40 yaşından sonraki görme bozukluğunun nedenleri ve çözümleri nedenleri?

Moskova/Şarku’l Avsat
Moskova/Şarku’l Avsat
TT

40 yaşından sonraki görme bozukluğunun nedenleri ve çözümleri nedenleri?

Moskova/Şarku’l Avsat
Moskova/Şarku’l Avsat

Göz doktorları, genel bir kural olarak görmenin, 40 yaşına geldikten sonra, daha önce mükemmel olsa bile, zayıflamaya başladığına dikkat çekiyor.

Şarku’l Avsat’ın RT haber ajansından aktardığı habere göre, presbiyopi, yaşa bağlı olarak gelişen ve çoğunlukla 40 yaşın üzerindekilerde ortaya çıkan görme sorunlarından biridir.

Presbiyopi, göz merceğinin yaşla birlikte giderek genişlediği ve elastikiyetini kaybettiği bir durumdur.

Bu nedenle doktorlar, yaşlanmaya bağlı olarak ortaya çıkan yakını görememe sorununu düzeltmek için gözlük takılmasını önermektedir.

Ayrıca yakını ve uzağı bir arada gösterme özelliğine sahip bir göz içi merceği olan multifokal lens takılabilir.

Yaşa bağlı makula dejenerasyonu (sarı nokta hastalığı) ise, birçok fotoreseptör içeren retinanın merkezi bölgesinde (makula) meydana gelen değişikliklerle ilişkili yaygın bir hastalıktır.

Retinanın makula dejenerasyonunda kan dolaşımı bozulur ve fotoreseptörlerin zarar görmesine neden olur.

Bunun sonucunda görme alanının ortasında kararma belirir. Bu hastalığın ilk belirtisi eşyanın imajının bozulmasıdır.

Uzmanlara göre, katarakt ise merceğin bulanıklaşmasıdır.

40 yaşına gelindiğinde mercek elastikiyetini kaybeder ve 60 yaşında ise şeffaflığını kaybetmeye başlar.

Kataraktın erken evrelerinde kişi, gözlerinin önünde bir örtünün varlığını ve ‘kara sinek’ denilen şeyin uçuşmasını hisseder.

Ancak ameliyatla, doğal merceğin şeffaf yapay mercekle değiştirilmesiyle bu sorun ortadan kaldırılabilir.

Glokom da (göz tansiyonu), görme sinirine hasar vererek körlüğe neden olan bir hastalıktır.

Görüntünün optik sinir lifleri yoluyla iletilmemesinden kaynaklanır, bu da görme alanının daralmasına yol açar.

Bu bağlamda, periyodik olarak göz doktoruna danışılması, göz içi tansiyon seviyesinin takip edilmesi, hastalığın erken teşhisine ve ilaçlar, özel damlalar ve lazer ışınları kullanılarak tedavi edilmesine olanak sağlar.

Kritik durumlarda, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak ve görüşü uzun yıllar korumak için ameliyat gerekebilir.



Gençlerdeki sindirim sistemi kanserlerinde çarpıcı artış

Yeni bir incelemeye göre, 50 yaşın altındaki kişilerdeki gastrointestinal kanserlerde çarpıcı bir artış var (Unsplash)
Yeni bir incelemeye göre, 50 yaşın altındaki kişilerdeki gastrointestinal kanserlerde çarpıcı bir artış var (Unsplash)
TT

Gençlerdeki sindirim sistemi kanserlerinde çarpıcı artış

Yeni bir incelemeye göre, 50 yaşın altındaki kişilerdeki gastrointestinal kanserlerde çarpıcı bir artış var (Unsplash)
Yeni bir incelemeye göre, 50 yaşın altındaki kişilerdeki gastrointestinal kanserlerde çarpıcı bir artış var (Unsplash)

Yeni bir incelemeye göre, 50 yaşın altındaki kişilerdeki gastrointestinal (GI) kanserlerde çarpıcı bir artış yaşanıyor.

