Yaratıcı gözlemciler: Arap dünyasındaki yaban hayatı fotoğrafçıları

Kılık değiştirmek başarılı yaban hayatı fotoğrafçılığının anahtarı / Fotoğraf: Independent Arabia
Kılık değiştirmek başarılı yaban hayatı fotoğrafçılığının anahtarı / Fotoğraf: Independent Arabia
TT

Yaratıcı gözlemciler: Arap dünyasındaki yaban hayatı fotoğrafçıları

Kılık değiştirmek başarılı yaban hayatı fotoğrafçılığının anahtarı / Fotoğraf: Independent Arabia
Kılık değiştirmek başarılı yaban hayatı fotoğrafçılığının anahtarı / Fotoğraf: Independent Arabia

Daha önce az sayıdayken son yıllarda bu alanla ilgilenen Arap fotoğrafçıların ortaya çıkmasıyla birlikte Arap dünyasında yaban hayatını konu alan fotoğraf ve belgeseller oldukça popüler hale geldi.

Arap ülkelerinin çevresindeki biyolojik çeşitlilik zenginliğine ve geniş çöl alanlarının, koruma altındaki alanların ve kıyı bölgelerinin varlığına rağmen, yaban hayatı fotoğrafçılığı uzmanlığı neredeyse yalnızca yabancılara özeldi.

Son yıllarda pek çok Arap fotoğrafçı bu alanda büyük başarılara imza attı ve tıpkı bu alanda uzmanlaşan uluslararası fotoğrafçılar gibi, onların bazı çalışmaları da yaban hayatı konusunda uzman olan en ünlü yayınlarda yayımlandı.

İzleyici, gördüğü ve belki de dakikalarca ayrıntıları üzerinde düşündüğü görüntüyü, fotoğrafçının onu gördüğü göz kamaştırıcı şekilde yakalayabilmesinin saatler, hatta günler sürdüğünü, ayrıca bu görüntü için son derece profesyonel kamera ve lenslerin kullanıldığını hayal edemez.

İdeal bir görüntünün elde edilmesine yardımcı olan ve vahşi canlıların paniğe kapılmasını engelleyen kamuflaj, gözlem yapılacak yere uygun kıyafetler giyme ve başka çok çeşitli birçok prosedür var.

Arap yaban hayatı fotoğrafçıları gerçeklikleri nasıl görüyor? Karşılaştıkları temel zorluklar neler?

Bu tür fotoğrafçılığı sevenlerin başlıca uğrak noktası olan, vahşi ortam ve biyolojik çeşitlilik açısından zengin, en ünlü yerler hangileri?

XSASDEF
Mısır çevresinde ve koruma alanlarında bulunan yabani kurt / Fotoğraf: Independent Arabia

Mısırlı yaban hayatı fotoğrafçısı ve Mısır Doğayı Koruma Derneği'nin koruma programından sorumlu yetkili Watter el Bahri, şunları söyledi:

Bu alan son yıllarda Arap dünyasında da varlık kazandı. Bu durum, kameralar ve fotoğraf ekipmanlarındaki büyük gelişmenin yanı sıra, bu tür fotoğrafçılığın tanıtılmasına yardımcı olan sosyal medyanın yaygınlaşması da dahil olmak üzere çeşitli faktörlere bağlanabilir. Ayrıca yaban hayatı fotoğrafçılığı da dahil olmak üzere genel olarak görüntü kültürünün yaygınlaşması da bunda etkili oldu.

Watter, "Çöl turizmi ve kuş gözlem gezileri gibi yeni tür gezilerin yaygınlaşması ve bu geziler sırasında yaban hayatının ayırt edici görüntülerinin elde edilmesinin mümkün olduğuna" işaret etti.

Biyoçeşitlilik

Bahri, "Yaban hayatı resimleri birçok çevre sorununa ilişkin farkındalığın yayılmasında ve farklı ortamlarda yaşayan canlıların tanıtılmasında önemli bir rol oynuyor" dedi.

