Kraliyet bağlantılarından para kazandığı iddia edilen Meghan Markle, yeni sitelerini savundu

Yeni podcast serisiyle ilgili heyecan duyan Düşes, markanın imajını değiştiren Kanada merkezli şirketten övgüyle söz ediyor

Meghan, Invictus Oyunları'nın tanıtımı için Harry'yle birlikte Vancouver'da (Archewell Audio/Spotify)
Meghan, Invictus Oyunları'nın tanıtımı için Harry'yle birlikte Vancouver'da (Archewell Audio/Spotify)
TT

Kraliyet bağlantılarından para kazandığı iddia edilen Meghan Markle, yeni sitelerini savundu

Meghan, Invictus Oyunları'nın tanıtımı için Harry'yle birlikte Vancouver'da (Archewell Audio/Spotify)
Meghan, Invictus Oyunları'nın tanıtımı için Harry'yle birlikte Vancouver'da (Archewell Audio/Spotify)

Prens Harry ve Meghan'ı eleştirenlerin, çiftin kraliyet ailesinin çalışan üyesi olmayı bırakmasına rağmen kraliyet bağlantılarını paraya çevirdiğini iddia etmesinin ardından Sussex Düşesi, kendisinin ve Prens Harry'nin internet sitesinin marka adının değişerek sussex.com olmasını savunuyor.

Yenilenen site kendisini "Sussex Dükü ve Düşesi Prens Harry ve Meghan'ın Ofisi" diye tanıtırken aynı zamanda, çift 2020'de görevlerini bıraktığında "Sussex Royal" ismini de artık kullanmamayı kabul etmesine rağmen eski sussexroyal.com internet sitesine de bağlantı veriyor.

Bazıları yeni sussex.com sitesiyle daha önceki sussexroyal.com alan adının eski kraliyet statülerinden faydalanma girişimleri olduğunu söylüyor.

Kraliyet ailesinin çalışan üyeleri olmayı bıraktığında çifte, HRH'i (His/Her Royal Highness/Kraliyet Altesleri) kullanmayı bırakmaları söylenirken Sussex unvanını kullanmaları Buckingham Sarayı'nda tartışılmıştı.

Harry ve Meghan, geçen yıl New York'tayken (Reuters)
Harry ve Meghan, geçen yıl New York'tayken (Reuters)

Sussexroyal.com adlı sitelerini Archewell olarak değiştiren Harry ve Meghan, bunu ticari ve hayır işlerini sergileme amacıyla kullandı.

MailOnline'ın haberine göre kraliyetin içinden isimler yeni internet sitesini eleştirerek çiftin Sussex unvanlarını bırakmalarının söylenmesinin ardından "geçmiş ve bugün arasında bulanık bir çizgi" yarattığını belirtiyor. Durumu eleştiren başka kişilerse internet sitesi için "Kraliçe'yi çileden çıkarırdı" diyecek kadar ileri gidiyor.

Fakat Düşes halihazırda, marka imajı değişen sitenin tasarımcılarının "detaylara gösterdiği dikkati" ve "yaratıcılıkla özeni" övüyor.

Meghan şöyle diyor:

Onlar sadece tasarımcı değil; fikirlerinizi görsel kimliklere dönüştüren ortaklar. Çok özel bir şirket. Ayrıca Kanadalılar, bu yüzden hayranlarıyım.

İnternet sitesinin "hakkında" bölümünde çiftin ofisinin "iş ve hayırseverlik yoluyla geleceği şekillendirdiği" yazıyor.

Öte yandan Kral Charles, geçen hafta kanser teşhisinin açıklanmasının ardından tedavisinin son seansı için 24 saatten biraz fazla kaldığı Londra'dan, Norfolk'taki Sandringham'a döndü.

Kraliyet biyografi yazarı Ingrid Seward, Charles'ın tedavisinin ardından teşhis edilen kanser türünü açıklayacağından emin olduğunu söylüyor.

Öte yandan Dük ve Düşes, Dük'ün yaralı ve hasta askeri personel ve gaziler için 2014'te başlattığı Paralimpik tarzı spor yarışması Invictus Oyunları'nın gelecek yılki etkinliğini görüşmek üzere salı günü Santa Barbara'dan Kanada'nın Vancouver kentine uçmuştu.

Çift sonraki üç gün boyunca küresel spor etkinliği için antrenman yapan yarışmacılara katılacak.

Gelecek yılki oyunlarda 25 ülkeden yaklaşık 550 yarışmacı oturarak voleybol, yüzme ve tekerlekli sandalye basketbolu gibi kapalı alan etkinliklerinde yarışacak.

Düşes ise bir podcast yayını başlatmak üzere yeni bir anlaşma imzalamıştı; çiftin Spotify'la yaptığı 20 milyon dolarlık anlaşma geçen yıl sona ermişti.

Meghan'ın kadınlarla ilgili basmakalıp yargılar hakkındaki podcast'i Archetypes'ın, yeterli içerik üretemediği için sadece bir sezon sürdüğü bildirilmişti.

Yeni anlaşma, önceki serisinin 12 bölümünün dağıtımını da yapacak olan Amerikan ses şirketi Lemonada Media'yla imzalanmıştı.

Düşes yaptığı açıklamada şöyle demişti:

Kadınların kurduğu bir şirketi, düşündürücü ve son derece eğlenceli bir podcast serisiyle destekleyebilmek 2024'e başlamanın harika bir yolu.

