Peru'daki buzulların alanı yarım yüzyılda yüzde 56 oranında azaldıhttps://turkish.aawsat.com/ya%C5%9Fam/4689226-perudaki-buzullar%C4%B1n-alan%C4%B1-yar%C4%B1m-y%C3%BCzy%C4%B1lda-y%C3%BCzde-56-oran%C4%B1nda-azald%C4%B1
Peru'daki buzulların alanı yarım yüzyılda yüzde 56 oranında azaldı
Peru'nun Ancash bölgesindeki Huascaran Doğa Koruma Alanı'nda yer alan Ragopaquinan Gölü... Peru'da diğer tüm ülkelerden daha fazla tropikal buzul bulunuyor ancak küresel ısınmaya bağlı olarak artan sıcaklıklar buz kütlelerinin küçülmesine yol açıyor (Reuters)
Peru'daki buzulların alanı yarım yüzyılda yüzde 56 oranında azaldı
Peru'nun Ancash bölgesindeki Huascaran Doğa Koruma Alanı'nda yer alan Ragopaquinan Gölü... Peru'da diğer tüm ülkelerden daha fazla tropikal buzul bulunuyor ancak küresel ısınmaya bağlı olarak artan sıcaklıklar buz kütlelerinin küçülmesine yol açıyor (Reuters)
Peru Çevre Bakanlığı'nın Perşembe günü açıkladığı rapora göre, küresel ısınma son 53 yılda Peru'daki buzulların toplam alanının yüzde 56'sının erimesine neden oldu. Söz konusu raporda bu gelişmenin ise yeni göllerin oluşmasına yol açtığı belirtildi.
AFP'nin haberine göre, Peru Çevre Bakanlığı'na bağlı Ulusal Buzul ve Ekosistem Araştırmaları Enstitüsü tarafından yayınlanan bir raporda, ‘Peru'daki And Dağları'nın 1962'den bu yana bin 348 kilometrekarelik (yüzde 56) buz alanını kaybettiği’ belirtildi.
Ancash bölgesinde (kuzeyde) deniz seviyesinden 5 bin 200 metre yüksekliğe ulaşan ve Waskaran Milli Parkı’nın önemli noktalarından biri olan Pastoruri buzulunun alanı yüzde 50'den fazla azaldı.
Raporda buzulların erimesinin ‘yeni göllerin oluşmasına yol açtığı’ kaydedildi. Peru'da şu anda yaklaşık bin 81 kilometrekarelik bir alanı kaplayan 8 bin 466 cm buzul gölü bulunmaktadır.
Çevre Bakanı Albina Ruiz, bu gerçeğin iklim değişikliğiyle bağlantılı olduğuna inanıyor.
Ulusal Su Kurumu'na göre Peru, dünyanın en büyük tropikal dağ sırasına, tüm tropikal buzulların yüzde 71'ine ve dünyanın çeşitli yerlerinde kaydedilen 32 iklim tipinden 27'sine sahip.
Filistinli aşiret liderlerinden El Halil Emirliği planıhttps://turkish.aawsat.com/ya%C5%9Fam/5163831-filistinli-a%C5%9Firet-liderlerinden-el-halil-emirli%C4%9Fi-plan%C4%B1
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri Batı Şeria ve Doğu Kudüs'e düzenlediği saldırılarda 167'si çocuk yaklaşık bin Filistinli öldürüldü, 7 bine yakın kişi de yaralandı (Reuters)
Filistinli aşiret liderlerinden El Halil Emirliği planı
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri Batı Şeria ve Doğu Kudüs'e düzenlediği saldırılarda 167'si çocuk yaklaşık bin Filistinli öldürüldü, 7 bine yakın kişi de yaralandı (Reuters)
Batı Şeria'daki Filistinli aşiret liderleri İsrail'le çatışmaları sonlandırmak için "alternatif barış planı" sundu.
