Russell Crowe, İngiltere'de kafası kesilerek idam edilen son kişinin soyundanmış

Lord Lovat'ın kendi idamı sırasında eğlenmesiyle "gülmekten ölmek" deyişinin ortaya çıkmasına neden olduğu söyleniyor

(AFP)
(AFP)
TT

Russell Crowe, İngiltere'de kafası kesilerek idam edilen son kişinin soyundanmış

(AFP)
(AFP)

Russell Crowe, İngiltere'de kafası kesilerek idam edilen son kişi olan 11. Lord Lovat unvanlı Simon Fraser'la doğrudan akraba olduğuna inandığını açıkladı.

Fraser 1747'de vatana ihanet suçundan ölüm cezasına çarptırılmış ve Londra Kalesi'nde tutulduktan sonra Tower Hill'de ölmüştü.

Yeni Zelanda doğumlu 59 yaşındaki Crowe, X/Twitter'da kendi soyağacıyla ilgili araştırma yaptığını yazdı.

Gladyatör'ün (Gladiator) yıldızı, babasının anne tarafından bir akrabası olan John "Jock" Fraser'ın 1841'de Yeni Zelanda'ya geldiğini açıkladı. Kendisinin doğrudan Simon Fraser'ın soyundan geldiğine inanılıyor.

Crowe, "Onu araştırın" diye önerdi.

İlginç bir karakter. Eskiden ona Yaşlı Tilki denirdi. Görünüşe göre Makyavelist davranışları 80 yaşında başına bela oldu [ve] Londra Kalesi'nde yaşayan bedeninden kafası kesilen son adam olarak kötü bir şöhret kazandı. Onun ölümü bir deyiş bile yarattı. Söylenene göre, soyluların onun ölümünü izlemesi için geçici tribünler kurulmuş. Bu tribünlerden biri çökerek 9 izleyicinin ölümüne neden olmuş. Öldürülmeden hemen önce bunun söylenmesi onu güldürmüş. Bıçak boynuna saplandığında hâlâ gülüyormuş ve böylece 'gülmekten ölmüş' (laughing his head off deyiminin birebir çevirisi 'gülmekten kafası kopmuş' anlamına gelir -çn.). Büyüleyici.

I’ve been on the hunt to track down my Italian forebears for quite some time. Folkloric family tales and misspelling had seen me travel on a number of wrong tracks.

Turns out my great great great grandfather, on my mother’s side, who travelled to NZ in 1864 was …

— Russell Crowe (@russellcrowe) January 3, 2024

Crowe ayrıca İtalya'daki kökenlerine dair izler bulduğuna memnun olduğunu söyledi.

Ünlü oyuncu, "Bir süredir İtalyan atalarımın izini sürme arayışındaydım" diye yazdı.

Folklorik aile hikayeleri ve yazım hataları yüzünden birçok yanlış yola sapmıştım. Anne tarafından büyük büyük büyük dedemin 1864'te Yeni Zelanda'ya giden Luigi Ghezzi olduğu ortaya çıktı. Parma doğumlu Augestine ve Annunziata'nın oğlu olarak 1829'da İtalya'nın Marche bölgesindeki Ascoli Piceno'da doğmuş. Luigi, Arjantin'de çalışıyormuş, Hindistan'a giden bir tekneye binip deniz kazası geçirmiş ve kendine Capetown'da bulmuş. Oradayken Mary Ann Curtain'la tanışıp evlenmiş ve Yeni Zelanda'ya göç etmişler.

Aktör sözlerine şöyle devam etti:

Sonunda İtalyan bağlantılarımı öğrenmek çok güzel ve gördüğüm kadarıyla İtalya'da hiç gitmediğim yerler var. Görünüşe göre önümüzde bir macera var.

Crowe geçen yıl Malta'da görüldükten sonra Gladyatör 2'de cameo (çok bilinen birisinin kısa süreyle görülmesi -çn.) olarak yer alacağı yönündeki söylentileri yalanlamıştı.

