Marcelle Nasr
Mısır, ilaç pazarında öncü olmak için hızla adımlar atıyor. Bu adımlar sadece üretimde değil, aynı zamanda ham madde üretiminde ve ithal edilen ilaçlara kıyasla ilaç fiyatlarını ve üretim maliyetlerini düşürmede de rol oynuyor. Tam öz yeterliliği sağlamak isteyen Kahire, ithalat faturasını da azaltmak istiyor. Mısır, Ortadoğu ve Afrika'da ilaçların en büyük üreticisi ve tüketicisi olduğu için umut vadeden bir pazar olarak kabul ediliyor. Sektöre önemli yatırımlar yapılırken, ‘Gypto Pharma’ ilaç şirketi, uluslararası şirketlerin benzer ithal ve ihraç edilebilir ilaçları üretme amacıyla 2021 yılında kuruldu. Bu sayede, bazı ürünlerdeki eksiklikleri telafi ederek ve yerel ihtiyaçları karşılayacak uygun fiyatlar sağlayarak yerel pazarın taleplerini karşılamak hedefleniyor.
Gypto Pharma, özellikle Ortadoğu'nun en büyük ilaç üretim merkezi olmayı hedefliyor. Bu hedefe uluslararası şirketlerle iş birliği yaparak ve ilaç ihracatını Afrika ülkeleri, Ortadoğu, Arap ülkeleri ve daha sonra Avrupa'ya genişleterek ulaşmayı planlıyor.
İthalat faturası düşürme
Bu çabalar, geçen yılın sonuna kadar Mısır'ın ilaç sektörü ithalat faturasını 2022'ye göre yaklaşık 500 milyon dolar ve 2021'e göre yaklaşık 700 milyon dolar azaltarak ithalat yükünü azalttı. Mısır İlaç Kurumu, tüm alanlardaki büyük başarılarını ortaya koydu. 2023 yılında, tarihinde ilk kez, ilaç ihracatı Ekim sonuna kadar bir milyar doları aştı ve ülke ilaç endüstrisi için bir yeniden doğuşun eşiğine geldi. Şu anda lisanslı olan ve inşa halinde olan yaklaşık 191 ilaç fabrikası bulunuyor. Hükümet, ilaç ve tıbbi malzeme ihracatını 2030 yılında 5 milyar dolara ulaştırmayı hedefliyor. Devlet, Mısırlı bilim adamlarının araştırmalarına dayanarak yerli ilaç üretimini hedefliyor ve bu, devletin 2021 yılı başında üzerinde çalışmaya başladığı ilaç endüstrisinin üçüncü haritasında detayları çizilen bir konudur.
Mısır'ın ilaç ihracatı, tarihinde ilk kez 2023'te Ekim ayı sonuna kadar 1 milyar doları aştı
Savaşların ve krizlerin bedelini Mısır ödüyor
Mısır'daki döviz piyasasındaki dalgalanmalar, genel olarak ilaç şirketlerinin performansını etkiledi. Bazıları katlanarak kâr elde ederken, diğerlerin mali durumları olumsuz etkilendi. Ayrıca, İsrail ve Hamas arasında dördüncü ayına giren Gazze Savaşı'nın patlak vermesinden bu yana Ortadoğu'daki jeopolitik olayların artması, Sina'daki durumun ciddiyeti ve Kızıldeniz'in militarize edilmesi gibi gelişmeler de ekonomik koşullara etki etti. ABD ve İngiltere'nin, Husi saldırılarına karşı yanıt olarak Babu’l Mendeb'deki gemilere yönelik saldırılarına kadar bölgedeki zorluklar arttı. Bu zorluklar, dünya ticaretinin negatif etkilerini artırdı ve Mısır'ın Süveyş Kanalı geçiş ücretlerinden elde ettiği döviz gelirinin yüzde 40'lık bir düşüş yaşanmasına neden oldu. Mısır’ın hammaddeleri ve ilaçları Süveyş Kanalı üzerinden ithal ettiğini belirtmekte fayda var.