İsrail işgali altındaki Batı Şeria'nın en büyük şehri El Halil'deki şeyhler, Filistin Ulusal Yönetimi'nden ayrılarak İsrail devletini tanımayı ve İbrahim Anlaşmaları'na katılmayı öneriyor.
El Halil'in en güçlü aşiret liderlerinden Şeyh el-Caabari'nin de aralarında bulunduğu 4 Filistinli şeyh, İsrail'le tam işbirliği isteyen bir mektuba imza attı. Mektupta, Batı Şeria'da Filistin Ulusal Yönetimi'nden bağımsız bir "El Halil Emirliği" kurulması teklif ediliyor. Tel Aviv yönetiminin, bölgedeki Arapların lideri olarak bu "emirliği" tanıması ve Batı Şeria'daki işgalini sonlandırması isteniyor.
Ayrıca uzun vadede 50 bin Filistinliye İsrail'de çalışma izni sağlanması talep ediliyor.
Batı Şeria'da 204 bin kişiyi temsil eden 8 şeyh ve 350 bin kişiyi temsil eden 13 şeyh de plana destek veriyor. Filistinli aşiret liderleri, bölgede Filistin Ulusal Yönetimi'nin iktidarına son verileceğini de ileri sürüyor.
Şeyhler, Oslo Anlaşmaları'nın geçersiz kılınması gerektiğini savunuyor. Dönemin İsrail Başbakanı İzak Rabin ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) lideri Yaser Arafat arasında 1993'te imzalanan ilk anlaşma, 1999'a kadar bağımsız Filistin Devleti'nin kurulmasını öngörüyordu.
48 yaşındaki Şeyh Caabari, Filistin Ulusal Yönetimi'nden ayrılma teklifinin mimarı (Caabari/WSJ)
İkincisi 1995'te imzalanan anlaşma kapsamındaysa işgal atındaki Batı Şeria A, B ve C bölgelerine ayrılmıştı. Batı Şeria'nın yüzde 18'ini kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e, güvenliği ise İsrail'e devredilirken, yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin idare ve güvenliği İsrail'e bırakılmıştı.
Caabari, iki devletli çözümün özellikle Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı'yla başlayan savaşın ardından imkansız hale geldiğini iddia ederek, Wall Street Journal'a (WSJ) şunları söylüyor:
Filistin devleti kurulmayacak, 1000 yıl geçse de kurulamayacak. 7 Ekim'den sonra İsrail bunu kabul etmeyecek.
Mektubun gönderildiği İsrail Ekonomi Bakanı Nir Barkat bu süreci destekliyor. WSJ'nin aktardığına göre şubattan bu yana Barkat ve Filistinli aşiret liderleri arasında pek çok görüşme düzenlendi.
Diğer yandan İsrail'in iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet ve İsrail Savunma Kuvvetleri'nden (IDF) bazı kesimlerin teklife temkinli yaklaştığı aktarılıyor. Emekli Tümgeneral Gadi Şamni, "Her biri silahlı, onlarca farklı aileyle nasıl başa çıkacaksınız? Bu bir kaos ve felaket yaratır" diyor.
Tel Aviv Üniversitesi'nde Filistinli aşiretler üzerine çalışma yapan Harel Chorev de teklifin uygulanabilir olmadığını belirterek, bunun "Filistin Yönetimi'ni düşman olarak gören bazı radikal sağcı İsraillilerin fantezisinden ibaret olduğunu" söylüyor.
Gazze Şeridi, 1996-2006'da Filistin Ulusal Yönetimi'ne bağlıydı. Ancak Hamas, 2006'da yapılan seçimlerde, Fetih'i geçerek 132 sandalyeli mecliste 74 koltuk kazanmış, Fetih ise 45 sandalyede kalmıştı. Daha sonra taraflar arasında yaşanan anlaşmazlık nedeniyle 2007'de Gazze'de patlak veren çatışmalarda, Hamas bölgenin kontrolünü ele geçirmişti.
Independent Türkçe, Jewish Telegraphic Agency, Times of Israel, Wall Street Journal