One Piece, Netflix'e pahalıya mal oldu

Oynanan kumar karşılığını verecek gibi duruyor

Netflix
Netflix
TT

One Piece, Netflix'e pahalıya mal oldu

Netflix
Netflix

Netflix'in en çok beklenen dizilerinden birinin, internet yayın platformuna maliyeti az olmadı.

Uzun yıllardır yayımlanan Japon manga serisi One Piece'in canlı aksiyon versiyonu 31 Ağustos Perşembe günü platforma geldi.

Matt Owens ve Steven Maeda'nın geliştirdiği dizi, dünyanın farklı bölgelerinde platformun en çok izlenenler listesinin zirvesine tırmanmaya başladı. Her bir bölümün internet yayın platformuna ne kadar mal olduğuna dair haberler göz önüne alındığında durum gayet iyi.

One Piece hayranlarından @AliAhmelegend'ın işaret ettiği üzere, Netflix Almanya'nın resmi internet sitesinde (manganın klasik animasyon sahnelerinin oyuncularca gerçek hayatta canlandırılmasına sahne olan) dizinin her bir bölümünün 17 milyon dolarlık bütçeyle gayet pahalıya mal olduğu görülüyor.

Kıyaslamak gerekirse, bu meblağ her ne kadar kitlelerce tanınarak hit olan Stranger Things bölümlerinin bütçesinden düşük kalsa da, Game of Thrones'un final sezonunun her bir bölümüne HBO'nun ödediği miktardan 3 milyon dolar daha fazla.

Bu ödeme yepyeni bir dizi için yüklü olsa da Netflix'in, One Piece'i tarihin en çok satan manga serisi olmasını sağlayan malzemeye ve sadık hayran kitlesine duyduğu güvenin de kanıtı. Manganın satış rakamları, Ağustos 2022 itibarıyla dünya genelindeki 61 ülke ve bölgede 516 milyon 600 bini geçti.

Oynanan kumar karşılığını veriyor gibi duruyor: Dizi, cuma sabahı yayına girmesiyle beraber X/Twitter'da bir numaralı trend haline geldi. Manga ilk olarak 1997'de Eiiçiro Oda tarafından yaratılmıştı.

Netflix'in canlı aksiyon dizisinde, korsan mürettebatıyla birlikte kayıp hazineyi keşif gezisine çıkan Monkey D. Luffy karakterini Iñaki Godoy oynuyor. Ekipte Mackenyu'nun canlandırdığı Roronoa Zoro, Emilky Rudd'un canlandırdığı Nami, Jacob Romero'nun canlandırdığı Usopp ve Taz Skylar'ın canlandırdığı Sanji de yer alıyor.

One Piece halihazırda Netflix'te izlenebilir.

Independent Türkçe



İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
TT

İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)

Beden korkusu (body horror) türünün öncüsü kabul edilen usta yönetmen David Cronenberg, sinema salonlarına dair nostaljik duygular taşımadığını ve dijitalleşen film yapım süreçlerini daha verimli bulduğunu söyledi.

Interview Magazine için meslektaşı Jim Jarmusch'a konuşan Cronenberg, filmlerinin toplu bir izleyiciyle sinema salonunda izlenmesinin kendisi için özel bir anlam taşımadığını belirtti.

"O hissi yaşamıyorum"

"Filmleri gerçek sinema salonlarında sadece arada sırada, genellikle film festivallerinde izliyorum ve projeksiyon kalitesi her zaman iyi olmuyor" diyen Cronenberg, sözlerine şöyle devam etti: 

Venedik'te Spike Lee'yle sahnedeydim. Sinemanın bir katedral gibi olduğunu, neredeyse dini bir yönü bulunduğunu söylüyordu. Ona, 'Ben Arabistanlı Lawrence'ı (Lawrence of Arabia) akıllı saatimden izliyorum ve orada bin deve var, hepsini görebiliyorum' dedim. Şaka yapıyordum ama anlatmak istediğim şey, sinema deneyimini o kadar da etkileyici bulmadığımdı. Belki yaşlandığım içindir. O toplu izleme hissini yaşamıyorum.

Teknolojiye karşı açık yaklaşımı filmlerine de yansıyan Cronenberg, dijital kameralarla çalışmanın kolaylıklarının, film şeridinin sunduğu görsel avantajların önüne geçtiğini düşünüyor. Kurgu süreçlerinde film şeridiyle çalışmanın epey kısıtlayıcı olduğunu belirten usta yönetmen, dijital araçların sağladığı kontrol imkanlarını öne çıkardı.

"İnsanların dijital platformlarda bir filmi izledikten sonra duyduğu tutkuyu, eskiden sinema salonundan çıktıktan sonra hissettiğimiz heyecana benzetiyorum" diyen Cronenberg, "Farklı olabilir ama daha kötü değil. Ayrıca filmle çalışmayı da özlemiyorum. Kurgu ve montaj benim için tam bir kabustu. Artık çok daha fazla kontrol sahibiyiz ve bir film yapıyorsanız, bir dereceye kadar kontrol manyağısınız demektir" ifadelerini kullandı.

Cronenberg'in son filmi Kefenler (The Shrouds) şu sıralar ABD sinemalarında gösterimde. Yönetmenin 2024 Cannes Film Festivali'nde prömiyer yapan filminde, eşini kaybeden bir adamın yas sürecini, karısının cesedini canlı yayın yapan bir tabut içinde saklayarak yaşaması konu ediliyor.

"Böyle bir filmi sadece Cronenberg çekebilir"

Filmin başrollerinde Fransız aktör Vincent Cassel, Guy Pearce ve Diane Kruger yer alıyor. Yardımcı rollerdeyse Sandrine Holt, Elizabeth Saunders ve Al Sapienza var.

IndieWire'ın incelemesinde filmle ilgili şu yorum yer alıyor:

Yönetmenin eşinin kaybından ilham alan Kefenler, sadece David Cronenberg'in çekebileceği türden bir yas hikayesi. Alaycı, duygusuz ve zaman zaman öylesine cansız ki, sanki film kendisi de katılaşmış gibi. Görüntüler, projeksiyondan perdeye ulaşmadan çok önce ölmüş gibi duruyor. Ama başka ne beklenirdi ki?

Kefenler, Türkiye'de 23 Mayıs'ta sinemaseverlerle buluşacak.

82 yaşındaki Kanadalı sinemacı, Sinek (The Fly), Çarpışma (Crash) ve Müstakbel Suçlar (Crimes of the Future) gibi filmleriyle de tanınıyor. 

Independent Türkçe, IndieWire, Interview Magazine