Anneanne, anne ve torun beraber üniversiteye başladı

"Yaş eğitime engel değildir"

(Carthage College)
(Carthage College)
TT

Anneanne, anne ve torun beraber üniversiteye başladı

(Carthage College)
(Carthage College)

ABD'nin Wisconsin eyaletinde yaşayan bir ailedeki üç ayrı kuşaktan kadın, Kenosha'daki Carthage College'da güz dönemine birlikte başladı.

Okulun People'a yaptığı açıklamaya göre 18 yaşındaki birinci sınıf muhasebe ve pazarlama öğrencisi Mia Carter, 49 yaşındaki annesi Amy Malczewski ve 71 yaşındaki anneannesi Christy Schwan'la birlikte beşeri bilimler kolejindeki ilk dönemine başlıyor. Öte yandan Carter'ın 19 yaşındaki ablası Samantha Malczewski de Carthage'ın hemşirelik programında ikinci sınıf öğrencisi.

Samantha, annesi ve anneannesinin kampüste kendisiyle kız kardeşine katılacağını öğrendiğinde şoke olduğunu söylüyor. Good Morning America'ya konuşan Samantha, "Annem ve anneannem 'Ah, biz de geliyoruz' dediler" diye anlattı.

Gerçekten şaşırtıcıydı.

Öte yandan Mia, haber kuruluşuna çok şaşırmadığını söyledi. Mia'ya göre Amy'nin büyük büyükannesi öldüğünden beri hem annesi hem de anneannesi okula geri dönmek istiyordu.

"Sanırım annem, annemizin her zaman yanımızda olmayacağını fark etti" diye açıklayan 18 yaşındaki genç kız, amaçlarının birlikte biraz "kaliteli zaman" geçirmek ve fırsat varken birlikte bir maceraya atılmak olduğunu söyledi. İkili halihazırda okulun iş tasarımı ve inovasyon alanındaki 10 aylık yüksek lisans programına kayıtlı.

People'a konuşan Amy, "Hayat kısa, bu yüzden başkalarına şüphelerini bir kenara itip isteklerinin peşinden koşmasını söylüyorum" dedi.

Özellikle annemle bu deneyimi yaşamak çok hoş.

Üniversitede 20 yılı aşkın süredir çalışan Amy, CBS'e bağlı WDJT-TV'ye şöyle dedi:

Kızlarımın büyümesini ve daha da olgunlaşıp yeni deneyimler yaşamasını izlemekten gurur duyuyorum ama artık annemin hep istediği bir şeyi başardığını görmekten ve hatta benim de her zaman istediğim bir şeyi başarmamdan da gurur duyuyorum... Şu anda çok gururlu olduğumu haykırabilirim.

Amy, "Kesinlikle annem beni korkularıyla yüzleşecek biri olarak yetiştirdi. Hayatımın her günü korktuğumu düşündüğümü hep söylerim ama yine de bir şeyler yaparım ve bunu bana annem öğretti" diye devam etti.

Emekli olmadan önce küçük bir işletme sahibi olan Schwan, bir noktada şirket yöneticiliğine tırmandı. Okula göre Schwan, birkaç kitap da yayımladı. Emeklilik döneminde yüksek lisans yapmak Schwan'ın her zaman hayaliydi ve hedeflerinin peşinden gitmek için çok ihtiyaç duyduğu itici gücü kızı sayesinde buldu. İnternet sitesinde temel inançlarını sıralayan Schwan, "Birlikte olmak ayrı olmaktan iyidir" ve "Yeni bir başlangıç için asla geç değildir" diye belirtiyor.

Christy, People'a "Yaş eğitime engel değildir" dedi.

Daha yaşlı öğrenciler sınıftaki tartışmalara değerli bir bakış açısı katıyor.

Carter, hepsinin programları ayrı olsa da birbirlerine yakın olmanın avantajları olduğunu söyledi. 18 yaşındaki Carter, "Onları sınıfa kadar geçirebilmemiz, ders çalışmak için buluşabilmemiz ya da yemek için kafeteryada bir araya gelebilmemiz güzel bir şey" diye ekledi.

