İzleyiciler, Netflix'in yeni dizisinin müptelası oldu: Olağanüstü

Gerçek olaylardan esinlenen dizinin başrolünde La Casa de Papel'in Tokyu'su Úrsula Corberó yer alıyor

8 bölümden oluşan dizi, IMDb kullanıcılarından 10 üzerinden 6,7 puan aldı (Netflix)
8 bölümden oluşan dizi, IMDb kullanıcılarından 10 üzerinden 6,7 puan aldı (Netflix)
TT

İzleyiciler, Netflix'in yeni dizisinin müptelası oldu: Olağanüstü

8 bölümden oluşan dizi, IMDb kullanıcılarından 10 üzerinden 6,7 puan aldı (Netflix)
8 bölümden oluşan dizi, IMDb kullanıcılarından 10 üzerinden 6,7 puan aldı (Netflix)

Netflix izleyicileri, yayın platformunun en yeni gerçek suç dizisi Yanık Kokusu'nun (Burning Body) müptelası oldu.

Geçen hafta yayımlanan dizi, gerçek olaylardan esinleniyor ve İspanya'nın Barselona kentinde geçiyor.

Dizi, bir polis memurunun cesedinin, yanmış halde arabasında bulunmasının ardından açılan cinayet soruşturmasını konu alıyor. Kısa süre sonra polisin eşi Rosa'yla sevgilisinin, baş şüpheliler olduğu ortaya çıkıyor.

Ödüllü kadro

Bu keşif kısa sürede kamuoyunun da ilgisini çekiyor; kurbanın da dahil olduğu toksik ilişkiler, aldatma, şiddet ve cinsel istismarlardan oluşan bir ağ ortaya çıkıyor.

Netflix, dizinin konusunu kısaca şöyle özetliyor:

Bir polis memurunun öldürülüp cesedinin yakılması üzerine tüm gözler her ikisi de adamın meslektaşı olan kız arkadaşı ile kadının sevgilisine çevrilir.

Feroz Ödülü adayı Jorge Torregrossa'nın yönettiği Yanık Kokusu'nun başrollerinde, Türkiye'de çok sevilen La Casa de Papel'in Tokyu'su Úrsula Corberó, Feroz ve Gaudí adayı Quim Gutiérrez ile Goya ödüllü Eva Llorach yer alıyor. 

"İspanyol suç tarihinin en şaşırtıcı davalarından biri"

"El Crimen de la Guardia Urbana" yani "Şehir Muhafızlarının Suçu" olarak anılan bu hikâye, 2017'de İspanya'da medyatik bir çılgınlığa neden olmuştu. Rosa Peral ve erkek arkadaşı Pedro Rodriguez'in kafa karıştırıcı cinayetinin hikayesi, bugün bile "İspanyol suç tarihinin en şaşırtıcı davalarından biri" olarak nitelendiriliyor. Netflix'te, cinayeti ve sonrasındaki davaları merkeze alan Rosa Peral'ın Kasetleri (Rosa Peral’s Tapes) adlı bir belgesel de bulunuyor.

"Daha ilk bölümden bağımlısı oldum"

Yanık Kokusu'nun çekimlerinin tamamı, diziye ilham veren cinayet vakasının gerçekleştiği Barselona'da yapıldı. Çekimler Eylül 2022'de başladı ve bir sonraki yılın şubatında tamamlandı. 

İlk bölümü 8 Eylül'de yayımlanan Yanık Kokusu, "olağanüstü" diye nitelendirildi ve izleyicilerin "diziyi izlemeden duramamasına" neden oldu.

Netflix dizisini izleyenler, görüşlerini paylaşmak ve birbirlerine öneride bulunmak için sosyal medyaya akın etti.

Bir Twitter kullanıcısı, şöyle yazdı:

Netflix'te Yanık Kokusu'nun ilk bölümünü izledim ve şimdiden bağımlısı oldum.

Bir başkasıysa şunları söyledi: 

Netflix'teki Yanık Kokusu çok güzel. Her bölüm diğerinden daha iyi. Kesinlikle olağanüstü!