Araştırmacılar perşembe günü The Journal of the American Medical Association'da (JAMA) yayımlanan incelemede, kalınbağırsak veya pankreas kanseri gibi gastrointestinal kanserlerin "ABD'de erken yaşta ortaya çıkan kanserler arasında en hızlı artış gösterenler" olduğunu belirtiyor.

Erken yaşta ortaya çıkan gastrointestinal kanserler arasında ABD birinciliğini, kolon veya rektumda gelişen kalınbağırsak kanseri 2022'de aldı ve 20 bin 800'ü aşkın kişiye teşhis kondu.

Mide zarında gelişen mide kanseri o yıl 2 bin 689 kişide teşhis edilirken, onu 2 bin 657'yle pankreas kanseri ve 875'le yemek borusu kanseri izledi.

Erken yaşta görülen gastrointestinal kanserlerin çoğu obezite, kötü beslenme ve orta derecede hareketsiz bir yaşam tarzı gibi, değiştirilebilecek risk faktörleriyle bağlantılı. Sigara ve içki içmek de diğer risk faktörleri arasında.

Dana-Farber Kanser Enstitüsü Genç Yaşta Ortaya Çıkan Kalınbağırsak Kanseri Merkezi Direktörü Dr. Kimmie Ng, ortak yazarlarından olduğu inceleme hakkında NBC News'a yaptığı açıklamada, "İnsanların bebekken, çocukken ve ergenlik çağındayken yaptıkları ya da maruz kaldıkları şeyler, muhtemelen genç yetişkinlikte kansere yakalanma risklerine katkı sağlıyor" diyor.

Aile geçmişi ve kalıtsal sendromlar gibi, hastaların üzerinde kontrol sahibi olmadığı risk faktörleri de var. Erken yaşta görülen kalınbağırsak kanserinden muzdarip kişilerde bağırsak iltihabı olabilir.

Araştırmacılar incelemede şöyle yazıyor:

Erken yaşta ortaya çıkan GI kanser hastalarının durumu, daha geç yaşta ortaya çıkan GI kanser hastalarına benzer veya daha kötü seyrediyor. Bu da gelişmiş önleme ve erken teşhis yöntemlerine duyulan ihtiyacı vurguluyor.

Amerikan Kanser Derneği (American Cancer Society/ACS), kalınbağısak kanseri riski ortalama düzeyde olan kişilerin 45 yaşında düzenli taramaya başlamasını öneriyor. ACS, 2018'den önce taramaların 50 yaşında başlamasını tavsiye ediyordu.

Kâr amacı gütmeyen Kalınbağırsak Kanseri Birliği'nin baş tıbbi danışmanı Dr. John Marshall, yer almadığı inceleme hakkında NBC News'a "Eskiden bu yaş grubunda hiç görülmezdi ama şimdi 20, 30 ve 40'lı yaşlarında kolon kanserine yakalananların sayısında kayda değer bir artış var" diyor.

Gastrointestinal kanseri olan genç hastaların hayatta kalma oranlarının, neden yaşlılardan daha kötü olduğu belirsizliğini koruyor.

New Jersey'deki Rutgers Kanser Enstitüsü ve RWJBarnabas Health'ten gastrointestinal onkoloji direktörü Dr. Howard Hochster, NBC News'a, dahil olmadığı inceleme hakkında şu ifadeleri kullanıyor: 

Bana göre bu, hastalığı daha ileri bir aşamada saptamamızdan kaynaklanıyor çünkü spesifik olmayan bu şikayetlerde bulunan genç bir kişiyi görünce, gerçekten kolon veya diğer GI kanserler akla gelmiyor.

Ancak Ng, kanserin evresi hesaba katıldığında bile genç hastaların hayatta kalma oranlarının daha kötü göründüğünü söyleyerek bunun biyolojik bir nedeni olup olmadığını sorguluyor.

Independent Türkçe