Bahri, Feyyum'daki Karun Gölü ve Sina'daki St. Catherine dahil olmak üzere, Mısır'daki büyük biyolojik çeşitliliğe sahip yerlere dikkat çekti.

Ayrıca, doğal koruma alanlarının yanı sıra Kızıldeniz' deki Vadi el Cemel gibi başka bölgelere de işaret etti.

Faslı fotoğrafçı Abdulgani Meyda ise yaban hayatı fotoğrafçılığına olan ilgiyi sosyal medyaya bağladı.

Sosyal medyanın, takipçilerin beğenisini kazanan belgesel video ve fotoğraflarla çevre bilincinin yayılmasına katkısını vurguladı.Meyda, ülkemizin farklı bölgelerinde yaşayan ve insanların haklarında hiçbir şey bilmediği pek çok nadide kuş ve hayvanın kamuoyuna bu şekilde tanıtıldığını da ifade etti.

xh5y
Afrika baykuşu Fas çölünde yaygın olarak görülmeye başladı / Fotoğraf: Independent Arabia

Meyda, "Başarılı bir yaban hayatı fotoğrafı çekmek için profesyonel bir kamera ve engebeli bölgelerde olabilecek hayvanların veya kuşların nerede olduğunu araştırmak için yüksek fiziksel kondisyonun yanı sıra ciddi bir sabır gerektiğine, çünkü bu işin saatlerce hareketsiz bir yerde kalmayı gerektirdiğine" dikkat çekti.

Faslı fotoğrafçı sözlerine şunları ekledi:

Merce, Zerka, Sidi Boughaba gibi ülkenin kuzeyindeki su kütleleri, Fas'taki yaban hayatı fotoğrafçılarının ülkeyi ziyaret eden göçmen su kuşlarını fotoğraflamak için gittikleri öne çıkan yerler. Bunun yanında fotoğrafçıların kullandığı mekanlar arasında, kuzeydoğuda Melviye Nehri, güneyde Souss-Massa Milli Parkı, Khenifiss Milli Parkı ve Tazekka Milli Parkı da bulunur. Ayrıca Fennek tilkisi (Çöl tilkisi), Firavun Puhu ve Felis margarita cinsi kedi gibi nadir görülen hayvanların bulunduğu çöl alanları da fotoğrafçılık için tercih ediliyor.

En zor tür

Suudi yaban hayatı fotoğrafçısı ve gözlemcisi İbrahim Süleyman el Şevamin, "Vahşi ortamda fotoğrafçılık en zor olanı, çünkü fotoğrafçı, stüdyolarda olduğu gibi kuşun veya hayvanın hareketini tahmin edemez veya ortam aydınlatmasını kontrol edemez. Bunun yerine pozlama üçgeni için canlı bir organizma hareket halindeyken hızlı şekilde deklanşör hızı seçmek gibi uygun ayarların yapılması ve hedefi yakınlaştırabilmek için yakınlaştırma lenslerini kullanma eğitimi gerekir. Aynı şekilde gün batımından önceki veya gün doğumundan sonraki saat olan altın saatte fotoğraf çekmek gerekir" dedi.

Şevamin, yaban hayatı fotoğrafçılığında yapılan yaygın bir hatanın, çevredeki bitkiler, kayalar veya plaj gibi ortamları göz ardı edip sadece hedefe odaklanmak olduğuna dikkat çekti.

xsdcf
Suudiler mevsimlik göç zamanında kuşları bekliyor / Fotoğraf: Independent Arabia

Suudi fotoğrafçı, izleyicilerin, yaban hayatı fotoğrafçılarının spontane fotoğraflarından, özellikle de çevrelerinden ve kültürlerinden olduğu için, etkilendiklerini ve bazılarının, hüthüt toygarı, luha ve sarı kuyruksallayan gibi yerel kuşların isimlerini de bildiklerini belirtti.

Söz konusu fotoğrafçı, vahşi ve doğal çevreyi çevre kirliliği, kaçak avcılık ve yasadışı ticaretin tehlikelerinden korumada bireylerin rolünü ve sosyal sorumluluğu harekete geçirmenin önemine dikkat çekti.

