Havalimanından çalınan valizini, AirTag sayesinde hırsızın evine kadar takip etti

Gavino ailesi, Apple AirTag sayesinde kayıp valizlerini hırsızın evine kadar takip etti

(AP)
(AP)
TT

Havalimanından çalınan valizini, AirTag sayesinde hırsızın evine kadar takip etti

(AP)
(AP)

Bu bayram sezonunda, uzun seyahat günlerinin bir havayolu acentesiyle konuşarak ve mağazaya giderek sona ermemesini uman binlerce kişi, dünyanın dört bir yanındaki havalimanlarındaki bagaj taşıma bandında nefeslerini tutarak valizlerinin gelip gelmeyeceğini bekledi.

Güney Carolinalı Gavino ailesi de bir istisna değildi. Queen City News'e konuşan aile, Noel'den önceki hafta sonu ABD'nin Kuzey Carolina eyaletindeki dağların tadını çıkarmak üzere yola çıktıklarını ve bavullarından birinin varış noktasına ulaşmadığını söyledi.

Ancak bazı kullanışlı teknolojiler ve biraz sabır sayesinde kısa süre içinde çantalarına kavuştular; üstelik havayolu şirketinin müşteri hizmetlerini beklemelerine bile gerek kalmadı.

Charlotte Gavino, yayın kuruluşuna, ailesinin tatil için yola çıkmasından sadece bir gün önce kişisel eşyalara takılabilen ve Apple cihazından izlenebilen küçük bir takip cihazı olan Apple AirTag satın aldığını söyledi.

Gavino, yayın kuruluşuna yaptığı açıklamada, valizin kaybolması halinde kullanışlı olacağını düşünerek uçuşlarının sabahında ebeveynlerinin valizine bir tane AirTag yerleştirdiğini söyledi. Gavino, 22 Aralık'ta bavulları bagaj taşıma bandına ulaşmadığında AirTag'i takip etti ve yakındaki bir yerleşim bölgesine doğru yola çıktığını keşfetti.

Gavino, Queen City News'e, "Valiz, tüm yolculuğu boyunca Gastonia ve Güney Carolina civarında görünmeye devam etti" dedi.

Gavino, yayın kuruluşuna, o öğleden sonra ailece AirTag'in peşine düştüklerini ama en sonunda net bir yer göstermeyi bıraktığını söyledi. Ancak Noel günü bir adres göründü ve aile oraya doğru yola çıktı.

Gavino polisi aradı ve polis ailenin bavullarını evin içinde buldu. Queen City News'in haberine göre pek çok eşya kayıptı. AirTag sadece Gavino ailesinin bavullarını değil, aynı zamanda evde bulunan ve ikinci bir kurbana ait olan başka bir bavulu da kurtardı.

Queen City News'e göre şüpheli an itibarıyla uyuşturucu bulundurmak ve hırsızlık da dahil olmak üzere birçok suçlamayla karşı karşıya.

Gavino, "Adalet istedim" dedi.

Independent Türkçe



Buzul Çağı'ndan kalma aletler, Avustralya'nın ilk insanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
TT

Buzul Çağı'ndan kalma aletler, Avustralya'nın ilk insanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)

Arkeologlar, Avustralya'nın Mavi Dağlar bölgesindeki bir mağarada Son Buzul Çağı'na ait nadir eserler ortaya çıkararak kıtanın ilk insanlarının, bir zamanlar bu engebeli dağlarda yaşadığına dair kesin kanıtlar buldu.

İlk Milletler topluluğu üyeleriyle birlikte çalışan araştırmacılar, Sidney'nin batısında yaklaşık 1073 metre yükseklikte yer alan buz gibi bir bölge olan Dargan Sığınağı'nın 20 bin yıl önce ilk insanlar tarafından yerleşim yeri olarak kullanıldığını keşfetti.

Hakemli dergi Nature Human Behaviour'da yayımlanan bulgular, Avustralya'da 700 metrenin üzerindeki bir rakımda yerleşim olduğuna dair bugüne kadarki en eski kanıtı sunuyor.

