Yeni The Walking Dead dizisinin yaptığı ters köşe tüm seriyi değiştirebilir

Eleştirmenlerden büyük ölçüde övgü alan Daryl Dixon, geleceği tahmin eden karakterle serinin mitolojisini baştan yazıyor

6 bölümden oluşan dizide Reedus'a Clémence Poésy, Laïka Blanc-Francard ve Louis Puech Scigliuzzi eşlik ediyor (AMC)
6 bölümden oluşan dizide Reedus'a Clémence Poésy, Laïka Blanc-Francard ve Louis Puech Scigliuzzi eşlik ediyor (AMC)
TT

Yeni The Walking Dead dizisinin yaptığı ters köşe tüm seriyi değiştirebilir

6 bölümden oluşan dizide Reedus'a Clémence Poésy, Laïka Blanc-Francard ve Louis Puech Scigliuzzi eşlik ediyor (AMC)
6 bölümden oluşan dizide Reedus'a Clémence Poésy, Laïka Blanc-Francard ve Louis Puech Scigliuzzi eşlik ediyor (AMC)

AMC'nin Daryl Dixon için yürüttüğü pazarlama kampanyası, Louis Puech Scigliuzzi'nin karakteri Laurent'ın hem hikaye hem de Dünya için büyük önem taşıdığını ortaya koymuştu. 

Laurent'ın özel olmasının nedeni, Norman Reedus'ın canlandırdığı Daryl'ın, çocuğu Fransa'daki bir manastırda bulduğu ilk bölümde netleşiyor.

Budist rahibin "Laurent" kehaneti

*Bundan sonrası spoiler içerir, bizden uyarması*

Üzerinde "Tanrı Seni Seviyor" anlamına gelen "Dieu Vous Amie" yazılı bir el ilanı bulan Daryl, karıştığı acımasız kavganın ardından gözlerini manastırda açıyor. 

Daryl burada Clémence Poésy'nin canlandırdığı rahibe Isabelle'le tanışıyor. Genç rahibenin Daryl'a Budist bir rahibin kehanetinden bahsetmesiyle işler daha da tuhaf bir hal alıyor.

Kehanete göre Laurent, insanlığın gelecekteki lideri ve bir gün dünyayı zombi salgınından kurtarabilecek tek kişi. 

Laurent'ın çizdiği gizemli resim

Daryl'la konuşurken son derece zeki, empatik ve yaşının ötesinde bir bilge olduğu anlaşılan Laurent'ın önemi, Isabelle'in sakladığı bir çizimle daha da iyi anlaşılıyor.

Rahibe, Daryl'a, Fransa'da karaya vurmasından kısa süre önce Laurent'ın çizdiği resmi gösteriyor. Laurent'ın sahildeki bir adamı resmetmesi dikkat çekerken rahibe, bunun önsezi yeteneğine işaret ettiğini vurguluyor.

"İnsanların içini görüyor"

Isabelle'in anlattığı hikayeye bakılırsa, Budist rahibin kehaneti Daryl Dixon'ın ülkeye gelmesinden yıllar önce gerçekleşmiş. 

Laurent'ın Daryl'a "Evini özlüyorsun, bunu gözlerinden anlıyorum" demesi, çocuğun diğer insanların düşünce ve duygularını okuyabildiğini ima ediyor. Isabelle, daha sonra bunu "insanların içini görmek" olarak tanımlıyor. 

Serinin türü değişiyor mu?

Zombiler bir yana The Walking Dead, 13 yıl boyunca nispeten ayakları yere basan bir yaklaşım sergilemişti. Dizi, fantastik unsurları uzak tutarak zombileri hikayenin gerçekçi olmayan tek yönü olarak bırakmıştı. 

Eleştirmenlere göre Daryl Dixon, bunu önemli şekilde değiştiriyor. Budist rahibin kehaneti, The Walking Dead'i bir anda daha ruhani ve fantastik bir seriye dönüştürüyor. 

Laurent'ın güçlerinin gerçekliği kanıtlanırsa The Walking Dead, korku temelli bir dramadan fantastik bilimkurgu alanına kayarak tamamen farklı bir türe girecek.

Dary Dixon'ın yeni bölümü, gelecek hafta pazar günü AMC'de yayımlanacak.