Şevamin, coğrafi çeşitlilik ve kuşların göç hatları üzerindeki stratejik konumu nedeniyle Suudi Arabistan'ın tüm bölgelerinin yaban hayatı çeşitliliği açısından zengin olduğuna dikkat çekti.

Şevamin, "Yaz, el-Baha, Asir ve Taif'in dağlık yaylalarını ziyaret etmek için en uygun mevsim. Sonbahar mevsiminde kıyı bölgelerindeki göçmen deniz kuşlarını izleme imkanı bulunur. Cizan bölgesi ılık havasıyla kış aylarında ideal bir lokasyon olurken, bahar ayları ise ekoturizm için bulunmaz bir fırsat" dedi.

Vahşi belgeseller

Yaban hayatı fotoğrafçılığının Arap dünyasında yaygınlaşması sadece fotoğraflarla sınırlı değil, aynı zamanda son halinin izleyici için göz kamaştırıcı olması adına daha fazla çaba ve birden fazla aşama gerektiren belgeseller de var.

Yaban hayatı belgeseli çekme konusunda uzman olanlar arasında Mısırlı fotoğrafçı Ramazan Munir Avvad da var. Avvad, "10 yılı aşkın bir süre önce yaban hayatını fotoğraflamaya başladığımda, Mısır'ın bu kadar çok biyolojik çeşitliliğe sahip olduğunu fark etmemiştim" dedi.

Avvad, sözlerine şöyle devam etti:

Fotoğraflar ve belgeseller izleyicilerini bilgilendiriyor ve çevre sorunlarına ilişkin farkındalığı artırıyor. Makro lenslerle fotoğraflanan küçük canlıların doğru detaylarını veren bazı fotoğraflar var, böylece izleyici onları tamamen yeni bir vizyonla, ilk kez gördüğü detaylarla görüyor.

Mısırlı fotoğrafçı açıklamalarını şöyle sürdürdü:

Yaban hayatı belgesellerini çekmek sakinlik ve uzun sabır gerektirir, çünkü bazı çekimlerin tamamlanması aylar alır ve ayrıca kamuflaj teknolojisine güvenmeyi gerektirir.

Avvad, bu belgesellerin, sadece sahne veya kliplerden ibaret olmayıp izleyiciye daha çekici gelmesi için drama ile birbirine bağlı bir hikaye şeklinde ilerlediğine dikkat çekti.

sef
Hutira baykuşu Mısır'da yaşayan bir yaban hayatı kuşu / Fotoğraf: Independent Arabia

Avvad, konunun mümkün olan en iyi sonucu elde etmek için hayvanın veya kuşun yerini ve doğasını incelemeyi gerektirdiğini vurguladı.

Avvad, sunulanların çoğu fotoğrafçıların bireysel çabaları olduğundan emek ve maliyete işaret etti.

Ürdün kuşu

Vahşi fotoğraf gezileri sadece vahşi doğada yaşayan canlıların fotoğraflarını çekmekten ibaret değil.

Bununla birlikte, bu canlıların yaşam tarzlarını izlenmesine, düşünülmesine ve öğrenilmesine olanak tanır.

Bir grup fotoğrafçının Ürdün'deki çılgın fotoğraf gezilerinden birinde ilk kez bir kuş görüldü ve gerçekten de ülkede yaşayan kuşlar listesine kaydedildi.

Ürdünlü fotoğrafçı Ramiz el-Temimi şunları söyledi:

Yaban hayatını fotoğraflamak için yaptığımız turlardan birinde, birden fazla gezide üç halkalı bir yağmurkuşu tespit edebildik. Madagaskar ve Doğu Afrika'da endemik olan kuşlardan biri olan kuş, daha önce Ürdün'de gözlemlenmemişti. Hatta gözlemimizden sonra ülkede 436 kuşun yer aldığı kuşlar listesine kaydedildi.

yu5
Ürdün'de üç halkalı yağmurkuşu görüldü / Fotoğraf: Independent Arabia

Temimi açıklamalarına şöyle devam etti:

