Tunus'ta "meçhule ucuz bir yolculuk": Demir tekneler

Usta demirciler, 30 kişiyi taşıyabilecek demir bir tekneyi sadece iki günde hazırlayabilirken, ahşap bir teknenin hazırlanması birkaç ay sürüyor

Bir demir tekne 35'ten fazla göçmen taşıyor (Ulusal Muhafızlar Genel Müdürlüğü'nün internet sitesi)
Bir demir tekne 35'ten fazla göçmen taşıyor (Ulusal Muhafızlar Genel Müdürlüğü'nün internet sitesi)
TT

Tunus'ta "meçhule ucuz bir yolculuk": Demir tekneler

Bir demir tekne 35'ten fazla göçmen taşıyor (Ulusal Muhafızlar Genel Müdürlüğü'nün internet sitesi)
Bir demir tekne 35'ten fazla göçmen taşıyor (Ulusal Muhafızlar Genel Müdürlüğü'nün internet sitesi)

Hamadi Muammeri

Tunus'un güneyindeki Safakes kentinde bir dizi köy, son yıllarda Avrupa'ya yönelik gizli göçte kullanılan demir teknelerin üretimi ve satışıyla kazançlı bir ticaret noktası haline geldi ve gelişti.

Birçok ev bu teknelerin üretimi için gece gündüz işleyen atölyelere dönüştürüldü.

Söz konusu tekneler daha sonra Eski Kıta kıyılarına doğru gizli göç operasyonları düzenlemek için çalışan aracılara satılıyorlar.

Ayrıca, Ulusal Muhafız birimleri de Tunus'ta bu alanda faaliyet gösteren şebekeleri ortaya çıkararak yargıya sevk etti. 

Demir tekne zamandan ve maliyetten tasarruf

Safakesli bir denizci olan Muhammed Garbal, şöyle diyor:

Bu teknelerin üretiminde yer alan birçok kişi için büyük kârlar sağlayan bu ticareti büyük ağlar yönetiyor. Bu tekneler çok fazla zaman ve paraya mal oluyor. Nitelikli demirciler 30 kişiyi ağırlayabilecek bir demir tekneyi iki günde yapabilir, ahşap bir teknenin yapımı ise birkaç ay sürer.

30 göçmen taşıyabilen tek bir demir teknenin maliyeti 3 bin Tunus dinarını (bin dolar) geçmiyor; tek bir göçmen ise bu tehlikeli yolculuk için 3 ila 6 bin dinar (bin ila iki bin dolar arasında) ödüyor.

Gorbal, "insanların hayatlarına giren bu ağların ortaya çıkarılmasına yönelik güvenlik çabalarına" dikkat çekti.

Sahra altı Afrika'dan gelen göçmenler İtalya kıyılarına geçmeden önce tarım sektöründe çalışıyorlar (Independent Arabia)
Sahra altı Afrika'dan gelen göçmenler İtalya kıyılarına geçmeden önce tarım sektöründe çalışıyorlar (Independent Arabia)

Demir tekneler 35'ten fazla göçmen taşıyor ve artan göç talebi göz önüne alındığında kaçakçılara büyük kazanç sağlıyor.

Demir tekne güçlü bir motorla donatılmış ancak rüzgarın ve yüksek dalgaların gücüne dayanamıyor, bu da gemideki göçmenleri ölüme karşı savunmasız hale getiriyor.

Safakes, Sahra altı Afrika'dan gizlice Avrupa'ya geçmek isteyen göçmenler için ideal bir buluşma noktasını temsil ediyor.

Riskli göç tekneleriyle İtalya kıyılarına geçmeden önce kıyı köylerinde güvenlik birimlerinden saklanıp tarım sektöründe çalışabiliyorlar.

