachel karakterinin MI6'teki yoldaşlarıyla kurduğu bağın duygusal bir doku sağladığını ifade eden Rooney, sözlerine şöyle devam etti: 

Ancak bu filmin, kahramanın bir aşk ilişkisine ihtiyaç duymadığı, kadın odaklı bir aksiyon filmi olması umut verici.

Guardian'dan Wendy Ide, filmi "Eski ajanlar Gal Gadot, Jamie Dornan ve Alia Bhatt, bu yüksek aksiyonlu Netflix macerasında dünyanın dört bir yanındaki göz kamaştırıcı yerlere paraşütle atlıyor" diyerek özetledi.

Ide, 38 yaşındaki Gadot'un filmini "Bond benzeri, inişli çıkışlı ama keyifli bir macera" diye nitelendirdi.

Netflix'in Heart of Stone'la bir seri başlatmak istediği yorumları yapılsa da filmin Rotten Tomatoes'daki 100 üzerinden 30'luk puanıyla bunu başarıp başaramayacağı merak konusu.
Independent Türkçe, CinemaBlend, Guardian



Ünlü yönetmen gişe canavarını çekmeyi reddettiğine pişman değil

Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
TT

Ünlü yönetmen gişe canavarını çekmeyi reddettiğine pişman değil

Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)

David Cronenberg, elinden kaçan, daha doğrusu elinin tersiyle tüm gücüyle ittiği bir projeyle ilgili verdiği kararla gurur duyuyor: Flashdance.

Kanadalı sinemacı, bu yıl 29 Kasım'da başlayıp 7 Aralık'a dek sürecek Marakeş Film Festivali'ne katıldı.

Pazar günü festival kapsamında hayranlarının karşısına çıkan ve uzun yıllara yayılan kariyerinden bahseden usta sinemacı, "Yapımcılar Don Simpson ve Jerry Bruckheimer'ın Flashdance'i yönetmek için benim doğru kişi olduğuma tamamen ikna olmalarına şaşırabilirsiniz" diyerek ekledi:

Gerçekten, neden benim çekmem gerektiğini düşündüklerini bilmiyorum ve sonunda 'Hayır' demek zorunda kaldım. Onlara 'Eğer yönetirsem filminizi mahvederim' dedim!

O yıl iki film birden çekti

Flashdance, geceleri bir barda dans eden, gündüzleriyse bir inşaat firmasında kaynakçı olarak çalışan Alex Owens'ın hikayesini anlatıyordu. 

Film, gösterime girdiği yıl olan 1983'ün en çok hasılat elde eden üçüncü yapımı olmuştu. 

1980'lerin Hollywood klasiklerinden biri olarak kabul edilen filmin başrollerini Jennifer Beals ve Michael Nouri paylaşmıştı.

Flashdance'in yönetmen koltuğunda Adrian Lyne otururken, Cronenberg aynı yıl Ölüm Bölgesi (The Dead Zone) ve Videodrome'u çekmişti.

"Kendime Kan Baronu diyordum"

81 yaşındaki üretken sinemacı, "Çalışmalarım korkunç, çökmüş ve ahlaksız olduğu için saldırıya uğradı" derken bir yandan gülümsüyordu: 

Bunların hepsi iyi şeyler.

Şey (The Thing) ve Sinek (The Fly) filmlerinin yönetmeni, "Kendime o zamanlar Kan Baronu diyordum" diye ekledi: 

Ama en azından Kral olduğumu söylemedim, çok mütevazıydım.

Son filmi festivalde izleyiciyle buluştu

Cronenberg'in bilimkurgu türündeki yeni filmi The Shrouds, Cannes'dan sonra Marakeş Film Festivali'nde de izleyicilerle buluştu. 

Bilimkurgu draması, eşinin ölümünden sonra teselli bulamayan tanınmış bir iş insanının, insanların ölen sevdiklerinin mezarlarında çürümesini izlemesini mümkün kılan tartışmalı bir teknoloji icat etmesini konu alıyor.

Independent Türkçe, Variety, AV Club