ABD ve Çin uyuşturucu ile mücadele için iş birliği yapıyor

Uyuşturucu ile mücadele: Washington, bir Çin araştırma enstitüsünü yaptırımlar listesinden çıkardı

ABD ve Çin uyuşturucu ile mücadele için iş birliği yapıyor
TT

ABD ve Çin uyuşturucu ile mücadele için iş birliği yapıyor

ABD ve Çin uyuşturucu ile mücadele için iş birliği yapıyor

ABD, Pekin'in fentanil kaçakçılığıyla mücadele etme taahhüdü karşılığında bir Çin araştırma enstitüsünün ticari yaptırımlar listesinden çıkarıldığını duyurdu.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller basına şunları söyledi: “Çin’le yaptığımız görüşmelerde bunu açıkça gördük… Söz konusu enstitünün bu listede kalması, fentanil üretimi için gerekli kimyasalların kaçakçılığını durdurmaya yönelik işbirliğinin önünde engel teşkil ediyor. Çin’in kimyasal bileşenleri izlemek için atacağı adımların ışığında, nihayetinde bunun atılması gereken uygun adım olduğuna karar verdik.”

2020 yılında Ticaret Bakanlığı, Çin Kamu Güvenliği Bakanlığına bağlı bu adli araştırma enstitüsüne ve diğer kuruluşlara yaptırımlar uyguladı çünkü o dönemde Çin'deki Uygur topluluğunun haklarının ihlaline suç ortağı olduğu düşünülüyordu.

Bunun politikada bir değişiklik anlamına gelip gelmediği sorusuna yanıt olarak sözcü, “Bu yönetimin zor kararlar alması gerekiyor. Ancak Çin ile fentanil konusunda bu iş birliğini sağlayıp Amerikalıların hayatlarını kurtarma olasılığını göz önünde bulundurarak bu eylemi gerçekleştirmeyi uygun gördük” dedi. Sözcü ayrıca “Çin'in bize verdiği taahhütlere ne ölçüde saygı duyduğunu izleyeceğiz” diye ekledi.

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ABD’li mevkidaşı Joe Biden ile çarşamba günü Kaliforniya'da yapılan zirve sırasında, Amerikalılara göre fentanil bileşenlerinin "tedarikini önemli ölçüde azaltmak için bir dizi temel önlem" almayı kabul etti.

Bağımlılığı ABD'de krize yol açan fentanil, çoğunlukla Meksika'da, özellikle Çin menşeli kimyasal bileşiklerle üretiliyor.



Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, yediklerimizin hayatımızın ilerleyen dönemlerinde yakalanacağımız kronik hastalıkların miktarını belirleyebileceği konusunda uyarıyor.

Araştırma sebze-meyve, balık ve doymamış yağlar bakımından zengin Akdeniz diyeti gibi sağlıklı bir beslenme düzeninin yaşlılarda demans da dahil olmak üzere kronik hastalıkların gelişimini yavaşlatabileceğini ortaya koydu. İşlenmiş et ve şeker açısından zengin, iltihabı artıran diyetlerse bu süreci hızlandırabilir.

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar, 4 diyetin yaşlılardaki kronik hastalıklar üzerindeki etkilerini inceledi.

İncelenen diyetlerden üçü sağlıklı ve sebze, meyve, tam tahıl, kuruyemiş, baklagiller ve doymamış yağların alımına; şekerli yiyecekler, kırmızı et, işlenmiş et ve tereyağı/margarin tüketimininse azaltılmasına odaklanıyor.

Diğer yandan dördüncü diyet iltihaplanmaya yol açıyor ve daha az sebze, çay ve kahve; daha çok kırmızı ve işlenmiş et, rafine tahıllar ve şekerli içecek tüketimini içeriyor.

Araştırmacılar İsveç'teki 60 yaş ve üstü 2400 yetişkinin beslenmelerini 15 yıl boyunca izleyip kronik hastalıklarını takip etti.

Alınan besinleri, gıda sıklığı anketleri ve şu 4 diyet örüntüsüne bağlılıkla ölçtü: Ampirik Diyet İnflamatuar İndeksi (EDII), AHEI, Alternatif Akdeniz Diyeti (AMED) ve MIND (Nörodejeneratif Gecikme için Akdeniz - Dash Müdahalesi).

Multimorbidite, kronik hastalıkların sayısıyla tanımlanıp organ sistemlerine göre (kas-iskelet, kardiyovasküler ve nöropsikiyatrik) gruplandırıldı.

Nature Aging adlı bilimsel dergide yayımlanan sonuçlar, sağlıklı diyetleri benimseyenlerde kronik hastalıkların daha yavaş geliştiğini ortaya koydu.

Örneğin, başta AMED, AHEI ve MIND olmak üzere sağlıklı beslenme örüntülerine uzun süreli bağlılık, yaşlılarda kronik hastalıkların daha yavaş gelişmesiyle bağlantılı çıktı.

Bu, kardiyovasküler hastalıklar ve demans için geçerli olsa da kas ve kemiklerle ilgili hastalıklarda böyle bir bağlantı görülmedi.

Ancak iltihaplanma oluşturan diyeti benimseyenlerde kronik hastalık riski arttı.

Karolinska Enstitüsü'ndeki Yaşlanma Araştırma Merkezi, Nörobiyoloji, Bakım Bilimleri ve Toplum Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan ortak birinci yazar Adrián Carballo-Casla, "Sonuçlarımız, yaşlanan popülasyonlarda multimorbiditenin gelişimini diyetin ne kadar önemli ölçüde etkilediğini gösteriyor" diyor.

Diyetin koruyucu etkileri, yaşlanmaya bağlı hastalıklarda kilit önem taşıyan bir faktör olan iltihaplanmanın azalmasıyla açıklanabilir.

Araştırma makalesinin yazarları, uzun ömür üzerinde en büyük etkiye sahip olabilecek diyet önerilerini ve yaşlarına, cinsiyetlerine, psikososyal geçmişlerine ve kronik hastalıklarına göre bunlardan en fazla yararlanabilecek yaşlı gruplarını belirleyerek araştırmalarını ilerletmek istiyor.

Independent Türkçe