İki yaşında okumayı söken kız çocuğu, Mensa'nın en genci oldu

Ailesi, işaret dilindeki harfleri nasıl öğrendiğini bilmiyor

19 Kasım 2019'da doğan McNabb, 2022'den bu yana rekoru elinde tutmaya devam ediyor (Guinness Rekorlar Kitabı)
19 Kasım 2019'da doğan McNabb, 2022'den bu yana rekoru elinde tutmaya devam ediyor (Guinness Rekorlar Kitabı)
TT

İki yaşında okumayı söken kız çocuğu, Mensa'nın en genci oldu

19 Kasım 2019'da doğan McNabb, 2022'den bu yana rekoru elinde tutmaya devam ediyor (Guinness Rekorlar Kitabı)
19 Kasım 2019'da doğan McNabb, 2022'den bu yana rekoru elinde tutmaya devam ediyor (Guinness Rekorlar Kitabı)

İki yaşında okumayı söken Isla McNabb, yüksek IQ'suyla Mensa'nın en genç kadın üyesi oldu. Ebeveynleri küçük dahinin bir yaşında alfabeyi öğrendiğini, iki yaşında da kelimeleri okuyabildiğini söyledi. 

ABD'nin Kentucky eyaletinde yaşayan McNabb, iki yaşında girdiği Stanford-Binet Zeka Testi'nde 100 üzerinden 99 gibi, akranlarına göre yüksek bir puan almayı başardı. 

Guinness Rekorlar Kitabı'nın 27 Kasım'da yayımladığı habere göre, aldığı bu puanla McNabb, 2022'de Mensa'nın en genç kadın üyesi olmaya hak kazandı. 

Dünyanın en büyük ve en eski üst düzey zeka topluluğu Mensa International, IQ testlerinde toplumun yüzde 98'inden daha yüksek puan alan kişileri kabul ediyor.

Bu oran toplumun yüzde ikilik dilimine denk düşüyor. 

"Hastaneden eve geldiği günden beri öğreniyor"

Artık üç yaşında olan küçük çocuğun ailesi, onun hastaneden eve geldiği andan itibaren öğrenmeye başladığını söyledi. 

Baba Jason McNabb, Isla'nın renkleri, sayıları ve alfabeyi bir yaşında öğrendiğini Guinness'e aktardı.  

Jason, küçük dahinin henüz 7 aylıkken sorulduğu zaman resimli kitaplardan bazı öğeleri gösterebildiğini söyledi. 

Her şey doğum günü hediyesiyle başladı

Jason ve Amanda çiftinin aktardığına göre, Isla'nın ikinci yaş gününde teyzesi, ona doğum günü hediyesi olarak silinebilir yazı tableti hediye etti. 

Isla'nın babası, tablete kırmızı kelimesinin yazıldığı zaman küçük kızlarının bu kelimeyi yüksek sesle okuyarak herkesi şoke ettiğini belirtti. 

Daha sonra mavi, sarı, kedi ve köpek kelimelerini yazan aile, Isla'nın bunları da okuyabildiğini görünce şaşkınlıklarının katlandığını söyledi. 

Fakat küçük dahinin yetenekleri bunlarla da sınırlı değildi.

Aile daha sonra evin çeşitli yerlerindeki objelerin yanında oyuncak harflerle yazılmış kelimeler görmeye başladıklarını aktardı.

Oyuncak harflerle sandalyenin yanında sandalye, kanepenin yanında kanepe yazıldığını gören çift, kedileri Booger'ın yanında da kedi kelimesine denk geldi. 

Tüm bunlardan sonra anne Amanda, IQ testi yaptırmaya karar verdiklerini ifade etti.

Ailesinin aktardığına göre şu anda anaokuluna giden Isla, matematikte de yeteneklerini göstermeye başladı. 

Jason, kızlarının tek kusurunun kendi kendine okuyarak öğrendiği kelimeleri yanlış telaffuz etmek olduğunu söyledi. 