Böylece Mısır bölgesel çatışmanın bedelini ödüyor. Süveyş Kanalı Yetkilisi Tümgeneral Usame Rebi'nin açıklamalarına göre, uluslararası ticaret, Süveyş Kanalı'nda yaşanan krizlerden etkileniyor. Bazı gemilere yönelik saldırılar, birçoğunun rotasını Babu’l Mendeb'den Süveyş Kanalı'na değiştirmesine neden oldu, bu da tedarik zincirlerini ve ticaret mallarını etkiliyor. Bu durum, sonuç olarak ilaçlar, gıda ve diğer mallar gibi fiyatların artmasına neden oldu ve tüm bu artışlar vatandaşların sırtına ekstra bir yük yükledi.
Mısır, Rus-Ukrayna savaşı sonrası yabancı sermayenin çıkışıyla başlayan yoğun bir ekonomik krizle mücadele ediyor. Bu durum, enflasyon baskısının artmasına yol açtı ve ilaç şirketlerinin kredi almasını olumsuz etkiledi. Ayrıca, önümüzdeki iki yıl boyunca dış borç ödemelerindeki sürekli artışa karşılık yabancı para talebindeki kıtlık devam ediyor. Bu, ekonomide dengeyi yeniden sağlamak için sınırlı siyasi seçeneklerle birlikte, sosyal risklerin artmasına neden oluyor.
İlaç pazarındaki yatırımcılar, ekipman ve hammadde ithalatı için dolar bulma konusunda zorluklarla karşı karşıya kalıyor ve Husilerin Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırıları, sektör üzerindeki baskı ve yükleri artırıyor.
Kârlı endüstri
Ülkenin ilaç endüstrisini yerelleştirme çabalarına rağmen, ilaç pazarı son zamanlarda yatırımcıların, şirketlerin ekipman ve hammadde ithal edebilmelerini sağlamak için doları güvence altına alma ihtiyacı duyması nedeniyle yaşadığı sorunlarla karşı karşıya kaldı. Mısır'daki vatandaşlar ve eczacılar tarafından karşılaşılan en önemli zorluklardan biri, Mısır pazarında bilinen bazı ilaç türlerinin eksikliğidir. Bazı eczacılar, ham madde arzında bolluk olduğunu ancak tüketicilerin, stoklarda azalma yaşanan bazı ithal ilaçların ticari markalarına bağımlılığı nedeniyle yerel alternatifler sunulduğunda ilaç eksikliği hissettiklerini belirtiyor.
İlaç endüstrisi, ulusal ekonominin büyük bir parçasını oluşturur ve gelişimin bir yolu olarak kabul edilir. Kârlı bir endüstridir ve yerel ve yabancı yatırımları çekmenin yanı sıra Mısır'ın ihtiyacı olan Arap pazarına ihraç edilen önemli bir bileşendir. Aynı zamanda, herhangi bir ülkenin vazgeçilmez stratejik büyük endüstrilerinden biridir.
Kendi kendine yeterliliğe doğru
Mısır, patentli ilaçlar alanındaki yerel endüstrisini geliştirme konusunda ilerliyor ve ilaç endüstrisinde dijitalleşme sürecini hızlandırıyor. Bu, Mısır'ın uygulamaya koyduğu geniş kapsamlı hedef olan evrensel sağlık güvencesini sağlama hedefinin bir parçası ve Mısır'ın çeşitli vilayetlerinde uygulamaya başlandı. Mısır İlaç Kurumu, ülkenin modern ve yenilikçi birçok alternatif ürünü yerelleştirme konusunda önemli uluslararası onaylar aldığını duyurdu. Bu, Mısır'ın önemli tedavi gruplarını sağlama yeteneğini olumlu yönde etkiledi.
Mısır İlaç Kurumu Başkanı Dr. Tamer İsam’a göre “Bu alternatifler arasında dokuz immünosupresan madde bulunuyor. Bu tedavi grubunun, kendi kendine yeterlilik oranları yaklaşık yüzde 79'a ulaştı ve bu maddelerin Mısır ilaç pazarında ticareti 2022'nin sonunda başladı. Ayrıca, beş farklı yerel alternatif modern antibiyotik maddeleri de bulunuyor. Mısır İlaç Kurumu, bu tedavi grubunun kendi kendine yeterlilik oranlarını yaklaşık yüzde 71 olarak tahmin ediyor ve bu maddelerin yerel olarak 2021'in sonunda ticareti başladı. Hormonal preparatların ve tek dozluk damlaların üretiminde bir artış var ve bu tedavi grubunun kendi kendine yeterlilik oranları sırasıyla yüzde 86 ve yüzde 78'e ulaşıyor.”
