Görevimiz Tehlike 7'nin nefes kesen sahnesi meğer çok gerçekçiymiş

"Aslında çok yaygın"

53 yaşındaki Simon Pegg, 2006 yapımı Görevimiz Tehlike 3'ten bu yana Ethan Hunt'ın ortaklarından Benji Dunn'ı canlandırıyor (Paramount)
53 yaşındaki Simon Pegg, 2006 yapımı Görevimiz Tehlike 3'ten bu yana Ethan Hunt'ın ortaklarından Benji Dunn'ı canlandırıyor (Paramount)
TT

Görevimiz Tehlike 7'nin nefes kesen sahnesi meğer çok gerçekçiymiş

53 yaşındaki Simon Pegg, 2006 yapımı Görevimiz Tehlike 3'ten bu yana Ethan Hunt'ın ortaklarından Benji Dunn'ı canlandırıyor (Paramount)
53 yaşındaki Simon Pegg, 2006 yapımı Görevimiz Tehlike 3'ten bu yana Ethan Hunt'ın ortaklarından Benji Dunn'ı canlandırıyor (Paramount)

Görevimiz Tehlike serisinin son filmi Görevimiz Tehlike - Ölümcül Hesaplaşma Birinci Bölüm'deki (Mission: Impossible - Dead Reckoning Part One) nükleer bomba sahnesi, patlayıcı mühimmat imha teknisyeni tarafından mercek altına alındı.

"Her şey mümkün"

Yönetmenliğini bir kez daha Christopher McQuarrie'nin üstlendiği, uzun soluklu serinin son halkasında Tom Cruise'un canlandırdığı süper ajan Ethan Hunt, Entity (Varlık) diye bilinen bir yapay zeka tehdidini alt etmek üzere geri dönmüştü.

Filmde, Simon Pegg'in canlandırdığı Benji'nin, Abu Dabi'deki havalimanında bulduğu nükleer bombayı etkisiz hale getirmeye çalıştığı sahne de dahil olmak üzere pek çok çarpıcı sekans yer alıyor.

Insider'a konuşan deneyimli patlayıcı imha uzmanı Jay Ly, Benji'nin nükleer bombayı etkisiz hale getirmeye çalıştığı sahneyi inceledi.

Benji, yapay zeka kontrollü cihazı etkisiz hale getirirken bazı ciddi hatalar yapsa da sahne bir bütün olarak 10 üzerinden şaşırtıcı derecede yüksek bir puan aldı.

"Eğer birisi filmdeki gibi basit nükleer cihaz yapacaksa her şey mümkündür" diye söze başlayan bomba uzmanı, şöyle devam etti:

Nükleer silahların patlamaya hazır hale getirilmesinin pek çok yolu var. Devlet destekli ve devlet destekli olmayanlar var. Devlet destekliler her türlü farklı protokole, güvenlik önlemlerine sahip olacaklardır. Devlet destekli olmayanlar, eğer birisi bu şifre gibi doğaçlama bir nükleer cihaz yapacaksa, sizin sesinizi, benim sesimi, durum ne olursa olsun, duyduğunda patlamaya hazır hale gelebilir.

"Aslında çok yaygın"

Sahneyi izleyen patlayıcı mühimmat imha teknisyeni, "Görünüşe göre sahte bir bomba" diyerek ekledi:

Gerçek hayatta bu gibi aldatmacalar aslında çok yaygındır. Özellikle Irak ve Afganistan'da... Esasen istihbarat toplama aracı olarak kullanılıyorlardı. Yola koyarlardı, tamamen sahte. Tüm prosedürü izliyor, videoya kaydediyorlardı. Olay yerindeki tüm çılgınlıklara rağmen, insanlar hakkında istihbarat toplamak için bir aldatmaca kullanmak, kesinlikle doğru. 

Bomba imha uzmanı Jay Ly, "Buna 10 üzerinden 8 vereceğiz" diyerek sahnenin son derece gerçekçi olduğunu söyledi. 

Independent Türkçe



Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
TT

Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)

Yeni bir çalışma, özellikle günlük kalorinin yüzde 22'sinden fazlasının proteinden geldiği yüksek proteinli beslenme biçimlerinin, ateroskleroz gelişimine yani atardamarların sertleşmesine katkıda bulunarak kalp sağlığı sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Pittsburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar hem hayvan hem de küçük ölçekli insan deneylerini kullanarak fazla proteinin, özellikle de et ve yumurta gibi hayvansal kaynaklarda bulunan lösin adlı amino asidin, arteriyel plak oluşumunda rol oynayan temel bağışıklık hücreleri makrofajlarda mTOR sinyalini tetiklediğini keşfetti.

Hakemli dergi Nature Metabolism'de çarşamba günü yayımlanan çalışmanın başyazarı Dr. Babak Razani, "Yaklaşık yüzde 22 kilokalori protein içeren yemekler yemek, protein ve lösinin riski artırdığı eşik noktasına denk geliyor" diyor.

Ancak tüm uzmanlar aynı fikirde değil. Razani'nin ekibinin 2020'de yaptığı bir çalışma, yüksek proteinli beslenme biçimlerini kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkilendirmişti.

2023'te insanlar üzerinde yapılan daha büyük bir çalışmada, yüksek ve standart seviyede protein içeren diyetler arasında kardiyovasküler çıktılar açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştı.

Araştırmada yer almayan kardiyolog Dr. Stephen Tang, çalışmanın herhangi bir sonuca varılamayacak kadar küçük ölçekli olduğunu iddia ediyor. Yine de bu çalışmanın, kalp uzmanlarının bitki ağırlıklı beslenme biçimlerine giderek daha fazla yöneldiğine dair artan kanıtlara işaret ettiğine değiniyor.

Medical News Today'e konuşan Tang, "Ben olsam farklı bir şey yapmazdım" diyor. 

Ancak bu çalışma, yüksek proteinin doğru yol olmadığına dair daha fazla kanıt sunuyor. Kardiyologlar genellikle proteine değil, kolesterol ve yüksek tansiyona odaklanır. Bu çalışma, bitki temelli beslenmenin kalp sağlığına iyi geldiğini doğruluyor.

1984'te yapılan bir çalışmada ekmek, sebze, meyve, kuruyemiş, fasulye ve makarna gibi gıdalardan elde edilenler bitkisel protein diye tanımlanmıştı. Bunlardan daha fazla tüketen kadınların sağlıklı yaşlanma olasılığı yüzde 46 daha fazlayken, hayvansal proteinlere bel bağlayanların yaşlandıkça sağlıklı kalma ihtimali yüzde 6 daha azdı.

Mevcut beslenme kılavuzları genel olarak proteinin günlük kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını tavsiye ederken, alt sınırı vücut ağırlığının bir kilogramı başına yaklaşık 0,8 gram (enerjinin yaklaşık yüzde 11'i) olarak belirlemek çoğu yetişkin için yeterli.

Amerikan Kalp Derneği de protein niteliğinin kritik olduğunu belirtiyor. Fasulye, mercimek, kuruyemiş, tohumlar ve omega-3 bakımından zengin yağlı balıklar gibi bitki bazlı proteinleri tercih edip kırmızı ve işlenmiş etlerle doymuş yağ tüketimini sınırlandırmayı öneriyor.

Harvard araştırmacıları da aşırı proteinin doğası gereği zararlı olmadığını ancak hayvansal proteine fazla bel bağlamanın bitkisel proteine kıyasla kolesterolü ve ölüm riskini artırabileceğini ifade ediyor.

Independent Türkçe