Bilim insanları, geçmişte insanlığın "neredeyse" yok olduğunu tespit etti

Çin'de bir grup bilim insanı, geliştirilen yeni bir bilgisayar modeliyle, yaklaşık 930 bin yıl önce yaşanmaya başlayan "ciddi popülasyon krizinin" küresel nüfusu neredeyse yok ettiğini ortaya koydu

(AA)
(AA)
TT

Bilim insanları, geçmişte insanlığın "neredeyse" yok olduğunu tespit etti

(AA)
(AA)

Bulguları Science dergisinde yayımlanan araştırma, iklim değişikliği nedeniyle yaklaşık 930 bin yıl önce başlayan ve neredeyse 120 bin yıl süren "ciddi popülasyon krizinin", küresel nüfusu yaklaşık 1280 üreyebilen bireye düşürdüğünü gösterdi.

Araştırmayla, 117 bin yıllık bir sürede insanın erken dönem atalarının sayıca ilk kez bu kadar azaldığı tespit edildi.

Popülasyon krizinin yaşandığı dönemde, buzul döngülerinin daha uzun ve daha yoğun hale geldiği şiddetli bir iklim değişikliği gözlendiği; bu değişiklik sırasında Afrika'da uzun süreli kuraklığın yaşandığı belirtildi.

Bir grup bilim insanının geliştirdiği yeni bilgisayar modeliyle yürütülen araştırmada, 50 farklı topluluktan 3154 genom karşılaştırıldı.

Araştırmanın yöntemi, günümüz insanlarından elde edilen genetik örneklere dayandırılan verilerin, eski nüfus dinamiklerini yeniden inşa etmesine olanak sağlıyor.

Uzmanlar, popülasyon krizinin başında, insanın ilk atalarının yaklaşık yüzde 98,7'sinin yok olduğunu, fosil kayıtlarda nüfus çöküşünden sonra bir boşluğa rastlandığını, daha sonra modern insanın ortak atasının ortaya çıktığını savunuyor.



Çin'deki kurban çukurlarında 3 bin yıllık ipek kalıntısı keşfedildi

Asya'daki ipekböceği yetiştiriciliği binlerce yıl önceye dayanıyor (Pexels)
Asya'daki ipekböceği yetiştiriciliği binlerce yıl önceye dayanıyor (Pexels)
TT

Çin'deki kurban çukurlarında 3 bin yıllık ipek kalıntısı keşfedildi

Asya'daki ipekböceği yetiştiriciliği binlerce yıl önceye dayanıyor (Pexels)
Asya'daki ipekböceği yetiştiriciliği binlerce yıl önceye dayanıyor (Pexels)

Çin'deki 3 bin yıllık kurban çukurlarında ipek kalıntıları tespit edildi. Araştırmacılar değerli lifin, dini ritüellerde kullanıldığını düşünüyor. 

Asya ülkesinin Siçuan eyaletinde yer alan arkeolojik kazı alanı Sanxingdui'de binlerce yıllık kuban çukurları ortaya çıkarılyor.

Bugüne kadar çukurlarda altın ve tunç gibi maddelerden yapılan eserlerin yanı sıra çeşitli hayvanların kalıntıları da bulunuyor.

Shang Hanedanı (MÖ 1600 - MÖ 1100) dönemine ait 6 çukurda, tunç ve yeşim taşı gibi maddelerden yapılan yanmış eserler ve kül katmanları saptanmıştı. Bazı eserlerde kumaş izleri gören bilim insanları bunun ipek olup olmadığını araştırdı.

İpek Yolu'na adını veren lif, kapsamlı ticaret yollarının kurulmasında önemli bir yere sahipti. Ayrıca eski kayıtlarda Çinlilerin ipekböceği yetiştirdiği geçse de ipeğin kolay bozunması nedeniyle geçmişi net bir şekilde belirlenemiyordu.

Bulgularını hakemli dergi Scientific Reports'ta 25 Kasım Pazartesi günü yayımlayan ekip, gelişmiş tekniklere başvurarak maddenin ipek olduğunu doğruladı.

Bilim insanları yaklaşık 3 bin yıl önceye tarihlenen çukurlarda bulunan eserlerin yanma belirtileri taşımasını dini ritüellere bağlıyor. Ekip, bunların tapınaklarda kullanıldıktan sonra "bilinmeyen nedenlerden dolayı" yer altına gömüldüğünü söylüyor.

Tunç ve yeşim taşından yapılan, "ızgara benzeri bir eşya" üzerinde tespit edilen ipek de muhtemelen ritüellerde kullanılıyordu. 

Araştırmacılar, ipeğin dini törenlerde "Cennet ve Dünya arasında iletişim kurmak için bir malzeme taşıyıcı" görevi görmüş olabileceğini öne sürüyor. 

Bu teori, ipeğin genellikle ölülerin öteki dünyayla bağlantı kurmasını sağlama amacıyla cenaze giysilerinde kullanıldığıni ifade eden tarihi metinlerle de örtüşüyor.

Bulgular, Tunç Çağı'nın ilk dönemlerinde ipeğin önemli bir yer edindiği düşüncesini destekliyor. Araştırmacılar makalede şöyle yazıyor:

Sanxingdui arkeolojik kazı alanında ipek izlerinin ve kalıntılarının ilk kez keşfedilmesi, ipeğin ritüel bağlamında kullanımına dair arkeolojik kanıtlar sunuyor ve 3 bin yıl önceki antik Shu halkının dinlerini nasıl ifade ettiğine dair daha fazla bilgi sağlıyor.

Independent Türkçe, IFL Science, Phys.org, Scientific Reports