Kâr birikimi

Göç politikaları uzmanı ve Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu resmi sözcüsü Ramazan Bin Ömer, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Göçmen kaçakçılık ağları, güvenlik kontrolünden kaçmak ve daha fazla kar elde etmek için sürekli çalışma yöntemlerini değiştirmeye gayret ediyor ve insanların can güvenliğine hiç dikkat etmiyor. Bu ağların gizli göç amacıyla demir tekneleri tercih etmesi, güvenlik birimlerinin ahşap tekne sahiplerine getirdiği kısıtlamalar ve ruhsat verme işlemlerinin sıkılaştırılmasının bir sonucudur. Ayrıca denizciler ve ahşap balıkçı teknesi sahipleri üzerinde idari ve güvenlik kontrolünün olması da demir teknenin tercih edilmesinde bir başka etken. Demir tekneler tehlikelidir ve en ufak güvenlik gereksinimlerine sahip değildir.

Bin Ömer sözlerini şöyle sürdürdü:

Demir tekneler, ahşap teknelerde kullanılan malzemelerin aksine, kontrolü yapılmayan hammaddelere ihtiyaç duyuyor. Ahşap tekneler büyüyen gizli göç olgusu nedeniyle güvenlik yetkililerinin sıkı denetimine tabi oluyor. Demir tekne endüstrisi ikinci dereceden bir olgudur. Bu ağlar özellikle güvenlik birimlerinin bu teknelerin üretiminde kullanılan hammaddeler üzerindeki kontrolünü sıkılaştırmasından sonra cezadan kaçma yöntemlerini değiştirecekler. Gelecekte büyük lastik botlar gibi başka araçların da kullanılacağını tahmin ediyorum.

50 bin kaçak göçmenin önlenmesi

Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu resmi sözcüsü Ramazan Bin Ömer, Sahra altı Afrika'dan artan insan akışıyla ilgili olarak şunları söyledi:

Diğer göç rotalarının kapatılmasıyla birlikte Tunus, özellikle Sahra altı halklar için Akdeniz'de önemli bir kalkış rampası haline geldi. Tunuslu yetkililer, sekiz ay içinde 50 binden fazla düzensiz göçmenin İtalya kıyılarına ulaşmasını engelledi; bunların yüzde 70'i Güney Afrikalı, ayrıca Tunus kıyılarında binden fazla kurban ve kayıp kişi var. Tunus, Avrupa'nın göçü kısıtlayan politikalarının sonuçlarına katlanıyor. Avrupa, göçü azaltmak için ekonomik ve sosyal istikrarı geliştirmek üzere menşe ülkelerle birlikte çalışmalı. Korkarım ki Tunus'ta gizli göç alanındaki durum, göçmen adaylarının ana rezervuarı olarak kabul edilen Batı Afrika ülkelerindeki siyasi istikrarsızlık nedeniyle daha da kötüleşecek.

Demir teknelerin rezervasyonu

Tunus Ulusal Muhafızlar Genel İdaresi Sözcüsü Tuğgeneral Husam el-Cibabili:

Ulusal Muhafız birimleri geçtiğimiz günlerde Safakes'in bir bölgesinde demir tekne üretimi ve ticaretinde faaliyet gösteren geniş ağları ortaya çıkardı. Üç eve yapılan baskında demir tekneler, demir direkler, kaynak malzemeleri ve bir kamyonet ele geçirildi.

Güvenlik yetkililerinin organizatörleri ve aracıları kuşatması nedeniyle son yıllarda Tunus'ta gizli göçün özellikleri çarpıcı biçimde değişti.

Demir tekne endüstrisi, göçmen kaçakçılığı yapan ağların sığınağı haline geldi.

Diğer yandan Akdeniz'in dalgaları Safakes'teki şehir hastanesinin morguna her gün biriken onlarca cesedi fırlatıyor.

Bu hastane yalnızca 35 cesedi barındırabiliyor. Kentte çoğunluğu Sahra Altı Afrika'dan olmak üzere 200'e yakın ceset var.

Bunlar, gömülmeden önce genetik analiz için örnekler alındıktan sonra gizli göç mağdurlarının kayıtlarına numaralı bir şekilde kaydediliyor.