Üçüncü bir izleyici, kısaca "Bu dizi çok iyi" diye yazarken diğer bir Netflix kullanıcıysa şunları söyledi: 

Eğer gerçek suç hayranıysanız, kendinize bir iyilik yapın ve Netflix'te Yanık Kokusu'nu izlemeye başlayın... Ve bana daha sonra teşekkür edin!

Independent Türkçe



Yeni korku dizisinin yıldızı, Friends ve Seinfeld'den ilham almış

The Creep Tapes'in ilk üç bölümü, 25 Eylül'te ABD'nin Teksas eyaletinde düzenlenen Fantastic Fest'te gösterildi (AMC)
The Creep Tapes'in ilk üç bölümü, 25 Eylül'te ABD'nin Teksas eyaletinde düzenlenen Fantastic Fest'te gösterildi (AMC)
TT

Yeni korku dizisinin yıldızı, Friends ve Seinfeld'den ilham almış

The Creep Tapes'in ilk üç bölümü, 25 Eylül'te ABD'nin Teksas eyaletinde düzenlenen Fantastic Fest'te gösterildi (AMC)
The Creep Tapes'in ilk üç bölümü, 25 Eylül'te ABD'nin Teksas eyaletinde düzenlenen Fantastic Fest'te gösterildi (AMC)

Bağımsız filmleriyle tanınan yönetmen ve aktör Mark Duplass, buluntu film tarzındaki korku serisi Creep ve Creep 2'deki eksantrik seri katil Josef rolüyle geri döndü.

Duplass, bu kez dehşeti televizyona taşıyor.

ABD'de Shudder ve AMC+'ta ekranlara gelen yeni dizi The Creep Tapes, Josef'in her bölümde farklı bir kurbanla maceralarını konu alıyor. 

Duplass, tüyler ürperten hikayeleri 25 dakikalık bölümlere bölerken, klasik sitcom'lardan ilham almış. 

Kulağa çılgınca gelse de The Creep Tapes'in, insanlara pandemi sırasında ailemle birlikte Friends ve Seinfeld'i art arda izlerken hissettiğim gibi hissettirmesini istedim.

"Kendimizi rahatlamış hissediyoruz"

ABD merkezli köklü gazete New York Times'a konuşan 47 yaşındaki aktör, yeni projesinden bahsederken şöyle dedi:

Jenerikten önce bir sahne var. Sonra jenerik başlıyor ve kendimizi rahatlamış hissediyoruz. Bu, tuhaf bir şekilde, bu karakteri seven insanlar için bir rahatlama ve eğlence dizisi olacak. Rahatsızlığın rahatlığı.

Duplass dizi boyunca korku faktörünün azalacağından endişe ettiğini de anlattı. Bunun yerine, mizahın yeni bir dehşet duygusu yarattığını keşfetmiş.

"Mükemmel bir tempo tutturmak zorundasınız"

Amerikalı oyuncu, "İşin içine daha fazla mizah kattığımızda insanların çok daha rahatladığını gördük" diyerek ekledi: 

Bu kez zamanı geldiğinde korku daha yoğun bir seviyeye ulaştı. Mizah, herkesin benim bir katil olduğumu zaten bildiği gerçeğiyle kaybettiğimiz şok etkisini geri getirmemizi sağlıyor.

Mizah faktörünün büyük ölçüde dizinin doğaçlama doğasından geldiğini aktaran Duplass, "Hikayeyi bir gece önce ve sahneyi çekerken yazıyoruz" diye ekledi:

Buluntu film tarzında olduğu için doğaçlama yapıp daha sonra düzenleyemezsiniz. Mükemmel bir tempo tutturmak zorundasınız. Çekim bittiğinde, aslında yazı da bitmiş oluyor.

Prömiyerini 15 Kasım'da yaptı

Yönetmen koltuğunda Patrick Brice'ın oturduğu dizi, prömiyerini 15 Kasım'da yaptı. 

2014 yapımı psikolojik korku filmi Creep ve 2017 tarihli devam filmi Creep 2, halen Netflix'te izlenebiliyor. 

Aynı evrende geçen The Creep Tapes ise henüz Türkiye'deki bir yayın platformunda gösterilmiyor.

Independent Türkçe, IndieWire, New York Times