Beyin tümörlerini tespit etmeye yönelik yeni test

Yanal akış testi ile beyin tümörlerinin hatasız tespit edilmesi hedefleniyor. (Reuters)
Yanal akış testi ile beyin tümörlerinin hatasız tespit edilmesi hedefleniyor. (Reuters)
TT

Beyin tümörlerini tespit etmeye yönelik yeni test

Yanal akış testi ile beyin tümörlerinin hatasız tespit edilmesi hedefleniyor. (Reuters)
Yanal akış testi ile beyin tümörlerinin hatasız tespit edilmesi hedefleniyor. (Reuters)

Bilim insanları, dünyanın ilk beyin tümörlerini tespit etmeye yönelik yanal akış testini geliştiriyor.

Yanal akış testi, teşhis amacıyla idrar, tükürük veya kan örneğindeki biyobelirteçleri belirlemek için kullanılan bir yöntem olarak biliniyor.

Bu tür testler Kovid-19 salgını sırasında kullanıldı ve evde kullanılma imkanı ile dikkat çekti.  

İngiliz gazetesi The Telegraph’ın haberine göre bilim insanları, söz konusu yeni testin şu an dünya çapında yılda yaklaşık 200 bin kişinin ölümüne yol açan agresif ve tekrarlayan tümörleri hedef alacağını belirtti.

Testin sadece parmaktan kan alınarak çalışacağı, MR taramalarına olan ihtiyacı azaltarak, etkili ve daha uygun maliyetli bir alternatif olarak sağlık sistemleri üzerindeki yükü önemli ölçüde azaltabileceği kaydedildi.

xsd
Beyin tümörü, geleneksel olarak MR taramaları ile görüntüleniyor. (Arşiv-AFP)

Nottingham Trent Üniversitesi’nden bilim insanları ekibine liderlik eden Prof. Philip Wilson yeni teste ilişkin şu açıklamayı yaptı:

“Bu teknoloji, tümörü tespit etmenin yanı sıra, daha önce MR ile tespit edilen tümörlerin evde, kullanımı kolay ve düşük maliyetli bir şekilde düzenli olarak izlenmesini sağlayacak. Ne yazık ki beyin tümörlerinin tekrarlaması yaygın ve büyük bir sorun. Bu tümörlerin bazıları çok hızlı bir şekilde geri dönüyor. Bu nedenle, düzenli olarak evde yapılan testler bu konuda oyunun kurallarını değiştiriyor.”

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Wilson yanal akış testlerini diğerlerinden ayıran özelliğin, kanda tümörle ilgili molekülleri tespit edebilme yeteneği olduğuna dikkat çekerek bunların varlığının tümörün çok erken safhasını gösterdiğini kaydetti.

Bilim insanları, testin diğer kanser türlerine de uygulanarak dünya çapında milyonlarca hayatın kurtarılmasının umut edildiğini vurguluyor.



Vincent van Gogh'un Yıldızlı Gece'sinde gizlenen fizik kuralları ortaya çıktı

Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
TT

Vincent van Gogh'un Yıldızlı Gece'sinde gizlenen fizik kuralları ortaya çıktı

Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)

Vincent van Gogh'un ikonik tablosu Yıldızlı Gece'nin gökyüzündeki bulut ve hava hareketlerinin ardındaki gerçek dünya fiziğini hassas bir şekilde tasvir ettiğini gösteren yeni bir araştırmaya göre, efsanevi ressam doğal dünya hakkında sezgisel bir anlayışa sahipti.

Haziran 1889'da yapılan tablo, girdap gibi dönen mavi gökyüzünü, sarı ay ve yıldızları, patlayan renk ve şekillerle betimlemesiyle 100 yılı aşkın süredir milyonları büyülüyor.

Efsanevi tablodaki her bir yıldız, su üzerindeki ışık benzeri yansımalarla parıldayan sarı dalgaların içine hapsedilmiş halde.

Sıkıntı içindeki sanatçının öncü fırça darbeleri, gökyüzünde bir hareket olduğu yanılsaması yaratıyor.

Bilim insanları, van Gogh'un tablosunu analiz ederek ressamın gökyüzü tasvirindeki "gizli türbülans" dedikleri şeyi ortaya çıkardı.

Çalışmanın ortak yazarı Yongxiang Huang şöyle açıklıyor:

Yüksek çözünürlüklü dijital bir resimle, fırça darbelerinin standart boyutunu tam olarak ölçmeyi başardık ve bunları türbülans teorilerinden beklenen ölçeklerle karşılaştırdık.

Akışkan hareketinde uzmanlaşmış araştırmacılar, resimdeki fırça darbelerini rüzgar bacalarında dönen yapraklarla karşılaştırdı.

Dönen fırça darbelerinin göreceli ölçeğini ve aralığını inceleyerek değişen boya renklerinin göreceli parlaklığını hesapladılar.

Araştırmacılar özellikle tablodaki 14 ana girdap şeklinin uzamsal ölçeğini inceledi.

Bu dikkatli gözlemlerden yola çıkarak resimde tasvir edilen atmosferin şeklini, enerjisini ve ölçeğini tahmin ettiler.

Çalışma, tablonun atmosferik hareketi öngören ve Kolmogorov yasası diye bilinen fizik kuralıyla uyumlu olduğunu ortaya koydu.

Bilim insanları, ressamın ölçek ve parlaklığı dikkatli bir şekilde kullanmasının genel olarak atmosfer türbülansının ardındaki kuralları ve hava hareketindeki enerjinin küçükten büyük ölçeklere doğru kademeli bir şekilde akmasını "isabetli bir şekilde yakaladığını" söylüyor.

Gerçek gökyüzü fiziğinde geçerli olan bazı yasaların sanatçının tasvirinde de geçerli olduğu saptandı.

cd
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece'sindeki fırça darbelerini inceledi (Yinxiang Ma)

Araştırmacılara göre efsanevi ressam, fiziğin çeşitli boyutlarını "şaşırtıcı bir doğrulukla" yakalamış görünüyor.

Dr. Huang, "Van Gogh'un türbülansı hassas bir şekilde betimlemesi, bulutların ve atmosferin hareketini incelemekten ya da gökyüzünün dinamizmini nasıl yakalayacağına dair doğuştan gelen bir histen kaynaklanıyor olabilir" diyor.

Bu, doğa olaylarına dair derin ve sezgisel bir anlayışı ortaya koyuyor.

Independent Türkçe