ABD'de "daha fazla izlenmek" için kasıtlı uçak kazası yapan Youtuber'a 6 ay hapis cezası

ABD'de geçirdiği uçak kazasının görüntülerini Aralık 2021'de YouTube'da yayınlayan ve kazayı daha fazla "izlenme sayısı" için kasıtlı yaptığını itiraf eden Trevor Jacob, 6 ay hapis cezasına çarptırıldı

(Trevor Jacob YouTube kanalı)
(Trevor Jacob YouTube kanalı)
TT

ABD'de "daha fazla izlenmek" için kasıtlı uçak kazası yapan Youtuber'a 6 ay hapis cezası

(Trevor Jacob YouTube kanalı)
(Trevor Jacob YouTube kanalı)

California Eyalet Savcılığı, kasıtlı yaptığı kazayı Youtube'da yayınlayan Jacob'a ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "daha fazla izlenme sayısı için" kasıtlı kaza yapan Jacob'ın "federal bir soruşturmayı engellemek amacıyla delil yok etmek ve gizlemekle" suçlandığı belirtildi.

Jacob'ın, bölge yargıcı tarafından 6 ay hapis cezasına çarptırıldığı kaydedildi.

Olay

Jacob, Kasım 2021'de üzerine kamera yerleştirilmiş bir uçakla yanına paraşüt ve özçekim çubuğu alarak Santa Barbara bölgesindeki Lompoc City Havaalanı'ndan tek başına kalkış gerçekleştirmişti.

Kalkıştan 35 dakika sonra Los Padres Ulusal Ormanı üzerinde paraşütüyle uçaktan atlayan Jacob, özçekim çubuğuyla iniş anını, uçağa yerleştirdiği kameralarla da uçağın düşüş anını kayıt altına almıştı.

Jacob, olayı Ulusal Ulaşım Güvenliği Kuruluna bildirmiş, kurul kendisine enkazı kaldırması gerektiğini belirtmişti.

Daha sonra helikopterle olay yerine dönen Jacob, enkazı kaldırmış ve delilleri yok etmişti.

Youtube'da Aralık 2021'de görüntüleri yayınlayan Jacob'ın pilotluk lisansı geçen yıl iptal edilmişti.

Trevor Jacob, videoyu bir ürün sponsorluğu anlaşmasının parçası olarak çektiğini ve fazla görüntülenme almak için kazayı kasıtlı gerçekleştirdiğini söylemiş, "federal bir soruşturmayı engellemek amacıyla delil yok etme ve gizleme" suçunu kabul etmişti.

Bölge Savcılığı, Jacob'un "varış noktasına ulaşma niyetinde olmadığını, uçuş sırasında uçaktan paraşütle atlamayı ve uçağı düşerken kayda almayı planladığını" ifade etmişti.



Tazmanya kaplanını "diriltme" çalışmalarında büyük gelişme: "Bugüne kadarki en eksiksiz genom"

Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
TT

Tazmanya kaplanını "diriltme" çalışmalarında büyük gelişme: "Bugüne kadarki en eksiksiz genom"

Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)

Soyu tükenen Tazmanya kaplanını geri getirmeye çalışan şirket, bugüne kadarki en eksiksiz genomu elde ettiklerini öne sürerek önemli bir adıma imza attıklarını duyurdu. 

İnsanların avlaması sonucu popülasyonu gittikçe azalan Tazmanya kaplanlarının son üyesi, 1936'da Avustralya'daki bir hayvanat bahçesinde ölmüştü. 

Son yıllarda hız kazanan "türdiriltimi" çalışmalarında geri getirilmeye çalışılan türlerden biri de bu etçil hayvan.

Türdiriltimi çalışmaları, soyu tükenmiş türlerin birebir aynısından ziyade onlara benzer canlıları getirmeyi amaçlıyor.

ABD merkezli biyoteknoloji şirketi Colossal Biosciences, Tazmanya kaplanlarını geri getirmek için 2022'de Avustralya'daki Melbourne Üniversitesi'yle işbirliğine başlamıştı.

Australian Broadcasting Corporation'ın haberine göre ekip, soyu tükenmiş bir canlıya ait "bugüne kadarki en eksiksiz" genomu elde etti.

Bugün (17 Ekim) Sidney'de yapılacak bir etkinlik öncesinde gelişmeleri duyuran araştırmacılar, "yüzde 99,9'dan daha doğru" bir Tazmanya kaplanı genomuna ulaştıklarını iddia ediyor.

Bilim insanları derisi yüzülerek etanol içinde 110 yıl boyunca muhafaza edilen bir kafa örneğini kullanarak hayvanın DNA diziliminin büyük bir kısmının yanı sıra RNA'sını da elde ettiklerini öne sürüyor.

RNA parçalarının Tazmanya kaplanı hayattayken farklı dokularda devreye giren genleri tespit etmeye katkı sağlaması bekleniyor. Bilim insanları bu sayede hayvanın neyi tadabildiği, koklayabildiği, görebildiği ve beyninin nasıl çalıştığını anlamayı umuyor.

Çalışmaya liderlik eden Dr. Andrew Pask, zaman içinde bozulmaya epey yatkın olan RNA'nın korunması sayesinde hayvanın "biyolojisini hayal edemedikleri seviyede anlamayı" umuyor.

Öte yandan çalışmada yer almayan bazı uzmanlar bulguların hakem onayından geçmesini beklemeyi tercih ediyor. 

Avustralya Müzesi Araştırma Enstitüsü Baş Bilim İnsanı Prof. Kris Helgen soyu tükenmiş bir türde böyle bir sonuca ulaşılmasını takdir ederken, genomun yapbozun sadece bir parçası olduğunu belirtiyor. 

Prof. Helgen ayrıca Tazmanya kaplanının geri getirilme ihtimali olmadığını düşünüyor. 

Daha önce yünlü mamutları diriltme projesinde Colossal Biosciences'la çalışan biyoteknoloji uzmanı Dr. Parwinder Kaur da hakemli dergilerdeki yayınları beklediğini ifade ediyor.

Fakat Dr. Kaur özellikle yapay üreme alanındaki gelişmeden dolayı heyecan duyduğunu söylüyor. 

Colossal Biosciences son duyurusunda, Tazmanya kaplanlarının yaşayan en yakın akrabası olan keseli türü Sminthopsis crassicaudata'da yumurtlamayı tetiklediklerini öne sürdü. 

Şirket, Tazmanya kaplanlarının genomu tamamlandığında bunu, üretilen yumurtalara enjekte etmeyi planlıyor. Ayrıca bu canlıların, geri getirilmeye çalışılan hayvanlara taşıyıcı annelik yapması planlanıyor. 

Yapay bir rahim cihazı üzerine de çalışan araştırmacılar, hamileliğin başından ortasında kadar embriyoların burada gelişebildiğini iddia ediyor.

Dr. Pask bütün bu gelişmelerin, 2025 başlarından itibaren hakemli dergilerdeki çalışmalarla destekleneceğini söylüyor. 

Diğer yandan türdiriltimi çalışmaları etik kaygılara da sebep oluyor. Geri getirilen hayvanların ve taşıyıcı annelerin yaşayabileceği sağlık sorunları, itirazların merkezinde yer alıyor. Ayrıca yünlü mamut gibi hayvanların yalnızlık çekeceğinden endişe duyanlar da var.

2000'de nesli tükenen Capra pyrenaica pyrenaica, 2003'te geri getirilmiş ancak akciğerlerindeki sorunlar nedeniyle sadece birkaç dakika yaşayabilmişti. 

Independent Türkçe, Australian Broadcasting Corporation, Live Science