Şarku’l Avsat ve SRMG, 22. Arap Medya Ödül Töreni’nde prestijli ödüller kazandı

Dubai Medya Konseyi Başkanı Şeyh Ahmed bin Muhammed bin Raşid Al Maktum ödül kazananlarla birlikte (Şarku’l Avsat)
Dubai Medya Konseyi Başkanı Şeyh Ahmed bin Muhammed bin Raşid Al Maktum ödül kazananlarla birlikte (Şarku’l Avsat)
TT

Şarku’l Avsat ve SRMG, 22. Arap Medya Ödül Töreni’nde prestijli ödüller kazandı

Dubai Medya Konseyi Başkanı Şeyh Ahmed bin Muhammed bin Raşid Al Maktum ödül kazananlarla birlikte (Şarku’l Avsat)
Dubai Medya Konseyi Başkanı Şeyh Ahmed bin Muhammed bin Raşid Al Maktum ödül kazananlarla birlikte (Şarku’l Avsat)

Şarku’l Avsat gazetesinden üç gazeteci, Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) dün akşam düzenlenen 22. Arap Medya Ödül (AMA) Töreni’nde prestijli ödüllere layık görüldü.

21. Arap Medya Forumu’nun açılış gününde düzenlenen ödül töreninde, Gazetecilik, TV ve Dijital Medya alanlarındaki ödüller sahiplerini buldu.

Şarku’l Avsat gazetesinden Jamal Johar ‘Araştırmacı Gazetecilik Ödülü’, Savsan el-Abtah ise ‘En İyi Köşe Yazarı’ ödülünü kazandı.

Dubai Hükümdar’ın İkinci Yardımcısı ve Dubai Medya Konseyi Başkanı olan Şeyh Ahmed bin Muhammed bin Raşid Al Maktum, Şarku’l Avsat yazarı olan, Kuveyt Üniversitesi’nde siyaset sosyolojisi profesörü Dr. Muhammed er-Rumaihi’ye, Arap medyasına yaptığı muazzam katkılardan dolayı ‘Yılın Medya Kişiliği’ ödülünü teslim etti.

Suudi Arabistan Araştırma ve Pazarlama Grubu (SRMG) platformları ise, Şarku’l Avsat’ın ödülleri de dahil çeşitli alanlarda ödüller kazandı.

Asharq haber kanalında yayınlanan Al-Sabah Ma Siba programı ‘En İyi Ekonomik Program Ödülü’nü ve finans haber portalı Argaam ise ‘En İyi Ekonomik Platform Ödülü’nü kazandı.

Al Arabiya haber kanalında yayınlanan ‘Ala Khota Al Arab’ programı ‘En İyi Kültür Programı Ödülü’nü, ‘Fi Al Marma’ programı ise ‘En İyi Spor Programı Ödülü’nü aldı.

Dubai Basın Kulübü tarafından düzenlenen iki günlük 21. Arap Medya Forumu’nda 16 ülkeden medyacılar, bakanlar ve yerel, Arap ve uluslararası medya kuruluşlarının başkanlarının yanı sıra düşünce liderleri, aydınlar ve yazarlar da dahil olmak üzere 3 binden den fazla seçkin katılımcı bir araya geliyor.

Dubai Medya Konseyi Başkan Yardımcısı ve Dubai Basın Kulübü Başkanı Mona el-Marri ödül töreninde yaptığı konuşmada şunları söyledi;

“Günümüz medyası, yıllar önce bildiğimiz medyaya benzemiyor. Medyanın çok hızlandığı, değişimlerinin birbirini takip ettiği, araçların çok ve gelişmiş olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Bu bizi, Arap medyasının geleceğinin, kurumlarının bu değişimlere ayak uydurabilme becerisine bağlı olduğunu vurgulamaya yöneltiyor.”

Marri, yapay zeka uygulamalarının medyanın geleceğinin ayrılmaz bir parçası haline geldiğini de sözlerine ekledi.



Idris Elba'dan The Wire itirafı

Fotoğraf: HBO
Fotoğraf: HBO
TT

Idris Elba'dan The Wire itirafı

Fotoğraf: HBO
Fotoğraf: HBO

Idris Elba, genelde tüm zamanların en iyi TV dizisi kabul edilen The Wire hakkında sürpriz bir itirafta bulundu.

Aktör, David Simon'ın HBO dizisinde çıkış yapmıştı. Luther'ın yıldızı herkesçe bilinir hale gelmeden önce, kurnaz uyuşturucu baronu Russell "Stringer" Bell rolünde o kadar iyi oynamıştı ki birçok izleyici onun Amerikalı olduğunu varsaymıştı.

Pek çok kişi The Wire'ı tüm zamanların en iyi dizilerinden biri olarak görüyor ancak aktör, tek bir bölümünü bile izlemediği ve asla izlemeyeceği için bu görüşe katılamıyor.

Elba, yeni aksiyon komedisi Heads of State'in gösterime girmesinden önce Good Hang podcast'inde Amy Poehler'a konuştu:

Dürüst olmak gerekirse, The Wire'ı izlemedim.

Bu itirafından dolayı "kötü hissettiğini" söyledi ve ekledi:

Hayranı olmadığımdan değil, ben de oradaydım. Farkında olmasak da çok yoğun, çok gerçek ve çok önemli bir dizide oynadım. Diziyi çekerken önemini fark etmemiştim.

Elba, "bir izleyici olarak keyif almadığı" için dizinin hayran kitlesinden dışlanmış hissettiğini belirterek şunları söyledi:

Kendimi biraz dışarıda kalmış hissediyorum.

Aktör daha sonra diziyi neden asla izlemeyeceğini açıkladı:

Daha çok, hayatımda yarattığı etki açısından The Wire'dan bu yana tüm bunların varlığını hissediyorum. Yani benim için neredeyse Stringer Bell gibiydim. Stringer Bell değilim ama Stringer Bell öldüğünde benim de bir parçamın o karakterle birlikte öldüğünü hissediyorum. Geri dönüp izlemek benim için çok tuhaf.

sdfrgtyh
Idris Elba, The Wire'da Stringer Bell karakterini canlandırıyordu (HBO)

*Haberin geri kalanı The Wire hakkındaki sürprizlerin tadını kaçırabilir* 

Dizinin yaratıcısı David Simon, daha önce karakteri öldürüldüğünde Elba'nın "üzüldüğünü" çünkü "insanların onun nasıl bir başrol oyuncusu olduğunu keşfetmeye başladığını" açıklamıştı.

Simon, Associated Press'e, "Senaryoyu okuduğunda, 'Dostum, diziden ayrıldığıma inanamıyorum' dedi" diye konuşmuştu.

Onunla senaryo üzerine konuştuğumu ve 'Idris, filmlerde rol alacaksın. Yıldız bir oyuncu olacaksın. İnsanlar bu ölümden çok etkilenecek, geçmişe baktıklarında bu hikaye örgüsünü görecekler. Bu senin kartvizitin dostum. Geleceğin parlak' dediğimi hatırlıyorum.

The Wire'dan sonra Elba, BBC draması Luther'ın başarısının da yardımıyla Britanya'nın en büyük yıldızlarından biri haline geldi. Oynadığı filmler arasında Thor, The Suicide Squad: İntihar Timi (The Suicide Squad), Prometheus ve Pasifik Savaşı (Pacific Rim) yer alıyor.

Independent Türkçe