Öte yandan Isla, Amerikan İşaret Dili alfabesinden harfleri de gösterebiliyor. Fakat aile, küçük kızlarının bunu nereden öğrendiğini henüz bilmiyor. 

Independent Türkçe



1400 yıllık altın kuzgun başı keşfedildi: İnanılmaz bir şey

(Minelab Metal Detectors/Facebook)
(Minelab Metal Detectors/Facebook)
TT

1400 yıllık altın kuzgun başı keşfedildi: İnanılmaz bir şey

(Minelab Metal Detectors/Facebook)
(Minelab Metal Detectors/Facebook)

İngiltere'nin güneybatısındaki Wiltshire'da metal dedektörü kullanan kişiler, yaklaşık 1400 yıl öncesine ait Anglosakson döneminden kalma altın ve lal taşından nadir bir kuzgun başı buldu.

Ayrıca küçük boncuklar ve üçgen lal taşlarıyla süslenmiş altın bir halka veya yüzük de keşfettiler.

Yaklaşık 60 gram ağırlığındaki kuzgun başı, çarpıcı bir lal taşı göz ve "tüylü" kısımlarının hatlarını çizen minik altın kürelerden oluşuyor.

Eserleri ocak ayında bulan iki dedektörcüden biri Paul Gould, bunların MS 7. yüzyıl Anglosakson dönemine tarihlendirildiğini söylüyor.

Kuzgun başının neyi temsil ettiği net değil ancak daha önceki araştırmalar, Cermen ve Viking çağlarında İskandinav tanrısı Odin'le bağlantılı şekilde karanlığı ve ölümü sembolize ettiğini gösteriyor.

Diğer dedektörcü Chris Phillips "Bu hayatta bir kez yapılacak bir keşif: Paul ve ben Sakson altınını keşfettik" diyor. 

İnanılmaz bir şey. Biraz duygusalım.

Ender nesneler halihazırda British Museum'daki uzmanlar tarafından temizlenip işlemden geçiriliyor.

Kuzgun başının sağ tarafında lal taşı bir gözün eksik olduğu tespit edildi ve içinden çıkarılan pislik, başka bir esere takılmış olabilecek küçük iğneleri gözler önüne serdi.

Phillips, uzmanlara atıfla kuzgun başının bir zamanlar bir boynuzdan yapılmış bir kadehin ucuna takılmış olabileceğini söyleyerek "hiçbir şeyin buna benzemediğini" ekliyor.

"Diğer taraf ya hasar görmüş gibi görünüyor ya da bu şekilde olması gerekiyor" ifadelerini kullanıyor.

Parıltılı, yanardöner görünümünü hâlâ koruyor.

Diğer altın ve lal taşı eserin ayrı bir mücevher mi yoksa daha büyük bir mücevherin parçası mı olduğu sorusu da cevapsız.

"Bunun bir yüzüğün parçası mı yoksa başka bir şeyin parçası mı olduğundan emin değiliz, belki de boynuzdan yapılan kadehe takılıydı" diyen Phillips, tüm lal taşlarının sağlam olduğunu da ekliyor.

Bu eserleri tam olarak kimin yaptığı belirsiz olsa da uzmanlar, Anglosakson ya da İskandinav kökenlerine uyduklarını söylüyor.

Daha önce Sutton Hoo ve Staffordshire istiflerinde de bulunan bunun gibi kuş benzeri mücevher parçalarının üzerinde, belirgin lal taşı kakmalı gözler ve gaga şekilleri vardı.

LiveScience'a göre Phillips, "Bölgede yapılacak sonraki araştırmalarda yer almayı umuyoruz ve tüm doğru prosedürleri uygulayarak keşif yapmaya devam edeceğiz" diyor.

Organizatörlerin alandaki metal dedektör çalışmalarını durdurduğu ve Wiltshire'ın irtibat görevlisini bilgilendirdiği bildirildi.

Independent Türkçe