Zihinde takılı kalan düşüncelerden nasıl kurtuluruz?

Bu düşünceleri özümsemek, onlara inanılmasına yol açar

Zihinde takılı kalan düşüncelerden nasıl kurtuluruz?
TT

Zihinde takılı kalan düşüncelerden nasıl kurtuluruz?

Zihinde takılı kalan düşüncelerden nasıl kurtuluruz?

Bazı düşünceler bizi rahat bırakmaz, kafanızdan atamadığınız bir şarkı gibi tekrar tekrar önümüze çıkar. Tekrarlayan bir melodi sinir bozucu olsa da başka şeyler düşünebiliyorsanız, bu durumun herhangi bir soruna yol açması pek olası olmaz.

Harvard Üniversitesi’ne bağlı McLean Hastanesi’nde psikiyatrist olan Dr. Stephanie Collier, zihinde takılı kalan düşüncelerin ise bambaşka bir şey olduğunu belirterek, “Sıkıntıya neden olurlar, dikkatinizi uzaklaştıramazsınız ve bu günlük yaşamınızı etkiler” ifadelerini kullandı.

Zihinde takılı kalan düşüncelerin nedenleri

İnsanların zaman zaman zihinlerinde takılı kalan düşüncelere sahip olması normaldir. Ancak bu sık sık oluyorsa, bunun nedeni stres veya altta yatan tıbbi bir durum olabilir. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

- Yaygın anksiyete bozukluğu (Generalized Anxiety Disorder): Aşırı kaygı ile öne çıkan bir durum olan yaygın anksiyete bozukluğu olan kişiler, yaklaşan bir olay, mali durum veya gelecekte biz zaman otobüse veya uçağa binme fikri gibi birçok şey hakkında uzaklaşamadıkları düşüncelere sahip olabilirler.

-Depresyon: Depresyonda (aşırı üzgün veya umutsuz hissetmeyi içeren bir durum) olduğunuzda kendiniz hakkında kötü hissetme eğiliminde olursunuz. Bir konuda başarısız olduğunuz ya da kimsenin sizi sevmediğine ya da önemsemediğine dair zihninizde takılı kalan düşünceleriniz olabilir.

-Obsesif kompulsif bozukluk (OKB): Obsesif kompulsif bozukluk, takıntılar (rahatsız edici baskıcı düşünceler) veya kompulsif davranışlarla (el yıkamak gibi tekrarlayan davranışları gerçekleştirme baskısı) öne çıkar.

dvedf
Zihinde takılı kalan düşüncelere çok fazla zaman ayırmak onlara inanılmasına yol açar

Klasik OKB’de akıldan çıkmayan düşünce mikroplar ve kontamine bir şeye dokunup dokunmadığınız ve ellerinizi yıkamanız gerekip gerekmediği ile bağlantılı olabilir.

-Travma sonrası stres bozukluğu (Post-traumatic stress disorder): Travma sonrası stres bozukluğu, şiddet sahnelerine maruz kalma, can kaybı gibi travmatik bir olaya tanık olma gibi durumlardan sonra ortaya çıkabilen bir grup semptomdur. Bir belirtisi, travmatik sahnenin zihinde yeniden canlandırıldığı takılıp kalmış bir düşüncedir.

Zihinde asılı kalan düşünceler bize zarar verebilir

Bu düşüncelerin pek çok olumsuz etkisi olabilir zira konsantre olmayı zorlaştırır, utanç ve korku duygularının yayılmasına neden olabilir ve özgüveninizi yok edebilir. Dr. Collier, “Onlara çok zaman ayırdıktan sonra inanmaya başlıyorsunuz” dedi.

Zamanla, bu düşünceler sosyal izolasyona yol açabilir. Dr. Collier bununla ilgili olarak “Bazı insanlar artık evden çıkmak istemiyor. Kimsenin onları sevmediğine ikna olmuş olabilirler. Ya da mikrop gibi korktukları bir şeye maruz kalmak istemeyebilirler” ifadelerini kullandı.

Zihinde asılı kalan düşünceleri uzağa itin

Bu düşünceleri uzaklaştırmaya çalıştığınızda, daha da inatçı hale gelmiş gibi görünür; bunun nedeni, ona daha fazla dikkat vermenizdir.

Bunun yerine aşağıdaki yöntemlerden birini deneyin:

-Kanıtları incelenme: Bu düşünce ne kadar doğru? Delillerini yazın, sonra onunla çelişen şeyleri yazın. Dr. Collier bu yöntem için ‘Beyniniz başarısız olduğunuzu söylüyorsa, başarılı olduğunuz şeyleri düşünün. Belki iyi bir aşçı ya da gerçekten sadık bir ebeveynsinizdir. O yüzden bu düşüncelere karşı direnin” ifadelerini kullandı.

-Dikkatin dağılması: Bir aktivitenin ortasındayken bu düşüncelere odaklanmak zordur. Bu düşüncelerden uzaklaşmak için Dr. Collier, yürüyüşe çıkmak veya ilginizi çeken ve sizi meşgul eden bir aktiviteye katılmak gibi bir ortam değişikliği yapmanızı önerdi.

-Daha fazla aktivite planlayın: Gün içinde çok fazla boş zamanınız varsa, beyninizin takılı kalan düşüncelere odaklanmak için daha fazla zamanı olacaktır bu nedenle meşgul kalmanız gerekir.

-Kaygı zamanlarını azaltın: Dr. Collier “İnsanlar genellikle gün boyunca endişelenirler zira bir şeyleri unutmak istemezler. Bu yüzden 30 dakika boyunca istediğiniz herhangi bir şey hakkında endişelenmek için saat 5 gibi bir zamanı seçin ve kaygı durumu o saatten önce ortaya çıktığında, bununla günün ilerleyen saatlerinde ilgileneceğinizi kendinize hatırlatın” dedi.

