Yıldız aktörden Harry Potter itirafı

"Vasattım çünkü kitapları okumadım"

Artık 65 yaşına gelen aktör, 2004'teki Harry Potter ve Azkaban Tutsağı'yla seriye girmişti (Warner Bros)
Artık 65 yaşına gelen aktör, 2004'teki Harry Potter ve Azkaban Tutsağı'yla seriye girmişti (Warner Bros)
TT

Yıldız aktörden Harry Potter itirafı

Artık 65 yaşına gelen aktör, 2004'teki Harry Potter ve Azkaban Tutsağı'yla seriye girmişti (Warner Bros)
Artık 65 yaşına gelen aktör, 2004'teki Harry Potter ve Azkaban Tutsağı'yla seriye girmişti (Warner Bros)

Bir dönem çocuk büyük herkesin merakla bekleyip izlediği Harry Potter serisi, Gary Oldman'ın kariyerini kurtarmış olabilir ama o kendisinin bu filmlerdeki performansını yeterli bulmuyor.

Happy Sad Confused adlı podcastin iki gün önce yayımlanan bölümünde konuşan ünlü aktör, Sirius Black karakterini "vasat" bir şekilde canlandırdığını söyledi. Sunucu Josh Horowitz'in şaşkın bakışları karşısında şu ifadeleri kullandı:

Bence oradaki işim vasattı. Belki Alan (Rickman) gibi kitapları okusaydım, ne geleceğini bilseydim, dürüstçe daha farklı oynayacağımı düşünüyorum.

Oscarlı aktör, normalde de kendini pek övemediğini "Kendimi bir şeyde izlerken 'Ah Tanrım, muhteşemim' desem o çok mutsuz bir gün olur çünkü bir sonraki işi daha iyi yapmak istiyorum" diyerek belirtti. 

Kısa zaman önce The Drew Barrymore Show'a konuk olan Oldman, 2000'lerin başında kariyerinin duraklamasından ve aynı zamanda iki erkek çocuk paylaştıkları üçüncü eşi Donya Fiorentino'yla yaşadığı boşanma sürecinden bahsetmişti:

42 yaşında kendimi boşanmış bir halde buldum ve oğullarımın velayeti bendeydi. Bu başlı başına… Zordu çünkü sektörde değişim vardı ve pek çok yapım Macaristan, Budapeşte, Prag, Avustralya, bilirsiniz, böyle yerlerde çekiliyordu. Ben de bu yüzden pek çok işi gerçi çevirdim.

Oldman, Harry Potter serisinin üçüncü filmi olan 2004 yapımı Harry Potter ve Azkaban Tutsağı'nda (Harry Potter and the Prisoner of Azkaban) büyücü Sirius Black rolünü aldığında işler değişti.

Bu rolü 2005 yapımı Harry Potter ve Ateş Kadehi (Harry Potter and the Goblet of Fire), 2007 yapımı Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı (Harry Potter and the Order of the Phoenix) ve 2011 yapımı Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 2'de (Harry Potter and the Deathly Hallows – Part 2) tekrarladı.

Bu seriye katıldıktan bir yıl sonra Christopher Nolan'ın Batman Başlıyor'unda (Batman Begins,2005) polis memuru Jim Gordon rolünü üstlendi. Bu rolü 2008 yapımı Kara Şövalye (The Dark Knight) ve 2012 yapımı Kara Şövalye Yükseliyor'da (The Dark Knight Rises) yeniden canlandırdı.

Aktör, Harry Potter ve Christopher Nolan'ın Batman serilerinin hem özel hayatını hem de kariyerini kurtardığını söylemişti:

Harry Potter için Tanrı'ya şükürler olsun. Sana söylüyorum, bu ikisi, Batman ve Harry Potter, gerçekten beni kurtardı çünkü en az işi en çok paraya yapabileceğim ve sonra evde çocuklarla olabileceğim anlamına geliyordu.

Önceki günlerde Oldman'ın 2024 Altın Küre adayları arasında olduğu açıklandı.

Oldman, Apple TV+'ın gerilim dizisi Slow Horses'da canlandırdığı casus Jackson Lamb rolüyle "Televizyonda En İyi Erkek Oyuncu Performansı-Drama Dizisi" kategorisinde aday gösterildi.

 

Independent Türkçe, Variety, Telegraph



James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
TT

James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)

Televizyon tarihinin en ikonik karakterlerinden Tony Soprano'yu, James Gandolfini dışında birinin canlandırdığını hayal etmek bile imkansız. Ancak dizinin yaratıcısı David Chase, başta bu konuda o kadar da emin değildi.

"Tony Soprano'yu buldum galiba"

New Jersey'li bir mafya babasının özel hayatı ve iş dünyasındaki çatışmalarını konu alan The Sopranos'un yaratıcısı Chase, Gandolfini'yi başrol için ilk izlediğinde tereddüt yaşamış. Jason Bailey'nin yeni kitabı Gandolfini: Jim, Tony, and the Life of a Legend'da (Gandolfini: Jim, Tony ve Bir Efsanenin Hayatı) yer alan ve Vulture tarafından yayımlanan bir bölüm, dizinin oyuncu seçim sürecini ve Chase'in başlangıçtaki çekincelerini detaylandırıyor.

Gandolfini'nin adı, menajeri Nancy Sanders pilot bölümün senaryosunu okuduğunda gündeme gelmiş. Senaryoyu eline alır almaz "Aman Tanrım, Tony Soprano'yu buldum galiba" diye düşündüğünü anlatıyor.

Ancak Gandolfini'nin kayıtlarını izledikten sonra Chase, "Bence çok iyi bir oyuncu ama tek bir endişem var. Yeterince tehditkar mı?" diye sormuş.

Sanders bu söz karşısında şaşkına dönmüş. "Eğer bana 'Biraz kilolu' ya da 'Saçları dökülüyor' deseydiniz anlar, kabul ederdim. Ama yeterince tehditkar mı? Bu adam tam sizin aradığınız kişi" diyerek Gandolfini'nin rol için mükemmel seçim olduğunu savunmuş.

Üç aday kaldı

Gandolfini ise senaryoyu çok sevmesine rağmen rolü alacağından pek umutlu değilmiş. Asıl endişesiyse Chase'in çalışması zor biri olma ihtimaliymiş. Deneme çekimlerinden önce Chase'le kahvaltıda buluşması istendiğinde hiç de hevesli değilmiş. Ama buluşma düşündüğünün aksine son derece keyifli geçmiş. 

Sonunda Tony Soprano rolü için üç aday kalmış: James Gandolfini, Mike Rispoli ve daha sonra dizide başka bir karaktere hayat verecek Steven Van Zandt. Deneme çekimleri sırasında Chase'in tüm şüpheleri dağılmış:

Sonunda kendini verip gerçekten okumaya başladığında, işte o anda her şey belli oldu.

Sonrasında The Sopranos, televizyonun altın çağını başlatan yapımlardan biri oldu. 1999-2007'de 6 sezon süren dizide Tony Soprano'ya hayat veren Gandolfini, televizyon tarihinin en etkili karakterlerinden biri olarak anılıyor. 

2013'te 51 yaşında kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Gandolfini, bu performansıyla üç Emmy, 5 SAG (Screen Actors Guild) ve bir Altın Küre kazanmıştı.

Independent Türkçe, Entertainment Weekly, Vulture