İklim gelecekte göçün önemli bir faktörü olacak mı?

Çevre aktivistleri iklim değişikliğinin tehlikelerini hatırlatmak için Seul’de toplandı (EPA)
Çevre aktivistleri iklim değişikliğinin tehlikelerini hatırlatmak için Seul’de toplandı (EPA)
TT

İklim gelecekte göçün önemli bir faktörü olacak mı?

Çevre aktivistleri iklim değişikliğinin tehlikelerini hatırlatmak için Seul’de toplandı (EPA)
Çevre aktivistleri iklim değişikliğinin tehlikelerini hatırlatmak için Seul’de toplandı (EPA)

Şu anda dünya genelinde nüfusun yerinden edilmesinin ardındaki faktörlerden birinin iklim değişikliği olduğu kesin bir şekilde biliniyor. Ancak uzmanlara göre, bu durum nadir olarak tek başına göç hareketlerini açıklıyor hatta bazı durumlarda bunların durdurulmasına katkıda bile bulunuyor.

Şarku’l Avsat’ın Fransız haber ajansı AFP’den aktardığına göre bu, cuma günü Paris banliyösünde ‘Göç Çakışmaları Enstitüsü’ (Institut Convergences Migrations) örgütü tarafından toplanan bir dizi Fransız ve uluslararası uzman arasında fikir birliği ile vurgulandı.

Bu konuyla ilgili düzenlenen bilimsel günde uzmanlar, Dünya Bankası gibi bazı kuruluşların iklim değişikliğinin sonuçlarının 2050 yılına kadar 200 milyondan fazla insanı göç etmeye iteceği konusunda uyarıda bulunan endişe verici tahminlerini reddetti.

Bu konu ve geleceğe dair görüş ayrılıkları bulunuyor.

Göç uzmanı ve Birleşmiş Milletler Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli üyesi François Gemenne, “İklim göçü sistematik olarak geleceğin bir olgusu olarak sunuluyor. Bu, iklim felaketleri veya iklim değişikliğinin yavaş başlayan sonuçları nedeniyle halihazırda milyonlarca insanın yerinden edilmiş olduğu gerçeğini gölgeliyor” ifadelerini kullandı.

Yerinden edilmiş bu kişilerin çoğunun, fakir ülkeleri terk edip Batılı ülkelere göç etmediğini, bunun yerine çoğunlukla kendi ülkeleri içinde yerlerinden edildiğini belirtti.  

Ülke İçinde Yerinden Edilme İzleme Merkezi (IDMC) 31 Aralık 2022 itibarıyla 60 milyon ‘ülke içinde yerinden edilmiş kişi’ olduğunu tespit etti. Doğal felaketler nedeniyle 32,6 milyon kişi yerinden edilirken, bunların dörtte biri Pakistan’daki sel nedeniyle, bir milyondan fazlası da Somali’deki kuraklık nedeniyle oldu.

Paris’teki Siyasal Bilimler Enstitüsü’ndeki çevre jeopolitiği profesörüne göre bu rakamlar, ‘doğal afetler nedeniyle ülke içinde yerinden edilenlerin sayısının, çatışmalar veya şiddet eylemleri nedeniyle ülke içinde yerinden edilenlerin sayısını aştığını’ gösteriyor.

Ancak dünya çapındaki göç hareketlerinde iklim faktörünü izole etmenin zor olduğuna inanan François Gemenne, “Çevre, göç etme kararını etkiliyor ve göçü tetikleyen çeşitli faktörlerle birleşiyor” dedi.

sdf
İstanbul dışındaki Terkos Barajı’nda yağış miktarı azalıncaki durum (Reuters)

Gemenne “Sahel ülkelerindeki ailelerin yüzde 70’inin tarımla geçiniyor, bunun büyük ölçüde yağış veya sıcaklıktaki değişikliklere bağlı olduğu göz önüne alındığında, çevresel bozulmanın ailelerin kaynakları üzerinde doğrudan etkisi olduğu kesin bir şekilde ortaya çıkıyor. Bu durumlarda göçün ekonomik ve iklimsel etkenleri aşağı yukarı aynı oluyor” dedi. 

İtalya’nın Lampedusa adasına yakın zamanda gelen insanlar arasında ‘iklim göçmenlerinin’ olabileceğine dikkat çekti.

İklim mültecisi mi?

İsviçre Neuchâtel Üniversitesi’nden coğrafyacı Etienne Piguet, Avrupa’ya ‘iklim göçmeni akışı olmayacağını’ öne sürdü. Göçmenlerin çoğunluğunun ülke içinde veya güney ülkeleri arasında yerinden edildiğini belirtti.

Bu durum, güney ülkelerinin ‘iklim mültecisi’ statüsünün oluşturulmasını desteklememe konusunda Batı’nın tutumuna katılmasını sağladı. İklim mültecisi, birkaç yıl önce önerilen bir kavramdı ancak uluslararası düzeyde kapsam dışı bırakıldı zira sığınma durumu siyasi zulümle bağlantılı olmaya devam ediyor.