Ezrak Sulak Koruma Alanı başta olmak üzere, koruma alanları Ürdün'deki yaban hayatı fotoğrafçılarının en çok ziyaret ettiği yerler arasında yer alıyor. Azrak Sulak Koruma Alanı çölde bir vaha ve kuşların göçleri sırasında Akabe Kuş Gözlemevi'nden sonra geçtikleri en önemli ikinci nokta olarak kabul edilmekte. Yaban hayatı fotoğrafçılarının en çok ziyaret ettikleri yerler arasında Dana Biyosfer Rezervi de yer alıyor. Burası, Arap Çölü ve Sudan bölgesine ek olarak Akdeniz ve İran-Turan bölgesinin bulunduğu dört hayati coğrafi bölgeyi kapsar.

Temimi, yüksek ekipman maliyeti, çekim alanlarında kaldıkları dönemlere ait ulaşım ve konaklama masrafları ve fotoğrafçıların da, özellikle bazılarının başka işlerle ilgili olması nedeniyle, uzun bir zamana ihtiyaçları olması da dahil olmak üzere yaban hayatı fotoğrafçılarının karşılaştığı zorluklara dikkat çekti.

Çekim çadırı

Filistinli fotoğrafçı Vesim Devvas ise "halkın dikkatini nesli tükenmekte olan hayvanlara ve kuşlara çekmek ve bu hayvanlara zarar vermemek" için yaban hayatını fotoğraflamanın önemine dikkat çekti.

Ayrıca çoğu fotoğrafçının hikayelerinde aktardığı "kuşları, hayvanları ve çevreyi, kaçak avlanmayı durdurarak, kuş yumurtalarına zarar vermeyerek ve çevrenin temizliğini sağlayarak korumanın gerekliliği" mesajı için övgüde bulundu.

svdfebh
Yıllık göç döneminde 500 milyon kuş Filistin'den geçiyor / Fotoğraf: Independent Arabia

Devvas, "Emir Vadisi, Sanur Vadisi ve Ürdün Vadisi bölgesi dahil olmak üzere biyolojik çeşitlilik açısından zengin Filistin bölgelerine" dikkat çekti.

Ayrıca yıllık göç döneminde üzerinden yaklaşık 500 milyon kuşun geçtiği Ölü Deniz'e bakan Kudüs'ün vahşi doğasına da dikkat çekti.

Filistinli fotoğrafçı, biyolojik çeşitliliği en çok tehdit eden şeyin yaban hayatı açısından zengin bölgelerde kurulan yerleşimlerin artması ve genişlemesi olduğuna dikkat çekti.

Fotoğrafçı, "Geyik, keklik ve saka kuşu gibi nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan hayvanlar ve kuşlar için kaçak avlanmanın durdurulması, ayrıca yuvalardan genç civcivlerin çalınmasının ve evde üremek üzere satılmasının durdurulması" çağrısında bulundu.

Filistinli fotoğrafçı, "Fotoğraflarımın çoğunu toprağın ve çevrenin renklerinden oluşan küçük bir çadırın içinden çekiyorum. Tek bir görüntü elde etmek için saatlerce beklediğim çalışmalarımda da tamamen sakin kalıyorum ve hiç ses çıkarmıyorum" açıklamasında bulundu.

Devvas, başarılı bir fotoğraf çekmenin, profesyonel fotoğraf ekipmanlarına ve özel lenslere sahip olmanın yanı sıra sabır, tecrübe, kuşların davranışlarını incelemeyi ve nerede olduklarını bilmeyi gerektirdiğini" açıkladı.

Independent Arabia, Independent Türkçe



Evrimin faturası: İnsan beyni büyüdükçe daha hızlı yaşlanıyor

Beynin, hayatta kalmada kritik rol oynayan bölgeleri, ilk bozulanlar gibi görünüyor (Pixabay)
Beynin, hayatta kalmada kritik rol oynayan bölgeleri, ilk bozulanlar gibi görünüyor (Pixabay)
TT

Evrimin faturası: İnsan beyni büyüdükçe daha hızlı yaşlanıyor

Beynin, hayatta kalmada kritik rol oynayan bölgeleri, ilk bozulanlar gibi görünüyor (Pixabay)
Beynin, hayatta kalmada kritik rol oynayan bölgeleri, ilk bozulanlar gibi görünüyor (Pixabay)

İnsan beyninin daha fazla büyüyen bölgelerinin daha hızlı yaşlandığı saptandı. 