Mısır'daki lisanslı ilaç fabrikalarının sayısı 2014 yılında 500 üretim hattına sahip 130 fabrikadan, sayı olarak yüzde 37, hat bazında ise yüzde 60 büyümeyle şu anda 799 üretim hattına sahip 191 fabrikaya yükseldi.
İlaç sektörünün gelişimi
Mısır İlaç Kurumu, 2022/2023 döneminde yaklaşık yedi büyük uluslararası akreditasyon aldı. En önemlilerinden biri Dünya Sağlık Örgütü'nün akreditasyonudur. Bu, Mısır İlaç Kurumu'nun 2022 yılının Mart ayında Dünya Sağlık Örgütü'nün İlaç Düzenleyici Otoriteleri Değerlendirme Sistemi'nde üçüncü olgunluk seviyesini (3rd maturity level) elde etmesiyle gerçekleşti. Ülke, Kayıt İçin Teknik Gereksinimlerin Koordinasyonu ve Standardizasyonu Uluslararası Konseyi'ne üye oldu ve Haziran 2023'te Mısır İlaç Otoritesi tarafından temsil edilen Konsey'e üye olan ilk Afrika ülkesi oldu. Mısır İlaç Otoritesi ayrıca Ekim 2023'te Uluslararası Tıbbi Malzeme Düzenleyicileri Forumu'na üye oldu. 10 Mısırlı şirket uluslararası akreditasyon aldı ve 12 fabrikaları var.
Al-Majalla, Mısır Ticaret Odaları Genel Federasyonu İlaç Bölümü Başkanı Dr. Ali Avf ile görüştü. Avf verdiği demeçte, “İlaç endüstrisinin yerelleştirilmesiyle gerçekleştirilen şey, ithalat faturasını azaltmak amacıyla bir başkanlık görevidir. Onkoloji ilaçları, diyabet ilaçları, hormonlar, biyolojik ilaçlar gibi yeni preparatlar ilk kez üretildi. Devlet, bu yıl içinde üretimi olmayan ve tamamı yurt dışından ithal edilen yeni ilaçları duyurmayı planlıyor” ifadelerini kullandı.
Avf, Mısır’daki lisanslı 180 ilaç fabrikası ve 2 binden fazla diğer fabrika bulunduğunu ifade etti. Ayrıca Mısır'daki ilaç pazarının satış hacmi, 2022'ye kıyasla yaklaşık yüzde 15 artışla 2023'te 120 milyar liraya (3,88 milyar dolar) ulaştığını belirtti. Avf’a göre ilaçların yüzde 94'ü yerel olarak üretilirken, endüstride kullanılan girdilerin yüzde 90'ı ithal ediliyor. Bu, hammaddelerin çoğunun Hindistan ve Çin gibi ülkelerde üretildiği düşünüldüğünde dikkate değer bir durumdur. Mısır, yılda yaklaşık 3 milyar dolarlık hammadde ithal ediyor ve kanser ilaçlarının yüzde 95'ini ithal ediyor. Ancak bu endüstriyi yerelleştirmeye yönelik iddialı bir plan bulunuyor. Geçen yıl, devlet ‘SEDICO’ fabrikasında üretim hattı kurulacağını duyurmuştu, bu da ithalat faturasını büyük ölçüde azaltacaktır. 2023 yılının Ekim ayına kadar, Mısır, insani ve veteriner ilaçları, besin takviyeleri, tıbbi malzemeler ve kozmetikler dahil olmak üzere yaklaşık 1 milyar dolarlık ürün ihraç etti. 2024 yılında ihracatın yüzde 10 artması bekleniyor.