Harry ve Meghan'ın 2020'de yayın devi Netflix'le 5 yıl süreli 100 milyon dolarlık bir anlaşma imzaladıktan sonra bir film ve iki başka projenin de aralarında yer aldığı yeni Netflix projeleri üzerinde çalıştıkları bildiriliyor. 

Independent Türkçe



Kült film yeniden çekiliyor: Altından kalkmak zor olacak

Christian Bale, oynadığı Patrick Bateman'ın fiziğine ulaşmak için aylarca egzersiz yapıp bronzlaşmış ve karakterin narsist doğasına uyum sağlamak için dişlerini kaplatmıştı (Starz Entertainment)
Christian Bale, oynadığı Patrick Bateman'ın fiziğine ulaşmak için aylarca egzersiz yapıp bronzlaşmış ve karakterin narsist doğasına uyum sağlamak için dişlerini kaplatmıştı (Starz Entertainment)
TT

Kült film yeniden çekiliyor: Altından kalkmak zor olacak

Christian Bale, oynadığı Patrick Bateman'ın fiziğine ulaşmak için aylarca egzersiz yapıp bronzlaşmış ve karakterin narsist doğasına uyum sağlamak için dişlerini kaplatmıştı (Starz Entertainment)
Christian Bale, oynadığı Patrick Bateman'ın fiziğine ulaşmak için aylarca egzersiz yapıp bronzlaşmış ve karakterin narsist doğasına uyum sağlamak için dişlerini kaplatmıştı (Starz Entertainment)

Mary Harron imzalı Amerikan Sapığı (American Psycho) 25. yılını kutlarken, kült yapımın ekibi, yönetmen Luca Guadagnino'nun yeni projeyle ilgili planlarını Hollywood Reporter'a değerlendirdi.

Amerikan Sapığı, 2000'de yazar Bret Easton Ellis'in çok satan romanından uyarlanmıştı. Christian Bale'in Patrick Bateman karakterine hayat verdiği film, 1980'lerin beyaz yakalı kültürüne sert bir hicivle yaklaşan, karanlık ve çarpıcı bir yapımdı. Lionsgate, geçtiğimiz haftalarda Guadagnino'nun, Scott Z. Burns'ün kaleme aldığı senaryoyla romanı yeniden uyarlayacağını duyurdu. Guadagnino, bu ay CinemaCon'da video aracılığıyla projeye dair ilk ipuçlarını da paylaştı.

Filmin oyuncularından Matt Ross, yeni proje fikrine temkinli yaklaştığını söyledi: 

Bir yandan yeniden çevrimler her zaman beni biraz üzer. Geçmişte bana da benzer teklifler geldi ama bu iş genellikle sadece ticari kaygıyla yapılmış gibi geliyor ve bu yüzden uzak duruyorum.

Lionsgate, Guadagnino'nun projesinin filmin değil, romanın yeni bir yorumu olacağını özellikle vurguluyor.

Ross, Guadagnino'yu "harika bir yönetmen" diye tanımlarken, romanın kaynak metin olması sayesinde projeye farklı bir yaklaşım getirilebileceğini düşünüyor. 

Shakespeare oyunlarının her kuşakta yeniden sahnelenmesi gibi bu işin de farklı yorumlara açık olduğunu kabul etmek gerek. Yine de bana göre hâlâ ticari bir hamle. Ama kitabı temel alması işin rengini biraz değiştiriyor. Yalnız işlerinin zor olduğunu söylemek lazım çünkü Christian Bale'in performansı gerçekten istisnaiydi.

2000 yapımı filmin yapımcılarından Chris Hanley ise Hollywood'da popüler yapımları yeniden yorumlamanın artık olağanlaştığını belirtiyor. 

Herkes bana dönüp 'Amerikan Sapığı'nı yeniden mi yapacaklar, ne kadar saçma' diyor. Ama ben öyle düşünmüyorum. Luca harika bir yönetmen, şimdiye kadar kötü bir filmi olmadı.

Beni Adınla Çağır (Call me By Your Name) ve Rekabet'in (Challengers) yönetmeni Guadagnino ise CinemaCon'daki video mesajında, 1991 tarihli Ellis romanının hayatında önemli bir yeri olduğunu belirtti. "Bu kitap benim için çok kıymetli. Beni derinden etkilemiş bir metin" diyen yönetmen, senaryonun da "son derece iyi ilerlediğini" ifade etti. Henüz oyuncu kadrosuna dair resmi bir açıklama yapılmazken, geçen yıl Austin Butler'ın başrol için düşünüldüğü yönünde söylentiler çıkmıştı.

Filmin casting direktörü Kerry Barden, Butler'ın Bateman'dan çok Jared Leto'nun canlandırdığı Paul Allen karakterine daha uygun olacağını düşünüyor: 

Austin kesinlikle çok yakışıklı ve biz Jared'ı da bu yüzden seçmiştik. Tabii Jared da çok iyi bir oyuncu ve Austin'in de derinliği var. Ama o tür güzelliğe herkes sahip değil.

Filmin yapımcılarından Alessandro Camon ise meslektaşlarıyla aynı fikirde. "İkonik bir filmi yeniden yapmak ya da böylesine unutulmaz bir karaktere hayat vermek her zaman büyük bir meydan okuma" diyen Camon şöyle devam ediyor: 

Ama oyuncular için de bu tarz işler heyecan verici olabilir. Elbette Laurence Olivier denince akla Hamlet gelir ama mesele onu geçmek değil kendi Hamlet'ini bulmak.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, CBR.com