20 milyar dolarlık hazineyle 1708'de batan İspanyol kalyonunun peşine düşüldü

Hükümet, amatör hazine avcılarını uzak tutmak için geminin konumunu saklıyor

İspanyol kalyonu San Jose, 1708'de gerçekleşen savaşta battı (Kolombiya Donanması)
İspanyol kalyonu San Jose, 1708'de gerçekleşen savaşta battı (Kolombiya Donanması)
TT

20 milyar dolarlık hazineyle 1708'de batan İspanyol kalyonunun peşine düşüldü

İspanyol kalyonu San Jose, 1708'de gerçekleşen savaşta battı (Kolombiya Donanması)
İspanyol kalyonu San Jose, 1708'de gerçekleşen savaşta battı (Kolombiya Donanması)

Kolombiya hükümeti, 1708'de Karayipler'de batan bir İspanyol gemisinin 20 milyar dolar değerinde altın, gümüş ve zümrüt içeren batık hazineye sahip olabileceğini söyledi ve bu efsanevi kalyonu keşfetme planlarını açıkladı.

Kolombiya hükümeti, "gemi enkazlarının kutsal kasesi" unvanı verilmiş San Jose kalyonunun enkazını araştırmak üzere hükümet tarafından düzenlenen bir keşif gezisi başlattığını belirtti.

Tarihi kayıtlar, geminin Güney Amerika'daki İspanyol kolonilerinden toplanan, 100'den fazla çelik sandık dolusu zümrüt, milyonlarca altın ve gümüş sikke de dahil bir servet taşıdığını öne sürüyor. 

1698'de denize indirilen gemi, Yeni Dünya'dan İspanya Kralı V. Philip'in sarayına giderken Cartagena'nın güneyindeki Barú Adası açıklarında bir savaşta batmıştı. Değerli eşya yüklü gemi, bunları kraliyet hazinesi için taşıyordu.

Tarihçiler geminin Barú yakınlarında bir İngiliz filosuyla karşılaştığını ve ardından çıkan savaşta efsanevi kalyonun barut depoları patlayarak gemiyi yok ettiğini ve 500'den fazla mürettebatın hayatını kaybettiğini söylüyor.

Woods Hole Oşinografi Enstitüsü'nün daha önce yaptığı bir keşif gezisi 2015'te batık kalyonun yerini tespit etmişti ancak hazinenin kurtarılması için henüz bir girişimde bulunulmadı.

Kolombiya cuma günü yaptığı açıklamada, bu kalyonu araştırmak için sadece 2024'te yaklaşık 4,5 milyon dolar yatırım yapacağını söyledi.

Hükümet, amatör hazine avcılarını caydırmak için keşif gezisinin yerini gizli tutuyor.

San Jose kalyonu enkazının Kolombiya Donanması tarafından yayınlanan videosundan bir görüntü (Kolombiya Donanması)
San Jose kalyonu enkazının Kolombiya Donanması tarafından yayınlanan videosundan bir görüntü (Kolombiya Donanması)

Araştırmacılar, yaklaşık 600 metre derinlikteki gemi enkazının etrafındaki suyu keşfetmek için yeni teknoloji kullanmayı umuyor.

Şimdiye kadar okyanus bilimciler, kalyonun içindekileri çıkarmanın en iyi yollarını anlamak için deniz derinliği analizini ve okyanus yatağının toprak çalışmalarını kullandı.

Hükümet, nisan ve mayıs arasında batık geminin yüzeyinden hazinenin bir kısmını çıkarmak için su altı robot teknolojisini kullanmayı planlıyor.

Bu, geminin diğer kısımlarındaki hazinenin sudan çıktığındaki durumunun belirlenmesini de sağlayabilir. 

Geminin keşfi, İspanya'nın ödülün kendilerine ait olduğunu iddia etmesi ve Bolivya'nın hazinelerin, İspanyol sömürgeciler tarafından değerli metaller için madencilik yapmaya zorlanan yerli Qhara Qhara ulusuna ait olduğunda ısrar etmesiyle, geminin velayetiyle ilgili bir çekişmeyi ateşlemişti. 

Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, enkazı kurtarmak ve ülke içinde kalmasını sağlamak için hükümetin kendi kaynaklarını kullanmak istiyor.

Yetkililer, keşif gezisinin batık hazineyi keşfetmekten çok kültürel nedenlerle planlandığını ve asıl amacın gemi batmadan önce gemideki yüzlerce kişinin hayatını anlamak olduğunu söyledi. 

Kolombiya Kültür Bakanı Juan David Correa, Associated Press'e yaptığı açıklamada "Gerçek hazine tarihtir" dedi.

