Sosyete yaşantısıyla övünen TikTok fenomeni, uyuşturucu kaçakçılığından hapse girdi

25 yaşındaki Modou Adams, Londra'ya kaçak yollarla kokain sokmaya çalışmaktan suçlu bulundu

Modou Adams'ın işi mahkemede "TikTokçu" diye tanımlandı (boywholives/Instagram)
Modou Adams'ın işi mahkemede "TikTokçu" diye tanımlandı (boywholives/Instagram)
TT

Sosyete yaşantısıyla övünen TikTok fenomeni, uyuşturucu kaçakçılığından hapse girdi

Modou Adams'ın işi mahkemede "TikTokçu" diye tanımlandı (boywholives/Instagram)
Modou Adams'ın işi mahkemede "TikTokçu" diye tanımlandı (boywholives/Instagram)

Bolca seyahat ettiği sosyete yaşam tarzını sosyal medyada sergileyen bir TikTok yıldızı, bavulunda yaklaşık üç kilogram kokainle yakalandıktan sonra Peru'da yaklaşık 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

25 yaşındaki Modou Adams, "boywholives" adlı Instagram hesabında Los Angeles ve Atina'nın yanı sıra Peru'ya yaptığı çeşitli seyahatlerde (Machu Pichu'yu da ziyeret etmişti) geçirdiği şaşaalı hayatını gösteren samimi fotoğraflar paylaşıyordu.

Öte yandan her şey göründüğü gibi değildi ve görünüşte yükseklerden uçan bir model olarak yaşarken bu yaşam tarzı, Adams'ın ek işi olan uyuşturucu kuryeliğini gizliyordu. Artık Adams, 20'li yaşlarının geri kalanını ve 30'lu yaşlarının başını hapishane hücresinde geçirecek.

Peru Yüksek Mahkemesi'nin yayımladığı bildiriye göre 2,89 kilogram kokaini Londra'ya kaçak yollarla sokmaya çalıştığı gerekçesiyle TikTok fenomeni 6 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Basın açıklamasında tam adı kullanılarak Modou Dodou Adams (25) diye bahsedilen Adams'ın işi "TikTokçu" diye tanımlandı.

Adams video paylaşma uygulamasını daha önce seyahatlerinin videolarını yayımlamak için kullansa da hesabının artık silindiği anlaşılıyor.

25 yaşındaki fenomen, ülkenin başkenti Lima'nın kuzeyindeki Jorge Chávez Uluslararası Havalimanı'nda 30 Eylül'de tutuklandı. Adams'ın bagajını arayan polis, valizinin iç kısmında metal bir çanta içinde bir paket buldu.

Polis, Adams'ın bagajının arandığı anın görüntülerini yayımlarken bir memurun çantanın sahte astarını kestiği görülüyor.

Memur daha sonra kokain olduğu tespit edilen beyaz bir tozla kaplı olduğu anlaşılan bir çubuğu havaya kaldırırken Adams bu zorlu durum karşısında afallamış görünüyor. Memur daha sonra çantanın sahte astarını çıkararak uyuşturucuyu gözler önüne seriyor.

Peru Yüksek Mahkemesi'nin açıklamasına göre Fransa'nın Paris kentine giden fenomenin nihai varış noktası İngiltere'nin Londra şehriydi.

Peru adalet sisteminin hızlıca ilgilendiği 25 yaşındaki Adams'ın davası 24 saatten kısa süre içinde çözüldü.

Duruşmadaki yasal işlemleri anlayabilmesi için bir tercüman eşliğinde mahkemeye çıkan Adams, suçu işlediğini kabul etti.

Hapis cezasının yanı sıra Adams'ın 1281 sterlin (yaklaşık 43 bin 760 TL) para cezası da ödemesi gerekiyor. Yargıç Renee Quispe Silva, "Peru devletine zarar verecek şekilde yasadışı zehirli uyuşturucu ticareti yapma" gerekçesiyle Adams'a bu cezayı verdi.

Adams 26 Eylül'de, tutuklanmasından 4 gün önce Instagram hesabından yaptığı son paylaşımında Machu Pichu'da poz verirken görülüyor.

Kamuoyunca bilinen bir Britanya yurttaşının uyuşturucu kaçakçılığından tutuklandığı son olay Ağustos 2013'te gerçekleşirken Michaella McCollum ve Melissa Reid, bavullarında 1,5 milyon sterlin (yaklaşık 51 milyon 241 bin TL) değerinde kokaini Peru'dan İspanya'ya kaçak yollarla sokmaya çalışmıştı.

İkiliye verilen 6 yıl 8 aylık hapis cezası, Adams'ın hapis yatacağı süreyle aynı.

Peru makamlarının erken tahliye ettiği McCollum ve Reid'in, cezalarının geri kalanını Birleşik Krallık'ta şartlı tahliyede çekmesine izin verilmişti.

Independent Türkçe



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe