Yeni dizinin finali The Walking Dead serisini sonsuza dek değiştirebilir

Daryl Dixon spinoff'unun finali gelecek için pek çok soru işareti bıraktı

Yeni dizinin finali The Walking Dead serisini sonsuza dek değiştirebilir
TT

Yeni dizinin finali The Walking Dead serisini sonsuza dek değiştirebilir

Yeni dizinin finali The Walking Dead serisini sonsuza dek değiştirebilir

The Walking Dead: Daryl Dixon'ın ilk sezonu sona erdi. 6 bölümün ardından ilk sezonun perdesi kapanırken yeni spinoff'un son sahneleri, izleyicileri bir sonraki adımın ne olacağıyla ilgili tahmin yürütmeye davet ediyor.

Tüm serinin geleceği değişebilir

AMC, Daryl'ın Fransa'daki hikayesinin tek seferde tamamlanamayacağını belirterek dizinin bir sezon daha yayımlanacağını zaten doğrulamıştı.

Ancak ilk sezonun finali, serinin geleceğini tamamen değiştirebilecek nitelikte.

AMC her ne kadar yönünü spinoff'lara çevirmiş olsa da bazı karakterlerin yolları öninde sonunda kesişecek. Daryl Dixon'ın Carol'la son sahnesi de bunu doğruluyor. 

Dizinin ana karakterlerinin yeniden bir araya gelmesi kaçınılmaz görünse de Daryl'ın spinoff'u, kahramanının buna dahil olmayabileceğini gösteriyor. 

Fransa'da kalacak mı?

İlk sezonun finalinde Daryl'ın kendisini ABD'ye götürecek gemiye binmekle Laurent için Fransa'da kalmak arasında karar verememesiyle, ikinci sezonun yanıtlaması gereken önemli bir soru ortaya çıkıyor. 

Bu durum her ne kadar gerilim ve entrika yaratsa da serinin geleceğini de sorgulatıyor.

Daryl'ın Fransa'da kalması fikri, The Walking Dead'deki geçmişinden ve hayatındaki insanlardan vazgeçmesi anlamına geliyor. 

Bununla birlikte eleştirmenlere göre, Daryl'ın Laurent ve Isabelle için ABD'deki arkadaşlarını terk etmesi düşük bir ihtimal olarak görülüyor. 

Fransa, Daryl'ın hayatını önemli ölçüde etkilemiş olsa da o gerçek ailesine kavuşmak için bu mutluluğu feda edebilecek bir karakter.

Rick'le tekrar bir araya gelebilir mi?

Daryl nihayetinde Fransa'da kalmayı tercih ederse, bu The Walking Dead'in geleceğini değiştirecek.

Daryl'ın Avrupa'da kalması, ileride farklı karakterleri bir araya getirecek The Walking Dead projelerine dahil olmasını çok daha zorlaştıracak. 

Eleştirmenlere göre Daryl, Fransa'daki hayatını seçerse Rick Grimes'la olası bir buluşmayı kaçıracak, ki bu da seri için büyük bir kayıp olacak.

12. sezon gelirse ne olacak?

Eleştirmenlere göre, The Walking Dead'in 12. sezonla devam etmesi olasılığında da Daryl'ın Fransa'da olması, projeye dahil olma şansını önemli ölçüde azaltacak.

Rick ve Michonne uzun süredir ana gruptan uzakta. Bir diğer spinoff The Walking Dead: Dead City, Maggie'nin Hilltop'a taşındığını doğruladı ve Negan bile Manhattan'da sıkışmış durumda. 

Daryl'ın Fransa'da kalması bu ayrılığı devam ettirecek ve ana karakterleri neredeyse onarılamayacak şekilde bölecek gibi görünüyor.

Independent Türkçe



Buzul Çağı'ndan kalma aletler, Avustralya'nın ilk insanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
TT

Buzul Çağı'ndan kalma aletler, Avustralya'nın ilk insanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)

Arkeologlar, Avustralya'nın Mavi Dağlar bölgesindeki bir mağarada Son Buzul Çağı'na ait nadir eserler ortaya çıkararak kıtanın ilk insanlarının, bir zamanlar bu engebeli dağlarda yaşadığına dair kesin kanıtlar buldu.