Independent Türkçe



Tazmanya kaplanını "diriltme" çalışmalarında büyük gelişme: "Bugüne kadarki en eksiksiz genom"

Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
TT

Tazmanya kaplanını "diriltme" çalışmalarında büyük gelişme: "Bugüne kadarki en eksiksiz genom"

Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)

Soyu tükenen Tazmanya kaplanını geri getirmeye çalışan şirket, bugüne kadarki en eksiksiz genomu elde ettiklerini öne sürerek önemli bir adıma imza attıklarını duyurdu. 

İnsanların avlaması sonucu popülasyonu gittikçe azalan Tazmanya kaplanlarının son üyesi, 1936'da Avustralya'daki bir hayvanat bahçesinde ölmüştü. 

Son yıllarda hız kazanan "türdiriltimi" çalışmalarında geri getirilmeye çalışılan türlerden biri de bu etçil hayvan.

Türdiriltimi çalışmaları, soyu tükenmiş türlerin birebir aynısından ziyade onlara benzer canlıları getirmeyi amaçlıyor.

ABD merkezli biyoteknoloji şirketi Colossal Biosciences, Tazmanya kaplanlarını geri getirmek için 2022'de Avustralya'daki Melbourne Üniversitesi'yle işbirliğine başlamıştı.

Australian Broadcasting Corporation'ın haberine göre ekip, soyu tükenmiş bir canlıya ait "bugüne kadarki en eksiksiz" genomu elde etti.

Bugün (17 Ekim) Sidney'de yapılacak bir etkinlik öncesinde gelişmeleri duyuran araştırmacılar, "yüzde 99,9'dan daha doğru" bir Tazmanya kaplanı genomuna ulaştıklarını iddia ediyor.

Bilim insanları derisi yüzülerek etanol içinde 110 yıl boyunca muhafaza edilen bir kafa örneğini kullanarak hayvanın DNA diziliminin büyük bir kısmının yanı sıra RNA'sını da elde ettiklerini öne sürüyor.

RNA parçalarının Tazmanya kaplanı hayattayken farklı dokularda devreye giren genleri tespit etmeye katkı sağlaması bekleniyor. Bilim insanları bu sayede hayvanın neyi tadabildiği, koklayabildiği, görebildiği ve beyninin nasıl çalıştığını anlamayı umuyor.

Çalışmaya liderlik eden Dr. Andrew Pask, zaman içinde bozulmaya epey yatkın olan RNA'nın korunması sayesinde hayvanın "biyolojisini hayal edemedikleri seviyede anlamayı" umuyor.

Öte yandan çalışmada yer almayan bazı uzmanlar bulguların hakem onayından geçmesini beklemeyi tercih ediyor. 

Avustralya Müzesi Araştırma Enstitüsü Baş Bilim İnsanı Prof. Kris Helgen soyu tükenmiş bir türde böyle bir sonuca ulaşılmasını takdir ederken, genomun yapbozun sadece bir parçası olduğunu belirtiyor. 

Prof. Helgen ayrıca Tazmanya kaplanının geri getirilme ihtimali olmadığını düşünüyor. 

Daha önce yünlü mamutları diriltme projesinde Colossal Biosciences'la çalışan biyoteknoloji uzmanı Dr. Parwinder Kaur da hakemli dergilerdeki yayınları beklediğini ifade ediyor.

Fakat Dr. Kaur özellikle yapay üreme alanındaki gelişmeden dolayı heyecan duyduğunu söylüyor. 

Colossal Biosciences son duyurusunda, Tazmanya kaplanlarının yaşayan en yakın akrabası olan keseli türü Sminthopsis crassicaudata'da yumurtlamayı tetiklediklerini öne sürdü. 

Şirket, Tazmanya kaplanlarının genomu tamamlandığında bunu, üretilen yumurtalara enjekte etmeyi planlıyor. Ayrıca bu canlıların, geri getirilmeye çalışılan hayvanlara taşıyıcı annelik yapması planlanıyor. 

Yapay bir rahim cihazı üzerine de çalışan araştırmacılar, hamileliğin başından ortasında kadar embriyoların burada gelişebildiğini iddia ediyor.

Dr. Pask bütün bu gelişmelerin, 2025 başlarından itibaren hakemli dergilerdeki çalışmalarla destekleneceğini söylüyor. 

Diğer yandan türdiriltimi çalışmaları etik kaygılara da sebep oluyor. Geri getirilen hayvanların ve taşıyıcı annelerin yaşayabileceği sağlık sorunları, itirazların merkezinde yer alıyor. Ayrıca yünlü mamut gibi hayvanların yalnızlık çekeceğinden endişe duyanlar da var.

2000'de nesli tükenen Capra pyrenaica pyrenaica, 2003'te geri getirilmiş ancak akciğerlerindeki sorunlar nedeniyle sadece birkaç dakika yaşayabilmişti. 

Independent Türkçe, Australian Broadcasting Corporation, Live Science