6 ila 7 milyon yıl önce ortaya çıkan insanları, yakın akrabaları olan diğer primatlardan ayıran en önemli özelliklerden biri büyük bir beyne sahip olması. 

Milyonlarca yıllık evrim sürecinde büyümekle kalmayıp karmaşık bir yapıya da bürünen insan beyni, dille iletişim kurmaktan geleceği planlamaya kadar pek çok avantaj sağlıyor.

Öte yandan hakemli dergi Science Advances'ta yayımlanan yeni bir çalışmaya göre, bütün bunların bir bedeli de var. 

İnsan ve diğer primatların beyninin nasıl yaşlandığını gözlemlemek isteyen araştırmacılar, 480 insan ve 189 şempanzenin beyin taramalarını inceledi. 

Şempanzeler, insanların atası değil fakat iki tür de ortak bir atadan evrimleşti. İnsan beyni ise, şempanzelerinkinin üç katı büyüklükte.

Bilim insanları iki beyinde de 17 ayrı bölge olduğunu kaydetti. Bunların bazıları eşit boyuttayken, bir kısmı insanlarda daha geniş bir alana yayılmıştı. 

Bunlardan biri de gözlerin hemen arkasında yer alan ve karar vermede kritik rol oynayan orbitofrontal korteksti. 

Ardından yaşlanma sürecini inceleyen ekip, iki türün beyninin de zaman içinde küçüldüğünü gözlemledi. 

Ancak bazı kısımlar daha hızlı küçülürken, insan beynindeki en hızlı yaşlanmanın, orbitofrontal korteks ve evrimsel süreçte daha fazla büyümenin görüldüğü diğer bölgelerde gerçekleştiği bulundu.

Araştırmacılar ayrıca babun ve Hint şebeğinin beynini de şempanzelerle karşılaştırdı. Öte yandan bu kıyaslarda, beyin genişlemesi ve yaşa bağlı gerileme arasında bir ilişki saptanmadı. 

Heinrich Heine Düsseldorf Üniversitesi'nden ve çalışmanın yazarlarından Dr. Sam Vickery, beynin en hızlı genişleyen bölümlerinin, en karmaşık işlerden sorumlu olduğunu söylüyor. Bu durum, sözkonusu bölgelerin daha çabuk yıpranıp küçülmesini açıklayabilir.

Ancak insan beynindeki daha büyük kısımların neden daha hızlı küçüldüğünü açıklamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var. 

Çalışmada yer almayan bazı uzmanlar da bulguların daha fazla katılımcıyla desteklenmesi gerektiğini düşünüyor. University College London'dan antropolog Dr. Aida Gomez-Robles "İnsanlardaki yaşlanmaya ilişkin benzer çalışmalar genellikle binlerce kişiyi içeriyor" diyerek ekliyor:

Bulgular, bu bölgelerin bazıları için geçerli ancak hepsi için geçerli olup olmadığını bilmiyoruz.

Bulguların kesin bir şekilde doğrulanması halinde ilginç bir durum da ortaya çıkıyor: İnsanların hayatta kalma şansını artırarak şempanzelerden daha uzun ömürlü olmasını sağlayan bölgeler, aynı zamanda ilk yaşlanan kısımlar.

Yaşın ilerlemesiyle ortaya çıkan bazı sorunlar, evrimin bir avantajla beraber bir dezavantaj da getirmesinin sonucu olabilir. Dr. Vickery şu ifadeleri kullanıyor:

Böyle muhteşem bir beynimiz var ama bunun bir bedeli de var.

Independent Türkçe, Science Alert, New York Times, Science Advances