Aşkı arayan tarantulalar sokaklara indi

ABD'de görülen tarantulaların bacak açıklıkları 13 santimetreye çıkabiliyor (Wikimedia Commons)
ABD'de görülen tarantulaların bacak açıklıkları 13 santimetreye çıkabiliyor (Wikimedia Commons)
TT

Aşkı arayan tarantulalar sokaklara indi

ABD'de görülen tarantulaların bacak açıklıkları 13 santimetreye çıkabiliyor (Wikimedia Commons)
ABD'de görülen tarantulaların bacak açıklıkları 13 santimetreye çıkabiliyor (Wikimedia Commons)

ABD'nin Kaliforniya eyaletinde tarantulalar, çiftleşme mevsimi için sokaklara çıkmaya başladı.

San Diego County bölgesinde ağustos ve eylül ayları boyunca kendine çiftleşecek eş arayan binlerce tarantulanın görülebileceği ifade ediliyor.

Yetkililer, bölge sakinlerin rastlayacağı tarantulaların muhtemelen iki türden birine ait olacağını belirtti: Kaliforniya Kara Tarantulası (Aphonopelma eutylenum) ve San Diego Bronz Tarantulası (Aphonopelmus reversum).

Bu iki tür, yabani türleri seven insanlar tarafından akvaryumlarda da besleniyor. Ancak buna rağmen, son derece tehlikeli olabilirler.

Uzmanlar iki türün de tehdit hissettiğinde ısırabileceği ve zehir üretebileceği uyarısında bulundu.

San Diego Doğa Tarihi Müzesi'nden yapılan açıklamada, "Özellikle Kaliforniya Kara Tarantulası'nın dikenli tüyleri çok rahatsız edici olabilir. Deriyi deldikten sonra yerinden çıkarmak zordur" ifadeleri yer aldı.

Uzmanlar, çiftleşme mevsimi boyunca insanların karşılaşacağı tarantulaların büyük ölçüde hayatlarının son döneminde olan erkek bireyler olacağını söylüyor.

Müzenin bilim iletişimi müdürü Cypress Hansen, "Bu sıralarda her şey saat gibi işler" diye konuştu:

Tam bu zamanlar, erkeklerin dişi aramak için yuvalarını terk etmeye başladıkları zamandır.

Etrafta eş arayan erkek tarantulalar, bazen çiftleştikten sonra dişiler tarafından yeniyor. Ayrıca erkek bireyler, cinsel olgunluğa ulaştıktan sonra yalnızca 5 ila 7 yıl yaşıyor.

Dişilerinse ortalama 25 yıl boyunca hayatta kaldığı biliniyor.

San Diego Hayvanat Bahçesi'ne göre dişiler, tek seferde 75 ila bin yumurta bırakabiliyor. Bu yumurtalar için ipek bir koza ören dişiler, yavruları çıkana kadar 6 ila 9 hafta bekçilik ediyor.

Uzmanlar, tarantula gören kişilerin paniğe kapılmaması gerektiğini hatırlatıyor. Buna göre insanlar bu karşılaşmalarda onları rahatsız etmediği müddetçe istenmeyen durumlar ortaya çıkmıyor.

Independent Türkçe, CBS8, IFL Science



İlk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfedildi

HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
TT

İlk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfedildi

HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)

Bilim insanları ilk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfetti. İlk kez bir gezegenin, yıldızını bu şekilde etkilediği gözlemlendi. 

Dünya'dan yaklaşık 400 ışık yılı uzaktaki HIP 67522 adlı yıldız ve yörüngesindeki iki gezegen uzun zamandır takip ediliyor. Sadece 17 milyon yaşındaki yıldız, 4,5 milyar yaşındaki Güneş'e kıyasla daha büyük ancak daha soğuk. 

Yıldızın HIP 67522 b adlı gezegeni, şaşırtıcı derecede yakın bir yörüngede dönüyor. Ötegezegen yıldızın etrafındaki bir turunu sadece 7 günde tamamlıyor; yani gezegende bir yıl, Dünya zamanıyla sadece bir hafta sürüyor.

Hollanda Radyo Astronomi Enstitüsü'nden Ekaterina Ilin, "Daha önce HIP 67522 gibi bir sistem görmemiştik; gezegen bulunduğunda, yıldızının yörüngesinde 10 günden daha kısa bir sürede döndüğü bilinen en genç gezegendi" diyor.

Ilin ve ekip arkadaşları bu nedenle NASA'nın Geçiş Halindeki Ötegezegen Araştırma Uydusu (Transiting Exoplanet Survey Satellite / TESS) ve Avrupa Uzay Ajansı'nın ötegezegen uydusu CHEOPS'u kullanarak sistemi daha yakından incelemeye karar verdi. 

Araştırmacılar HIP 67522 b'nin yıldızıyla  kurduğu sıkı etkileşim nedeniyle kendi sonunu hazırladığını tespit etti. 

Devasa plazma topları olan yıldızların yüklü parçacıkları, yüzeydeki hareketleriyle güçlü manyetik alanlar yaratıyor. Manyetik alan çizgileri birbirini kesemediğinden, bazen bunlar düğümlenip aniden koparak güneş patlamaları adı verilen radyasyon patlamalarına yol açıyor.

Bilim insanları, Dünya gibi pek çok gezegenin de manyetik alanı olduğu için yıldızına yakın gezegenlerin, yıldızlardaki manyetik alan patlamalarını tetikleyip tetiklemediğini merak ediyordu. 

HIP 67522 sistemini inceleyen ekip, yıldızdaki patlamaların gezegen onun önünden geçerken sıklaştığını saptadı. Araştırmacılar bu nedenle patlamaları gezegenin tetiklediği sonucuna vardı. 

Normalde yıldızların, yörüngelerindeki gezegenlerden etkilenmediği düşünülüyordu. Ancak araştırmacılar HIP 67522'nin yaşı nedeniyle ve güçlü bir manyetik alanı olması durumunda bunun mümkün olduğunu söylüyor.

Bulguları hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmaya göre gezegen yakın yörünge dönüşü sırasında enerji biriktiriyor ve bunun bir kısmını, yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca bir kırbaç misali, dalgalar halinde geri gönderiyor. Bu şok dalgası, manyetik alandan yıldızın yüzeyine geçtiğinde muazzam bir patlama yaşanıyor.

Ancak bu güçlü kozmik ışınların büyük bir kısmı uzaya savrulmak yerine gezegene geri dönüyor. Bilim insanları HIP 67522 b'nin bugüne kadar bulunan ilk "eceline susamış gezegen" olduğunu söylüyor. 

Ilin "Gezegen özellikle enerji yüklü patlamaları tetikliyor gibi görünüyor" diyerek ekliyor: 

Gezegenin, yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca gönderdiği dalgalar belirli anlarda patlamaları başlatıyor. Ancak patlamaların enerjisi dalgaların enerjisinden çok daha yüksek. Dalgaların oluşmaya hazır patlamaları tetiklediğini düşünüyoruz.

Araştırmacılar halihazırda yaklaşık Jüpiter büyüklüğündeki HIP 67522 b'nin, 100 milyon yıl içinde Neptün'e yakın bir boyuta geleceğini tahmin ediyor.

Bilim insanları sistemi incelemeye devam ederek patlamalarda ne tür enerji salındığını anlamayı umuyor. Ayrıca bu türden benzer sistemlerin var olup olmadığını araştırmak için çalışmalarını genişletmeyi planlıyorlar.

Ilin, "Aklımda milyonlarca soru var çünkü bu tamamen yeni bir fenomen, dolayısıyla ayrıntılar hâlâ net değil" diyor.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, NASA, Nature