Collège de France Enstitüsü’nde göç çalışmalarını denetleyen demograf François İran, günümüzde göçün iklim değişikliğine uyum sağlamanın bir biçimi olduğunu ve karışık sonuçlar verdiğini söyledi.

Uzman “Bir ülkeyi kuraklık vurursa bireylerin kaynakları azalır, bu da göç olasılığını kısıtlar” dedi.

Ekonomist Katrin Millock, ‘en yoksul ülkelerde artan sıcaklıkların uluslararası göçü azaltma eğiliminde olduğunu’ ve göç olgusuyla ilgilenen insanları kendi ülkeleri içinde göç etmeye ittiğini belirtti.

Uzman, göç ile iklim değişikliği arasındaki nedensel ilişki konusunda şu anda bilimsel bir fikir birliğinin bulunmadığını kabul etti.

Piguet’e göre iklim mültecisi statüsüyle ilgili tartışmayı yanıltıcı hale getiren şey de bu oldu. Söz konusu durumu bu olgunun ardındaki birçok neden ışığında açıklarken, iklim yavaş yavaş çatışma ve yoksullukla iç içe geçtiğini belirtti. ‘Hayatta kalmak için mülteci’ fikrini öne sürmenin daha etkili olacağını belirtti.



Sıradışı kimlik hırsızlığına 12 yıl hapis: Kafkaesk bir komplo

Soldaki William Donald Woods ve kimliğini çalan Matthew David Keirans (AP)
Soldaki William Donald Woods ve kimliğini çalan Matthew David Keirans (AP)
TT

Sıradışı kimlik hırsızlığına 12 yıl hapis: Kafkaesk bir komplo

Soldaki William Donald Woods ve kimliğini çalan Matthew David Keirans (AP)
Soldaki William Donald Woods ve kimliğini çalan Matthew David Keirans (AP)

Cuma günü ABD'nin Iowa eyaletinde görülen davada bilgi teknolojileri uzmanı Matthew David Keirans kimlik hırsızlığı yapmaktan 12 yıl hapis cezası aldı. 

Savcıların "Kafkaesk bir komplo" dediği olayın incelendiği dava, sıradışı detaylarıyla gündem oldu.

Bu suçun kurbanı olan William Donald Woods, yalnızca fail yerine hapse girmekle kalmamış, bir de zorla ilaç tedavisi görmüştü. 

Woods cezanın açıklanması sonrasında "Bunun her bir parçasını hak etti" dedi. 

59 yaşındaki failin çevresiyse Nisan 2024'te suçunu itiraf etmesi üzerine şoke olmuştu. Zira onu nazik, kibar ve güvenilir biri olarak tanıyorlardı.

Zor bir çocukluk geçiren Keirans'ın 16 yaşında evden kaçarak otomobil çaldığı mahkemede ortaya çıktı. 

1988'de Albuquerque'deki bir sosisli sandviç arabasında çalışırlarken Keirans, Woods'un cüzdanını çalmış. 

Mağdur, yumruk atmakla tehdit ettiği Keirans'tan cüzdanını alsa da sosyal güvenlik kartındaki bilgilerle kendi adına bir ehliyet çıkarıldığını fark etmemiş. 

1990 itibarıyla kendi adını bırakıp William Woods ismiyle hayatına devam eden Kerians; evlendi, çocuk sahibi oldu, çeşitli işyerlerinde çalıştı ve 200 bin doları aşkın borç yaptı.

Hiçbir zaman vergi ödeyecek kadar para kazanamayan gerçek Woods'un ise yetkililerle hiçbir işi olmadı. 

2015'te FouseyTube adıyla bilinen Yousef Saleh Erakat'ın yardım ettiği Woods, birlikte videolar çektiği YouTuber'dan aldığı paralar sayesinde evsizlikten kurtulup görece rahat bir hayat sürerken bankalara borcu olduğunu öğrendi. 

2019'da Los Angeles'taki bir banka şubesine gittiğinde Keirans'ın belirlediği güvenlik sorularını bilemedi. 

Keirans hiç kimsenin hesaplarına erişmesine izin vermediğini söyleyince gerçek Woods, kimlik hırsızlığı gerekçesiyle hapse atıldı. 

Gerçek Woods'a bu dava sırasında niye "Matthew Kierans" diye seslenilmeye başlandığı bilinmiyor. 

Akıl hastanesine kaldırılan gerçek Woods, burada zorla ilaç tedavisine alındı. 

428 günü hapiste, 147 günüyse akıl hastanesinde geçiren mağdur, bir dedektifin yardımıyla kendi kimliğini failden geri alabildi. 

Keirans'ın, dedektifin araştırmasının sonuçlarını görünce "Hayatım bitti" dediği bildiriliyor.

Artık Albuquerque'de bahçıvanlık yapan 56 yaşındaki Woods ise "Asıl amacım hayatımı yeniden kurmak" diyor. 

Independent Türkçe, New York Times, AP