Amazon Prime'daki yeni John Wick dizisi nerede yanlış yaptı?

Eleştirmenlere göre dizide, John Wick evrenin en önemli unsuru unutuldu

The Continental'da başroldeki Colin Woodell'de Mel Gibson, Ben Robson, Nhung Kate, Ayomide Adegun ve Katie McGrath eşlik ediyor (Peacock/Lionsgate)
The Continental'da başroldeki Colin Woodell'de Mel Gibson, Ben Robson, Nhung Kate, Ayomide Adegun ve Katie McGrath eşlik ediyor (Peacock/Lionsgate)
TT

Amazon Prime'daki yeni John Wick dizisi nerede yanlış yaptı?

The Continental'da başroldeki Colin Woodell'de Mel Gibson, Ben Robson, Nhung Kate, Ayomide Adegun ve Katie McGrath eşlik ediyor (Peacock/Lionsgate)
The Continental'da başroldeki Colin Woodell'de Mel Gibson, Ben Robson, Nhung Kate, Ayomide Adegun ve Katie McGrath eşlik ediyor (Peacock/Lionsgate)

The Continental'ın ikinci bölümü, mini dizinin büyük finaline doğru ilerlerken serinin üzerine inşa edildiği kritik bir bileşeni unutuyor. 

Peacock yapımı prequel (orijinal yapımdaki olayların öncesini anlatan dizi ya da film), izleyicilere suikastçıların konakladığı otelin perde arkasına derinlemesine bir bakış sunuyor. 

John Wick olmadan kendi ayakları üzerinde durmaya çalışıyor

70'lerin sonunda geçen The Continental'da, otelin müdürü Cormac'ten intikam almak isteyen genç Winston Scott rolünde Colin Woodell izleyicilerin karşısına çıkıyor.

Dizi aynı zamanda John Wick serisinde Keanu Reeves'in hayat verdiği meşhur suikastçının görünmediği ilk yapım olmasıyla da dikkat çekiyor.

Ana de Armas'ın başrolde olduğu Ballerina'daysa Reeves, konuk oyuncu olarak izleciyle buluşacak. Ancak The Continental, ikonik suikastçı olmadan John Wick evreninde var olmaya çalışırken bir yandan da yavaşlamaya ve karakterleri keşfetmeye çalışıyor. Eleştirmenlerse, The Continantal'ın serinin atmosferini değiştirmesinden pek memnun görünmüyor. 

Çok laf az aksiyon

Mini dizinin ikinci bölümü Ustaya Sadakat, akışı daha da yavaşlatıyor ve Winston'ın oteli basmaya yardım etmeleri için rengarenk bir ekip oluşturmasını merkeze alıyor.

Bu nedenle bölüm çok sayıda diyalog içeriyor ve fonda 1970'lerden harika şarkılar çalıyor. Prequel'in arkasında farklı bir yaratıcı ekip olduğu göz önüne alındığında, diziye kendi tarzlarını getirmeleri son derece normal. Ancak The Continental'ın ikinci bölümünde neredeyse hiç aksiyon sahnesi yok.

İster bire bir dövüşler ister silahlı çatışmalar olsun, John Wick serisinin temel unsurlarından biri olan harika aksiyon sahneleri, "Ustaya Sadakat"te neredeyse hiç yok.

Ocean's 11 gibi

The Continental'ın ikinci bölümünün özünde Ocean's 11 tarzı bir ekip oluşturulması yatıyor. Eleştirmenler bu bölümün, dizinin finaline doğru ilerlerken "dolgu malzemesi" gibi hissettirdiği görüşünde.

Yardımcı oyuncu

Winston'ın etkileyici bir karakter olduğunu kabul eden eleştirmenler, yine de onun gerçek bir kahramandan çok hikayedeki yardımcı oyuncu olduğu görüşünde birleşiyor. 

The Continental'ın ikinci bölümünün hikayeyi renklendirmek için biraz aksiyon katması gerekiyordu ama ne yazık ki bu, eksik olan önemli bir bileşen olarak hem izleyicileri hem de eleştirmenleri hayal kırıklığına uğrattı.

Toplam üç bölümden oluşan The Continental, Amazon Prime'de yayımlanıyor.