Independent Arabia - Türkçe



Paul Mescal yeni filmiyle Cannes'ı gözyaşlarına boğdu

29 yaşındaki İrlandalı aktör Paul Mescal, All of Us Strangers'daki performansıyla geçen yıl BAFTA adaylığı elde etmişti (MUBI)
29 yaşındaki İrlandalı aktör Paul Mescal, All of Us Strangers'daki performansıyla geçen yıl BAFTA adaylığı elde etmişti (MUBI)
TT

Paul Mescal yeni filmiyle Cannes'ı gözyaşlarına boğdu

29 yaşındaki İrlandalı aktör Paul Mescal, All of Us Strangers'daki performansıyla geçen yıl BAFTA adaylığı elde etmişti (MUBI)
29 yaşındaki İrlandalı aktör Paul Mescal, All of Us Strangers'daki performansıyla geçen yıl BAFTA adaylığı elde etmişti (MUBI)

Paul Mescal ve Josh O'Connor, yönetmen Oliver Hermanus'un yeni filmi The History of Sound'la çarşamba gecesi Cannes Film Festivali'nde izleyicileri gözyaşlarına boğdu. Film, gösteriminin ardından 6 dakika ayakta alkışlandı.

Gösterim öncesi salona girerken Paul Mescal için dakikalarca ayakta alkış tutuldu. Ancak Josh O'Connor, Steven Spielberg'ün yeni filmindeki çekimlerini tamamlamakla meşgul olduğu için Cannes'daki prömiyere katılamadı.

"Seni seviyoruz Paul!"

O'Connor salonda olmasa da Mescal, tüm yükü omuzladı. Film başlamadan hemen önce, salonda bir hayranının "Seni seviyoruz Paul!" diye bağırması, genellikle sessizliğin hakim olduğu atmosferi kısa bir anlığına değiştirdi. Gösterim sona erdiğindeyse seyirciler gözyaşlarına boğulmuş, telefonlarıyla Mescal'i görüntülemek için birbirleriyle yarışıyor, oyuncu da duygusal anlar yaşıyordu.

Yönetmen Oliver Hermanus, yaptığı konuşmada, "Bu, çok kısa kariyerimin en güzel yaratıcı işbirliklerinden biri oldu. Ama bu film, Paul Mescal'ın dehasının bir kanıtı" dedi.

Filmde sık sık a cappella seslendirilen yalın ve etkileyici halk müziği performansları da izleyiciler üzerinde güçlü bir etki bıraktı. Gösterim sonrası erkekler tuvaletinde smokinli konukların filmdeki ezgileri mırıldanması dikkat çekti.

Gösterime katılanlar arasında Paul Mescal'in sevgilisi şarkıcı Gracie Abrams, oyuncu Jenny Slate, Michelle Rodriguez, Cara Delevingne ve John C. Reilly de yer aldı.

Halk şarkılarını kayda almak için yola çıkan iki adamın hikayesi

Ben Shattuck'ın aynı adlı kısa öyküsünden uyarlanan The History of Sound, 1919 yazında Amerika'nın New England bölgesinde halk şarkılarını kayda almak üzere yola çıkan iki adamın hikayesini anlatıyor. Filmde Mescal ve O'Connor'ın yanı sıra Chris Cooper, Molly Price, Raphael Sbarge ve Hadley Robinson gibi isimler de rol alıyor.

The History of Sound, yönetmen Oliver Hermanus'un 6. uzun metraj filmi. Hermanus, en son 2022 yapımı Yaşamak'la (Living) izleyici karşısına çıkmıştı. 

Hollywood'un yükselen yıldızları

Normal People ve Gladyatör 2'yle (Gladiator II) yıldızı parlayan Paul Mescal, ayrıca Sam Mendes'in 5 bölümlük The Beatles biyografisinde Paul McCartney'yi canlandıracak. Oyuncu, en son 2022 yapımı Güneş Sonrası'yla (Aftersun) Cannes'da yer almış ve performansıyla En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar'a aday gösterilmişti. 

Emmy ödüllü Josh O'Connor ise ilk kez Cannes Film Festivali'ne katılıyor ve Kelly Reichardt'ın yarışmadaki bir diğer filmi The Mastermind'la da festivalde yer alıyor.

13 Mayıs'ta başlayan Cannes Film Festivali, 24 Mayıs'ta sona erecek.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Variety