Kampüste evimin dokunuşunu hissetmeyi gerçekten seviyorum.

Independent Türkçe



Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
TT

Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)

Bilincin beynin hangi bölümünde olduğunu araştıran bilim insanları ilginç sonuçlara ulaştı. 

Kişinin kendisini, etrafını, deneyimlerini, duygularını anlamasını sağlayan bilinç, insan varlığının temel bileşenlerinden biri. 

Bilim insanları uzun zamandır bilincin beynin hangi bölümünde, nasıl meydana geldiğini anlamaya çalışıyor. Pek çok fikir ortaya atılırken halihazırda 30'a yakın teori olduğu tahmin ediliyor. 

Bunlar arasında en çok öne çıkan ikisiyse Küresel Çalışma Alanı Teorisi (GWT) ve Bütünleşik Bilgi Teorisi (IIT). Bunlardan ilki bilincin, beynin ön kısmında olduğunu ve buradaki kilit bölgeler duyusal bilgileri tüm beyne yaydığında bilinçli deneyimin ortaya çıktığını savunuyor. 

IIT ise beyindeki bilginin son derece entegre ve bütünleşik olduğunu ve bu şekilde bilinçli bir deneyimin mümkün olduğunu öne sürüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada bilim insanları, bu iki teoriyi test ederek hangisinin geçerli olduğunu bulmaya çalıştı. Bulgular, ikisinin de yetersiz olduğuna işaret ediyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden Dr. Lucia Melloni ve ekip arkadaşları, ABD, Avrupa ve Çin'deki 12 laboratuvarda 256 kişiye çeşitli görüntüleri izleterek beyinlerindeki elektrik ve manyetik aktiviteyi ve kan akışını ölçtü. 

Katılımcıların bilinçli farkındalığını ölçmek için onlara çeşitli yüzler, nesneler ve semboller gösterildi. Katılımcılar ekranda belirli görüntüler belirdiğinde bir düğmeye bastı. Ekip katılımcıların beynini üç farklı yöntem kullanarak izledi.

Bulgular bilincin, beynin düşünmeyle ilişkili ön kısmından ziyade, görme ve işitmeyle bağlantılı duyusal bölgeleri içeren arka kortekste ortaya çıktığına işaret ediyor. 

Çalışma, beynin arka kısmındaki nöronlarla öndeki bölgeler arasındaki önemli bağlantılar saptasa da bilincin ana merkezinin arka kortekste olduğu fikrini destekliyor.

Araştırmada ayrıca IIT'nin öne sürdüğü gibi bilincin, beynin çeşitli bölümlerinin etkileşimi ve işbirliğiyle oluştuğunu destekleyen güçlü kanıtlar da bulunmadı. 

Makalenin başyazarlarından Christof Koch, "Burada kanıtlar kesinlikle arka korteks lehine. Bilinçli deneyimle ilgili bilgiler ön loblarda ya yoktu ya da arka kortekse kıyasla çok daha zayıftı" diyerek ekliyor: 

Bu durum, ön lobların zeka, yargılama, muhakemede kritik önem taşımasına karşın görme, bilinçli görsel algılama gibi konularda kritik bir rol oynamadığı fikrini destekliyor.

Araştırmacılar yeni çalışmanın komadaki veya bitkisel hayattaki hastalar açısından da önem taşıdığını ifade ediyor.  

Bu durumdaki hastalar birkaç gün boyunca yanıt vermediği zaman genellikle bilinçlerini kaybettikleri varsayılarak yaşam destek ünitesiyle bağları kesiliyor. Ancak geçen yıl yayımlanan bir çalışmada tepkisiz hastaların yaklaşık 4'te birinin bilinci olabileceği tespit edilmişti.

Bu araştırmaya gönderme yapan Koch "Bilincin beyindeki temelini bilmek, sinyal vermeden 'orada olmanın' bu gizli biçimini daha iyi saptamamızı sağlar" diyor. 

Independent Türkçe, Reuters, New York Times, SciTechDaily, Nature