Independent Türkçe



Çekiciliği artırmak için botokstan çok daha basit ve etkili bir yöntem bulundu

Araştırmaya göre Botoks kişiyi daha genç gösterse de daha çekici yapmıyor (Pexels)
Araştırmaya göre Botoks kişiyi daha genç gösterse de daha çekici yapmıyor (Pexels)
TT

Çekiciliği artırmak için botokstan çok daha basit ve etkili bir yöntem bulundu

Araştırmaya göre Botoks kişiyi daha genç gösterse de daha çekici yapmıyor (Pexels)
Araştırmaya göre Botoks kişiyi daha genç gösterse de daha çekici yapmıyor (Pexels)

Rebecca Whittaker 

Botoks daha pürüzsüz, kırışıksız bir cilt ve daha taze bir yüz vaat ediyor ancak araştırmacılar, amaç çekici görünmekse çok daha ucuz bir seçenek olduğunu keşfetti: gülümsemek.

Araştırmacılar, dermal dolgu maddeleri ve Botoks gibi enjekte edilerek uygulanan işlemlerin, katılımcıların çekiciliğini 7 puanlık bir ölçekte 0,07 puan artırdığını buldu.

Yani işlem öncesinde çekicilik açısından 7 üzerinden 4 puan alan bir kişi, operasyonun ardından 7 üzerinden 4,07 puan alabiliyor.

Ancak iğne gerektirmeden daha da büyük sonuçlar veren çok daha basit yöntemler de vardı.

Boş bir ifadeyle oturmak yerine sadece gülümsemek, çekicilik algısını 7 üzerinden yaklaşık 0,4 puan artırdı. Bu, Botoks'un etkisinin 6 katı.

Makyaj da çekiciliği yaklaşık 0,6 puan daha yükselterek çok daha büyük bir artış sağladı.

Botulinum toksininin marka ismi olan Botoks, kaslara giden sinir sinyallerini geçici olarak bloke ederek kasları gevşetip böylece kırışıklıkları düzeltmek için kullanılan, reçeteyle satılan enjekte edilebilir bir ilaç.

Ancak işlemin başlangıç fiyatlarının 300 sterlin (yaklaşık 16 bin TL) civarında olması, daha çekici görünmek amaçlanıyorsa makyajı çok daha ucuz bir seçenek haline getiriyor.

Hollanda'daki araştırmacıların yürüttüğü ve hakemli dergi Perception'da yayımlanan çalışma, Botoks ve dermal dolgu tedavisi gören 114 kişiyi takip etti.

3 binden fazla jüri üyesi, öncesi ve sonrası fotoğraflarıyla katılımcıların görünümündeki değişiklikleri puanladı.

Sadece dış görünüşe bakarak çekicilik ve zeka, karizma, sağlık, cana yakınlık veya güvenilirlik gibi diğer karakter özelliklerini değerlendirdiler.

Botoks, bir kişinin zeki veya saklıklı algılanma derecesini artırmasa da genç algılanma seviyesini 0,13 puan artırdı.

Kısa süreli romantik kaçamaklar için ne kadar azulandıklarıyla ilgili de küçük ama istatistiksel açıdan anlamlı bir artış (0,09 puan) görüldü.

Benzer şekilde Botoks platonik olarak beğenilme oranını da 0,09 puan artırdı.

Ancak insanların uzun vadeli bir ilişkide potansiyel bir partner olarak ne kadar çekici algılandıklarına dair istatistiksel açıdan anlamlı bir iyileşme görülmedi.

Çalışmanın yazarları şöyle diyor:

Sonuçlarımız, minimal seviyede kesi gerektiren tek seanslık yüz estetik işleminin, çekicilikle ilgili alanlarda daha olumlu algılara yol açtığına ancak bu etkilerin nispeten küçük olduğuna işaret ediyor.

Ancak araştırmacılar, insanların çekiciliklerinden ziyade "özdeğer, kendine güven ve mutluluk duygularını geliştirmek" için de Botoks gibi işlemleri istediğini öne sürüyor.

Tilburg Üniversitesi'nden Bastian Jaeger, yönettiği araştırma hakkında Times'a şöyle diyor: 

İnsanların sosyal ortamlarda daha başarılı olmasının, farklı görünmelerinden ve başkalarının onlara farklı davranmasından değil, kendilerini öyle görmeleri ve başkalarına karşı daha özgüvenli davranmalarından kaynaklanması muhtemel; bir tür kendini gerçekleştiren kehanet.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/news