The Walking Dead: Daryl Dixon'ın yıldızı yeni diziyi övdü: Bambaşka bir alem

Daryl'ı canlandıran Norman Reedus, yeni dizideki zombilerin bile farklı olduğunu söyledi

6 bölümden oluşan dizide Reedus'a Clémence Poésy, Laïka Blanc-Francard ve Louis Puech Scigliuzzi eşlik ediyor (AMC)
6 bölümden oluşan dizide Reedus'a Clémence Poésy, Laïka Blanc-Francard ve Louis Puech Scigliuzzi eşlik ediyor (AMC)
TT

The Walking Dead: Daryl Dixon'ın yıldızı yeni diziyi övdü: Bambaşka bir alem

6 bölümden oluşan dizide Reedus'a Clémence Poésy, Laïka Blanc-Francard ve Louis Puech Scigliuzzi eşlik ediyor (AMC)
6 bölümden oluşan dizide Reedus'a Clémence Poésy, Laïka Blanc-Francard ve Louis Puech Scigliuzzi eşlik ediyor (AMC)

The Walking Dead hayranlarının favori karakteri Daryl Dixon, yeni dizide ilk kez görüldüğünde yabancı bir ülkenin kıyılarındaki bir teknede kendinden geçmiş haldeydi. 

Yeni dizideki zombileri anlattı

Ancak dizinin baş karakterini bekleyen tek zorluk sadece bilmediği bir yerde uyanması değil. Çünkü uyandığı yer Fransa kıyıları ve Amerikalı Daryl Dixon, Fransızca bilmiyor.

Dizinin yıldızı Norman Reedus, Entertainment Weekly'ye verdiği röportajda "Hikayenin büyük bir kısmı Daryl'ın olayları anlamaya çalışmasıyla ilgili" diyerek ekledi:

Bu işe yarayacak mı? İşe yaramayacak mı? Kavga mı edeceğiz? Aramız iyi mi? Daryl, Fransızca bilmiyor ve bu da hikayenin bir parçası.

54 yaşındaki oyuncu, Daryl Dixon spinoff'unu orijinal diziden ayıran en önemli özelliklerden birinin Fransa'da geçmesi olduğunu vurguladı:

Ekip farklı, fotoğraflar farklı, birlikte oynadığım insanların oyunculuk tarzı farklı, senaryo farklı.

Daryl Dixon'daki zombilerin bile farklı olduğunu söyleyen oyuncu, "Bu dizideki zombilerin hepsi dansçı. Figüran değil dansçılar. Yani garip şekillerde eğiliyor ve hareket ediyorlar. Korku filmiyle Cirque du Soleil'in bir karışımı. Çılgınca" dedi.

Yine motosiklete binecek mi?

Öte yandan Daryl, kıyıya hiçbir şeyi olmadan çıksa da hayranlar ünlü motosiklet tutkununun bir noktada motosiklet bulup bulamayacağını merak etmekten kendilerini alamıyor. 

Reedus, bununla ilgili "Daha önce hiç binmediğim bir sürü şeye biniyor ve daha önce hiç elime almadığım bir sürü silah kullanıyorum" diyerek ekledi: 

Bu bambaşka bir alem.

Notre Dame Katedrali yeniden "inşa edildi"

Hikayenin bir diğer önemli parçası da her şeyin Fransa'da geçmesi ve orada çekilmiş olması. The Walking Dead'in başladığı ilk günden beri ekipte olan baş yapımcı Greg Nicotero'ya göre, burası The Walking Dead'in çekildiği Georgia ormanlarından çok farklı:

Tüm hava farklı. Paris sokaklarında yürürken hissetmeden edemeyeceğiniz bir romantizm var. Sinematografi, ışıklandırma ve prodüksiyon tasarımının hepsi çok romantik hissettiriyor.

Nicotero, sadece zombi kıyametinden sonra başka bir ülkenin neye benzediğini gösterecek olmaktan değil dünyanın başka bir yerinde salgının nasıl yayıldığını sahnelemekten de heyecan duyduğunu söyledi.

Dizideki zombi kıyameti 2010'da gerçekleşmişti. Bu da gerçek hayattaki zaman çizelgesinde o tarihten sonra olan herhangi bir şeyin, The Walking Dead evreninde asla gerçekleşmediği anlamına geliyor. Buna 2019'daki Notre-Dame yangını da dahil. 