Bulgular, Mavi Dağlar'ın Son Buzul Çağı'nda yerleşime elverişsiz olduğu yönündeki önceki inanışları tersine çevirirken bu tür buzlu arazilerin, erken insan göçüne engel teşkil etmemiş olabileceğine işaret ediyor.

Araştırma, erken dönem Avustralya yerlilerinin bu elverişsiz koşullara uyum sağlamalarını sağlayan yaratıcılıkları hakkında da yeni soruları gündeme getiriyor.

Son Buzul Çağı'ndaki soğuk hava koşulları Mavi Dağlar'ın 600 metre yukarısındaki üst kesimlere kadar uzanmıştı, sıcaklıklar bugünkünden en az 8,2 derece daha düşüktü ve bitki örtüsü modern zamanlara göre çok daha seyrekti.

Bilim insanları Buzul Çağı'nda bu bölgede odun kaynaklarının kıt olabileceğini ve su kaynaklarının kış boyunca donmuş olabileceğini söylüyor.

Sidney Üniversitesi'nden arkeolog Wayne Brennan, "Şimdiye kadar, Avustralya'nın yüksek kesimlerinin Son Buzul Çağı'nda yaşanması çok zor yerler olduğunu düşünüyorduk" diyor.

Dr. Brennan şu ifadeleri kullanıyor: 

Yine de araştırmalarımız bu zorlu koşullara rağmen insanların, ağaç sınırının yaklaşık 400 metre üzerindeki bu yüksek rakımlı arazide yaşadığını ve buradan geçtiğini gösteriyor.

Arkeologlar mağara alanındaki son kazılarda ocak kalıntıları da dahil, Son Buzul Çağı'na ait yaklaşık 700 eser ortaya çıkardı.

Araştırmacılar bunların çoğunun Avustralya'nın ilk insanları tarafından muhtemelen kesme veya kazıma için kullanılan tarih öncesi aletler olduğunu söylüyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Philip Piper "Dargan Mağarası'nın son 20 bin yılını kapsayan bu kadar sağlam bir kronolojiyi oluşturmamızı sağlayan, eserlerin mükemmel bir şekilde korunmasıydı" diyor.

Gün yüzüne çıkarılan kil taşından aletlerin çoğu yerel üretimdi ancak bir tanesi Dargan Sığınağı'ndan yaklaşık 50 km uzaklıktaki Jenolan Mağaraları bölgesinden gelmiş gibi görünüyor. Bu da eski insanların kuzey ve güney arasında yolculuk yaptığına işaret ediyor.

ghtyju

Araştırmacılar, Mavi Dağlar silsilesi, bitki ve hayvan çeşitliliğiyle tanınan bir UNESCO Dünya Mirası alanı olmasına rağmen, yerli halkın kültürel mirasını korumak için hiçbir önlem alınmadığını söylüyor.

Çalışmanın yazarı ve Darug kadını Leanne Watson Redpath, "Halkımız binlerce yıl boyunca Mavi Dağlar'da yürüdü, yaşadı ve gelişti ve mağaranın orada olduğunu biliyorduk" diyor.

Mağara sadece bir şeyler paylaşmak, hikaye anlatmak ve hayatta kalmak için burayı bir buluşma yeri olarak kullanan atalarımızla somut bir bağ değil, aynı zamanda kültürel kimliğimizin bir parçası. Tüm Avustralyalıların yararı için mirasımıza saygı göstermeli ve onu korumalıyız.

Bilim insanları Son Buzul Çağı'nda bu dağlara hangi ilk insanların ulaştığına henüz emin değil.

Birden fazla yerli grubun bu bölgeyle bağlantılı olabileceğinden şüpheleniyorlar.

Dr. Brennan, "Geleneksel bilgimizle bilimsel araştırmaları birleştirerek tarihimizin bu paha biçilmez mahzenlerini gelecek nesiller için koruyabileceğimizi umuyoruz" diyor.

Independent Türkçe