Yönetmen Stahelski'den "Winston, John Wick'in kayınpederi mi?" sorusuna yanıt

John Wick'in yaratıcısı Chad Stahelski, 9 filme yetecek kadar fikri olduğu açıklamıştı (Lionsgate)
John Wick'in yaratıcısı Chad Stahelski, 9 filme yetecek kadar fikri olduğu açıklamıştı (Lionsgate)
TT

Yönetmen Stahelski'den "Winston, John Wick'in kayınpederi mi?" sorusuna yanıt

John Wick'in yaratıcısı Chad Stahelski, 9 filme yetecek kadar fikri olduğu açıklamıştı (Lionsgate)
John Wick'in yaratıcısı Chad Stahelski, 9 filme yetecek kadar fikri olduğu açıklamıştı (Lionsgate)

John Wick serisinin yönetmeni Chad Stahelski, Keanu Reeves'in hayat verdiği suikastçının kayınpederi hakkındaki hayran teorisiyle ilgili düşüncelerini paylaştı.

Emekliye ayrılmış bir tetikçinin intikam hikayesiyle 2014'te başlayan ve üç devam filmi çekilen John Wick'in 5. filminin de gelmesi bekleniyor.

John Wick hayranlarına göre, ABD'li oyuncu Ian McShane'in canlandırdığı Winston Scott karakteri, The Continental adlı otelin sahibi olmak dışında John Wick için ayrı bir anlam ifade ediyor.

Sevilen aksiyon serisinin ilk filminde tanıtılan Winston'ın Wick'le güçlü bağlara sahip bir karakter olduğu biliniyor.

Fakat filme serpiştirilen bazı ipuçlarına göre, Winston'la Wick'in dostluğun ötesinde bir ilişkisi olabilir.

İddiaya göre Winston, John Wick'in sadece yakın arkadaşı değil aynı zamanda kayınpederi. 

Konuyla ilgili Collider'a konuşan Stahelski, bunun iyi bir teori olduğunu kabul etti.

Stahelski bu teorinin gelecekte kullanılıp kullanılmayacağıyla ilgili şöyle konuştu:

Helen'in Winston'ın kızı olduğu teorisi oldukça iyi. Başlangıçta düşündüğümüz şey bu değildi ancak oraya gidebilir mi? Evet, bence çok akıllıca bir fikir.

Teoriler nereye dayanıyor?

Serinin hayranlarına göre teorinin merkezinde, ilk iki filmde de görülen John Wick'in sürdüğü 1969 model Ford Mustang Boss 429 aracı yer alıyor.

Mustang'i John Wick'e, suikastçılıktan emekli olduktan sonra Helen'in hediye ettiği ettiği biliniyor.

Wick'in 1969 model Mustang'ine tıpatıp benzeyen bir arabanın, serinin spinoff dizisi The Continental'de Colin Woodell'ın canlandırdığı Winston'ın genç versiyonu tarafından sürüldüğü görülüyor.

Hayranlarına göre araba, Winston'dan kızına, kızından Wick'e geçmiş olabilir.

Bir diğer teoriye göre de Winston'ın mezarlıkta Wick'e "Elveda oğlum" şeklinde vedası onun kayınpederi olabileceği ihtimalini güçlendiriyor.

Öte yandan John Wick evrenindeki insanların Mustang'i sevdikleri biliniyor. The Continental'de yer alan Mustang'in Wick'in kullandığı arabanın aynısı da olmaması mümkün. 

Bununla birlikte Winston'ın John'un mezarında "Elveda oğlum" demiş olması akrabalıklarından değil, yıllar içinde gelişen ve baba-oğulu andıran yakın ilişkilerinden kaynaklı olabilir.

Bu teoriler, yönetmen Stahelski'nin de hoşuna gitmiş gibi görünüyor.

Her ne kadar başlangıçtaki niyetinin bu olmadığını söylese bile Stahelski'nin kapısının bu fikre açık olduğu belli.

Indepenent Türkçe, Collider, Screen Rant



Suda kalan parmakların hep aynı şekilde buruştuğu bulundu

Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
TT

Suda kalan parmakların hep aynı şekilde buruştuğu bulundu

Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)

Suda uzun süre kalınca parmaklarda oluşan buruşmanın hep aynı desene sahip olduğu tespit edildi. 

Banyo yapınca veya bir süre yüzünce el ve ayak parmakları buruşmaya başlıyor. Bunun nedeni ilk başta parmakların suyla dolması gibi gelebilir ancak durum öyle değil.

Koldan ele doğru uzanan medyan sinirinde hasar olan kişilerin parmaklarının buruşmadığını 1935'te fark eden bilim insanları, sürecin sinir sistemiyle alakalı olduğu sonucuna varmıştı. 

Uzmanlar derinin altındaki damarların büzüşmesi sonucu parmaklardaki kırışıklıkların oluştuğunu söylüyor.

Binghamton Üniversitesi'nden Guy German, 2023'te The Conversation'da kaleme aldığı yazıda "El ve ayaklar birkaç dakikadan daha uzun süre suyla temas ettiğinde, ciltteki ter kanalları açılarak suyun cilt dokusuna akmasına izin verir. Eklenen bu su, cildin içindeki tuz oranını azaltır. Sinir lifleri beyne daha düşük tuz seviyeleri hakkında bir mesaj gönderir ve otonom sinir sistemi kan damarlarını daraltarak yanıt verir" diye süreci açıklamıştı.

Yazısının ardından çeşitli yorum ve sorularla karşılaşan German'a bir öğrenci "Peki kırışıklıklar hep aynı şekilde mi oluşuyor" diye sormuş. German ve ekip arkadaşları bunu yanıtlamak adına bir deney yürüttü. 

Bulguları hakemli dergi Journal of the Mechanical Behavior of Biomedical Materials'ta yayımlanan çalışmada bir grup katılımcının elleri 30 dakika boyunca suda tutuldu ve ardından fotoğrafları çekildi.

24 saat sonra aynı işlemi tekrarlayan araştırmacılar görüntüleri karşılaştırınca parmaklarda aynı desenlerin oluştuğunu gördü. 

German "Kan damarları pozisyonlarını çok fazla değiştirmez. Biraz hareket ederler ancak diğer kan damarlarına göre son derece sabittirler" diyerek ekliyor: 

Bu da kırışıklıkların aynı şekilde oluşması gerektiği anlamına geliyor ve biz de öyle olduğunu kanıtladık.

Araştırmacılar yeni çalışmanın adli tıpa katkı sağlayabileceğini ve uzun süre suda kalan cesetlerin kimliğini tespit etmede kullanılabileceğini düşünüyor.

German ayrıca derinin suda kalmasıyla ilgili daha fazla soruya cevap aramayı umduğunu da belirtiyor.

Independent Türkçe, IFLScience, Popular Science, Conversation, Journal of the Mechanical Behavior of Biomedical Materials