Nicotero'nun açıkladığına göre bu durum yapım ekibini bir hayli uğraştırdı:

Notre Dame'daki yangın teorik olarak zombi kıyameti gerçekleştikten sonra oldu. Bu yüzden görsel efekt ekibi Notre Dame Katedrali'nin yangından önceki halini yeniden inşa etti. Bazı yapılar ve Paris'teki bazı şeyler vardı ki onları kıyamet öncesine döndürmemiz gerekti.

Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 75 puan alan The Walking Dead: Daryl Dixon'ın ilk bölümü 10 Eylül'de yayımlanacak.

Dizi, son sezonlarda heyecanını yitiren The Walking Dead'e yeni bir soluk getirmesiyle eleştirmenlerin beğenisini kazanmıştı.

Independent Türkçe



Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, yediklerimizin hayatımızın ilerleyen dönemlerinde yakalanacağımız kronik hastalıkların miktarını belirleyebileceği konusunda uyarıyor.

Araştırma sebze-meyve, balık ve doymamış yağlar bakımından zengin Akdeniz diyeti gibi sağlıklı bir beslenme düzeninin yaşlılarda demans da dahil olmak üzere kronik hastalıkların gelişimini yavaşlatabileceğini ortaya koydu. İşlenmiş et ve şeker açısından zengin, iltihabı artıran diyetlerse bu süreci hızlandırabilir.

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar, 4 diyetin yaşlılardaki kronik hastalıklar üzerindeki etkilerini inceledi.

İncelenen diyetlerden üçü sağlıklı ve sebze, meyve, tam tahıl, kuruyemiş, baklagiller ve doymamış yağların alımına; şekerli yiyecekler, kırmızı et, işlenmiş et ve tereyağı/margarin tüketimininse azaltılmasına odaklanıyor.

Diğer yandan dördüncü diyet iltihaplanmaya yol açıyor ve daha az sebze, çay ve kahve; daha çok kırmızı ve işlenmiş et, rafine tahıllar ve şekerli içecek tüketimini içeriyor.

Araştırmacılar İsveç'teki 60 yaş ve üstü 2400 yetişkinin beslenmelerini 15 yıl boyunca izleyip kronik hastalıklarını takip etti.

Alınan besinleri, gıda sıklığı anketleri ve şu 4 diyet örüntüsüne bağlılıkla ölçtü: Ampirik Diyet İnflamatuar İndeksi (EDII), AHEI, Alternatif Akdeniz Diyeti (AMED) ve MIND (Nörodejeneratif Gecikme için Akdeniz - Dash Müdahalesi).

Multimorbidite, kronik hastalıkların sayısıyla tanımlanıp organ sistemlerine göre (kas-iskelet, kardiyovasküler ve nöropsikiyatrik) gruplandırıldı.

Nature Aging adlı bilimsel dergide yayımlanan sonuçlar, sağlıklı diyetleri benimseyenlerde kronik hastalıkların daha yavaş geliştiğini ortaya koydu.

Örneğin, başta AMED, AHEI ve MIND olmak üzere sağlıklı beslenme örüntülerine uzun süreli bağlılık, yaşlılarda kronik hastalıkların daha yavaş gelişmesiyle bağlantılı çıktı.

Bu, kardiyovasküler hastalıklar ve demans için geçerli olsa da kas ve kemiklerle ilgili hastalıklarda böyle bir bağlantı görülmedi.

Ancak iltihaplanma oluşturan diyeti benimseyenlerde kronik hastalık riski arttı.

Karolinska Enstitüsü'ndeki Yaşlanma Araştırma Merkezi, Nörobiyoloji, Bakım Bilimleri ve Toplum Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan ortak birinci yazar Adrián Carballo-Casla, "Sonuçlarımız, yaşlanan popülasyonlarda multimorbiditenin gelişimini diyetin ne kadar önemli ölçüde etkilediğini gösteriyor" diyor.

Diyetin koruyucu etkileri, yaşlanmaya bağlı hastalıklarda kilit önem taşıyan bir faktör olan iltihaplanmanın azalmasıyla açıklanabilir.

Araştırma makalesinin yazarları, uzun ömür üzerinde en büyük etkiye sahip olabilecek diyet önerilerini ve yaşlarına, cinsiyetlerine, psikososyal geçmişlerine ve kronik hastalıklarına göre bunlardan en fazla yararlanabilecek yaşlı gruplarını belirleyerek araştırmalarını ilerletmek istiyor.

Independent Türkçe