Ulusal güvenliğin temel direği
Avf'a göre, Mısır, yabancı ilaçların yerine alternatif ilaçlar olarak kullanılacak ilaçların yerelleştirilmesi yoluyla ithalat faturasını yüzde 10 ila yüzde 15 arasında düşürmeyi hedefliyor. Bu, tiroit ilacı gibi, yılda yaklaşık 40 milyon dolarlık ithalat maliyetine sahip olan bir ilacın yerine, yerel bir alternatifin yıllık 200 bin dolarlık hammaddelerinin satın alınmasıyla yerel ihtiyacın karşılanması anlamına geliyor. Döviz yönetimi açısından, ilaç endüstrisi ulusal güvenliğin bir parçası olarak kabul ediliyor. Dövizin sağlanması için öncelikler, İlaç Kurumu, Merkezi Satın Alma Kurumu ve İlaç Endüstrisi Odası tarafından belirleniyor. Toplumsal bilincin arttırılması gerektiğini ifade eden Avf; “Çünkü birçok şirketin aynı ilacı ürettiği ve eğer bir ilaç markası bulunamazsa eczacının aynı etkinlikte ve daha düşük bir fiyatta alternatifini belirleyebileceği bir kültürün geliştirilmesi gerekiyor. Bu, Avrupa ve Amerika'da olduğu gibi, hastaların ve doktorların alışkanlıklarının ve düşüncelerinin değiştirilmesi gerektiği anlamına gelir” dedi.
Mısır İlaç Kurumu, 2014 yılında toplamda 500 üretim hattına sahip olan 130 fabrikaya sahipken, şu anda 799 üretim hattına sahip olan 191 fabrikaya ulaştıklarını duyurdu. Bu, fabrika sayısında yüzde 37'lik bir artış ve üretim hatlarında yüzde 60'lık bir artış anlamına geliyor. Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre, her yıl yaklaşık 40 milyar Mısır lirası (yaklaşık 1,3 milyar dolar) değerinde ilaç hastalara ücretsiz olarak sağlanıyor. Bu ilaçlar sağlık birimleri aracılığıyla, devlet tarafından karşılanan tedaviler veya bekleme listeleri yoluyla hastalara sunuluyor. Bu, üniversite, sivil toplum ve özel sektörün sağlık harcamalarının dışında gerçekleşen bir hizmettir.
Mısır'daki ilaç endüstrisi, yerel pazarın ihtiyacının yaklaşık yüzde 94'ünü karşılıyor, ilaçların yüzde 6'sı ithal ve pahalı. Hükümet, farmasötik hammaddeleri ve modern ilaçları yerelleştirmenin yollarını arıyor.
Sanayi Federasyonu İlaç Endüstrisi Odası Başkanı ve Geleceğin İlaç Endüstrisi Şirketi Başkanı Dr. Cemal el-Leysi
Dengeli yatırımlar
Ülkede yaşanan kriz ve Mısır'da ilaçların yerlileştirilmesi konusunda açıklama yapan Sanayi Federasyonu İlaç Endüstrisi Odası Başkanı ve Geleceğin İlaç Endüstrisi Şirketi Başkanı Dr. Cemal el-Leysi, ülkenin ilaç sanayinin 1937'den beri yerli olduğunu belirtti. Leysi, Al-Majalla’ya yaptığı açıklamada "Mısır'da ilaç sanayi, yerel pazarın yaklaşık yüzde 94'ünü karşılıyor, yüzde 6'sı ise ithal ve pahalı ilaçlar. Mısır hükümeti, ilaç hammaddelerini ve modern ilaçları yerlileştirmeyi hedefliyor” dedi.
Leysi, Mısır'ın dolar sıkıntısı çektiğini ve bunun fabrikalardaki hammaddelerin ithalatını etkilediğini, dolayısıyla üretkenliği ve Mısır pazarındaki ilaçların bulunurluğunu olumsuz yönde etkilediğini söyledi. Bu durumun şu anda yüzde 20-25'e kadar bazı ilaçlarda eksikliğe neden olduğunu belirtti. Ayrıca, bu ilaç eksikliklerinin etkisinin düşük olduğunu çünkü yerel alternatiflerin bulunduğunu ve ilaç ihracatının 2023 yılında 1,5 milyar doları bulacağını ve Mısır ilaç pazarının yaklaşık 500 milyar lira (yaklaşık 16,2 milyar dolar) yatırım hacmine sahip olduğunu vurguladı.
Leysi, Mısır'ın 1965 yılından beri en-Nasr Fabrikası adında bir ham madde üretim tesisi bulunduğunu belirtti. Ayrıca, önümüzdeki dönemde hammaddelerin üretimi için beş proje üzerinde çalışıldığını ve bunlardan birinin üretimine zaten başlandığını ifade etti. Bu projelerin Mısır'ın yerel pazarının yüzde 5 ila yüzde 7'sini kapsayacağını beliren Leysi ayrıca, " Mısır'ın hammadde üretmek için 40'tan fazla fabrikaya ihtiyacı var" dedi.