Bir kişinin son derece zeki olduğunu gösteren ‘yeteneği’ nedir?

Zeka belirtileri karmaşık sorunları düşünme ve çözme becerisiyle sınırlı değildir, aynı zamanda diyalog diline de uzanır (arşivler)

Washington/Şarku’l Avsat
Washington/Şarku’l Avsat
TT

Bir kişinin son derece zeki olduğunu gösteren ‘yeteneği’ nedir?

Washington/Şarku’l Avsat
Washington/Şarku’l Avsat

Birinin zeki olduğuna dair işaretleri çoğu zaman kolayca tanıyabilirsiniz, ancak akıllı insanlara özgü ve daha tanınabilir başka ‘yetenekler’ de vardır.

Şarku’l Avsat’ın CNBC’den aktardığı habere göre, New York’ta yaşayan psikoterapist ve kariyer koçu Jenny Maenpaa, “En önemli nokta iyi bir dinleyici olmak” dedi.

Maenpaa, sadece ana odaklanmak ve söylediğiniz son şeye akıllarına gelen ilk şeyle yanıt vermek yerine, ‘bir etkileşimi bütünsel olarak algılayabilerek sohbete tam olarak katılan’ kişilerin genellikle son derece zeki olduklarını söyledi.

Bu beceri, aynı zamanda aktif dinleme olarak da biliniyor ve biri konuşurken sessizce oturmaktan daha fazlasını gerektiriyor.

Maenpaa konuya ilişkin şunları söyledi;

Aktif dinleme, birinin sizi uzun uzun dinlemesi, söylediklerinizi gerçekten anlaması ve sözünü kesmemesidir. Aktif dinleyiciler sorularla yanıt verirler, çünkü söylediklerinizi gerçekten merak ederler. Sırf siz hatırlattığınız için aklındaki bir düşünceyi açıklığa kavuşturmak veya paylaşmak için sözünüzü kesmek yerine, siz bitirinceye kadar sorularını akıllarında tutabilirler.

Başarılı insanlar bu beceriyi meslektaşlarıyla, patronlarıyla veya çevrelerindeki herhangi biriyle ilişkileri geliştirmek ve güven oluşturmak için kullanabilirler.

Güney Kaliforniya Üniversitesi’nin 2020 tarihli bir raporuna göre, çalışan pek çok kişi aktif dinleyici olduklarına inanıyor.

Ancak bunların yüzde 70’i aslında işyerinde kötü dinleme alışkanlıkları sergiliyor, bu da yanlış anlamalara ve arkadaşlıkların zarar görmesine neden oluyor.

Bazı insanlar ‘aktif dinleme becerileri’ konusunda erken yaşlardan itibaren doğal olarak yeteneklidir.

Bu kişiler sıklıkla, ‘Seninle konuşmak çok kolay’ ve ‘Konuştuğumuzda odadaki tek kişi benmişim gibi hissediyorum’ gibi cümleler duyarlar.

Diğerleri de, bu yeteneği uygulama yoluyla geliştirebilirler.

Psikolog ve akıl sağlığı koçu Amanda O’Bryan 2022 tarihli blog yazısında şu ifadeleri kullandı;

Konuştuğunuz arkadaşlarınızla göz temasını koruyun, kıpırdamak yerine hareketsiz oturun ve konuşmadan önce insanların laflarını bitirmesini bekleyin.

Yalnızca kendi düşüncelerinize odaklanmak yerine, diğer kişinin söylediklerini içselleştirmek de yardımcı olabilir.

Maenpaa, aktif dinlemenin etrafınızdaki insanlarla uzun süreli bağlantılar kurmanıza yardımcı olabileceğini vurgulayarak, “Aktif dinleyici olan biriyle konuşmak, çoğu zaman birinin sohbetten görüldüğünü, duyulduğunu ve etkileşiminden onaylandığını hissederek ayrılmasını sağlar” diye ekledi.



"Kılıçlı büyükanne" 82 yaşında Kalaripayat dersi veriyor

Ona "Kılıçlı Büyükanne" diyenler de var (Meenakshi Raghavan)
Ona "Kılıçlı Büyükanne" diyenler de var (Meenakshi Raghavan)
TT

"Kılıçlı büyükanne" 82 yaşında Kalaripayat dersi veriyor

Ona "Kılıçlı Büyükanne" diyenler de var (Meenakshi Raghavan)
Ona "Kılıçlı Büyükanne" diyenler de var (Meenakshi Raghavan)

Meenakshi Raghavan, geçmişi milattan önceye dayanan Kalaripayat'ı öğretmekten vazgeçmeyeceğini söylüyor.

Dünyada bu dövüş sporunu öğreten en yaşlı kadın olduğu tahmin edilen Hintli, "Muhtemelen ölene kadar Kalari yapacağım" diyor. 

Meenakshi Anne olarak da bilinen 82 yaşındaki Raghavan, Kerala'nın Vadakara bölgesinde yaşasa da başka kentlerde de gösteri yapıyor.

Eşinin 1950'de kurduğu dövüş okulunda sabah 5'ten öğlene kadar Kalaripayat dersleri vermeyi sürdürüyor:

Günde 50 civarında öğrenciyi eğitiyorum. 4 çocuğum da ben ve eşim tarafından yetiştirildi. 6 yaşından itibaren öğrenmeye başladılar.

Meenakshi Raghavan, 7 yaşındayken çok iyi dans ettiğini ve babasıyla konuşan VP Raghavan'ın onu Kalaripayat'a başlattığını söylüyor:

Tıpkı dans gibi, bu sanat formu da esnek olmanızı gerektiriyor.

Sonrasında okul kurup evlenen ikili, yüzlerce öğrenciyi para almadan yetiştirmiş.

2007'de eşini kaybettikten sonra resmen okulun başına geçen Raghavan, bir gün işleri 62 yaşına gelen en büyük oğlu Sanjeev'e bırakacağını söylüyor. 

dcfgthy
Eski öğrencileri, onu büyük bir ilham kaynağı olarak görüyor (Meenakshi Raghavan)

Kökleri en az 3 bin yıl önceye dayanan bu teknik, Hindistan'ın güneyindeki Kerala eyaletinde bulundu. Ülkenin en eski dövüş sanatı olarak kabul ediliyor. 

Dövüş ve savaş teknikleri öğretmekle kalmıyor, öz disiplini sağlamada ve fiziksel kuvvet kazanmada da etkili. 

Sabır gerektiren Kalaripayat, 4 aşamalı bir yöntemle öğretiliyor.

Meypattu adı verilen ilk safhada yağlı masajın ardından egzersiz yapılıyor. 

İki yılın ardından kolthari'ye (sopa dövüşü), angathari'ye (silahlı dövüş) ve verumkai'ye (silahsız dövüş) geçiliyor. Kalaripayat'ta uzmanlaşmak için ortalama 5 yıl gerekiyor. 

Kung fu'nun nefes alma ve vücuttaki enerji akışını sağlama yöntemlerini 6. yüzyılda Kalaripayat'tan aldığı tahmin ediliyor. 

Independent Türkçe, BBC, Guardian