Oyuncu, grubu Indoor Garden Party'le konser vermek üzere Akdeniz'deki bir adayı ziyaret ettiğini söylemişti.

Independent Türkçe



Rekor kıran enerji patlamasının sırrı çözüldü mü?

Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
TT

Rekor kıran enerji patlamasının sırrı çözüldü mü?

Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)

Bilim insanları gizemli bir enerji patlamasının, kırmızı cüce bir yıldızdan ve ölü bir yıldızın kalıntısından geliyor olabileceğini buldu.

Gökbilimciler radyo dalgası yayan bir patlama türünü uzun zamandır anlamaya çalışıyor. Normalde bir bölgeden gelen art arda patlamalar arasında birkaç saniye hatta daha kısa süre olur.

Ancak 2006'dan beri, patlamalar arasındaki sürenin birkaç dakikadan birkaç saate kadar değişebildiği olaylar saptanmaya başladı.

Uzun periyotlu radyo geçişi denen bu olaylar neredeyse 20 yıldır bilim insanlarının kafasını karıştırıyor ve bu aralıklı patlamalarda nasıl radyo dalgası üretildiğini anlamaya çalışıyorlar.

Bunlar genellikle galaksinin kalabalık bölgelerinde görüldüğü için hangi cisimden geldiklerini anlamak da zorlu bir iş.

Bulguları hakemli dergi Astrophysical Journal Letters'ta 26 Kasım'da yayımlanan yeni çalışmadaysa Samanyolu'nun daha az gökcismi içeren eteklerinden gelen bir uzun periyotlu radyo geçişi incelendi.

GLEAM-X J0704-37 adı verilen bu olayda her üç saatte bir 30 ila 60 saniye süren patlamalar gerçekleşiyor. Uzun periyotlu radyo geçişi olayları arasında, art arda patlamaları arasında en çok süre olan GLEAM-X J0704-37 bu anlamda rekoru elinde tutuyor.

Güney Afrika'daki MeerKAT ve Şili'deki Güney Astrofizik Araştırma teleskoplarını kullanan bilim insanları, GLEAM-X J0704-37'nin M-tipi yıldız diye de bilinen bir kırmızı cüceden geldiğini gözlemledi.

Curtin Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Natasha Hurley-Walker "M-tipi yıldızlar, Güneş'in kütlesinin ve parlaklığının çok azına sahip olan düşük kütleli yıldızlardır. Samanyolu'ndaki yıldızların yüzde 70'ini oluştursalar da hiçbiri çıplak gözle görülemez" diyerek ekliyor: 

M-tipi yıldız tek başına bizim gördüğümüz miktarda enerji üretemez.

Verileri tekrar inceleyen ekip kırmızı cücenin muhtemelen ikili bir sistem içinde yer aldığını buldu. Araştırmacılar diğer cismin, beyaz cüce yıldız olduğunu tahmin ediyor. 

Güneş gibi yıldızlar, süpernova patlaması geçirecek kütleye sahip olmadığı için yaşam döngülerinin sonuna geldiğinde dış katmanlarını atmaya başlıyor. Geriye kalan çekirdekse muazzam bir yoğunluğa sahip beyaz cüceye dönüşüyor. 

Bilim insanları sistemdeki güçlü manyetik alanların, hızla dönen nötron yıldızları (pulsar) gibi düzenli enerji patlamalarına yol açtığını öne sürüyor. 

Ekip halihazırda çalışmalarına devam ederek bu sistemi doğrulamaya ve radyo dalgalarını tam olarak nasıl ürettiğini anlamaya çalışıyor. 

Ayrıca teleskopların eski gözlemlerinde, GLEAM-X J0704-37'ye benzer patlamalar da bulmayı umuyorlar.

Independent Türkçe, Space.com, Science Daily, Astrophysical Journal Letters