Eleştirmenlerin yerden yere vurduğu Netflix yapımının yönetmeni filmini savundu

Fantastik film geçen yıl 19 Ekim'de Netflix'te gösterime girmişti (Netflix)
Fantastik film geçen yıl 19 Ekim'de Netflix'te gösterime girmişti (Netflix)
TT

Eleştirmenlerin yerden yere vurduğu Netflix yapımının yönetmeni filmini savundu

Fantastik film geçen yıl 19 Ekim'de Netflix'te gösterime girmişti (Netflix)
Fantastik film geçen yıl 19 Ekim'de Netflix'te gösterime girmişti (Netflix)

İyilik ve Kötülük Okulu'nun (The School for Good and Evil) yönetmeni, yoğun olumsuz eleştirilere karşı filmini savunmak için gösterime girmesinden bir yıl sonra atağa geçti.

Soman Chainani'nin çok satan kitabından uyarlanan 2022 yapımı Netflix filmi, masal kahramanları ve kötü adamlar için iki ayrı okul fikrini işliyor. 

Yayın platformu, filmin konusunu kısaca şöyle açıklıyor:

Yakın dost olan Sophie ve Agatha, kendilerini peri masallarında yer alacak kahramanların ve kötü karakterlerin gittiği sihirli bir okulda bulunca aralarındaki bağ sarsılır.

Yönetmen Paul Feig imzasını taşıyan film, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden yalnızca 37'lik bir puan elde edebilmişti.

Gösterime girmesinden bir yıl sonra Feig, bir hayranının projeyle ilgili kendisine ulaşmasının ardından filmini savundu.

Feig, eleştirmenlerin filmini yerden yere vurduğunu ancak İyilik ve Kötülük Okulu'nun oyuncu kadrosu ve ekibiyle gurur duyduğunu söyledi.

"Hey, teşekkürler! Eleştirmenler bizi mahvetti ama ben bu filmle, muhteşem oyuncu kadrom ve ekibimin çalışmalarıyla gurur duyuyorum" diyen yöntmen, filmin "Harry Potter kopyası" olduğu iddiasına da karşı çıktı. 

Son derece popüler bir kitap serisine dayanıyor ve harika bir hikaye.

2022 yapımı filmin başrollerinde Sophia Anne Caruso, Sofia Wylie, Jamie Flatters, Charlize Theron ve Kerry Washington yer almıştı.

Sert eleştiriler ve Netflix'teki düşük izlenme oranları nedeniyle filmin devamının çekilmesi şimdilik düşünülmüyor.

Independent Türkçe, ScreenRant, The Wrap



ABD'deki en eski mezar taşının sırrı çözüldü

Bilim insanları, Amerika'daki en eski mezar taşının büyük ihtimalle Belçika'dan geldiğini düşünüyor (International Journal of Historical Archaeology)
Bilim insanları, Amerika'daki en eski mezar taşının büyük ihtimalle Belçika'dan geldiğini düşünüyor (International Journal of Historical Archaeology)
TT

ABD'deki en eski mezar taşının sırrı çözüldü

Bilim insanları, Amerika'daki en eski mezar taşının büyük ihtimalle Belçika'dan geldiğini düşünüyor (International Journal of Historical Archaeology)
Bilim insanları, Amerika'daki en eski mezar taşının büyük ihtimalle Belçika'dan geldiğini düşünüyor (International Journal of Historical Archaeology)

Amerika'daki kolonilerle bağlantılı ticaret rotalarına daha fazla ışık tutan yeni bir çalışma, ABD'de bilinen en eski mezar taşının İngiliz bir şövalyeye ait olduğunu ve muhtemelen Belçika'dan geldiğini ileri sürdü.

Arkeologlar, mezar taşının bir şövalyeye ait olduğunu ve 1627'de Amerika'daki ilk kalıcı İngiliz yerleşim yeri olan Virginia eyaletinin Jamestown kentine yerleştirildiğini biliyordu. Ancak siyah kireçtaşından yapılan levhanın Avrupa'nın tam olarak neresinden geldiği net değildi.

Yakın zamanda International Journal of Historical Archeology isimli akademik dergide yayımlanan çalışma, mezar taşının oyma ve kakmalarını inceleyerek kökeninin izini sürdü.

Bilim insanları, mezar taşında bir zamanlar muhtemelen bir kalkan, açılmış bir parşömen ve zırhlı bir adam tasvirinin pirinç kakmalarını barındıran, oyulmuş bir girinti olduğunu tespit etti.

Tarihi kayıtlar, 17. yüzyılda Jamestown'da, 1618'de Sör Thomas West ve Sör George Yeardley olmak üzere iki şövalyenin hayatını kaybettiğine işaret ediyor.

Sör Yeardley'nin üvey torunu, 1680'lerde kendisi için siyah kireçtaşındakiyle aynı yazıtlara sahip bir mezar taşı sipariş etmişti.

Araştırmacılar bu sebeple, 1627'den kalan mezar taşının Sör George Yeardley'ye ait olduğundan şüphelendi.

1588'de İngiltere, Southwark'ta doğan Sör Yeardley, Bermuda yakınlarında bir gemi kazasından sağ çıkarak 1610'da Jamestown'a gelmişti.

Sör Yeardley 1617'de İngiltere'ye döndüğünde, I. James onu şövalye ilan etmişti. Sör Yeardley, 1621'de Jamestown'a dönmüş ve 1627'de orada hayatını kaybetmişti.

Bilim insanları, mezar taşından parçalar inceledi ve birçoğu Kuzey Amerika'da olmayan küçük fosil mikroplar tespit etti. Araştırmacılar, mikrop fosillerinin günümüzde Belçika ve İrlanda'yı oluşturan bölgelerde birlikte bulunduğunu söyledi.  

Mezar taşının kaynağını daha da daraltarak, o dönemde bu tür kireçtaşlarının en yaygın kaynağı olduğu bilinen Belçika'yla sınırlandırdılar.

Bilim insanları "Bu nedenle, şövalyenin mezar taşı Avrupa'dan ithal edilmiş olmalı. Tarihi kanıt Belçika'ya işaret ediyor, oradan gemiyle Londra'ya ve Jamestown'a taşınmış" diye yazdı.

Mezar taşının Belçika'da taş ocağından çıkarılıp kesildiğini, Maas Nehri'nden Manş Denizi'ni geçerek Londra'ya taşındığını, burada oyulduğunu ve pirinç kakmaların yerleştirildiğini, sonrasında da Jamestown'a gönderildiğini tahmin ediyoruz.

Bulgular, koloni döneminde Avrupa ve Jamestown'ı birbirine bağlayan ticaret ağlarının kapsamını gösteriyor.

öıüaoçzd
Virginia'daki Jamestown kazı alanı (Marcus Key et al International Journal of Historical Archaeology)

Çalışmada, bu simsiyah taşların o dönemde Avrupa'da "en çok rağbet gören ve en pahalı" taşlar olduğu belirtiliyor.  

Araştırmacılar "Londra'da yaşadıktan sonra Virginia'ya gelen başarılı sömürgeciler, son İngiliz modalarından haberdar olur ve bunları kolonilerde taklit etmeye çalışırdı" dedi.

Bulgular, ilk Amerikan kolonilerinin en zorlu dönemlerinde bile bazı sömürgecilerin kendilerini anmak için ne kadar çaba sarf edebildiğini gösteriyor.

Independent Türkçe