İlk Milletler topluluğu üyeleriyle birlikte çalışan araştırmacılar, Sidney'nin batısında yaklaşık 1073 metre yükseklikte yer alan buz gibi bir bölge olan Dargan Sığınağı'nın 20 bin yıl önce ilk insanlar tarafından yerleşim yeri olarak kullanıldığını keşfetti.

Hakemli dergi Nature Human Behaviour'da yayımlanan bulgular, Avustralya'da 700 metrenin üzerindeki bir rakımda yerleşim olduğuna dair bugüne kadarki en eski kanıtı sunuyor.

Bulgular, Mavi Dağlar'ın Son Buzul Çağı'nda yerleşime elverişsiz olduğu yönündeki önceki inanışları tersine çevirirken bu tür buzlu arazilerin, erken insan göçüne engel teşkil etmemiş olabileceğine işaret ediyor.

Araştırma, erken dönem Avustralya yerlilerinin bu elverişsiz koşullara uyum sağlamalarını sağlayan yaratıcılıkları hakkında da yeni soruları gündeme getiriyor.

Son Buzul Çağı'ndaki soğuk hava koşulları Mavi Dağlar'ın 600 metre yukarısındaki üst kesimlere kadar uzanmıştı, sıcaklıklar bugünkünden en az 8,2 derece daha düşüktü ve bitki örtüsü modern zamanlara göre çok daha seyrekti.

Bilim insanları Buzul Çağı'nda bu bölgede odun kaynaklarının kıt olabileceğini ve su kaynaklarının kış boyunca donmuş olabileceğini söylüyor.

Sidney Üniversitesi'nden arkeolog Wayne Brennan, "Şimdiye kadar, Avustralya'nın yüksek kesimlerinin Son Buzul Çağı'nda yaşanması çok zor yerler olduğunu düşünüyorduk" diyor.

Dr. Brennan şu ifadeleri kullanıyor: 

Yine de araştırmalarımız bu zorlu koşullara rağmen insanların, ağaç sınırının yaklaşık 400 metre üzerindeki bu yüksek rakımlı arazide yaşadığını ve buradan geçtiğini gösteriyor.

Arkeologlar mağara alanındaki son kazılarda ocak kalıntıları da dahil, Son Buzul Çağı'na ait yaklaşık 700 eser ortaya çıkardı.

Araştırmacılar bunların çoğunun Avustralya'nın ilk insanları tarafından muhtemelen kesme veya kazıma için kullanılan tarih öncesi aletler olduğunu söylüyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Philip Piper "Dargan Mağarası'nın son 20 bin yılını kapsayan bu kadar sağlam bir kronolojiyi oluşturmamızı sağlayan, eserlerin mükemmel bir şekilde korunmasıydı" diyor.

Gün yüzüne çıkarılan kil taşından aletlerin çoğu yerel üretimdi ancak bir tanesi Dargan Sığınağı'ndan yaklaşık 50 km uzaklıktaki Jenolan Mağaraları bölgesinden gelmiş gibi görünüyor. Bu da eski insanların kuzey ve güney arasında yolculuk yaptığına işaret ediyor.

ghtyju

Araştırmacılar, Mavi Dağlar silsilesi, bitki ve hayvan çeşitliliğiyle tanınan bir UNESCO Dünya Mirası alanı olmasına rağmen, yerli halkın kültürel mirasını korumak için hiçbir önlem alınmadığını söylüyor.

Çalışmanın yazarı ve Darug kadını Leanne Watson Redpath, "Halkımız binlerce yıl boyunca Mavi Dağlar'da yürüdü, yaşadı ve gelişti ve mağaranın orada olduğunu biliyorduk" diyor.

Mağara sadece bir şeyler paylaşmak, hikaye anlatmak ve hayatta kalmak için burayı bir buluşma yeri olarak kullanan atalarımızla somut bir bağ değil, aynı zamanda kültürel kimliğimizin bir parçası. Tüm Avustralyalıların yararı için mirasımıza saygı göstermeli ve onu korumalıyız.

Bilim insanları Son Buzul Çağı'nda bu dağlara hangi ilk insanların ulaştığına henüz emin değil.

Birden fazla yerli grubun bu bölgeyle bağlantılı olabileceğinden şüpheleniyorlar.

Dr. Brennan, "Geleneksel bilgimizle bilimsel araştırmaları birleştirerek tarihimizin bu paha biçilmez mahzenlerini gelecek nesiller için koruyabileceğimizi umuyoruz" diyor.

Independent Türkçe