-Bir aile üyeniz veya arkadaşınızla konuşun: Düşüncelerinizi paylaşmak daha iyi bir bakış açısı kazanmanıza ayrıca izolasyon ve yalnızlıkla mücadele etmenize yardımcı olur.

Yardım isteyin

Özellikle de altta yatan, farkında olmadığınız bir zihinsel sağlık sorununuz varsa takılı kalan düşüncelerle tek başına başa çıkmak zor bir durum olur. Bu yüzden yükü tek başınıza taşımayın.

Birkaç haftadır aklınızdan çıkmayan düşünceler varsa, doktorla konuşun veya değerlendirme için bir terapistten randevu alın.

- Bilişsel davranışçı terapi: Durumunuz bu tedaviyi gerekebilir. Takılıp kalan düşünceleri belirlemenize ve onları daha az olumsuz ve daha yönetilebilir yollara yönlendirmenize yardımcı olan genel bir yaklaşımdır.

- Hedefe yönelik tedaviler: Diğer tedaviler belirli vakalara uyacak şekilde tasarlandı. Bunlar arasında, sizi yavaş yavaş korktuğunuz şeylere maruz bırakan obsesif kompulsif bozukluk tedavisi veya travmatik bir deneyime ait anıların beyinde depolanma şeklini değiştirmeyi amaçlayan travma sonrası stres bozukluğu tedavisi de yer alır. Zihinde takılı kalan düşünceleri kontrol etmek için ilaca da ihtiyacınız olabilir.

Dr. Collier son olarak “Zaman ve pratikle, takılıp kalmış düşüncelerle yaşamayı ve bunların üstesinden gelmeyi öğrenebilirsiniz. Vazgeçmeyin” dedi.

* Harvard Sağlık Mektubu - Tribune Medya Hizmetleri



Jennifer Aniston, Brad Pitt'le boşanmasını nasıl atlattığını anlattı

Aniston ve Pitt, 2005'te ayrıldı (AFP)
Aniston ve Pitt, 2005'te ayrıldı (AFP)
TT

Jennifer Aniston, Brad Pitt'le boşanmasını nasıl atlattığını anlattı

Aniston ve Pitt, 2005'te ayrıldı (AFP)
Aniston ve Pitt, 2005'te ayrıldı (AFP)

Jennifer Aniston, komedi filmi Ayrılık'taki (The Break-Up) rolünün Brad Pitt'ten boşanmasını atlatmasına yardım ettiğini söyledi.

Friends yıldızı ve F1'in başrol oyuncusu 2005'te, Hollywood'un en çok ses getiren ayrılıklarından birinde yollarını ayırmış ve Aniston sonraki yıl Vince Vaughn'la komedi filminde rol almıştı.

Aniston, Pitt'ten ayrılmasının üzerinden fazla süre geçmemişken filmin yapımcılarının "teklifi yapmakta biraz tedirgin hissettiğini" çünkü bunun "düşüncesizlik" olabileceğini düşündüklerini açıkladı.

Ancak bunu ayrılıkla ilgili duygularını sindirmek için bir fırsat olarak gören Aniston, hislerini bir sinema rolüne dökme fırsatını kaçırmadı.

Vanity Fair'a verdiği yeni röportajda Aniston, "O zaman daha yeni bir ayrılık yaşamış olabilirim; o küçük ayrılık, eminim kimse hatırlamıyordur" diye espri yaptı.

Bundan hemen sonra bu role girmek bir nevi katartik bir deneyimdi. Bana rolü teklif ettiklerinde biraz tedirginlerdi çünkü 'Bu düşüncesizlik mi olur? Uygunsuz mu olur?' diye düşünüyorlardı. Ama ben aslında 'Ne harika bir fırsat' diye düşündüm.

Aniston: "Bunun bir insan olarak bana duygusal açıdan fayda sağlayacağını biliyordum. Ayrıca senaryoya ve karaktere de çok uygun olacaktı" diye açıkladı.

Ayrılık, bitmek bilmeyen bir ayrılık sürecinden geçerken birbirlerine ders vermek için küçük planlar yapıp duran ve nihayetinde tamamen ayrılan bir çifti anlatıyor. Film, ilişkiler ve onları sürdürmek için gereken çabalar hakkında tartışmalar başlatmıştı.

Aniston'ın Pitt'ten boşanması, eski eşinin 2005 yapımı aksiyon filmi Bay ve Bayan Smith'in (Mr. and Mrs. Smith) setinde Angelina Jolie'yle tanışmasından kısa bir süre sonra gerçekleşti. Pitt, 2014'te Fransa'da gizli bir törenle evlendiği Jolie'den 2019'da boşandı.

Aniston, o dönemde magazin basınının yoğun ilgisinin üstesinden gelmek için kendine verdiği tavsiyeyi paylaştı:

Kendi kendini toparla ve yoluna devam et kızım.

Oyuncu, "İnsanlar için çok merak uyandıran bir haberdi. Pembe dizileri yoksa magazin dergileri vardı. Böyle bir şeyin yaşanması çok kötüydü ama yaşandı. Ve ben bunu çok kişisel algıladım" diye ekledi.

Aniston, bu kadar ilgiden "etkilenmeyecek kadar güçlü bir yapısı olmadığını" söyledi.

Oyuncu "Bazı insanlar inanmak istemese de biz insanız. 'Sen buna razı oldun, şimdi katlanmak zorundasın' diyorlar. Ama biz buna razı olmadık" dedi.

Aniston, Apple TV+ dizisi The Morning Show'un 17 Eylül'de başlayacak 4. sezonunda izleyici karşısına çıkacak.

Independent Türkçe