Independent Türkçe



ABD'de bazı abur cuburlara "insan tüketimine uygun değil" etiketi gelebilir

Meclisten yeni geçen yasa tasarısına göre, ambalajında belirli içerikler hakkında uyarı bulunmayan bazı abur cuburlar yasaklanabilir (Unsplash)
Meclisten yeni geçen yasa tasarısına göre, ambalajında belirli içerikler hakkında uyarı bulunmayan bazı abur cuburlar yasaklanabilir (Unsplash)
TT

ABD'de bazı abur cuburlara "insan tüketimine uygun değil" etiketi gelebilir

Meclisten yeni geçen yasa tasarısına göre, ambalajında belirli içerikler hakkında uyarı bulunmayan bazı abur cuburlar yasaklanabilir (Unsplash)
Meclisten yeni geçen yasa tasarısına göre, ambalajında belirli içerikler hakkında uyarı bulunmayan bazı abur cuburlar yasaklanabilir (Unsplash)

Meclisten yeni geçen yasa tasarısına göre, ambalajında belirli içerikler hakkında uyarı bulunmayan bazı abur cuburlar yasaklanabilir (Unsplash)

Amerika'nın en sevilen abur cuburlarından bazıları, ambalajlarında belirli içeriklere ilişkin uyarı bulundurmaması halinde ABD'nin bazı bölgelerinde yasaklanabilir.

Bloomberg'ün haberine göre Teksas'taki yeni bir yasal düzenlenme, eyaletteki tüketicileri diğer ülkelerde "insan tüketimi için tavsiye edilmeyen" ancak ABD'de hâlâ izin verilen içeriklere karşı uyarabilir.

Yasa tasarısı kabul edilirse 2027'den itibaren, sentetik gıda boyalarından ağartılmış unlara kadar 40'tan fazla bileşen için ürün ambalajlarında uyarı etiketi yer alması gerekecek.

Yasa, Nacho Cheese Doritos, Little Bites Chocolate Chip Muffins, Skittles, M&Ms ve Sour Patch Kids Watermelon gibi abur cubur ve şekerlemelerin yanı sıra Froot Loops, Cinnamon Toast Crunch ve Mountain Dew gibi kahvaltılık gevrekler ve gazlı içecekleri de etkileyecek.

Vali Greg Abbott tasarıyı imzalarsa eyalet genelinde satılan abur cuburlar bu düzenlemeden etkilenecek. Bu durum, ülke çapında bir değişime de kapı aralayabilir. Bloomberg, eyalet düzenlemelerine uymak zorunda bırakılan şirketlerin, üretimi kolaylaştırmak için genellikle değişiklikleri ülke genelinde uygulamayı tercih ettiğini bildirdi.

Abbott'un tasarıyı imzalamak için 20 günden az süresi var ve bunu yapıp yapmayacağı belli değil.

Basın sekreteri Andrew Mahaleris, tasarı valiye gönderilmeden önce Bloomberg'e şöyle demişti:

Abbott, Teksaslıların kendileri ve aileleri için sağlıklı gıdalara erişebilmesini sağlamak amacıyla yasama organıyla çalışmayı sürdürecek ve masasına gönderilen tüm yasaları dikkatle inceleyecek.

Tasarı yasalaşırsa, eyalet tarafından zorunlu kılınan etiketlere bazı durumlarda gerek kalmayacak: ABD Gıda ve İlaç Dairesi veya Tarım Bakanlığı bir bileşeni güvenli bulursa, kullanımını kısıtlar veya 1 Eylül'den sonra yasaklarsa buna ihtiyaç kalmayacak.

Gıda ve içecek üreticileri ve perakende devi Walmart da dahil sektör grupları ve şirketler, Teksas parlamenterlerine yasa tasarısına "şiddetle karşı çıktıklarını" belirten bir mektup göndermişti.

Sosyal medyada dolaşan mektupta şu ifadelere yer verilmişti: 

Yazıldığı haliyle bu tasarıdaki gıda etiketleme hükmü inanılmaz derecede geniş bir alanı kapsıyor ve Teksas düzenleyicileri veya ABD Gıda ve İlaç İdaresi tarafından belirlenen standartlara değil, yabancı hükümetlerin bu tür ürünleri yasakladığı iddiasına dayanarak günlük market ürünlerinde uyarı etiketleri konmasının önünü açıyor.

Mektupta bu potansiyel değişikliğin "işletmelerin halihazırda fiyatları düşük tutmak, stoklarını korumak ve işten çıkarmaları önlemek için mücadele ettiği bir dönemde yerel ve bölgesel ekonomileri istikrarsızlaştırabileceği" uyarısında bulunulmuştu.

Tasarının yasalaşması sadece Teksas parlamenterleri için değil, gıdalardaki sentetik boyalar gibi belirli kimyasalları açıkça eleştiren Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanı Robert F. Kennedy Jr. için de bir zafer olacak. Bloomberg'ün haberine göre Teksas tasarısının savunucuları, Kennedy'nin yasayı desteklediğini iddia ediyor.

Yayın kuruluşuna göre Teksas Temsilciler Meclisi Üyesi Lacey Hull, yasa tasarısı meclisten geçtiğinde Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanı'ndan telefon aldığını iddia etmişti.

Independent Türkçe